Güncelleme Tarihi:
“Cemal Aydın veya yakınları, bundan sonra Ankaragücü'nde görev almayacak” diyerek sözlerine başlayan Aydın, “Yazılıyor, çiziliyor ama hiçbir göreve talip değilim. Yedi göbek sülalem de bu göreve gelmez. Eğer Melih Gökçek'e savaş açmak isteseydim, yönetimi kendim belirlerdim. Benim kontenjanımdaki yönetimi ben belirlemedim” dedi.
Ankaragücü ile olan ilişkisini 8 Haziran tarihinde bitirdiğini hatırlatan Aydın, şöyle konuştu: “Ben kendimi adam olarak kabul ediyorum. Cemal Aydın'ın veya yakınlarının Ankaragücü'nde göreve talip olması mümkün değildir. Futbolun birçok yerinde görev aldım. Hasan Doğan göreve geldiğinde yapılan toplantıda ve Kulüpler Birliğinde ne söylediysem, bugün bunlar konuşuluyor. Merkez Hakem Komitesi (MHK) için söylediklerimin hepsi tuttu. Hem Hasan Doğan'ı, hem Mahmut Özgener'i MHK konusunda defalarca uyarmıştım. Şimdi kulüpler aynı sorunlardan rahatsız. Ankaragücü'nde Gökçek ve taraftarın anlaşması, benim misafir sanatçı gibi katılıp 'tamam' dememle gerçekleşti. Ben ağabey olarak destekledim. 16 kişi Gökçekler'in belli edeceği, 16 kişi bizim belli edeceğimiz, benim parafımı taşıyan, Melih Gökçek ve Serdar Özersin tarafından hazırlanan ve iki kulübün onursal başkanı olarak imzaladığımız, ancak belediye başkanı olarak sıkıntı yaratacağı için kaldırılan ama söz verilen bir anlaşma var. Kurullar kurulurken ben bin kere bu işin içinde olmayacağımı bildirdiğim için, yakın arkadaşlarıma yönetime girecek isimleri siz belirleyin dedim. Eğer ben bu işin içinde aktif olacak olsam 16 kişiyi ben belli eder, ona göre davranırdım. Benim bu konuda tek önerim, Kemal Ünsal'ın grubun başkanı olması konusundaydı.”
MKE GENEL MÜDÜR YARDIMCISINA TEPKİ
Cemal Aydın, Makine Kimya Endüstrisi Kurumu genel müdür yardımcılarının yolladıkları resmi yazıda çok çirkin ifadeler kullandığını vurgulayarak, “Hem Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, hem Ankaragücü Kulübü Başkanı Ahmet Gökçek, Ankaragücü Kulübü Onursal Başkanı Cemal Aydın için kullanacağın ifadeleri iyi seçmek zorundasın” dedi.
Kimsenin Melih Gökçek, oğlu Ahmet Gökçek ve müteahhit Cemal Aydın diye ifadeler kullanamayacağını kaydeden Aydın, “Benimle ilgili, 'Cemal Aydın göreve geldi, yerel gazetelere ilan verip aidat ödemeyenleri atacağını söyledi. 600 üye aldı' diye iddialarda bulunuluyor. Böyle bir şey yok. O dönem kulübün üye sayısı 626 idi. Yaptığımız ilanları ulusal yayını bulunan bir gazete üzerinden yaptık.
CEMAL AYDIN DÖNEMİ BORÇLARI
Aydın, mali tabloda sürekli eski borçlardan bahsedildiğini vurgulayarak, “Benim söylediklerim kongre kayıtlarında var. İbra olanları kitap olarak bastırdık. 01.01.2009 dönemi itibari ile Cemal Aydın döneminin bankalar dönemi borcu 3 milyon 200 bin TL, cari borçlar 880 milyon TL ve ocak ayında ödenecekler dahil borçlar 1 milyon TL. Yani toplamda 5 milyon TL. 2008 Haziran'da tekrar seçilip geldiğimde önceye ait hiçbir futbolcu borcu yok. 2007-2008 sezonuna ait tüm borçlar o tarihte ödenmiş. Vergi borcu yok, sigorta borcu yok, temlik hiç yok. Ankaragücü'nün geliri 13 milyon TL. Dolayısıyla Ankaragücü aktif ile pasif arasında bakıldığında aktifi 6 milyon TL daha yukarda. Borçlara, Cemal Aydın'dan kalma deniyor ama hesaplar ortada. Gökçekler'in talimatları ile uzmanların hazırladığı, Ankaragücü'nün Galatasarayı maçı, maç başları ve ödemeleri de dahil olmak üzere hazırlanan özel raporda 26 milyon 897 bin TL borç var. Bu para ödendiği zaman, 08.10.2010 tarihine kadar borcu kalmıyor. Yeni sezonun futbolcu ödemeleri, 6 milyon 650 bin TL olarak görünüyor. Hikmet Karaman'ın yapılan anlaşma gereği yeni sezon peşinatı 620 bin TL. Voleybol takımına yeni sezon için 270 bin TL ayrılmış. Bunların hepsi yaklaşık olarak 7 milyon 540 bin TL yapıyor. Bunu 7 milyondan indirdiğiniz zaman, Gökçekler'e intikal eden toplamın 19 milyon TL olduğu ortaya çıkıyor” diye konuştu.
“GOYGOYCU YÖNETİCİLER 40 MİLYON TL BORÇ VAR DİYE BAĞIRDI”
Aydın, taraftardan sorumlu yöneticinin basın toplantısı yaptığı zaman 'goygoycu' yöneticilerin 40 milyon TL borç var diye bağırdıklarını söyleyen Aydın, şöyle devam etti:
“10 milyon TL'nin üzerinde yapılacak katkıyı başımın üstünde yaparım dendi. Al borç 7 milyon TL. Amaç üzümü mü yemek, bağcıyı mı dövmek. Tatsız sevimsiz tablolar ortaya çıktı. Kulübe sıcak para girecek, personel borçları ödenecek, hacizler kalkacak dendi. Hem benim hem Cengiz Topel'in döneminden tek kalem fazla borç çıkmadı. İyi bir şeyler yapılmak istendi. İcra borçları, cari borçlar ödenmedi. Ne oldu? Borçlar cari olmaktan çıktı, hacizli borçlara döndü. Kulübe, haciz üzerine haciz geldi. Bunun üzerine kulübe onursal başkan olarak yazı yazdım. Yönetim ve Denetim Kurulu üyelerine yazı yazdım. Melih Gökçek beyefendiye de bizzat yolladım. O dönemin genel menajeri Erk Toros, bunu çekerken suçmuş gibi yakalayıp görevine son verdiler. Yolladığım yazıda 'personel maaşlarını, hacizleri ödeyin, o arada kefil olduğum icraları ödeyin' dedim. Ben olur dediğim için orada çalışan zavallı bir adam, yazının yollanmasını durduruyor. Gökçekler'e karşı olan Cemal nasıl oldu da destek oldu? Ankaragücü'nü satın almaya kimsenin gücü yetmez. Almak veya satmak isteyen bir şerefsiz ne geldi, ne de gelir. Benim ve ekibimin böyle bir talebi olamaz. Gökçekler de böyle bir şey telaffuz etmedi. Bana sportif anlamda para ile konuşanlardan ne talep edeceğimi hep direkt söyledim. Böyle haysiyetsiz bir talep olmamıştır.”
“OTOBÜS 40 BİN TL'YE SATILMIŞ”
Cemal Aydın, kulübe alınan otobüsün 40 bin TL'ye satıldığını öğrendiğini belirterek, “Tandoğan'da kullanılan otobüs hacizden satılmış. Son taksiti 74 bin 800 TL ödenmedi. Ödenmeyeceğini söylediler. Emir demiri keser dediler. Ben kefilmişim, haberim yok. Son borcu ben ödedim. Şimdi, ödemiyoruz diyorlar. Ben kredili müşteriyim. Borcum protesto edildiğinde Merkez Bankası'na bildirilse Aydın İnşaat hemen biter. Toplam 240 bin TL'ye yakın kefil olduğum ödemeleri yapmayıp bana ödettiler. 'Aradaki fark kulüpten çıkmayacak mı?' dedim. 'İçi acısın, o yeter' dediler” dedi.
Ankaraspor'dan gelen oyuncuların gelmesini hiç istemediğini vurgulayan Aydın, “Ben görüşümü Kemal Ünsal, Ahmet Gökçek, Ayhan Atalay ve kulübün muhasebecisinin yanında açıkladım. 3-4 futbolcu hariç futbolcuya gerek yok, Ankaragücü'nün hırsı ve havası kaybolur, önemli olan isimler değil uyumun sağlanması dedim. Örneğin Vassell'in gelişi. Cengiz Topel'e de 'Vassell lüks gelir' diye söyledim, ama aldı. Yük Ankaragücü'ne kaldı. Ankaraspor'dan gelenler de öyle” ifadelerini kullandı.
“HEYKELİMİ DİKMELERİ LAZIM”
Aydın, Ankaragücü'ne yaptığı hizmetlerden sonra tesislere kendisinin heykelini dikmeleri gerektiğini vurgulayarak, “Önce işinizi yapın, suçlu aramayın. Verecekseniz beni mahkemeye verin, çalışanları değil. Sonra sizi bir savcılığa verirler çok kötü ederler. Ankaragücü'ne 30 tane oyuncu getirdiğin için bile verilir. Ankaraspor ile ilgili öyle dosyalar var ki elimde, ben meselelerin mahkemede çözülmesini istemiyorum. Kemal Ünsal burada başka konuşup orada başka konuşuyorsa ben bir şey yapamam. Türk sporuna bir özür borcum var. Kemal Ünsal'ı Ankaragücü'ne getiren de, federasyona gönderen de benim. Haluk Ulusoy'a gönderen de benim, sorunları çözmek için ismimi kullandıran da benim. Üzdüğüm kişilerden özür diliyorum” dedi.