Samet Aybaba, sezon başından itibaren kulüpte yaşanan ekonomik sıkıntılara rağmen kendisinin kaygı yaşamadığını,
Beşiktaş'ın adeta evi olduğunu dile getirdi.
Tecrübeli teknik adam, oyun, sahaya yansıttıkları ve futbol kalitesi anlamında mesafe katettiklerini belirterek, “Ama bunların puana dönmesi anlamında biraz sıkıntı yaşadık. Futbolda her şeyi doğru yapmakla bitmiyor. Biraz da futbolun şansı var. O, şu ana dek bizden yana olmadı. Belki baştan düşünmeyip, sonradan çok puan kaybettik şeklinde bir noktaya geldik. Şu an liderle aynı puanda olabilirdik, belki birkaç puan önde de olabilirdik. Ama futbol bu. Maç maç değerlendirmeyelim. Hem maçları oynayalım, bir şeyleri üstüne koyarak gidelim, hem de üstüne koyarak devam edelim. Uzun ve orta vadeli plan yapalım diye işe başlamıştık. O doğrultuda da devam ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Samet Aybaba, oynadıkları maçları değerlendirdiklerinde ve ortaya koydukları futbolu düşündüklerinde puan kayıplarının daha dikkat çekici olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: “Girdiğimiz, ama atamadığımız pozisyonların yanı sıra birkaç hakem hatasına bakınca gerçekten bayağı puan kaybettiğimizi düşünüyoruz. Tabii ki hakem hataları herkese oluyor. Bize de oluyor. Futbolun içinde hata payı var. O bize çok geldi. Öbür takımlara az gelmiştir. Belki bundan sonraki maçlarda bize az gelecek. Rakiplerimiz de uzun veya kısa vadeli plan derken, çok puan kaybetti. 'Daha pahalı transferler yapalım, Avrupa'da oynayalım, Türkiye liginde çok öne çıkalım' diye planlar yapan rakipler hedeflerinin uzağında kaldı. Onların puan kayıplarıyla bizim şansımız arttı.”
“Hiçbir şeyden şikayetçi değilim”
Samet Aybaba, Beşiktaş'ta hiçbir şeyden şikayetçi olmadığını ifade etti.
Ligdeki diğer rakiplerini değerlendiren siyah-beyazlı takımın çalıştırıcısı, şöyle konuştu: “Herkes şampiyonluğu hedefledi. Çok büyük transferler yaptılar. Geniş kadroları var. Ama ben hiçbir şeyden şikayetçi değilim. Burası benim evim, ben Beşiktaşlıyım. Oyuncu kadrosundaki eksiklik, 'Şunu alamadık, bunu transfer edemedik' gibi şikayetleri kimse benden duymamıştır. Bundan sonra da bu böyle devam edecek. Beşiktaş'a gelirken hiçbir kaygı yaşamadım. Tesislerde kapıya kadar geliyorum, bir sürü sıkıntı, sorun. İçeri giriyorum ev gibi geliyor bana. Sorunlarımızı içimizde çözeriz. Birlikte hareket edeceğiz ve direneceğiz. Bunu arkadaşlarla konuşuyoruz. Yöneticilerimiz geliyor, bize manevi güç veriyorlar. Biz Beşiktaşlıyız. Kulübe nasıl katkımız olur anlamında çalışmaya devam ediyoruz. Planlarımız hep bunun üzerine kurulu.”
Diğer rakiplere göre kendilerinin takım bütünlüğü konusunda avantajlara sahip olduklarını kaydeden Aybaba, “Mütevazı kadromuzu bir arada tutmayı ve arkadaşlık özelliğini ön plana çıkarmayı başardık. Rakiplerin kadro genişliği avantajına karşı biz takım bütünlüğümüzü avantaj olarak sahaya koyduk” diye konuştu.
Hedefleri
Beşiktaş Teknik Direktörü Aybaba, hedefleri konusundaki soruyu ise şöyle yanıtladı: “Herkesin gizli hedefi vardır. Ne olursa olsun herkes şampiyon olmak ister. Biz insanları yanlış yönlendirmeyelim istedik. İnsanları hayal kırıklığına uğratmak doğru değil. Hele Beşiktaş konumunda bunu yaparsak camia çok baskı altında kalır diye düşündük. Tek düşüncemiz Beşiktaşlılar. Onun için hedefleri doğru koyalım, planlamayı doğru yapalım diye düşündük. Ama bu, Beşiktaş'ın şampiyonluğa oynamayacağı anlamına gelmiyor. Tabii ki şampiyonluğa oynayacak. Beşiktaş büyük bir takım ve lige başlarken 10. olmak gibi bir hedefi olamaz. Bunu hedefleyen insanın Beşiktaş'ta işi ne? Doğru mesaj anlamında biz bu şekilde planlama yaptık. Ekonomik krizde bu işin mücadelesini verirken insanları fazla umutlandırıp, hayal kırıklığına uğratmayalım dedik. Yoksa her takım gibi bizim de hedefimiz var.”
Ligde Galatasaray,
Fenerbahçe ve Trabzonspor ile yapılan maçlarda alınan sonuçlarla ilgili olarak da Aybaba, “Tamamen şansızlık. O maçların üçünü kazanabilirdik. İkinci yarıda bunları kazanırız” derken, ligde en iyi oyunu Beşiktaş'ın oynadığını iddia etti.
“Avrupa'da oynamamak dezavantaj oldu”
Siyah-beyazlı takımın teknik direktörü Aybaba, Avrupa kupalarında bu sezon olmamalarının dezavantajını yaşadıklarını dile getirdi.
Beşiktaş gibi büyük bir kulübün Avrupa'da olması gerektiğine dikkati çeken tecrübeli teknik adam, şöyle konuştu: “Beşiktaş'ın Avrupa'da olmaması bana göre dezavantaj. Beşiktaş'ın Avrupa'da olması camiamızın, bizim ve oyuncularımızın heyecanı açısından çok önemliydi. Gelecek gelirler, oyuncuların vitrin olarak kendilerini göstermeye çalışmaları ve bunu hedef olarak görmelerini kullanacaktık. Avrupa'da olsaydık transfer politikamızda da değişiklik yapabilirdik. Avrupa olmadığı için kadroyu belli düzeyde tutmaya çalıştık. Burada olmayı isterdik. Bu nedenle oyuncularda transfer sıkıntısı çektik. Avrupa kupalarında oynamayan Beşiktaş'a oyuncuların çoğu gelmek istemedi.”
Batuhan Karadeniz konusu
Son maçlarda kadroya giremeyen Batuhan Karadeniz ile ilgili soruyu yanıtlayan Samet Aybaba, bu oyuncuyu Türk futboluna kazandırmak için çalıştıklarını, ancak Batuhan'ın da bu yönde istekli olması gerektiğini söyledi.
Batuhan'ın performansının beklenen düzeyde olmaması halinde takımdan ayrılıp ayrılmayacağı yönündeki soruyu tecrübeli teknik adam, şu şekilde yanıtladı:
“Her oyuncumuzu kazanmak için değişik hamleler yapıyoruz. Bu bütün oyuncularımız için geçerli. Verim alamadığımız, bir şeyler bekleyip de ondan alamadığımız oyuncuları her zaman gönderebiliriz. Bu profesyonel bir iş. Katkısı olan insanlarla devam edersiniz, olmayanla yollarınızı ayırırsınız. Bu sadece Batuhan ile ilgili bir durum değil. Başka oyuncularla da ilgili yaptırım uygulayabiliriz. Tabii ki Batuhan ile görüşüyoruz. Neyi eksik yaptığıyla ilgili konuşuyoruz. Onu Türk futboluna yeniden kazandırmak istiyoruz. Ancak onun bunu bizden daha çok istemesi gerekiyor. Ama şu anda o düzeyde değil.”
Transfer çalışmaları
Transfer çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Beşiktaş Teknik Direktörü Samet Aybaba, bu konuda Nene, Ozan İpek ve Volkan Şen'in isimlerinin hatırlatılması üzerine “Görüşmeler oluyor” ifadesini kullandı.
UEFA Avrupa Ligi'ne katılamamaktan dolayı bazı oyuncuların Beşiktaş'a gelişinde sıkıntı yaşandığını anlatan Aybaba, “Transferde belli oyunculara talip oluyorsunuz. Bazı oyuncuları istedik, ama olmadı. İzleme komitemiz var. Onlar oyuncuları takip ediyor. Bazen biz 'Şu oyuncuyu izleyin' diye yönlendiriyoruz. Bir yandan da mevcut kadroyu en ekonomik şekilde nasıl kullanırız diye çalışıyoruz. Transfer devre arası gündeme gelir. İzleme komitesine dengeleri koruyabilecek, katkı verebilecek tipteki oyuncuları söyledik. Ancak abartılı transfer politikamız yok. Çok transfer yapmayı planlamıyoruz” diye konuştu.
“Gerçek Beşiktaşlılar tribüne gelmeye başladı"
Samet Aybaba, siyah-beyazlı taraftarların takıma verdikleri destekten dolayı mutlu olduğunu vurguladı.
Geçmiş yıllardan beri kendisine bazı taraftarların gösterdiği tepkiyle ilgili soruyu yanıtlayan Aybaba, şöyle konuştu: "Karşı çıkan mutlaka olacak. Sonuçta profesyonel bir iş yapıyoruz. Sahadakini herkes yorumlayabilir. Antrenörün oyuncu tercihlerinden, değişikliklerinden herkes şikayetçi olabilir. Bir grupla bu konuda bir türlü anlaşamadık. Ne olduğunu anlayamadım. Aramızdaki diyalog kopukluğunun nedenini veya anlaşmazlığın ne olduğunu bilmiyorum. Onlara da soruyorum, bilmiyorlar. Nedir, niye sorun oluştu, karşıdan anlatabilen birisi yok. Taraftarların desteği inanılmaz. Takımın başında ben varım, tepkileri olsa benden başlar. Gerçek Beşiktaşlılar şimdi tribünlere gelmeye başladı. Beşiktaş'ın kritik döneminde geliyorlar ve desteklerini veriyorlar. Daha büyük taraftar topluluğumuz var, ama imkanlar kısıtlı. Taraftarlarımızın takıma katkısını inanılmaz buluyorum. Üç yenilgi aldık, ardından Trabzonspor maçında berabere kalmamıza rağmen ayakta alkışladılar. Bursaspor maçında da aynısını yaptılar. Taraftarlarımız işin bilincinde. Nasıl destek veririz düşüncesindeler. İnanılmaz atmosfer oluştu. Herkes Beşiktaş'ı düşünüyor ve katkı vermeye çalışıyor. Verdikleri destekle oyuncularımızı, bizi ve yönetimi teşvik ediyorlar. Bütün bunlar dönüyor ve taraftarlarımızı mutlu ediyor.”
“Genç oyuncuları geleceğe taşımak istiyoruz”
Oynadığı maçlarda başarılı performans sergileyen Oğuzhan Özyakup ile ilgili soruyu yanıtlayan tecrübeli teknik adam, takımdaki tüm genç oyuncuları geleceğe taşımak istediklerini söyledi.
Bütün genç oyuncularla sürekli görüştüklerini anlatan Aybaba, şunları kaydetti: “Gençlerin bir şeyleri daha iyi yapabilmesi biraz sevgiye bağlı. Teknik direktörlerinin, onları sevdiğini, bir yerlere getirmek için mücadele ettiğini ve her şekilde arkalarında olduğuna inanırlarsa, rahatlıyorlar. En büyük sıkıntıları stres. 'Topu verdiğimde veya dripling yaptığımda bana biri kızar mı?', 'Şutu atsam mı, atmasam mı?' ikilemini yaşarlarsa başarılı olamazlar. Onlara bu rahatlığı veriyoruz. Çok büyük şansları var. Takımdaki ağabeyleri çok kaliteli ve düzgün insanlar. Gençleri yönlediriyorlar. Ama maalesef ülke böyle değil. Biz içerde bu işleri çözerken, dışarda bir maç oynayan bir oyuncuyu dünyanın en iyi oyuncularından biri yapıyorlar. Bunlar doğru değil. Genç oyunculardan önce verim alacaksınız. Bir sezon oynayacaklar. Sonra oturup ondan almak istediğimiz verimin neresindeyiz diye bakmak lazım. Ama ülkemiz hiçbir konuda böyle planlı değil. Günlük ve haftalık düşünülüyor. Bir oyuncu şu çalımı attı diye 3 ay konuşuyoruz, ara pası verdi diye 5 ay konuşuyoruz. Bunlar futbolcuların görevleri. Abartmadan bu oyuncuları geleceğe taşımak lazım.”
Takımdaki genç oyuncuların beklentileri karşılamak için inanılmaz mücadele verdiğine dikkati çeken siyah-beyazlı takımın çalıştırıcısı, “Bazen tempoları düşüyor. Dalgalanma olabilir. Kondisyoner arkadaşlarımız var, bireysel antrenmanlarla destek veriyorlar. Böyle büyük bir takımda 3-4 oyuncuyu birden oynatma şansı biraz düşük. Ancak şimdiden hazır oyuncular var. Seneye oynayacak futbolcular bulunuyor. Planladığımız oyuncular var. 18 yaş takımına bakıp, 'Bir sene sonra olur mu?' diye düşüncelerimiz var. Bu düzey takımlarda benim kafamdaki genç oyuncu yaşı 17. Bu yaştaki oyuncu normalde oynar” ifadelerine yer verdi.
Planlamanın en önemli maddesinin genç oyuncular olduğunu belirten Samet Aybaba, “Maliyeti düşürecek, iskelet kadronun oluşumuna katkısı olacak, Beşiktaş ruhu ve davranışı ile ilgili birikimleri olacak, dışardan gelen oyunculara liderlik yapacak oyuncuların olması büyük yarar sağlayacaktır” diye konuştu.
Aybaba, bu sezon kaptanlığa kadar yükselen Necip Uysal ile ilgili soruyu ise “21 yaşına rağmen uzun zamandır takımın içinde. Bir şeyleri daha iyi yapmaya başladı. Özgüveni geldi. Yapması gerekenlerle ilgili diyaloglarımızda sorun yok. Önceden Necip'i savunma oyuncusu olarak görüyorlardı. Önde oynadığında eleştiriyorlardı. Ancak Necip şimdi hem hücumda, hem savunmada başarılı oluyor. Kendini geliştirdi. Ama bu oyuncuların durmaya hakları yok, gelişimlerine devam edecekler” diye yanıtladı.
Almeida'nın performansı
Samet Aybaba, son haftalarda üst üste goller atan Hugo Almeida'yı ise takıma verdiği katkıdan dolayı övdü.
Portekizli oyuncunun bu sezon çok mücadele ettiğini vurgulayan Samet Aybaba, şöyle konuştu: “Savunmaya yardımcı oluyor. Ortamdan dolayı çok mutlu. Arkadaşlarının ve taraftarların coşkulu desteği motive ediyor. Beşiktaş hep tünelden stada gidermiş. Ben takımı çarşıdan geçirerek stada götürüyorum. Çarşının kalabalık olduğu söyleniyor. Ama buradakiler Beşiktaş taraftarı. Taraftarlarımızın içinden geçmek bile motivasyon olarak oyuncuları itiyor. Otobüste Beşiktaş Marşı'nı yüksek sesle dinlemek bile oyuncuları motive ediyor. Maçlarda 3-5 oyuncu koşunca Almeida da koşması gerektiğini hissediyor.”
“En çok Escude'ye üzülüyorum”Samet Aybaba, takımda bulunan futbolcular içinde en çok Julien Escude'ye üzüldüğünü dile getirdi.
Tecrübeli teknik adam, Escude ve Uğur Boral transferleri nedeniyle yapılan eleştirilerle ilgili de şöyle konuştu: “En çok üzüldüğüm oyuncu Escude. Çok kaliteli bir oyuncu. Altı sezondur Sevilla'da oynuyordu. Bir ara oynamayı tam hedefledi, o zaman İbrahim Toraman çok iyi duruma geldi. Futbolcunun şansı olmalı. Öyle bir maçta sahaya girmeli ki, formasını alsın gitsin. Ersan Gülüm bunu yaptı. O şansı yakaladı ve performansını yukarıya attı. Milli takıma kadar gitti. Escude üst düzey oyuncu. Bir türlü bazı şeyleri yakalayamadık. İnanılmaz kişilikli biri. Mutlaka o seviyeyi yakalarız. Oyuncuyu sadece sahada yaptıklarıyla değerlendirmemek lazım. Takım içinde davranışlarıyla ve konuşmalarıyla değerlendirmek gerekiyor. Bu anlamda Escude'nin inanılmaz katkısı var. Uğur Boral da aynı şekilde. Böyle tecrübeli oyuncuları tabii ki alacağız. Genç oyuncu oynatacağız. 17 yaşında Koray diye bir oyuncumuz var. Çıkış yakalarsa Uğur Boral'ın yerine o oynayabilir. Yeter ki herkes hazır olsun.”
Aybaba, Escude'nin zamana ihtiyacı olduğunu ve gönderilmesi yönünde düşüncelerinin bulunmadığını söyledi.
“Dört yıllık anlaşma yaptık. Biz bu 4 yılı kullanmak istiyoruz”
Siyah-beyazlı ekibin teknik direktörü Aybaba, takım olarak istikrarı sağlamak için oyuncu tercihleriyle ilgili çalışmalar yaptıklarını, teknik heyetteki istikrarı ise yönetimle uzun vadeli anlaşma yaparak sağlamaya çalıştıklarını söyledi.
Görüşmeler sırasında yönetimden sadece uzun vadeli anlaşma istediklerini vurgulayan tecrübeli teknik adam, “Onun dışındakileri konuşmadık. Dört yıllık anlaşma yaptık. Biz bu 4 yılı kullanmak istiyoruz. Tabii ki başarılı olmak lazım. Bunun için doğru tercihler yapmak gerekiyor. İyi takım oluşturmak ve bütçeye katkı vermek lazım. İstikrar için bir sürü kriter var. Bunları yaparak bu 4 yılı kullanmayı amaçlıyoruz” diye konuştu.
BJK İnönü Stadı'nın yıkılması halinde hangi statta maçları yapmak istedikleri yönündeki soruyu ise Aybaba, “Bu idari bir konu. Başkanımız görüşmeler yapıyor.
Atatürk Olimpiyat Stadı kimseye uygun değil. Gidip de mutlu olan taraftar yok. Hayalet stat gibi. Kasımpaşa'nın stadı bize küçük, Beşiktaş'ı taşıyamaz. Yönetimden gelecek önerileri önümüze koyar ve kulübün menfaatleri doğrultusunda ne gerekiyorsa yaparız” diye yanıtladı.
Fernandes'in yokluğunda B planı
Samet Aybaba, takımın önemli oyuncularından Manuel Fernandes'in olası sakatlıkları sırasında B planlarının hazır olduğunu ifade etti.
Fernandes'in olmayacağı dönemde Oğuzhan'ın yanı sıra Muhammed Demirci'nin ismini veren Samet Aybaba, “Fernandes bu sezon çok istekli. Muhammed uzun süreli sakatlık geçirmişti. Onu toparlamaya başladık. Orta sahada Oğuzhan ile ilgili planlarımız var. Takım içinde Fernandes'in alternatifini bulacağız. Tabii ki Fernandes'in hep sağlıklı ve oynar vaziyette olmasını diliyoruz. Ama sakatlık olduğunda B planımız hazır” ifadelerine yer verdi.
Camiaya mesajlar veren tecrübeli çalıştırıcı, “Yardımcılarımızla ve tüm personelle birlikte her günümüzü Beşiktaş ile geçiriyoruz. Herkes rahat olsun, bizler Beşiktaşlıyız, Beşiktaş'ın değerinin ne olduğunu bilenlerdeniz. Değerlerin nasıl yükseltilmesi gerektiğini biliyoruz. Camianın ne istediğini farkındayız. Bu beklentilere yanıt vermek için devamlı çalışıyoruz. En büyük idealimiz onları mutlu etmek” diye konuştu.
Medical Park Antalyaspor maçı
Samet Aybaba, yarın konuk olacakları Medical Park Antalyaspor'u yenerek, avantaj yakalamak istediklerini söyledi.
Yarınki rakiplerinin şu ana kadar iyi çıkış yakaladığını anlatan Aybaba, “İyi futbol oynayan takımız. İyi oynadığımızda, oyuncular arzularını sahaya yansıttıklarında yenemeyeceğimiz takım yok. Yarınki maçı da bu şekilde düşünüyoruz. Ciddi bir rakip. Önlemler alacağız. Hem takım bütünlüğü açısından hem taktiksel anlamda bazı şeyleri yapacağız. Kazanırsak büyük avantaj yakalarız. Sahamızda oynayacağımız maçlar var. Geride kalan maçların zorluğu daha az” diye konuştu.
Röportajın sonunda (A) Milli Takım Teknik Direktörü Abdullah Avcı'yı değerlendiren Samet Aybaba, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Abdullah Avcı, sevdiğimiz bir arkadaşımız. Ben her zaman milli takımın başında Türk çalıştırıcının olmasından yanayım. Bir plan oluşturmaya çalıştı. Ama gurbetçi oyuncular üzerine kurulan planın sağlıklı yürümeyeceği belliydi. O da bunu anladı. Bu bir süreçtir. Takımı yeni oluşturmaya çalışıyor. Kişilikli ve iyi bir teknik direktör. Eğer insanlar onun üzerinde baskı kurmazsa, mutlaka başarılı olacaktır.”