Almanya, İtalya, İngiltere ve İspanya'da şike ve teşvik primi suçunda, kişi ve kulüplere uygulanacak cezalar yasa ya da yönetmeliklerde çok net olarak belirtilmese de, FIFA ve UEFA prensipleri doğrultusunda “sıfır tolerans” prensibiyle hareket ediliyor. Ancak verilecek cezalar belirlenirken, suçun niteliği ve boyutu dikkate alınıyor.
Özellikle İngiltere'de şike ve teşvik primi konusunda engelleyici tedbirler de dikkati çekiyor. Bunların arasında en dikkat çekici olanı, şike ya da teşvik primi teklifi alan kişinin, bunu Federasyona bildirmemesi durumunda “suç ortağı” gibi değerlendirilerek cezalandırılması.
Almanya'da da şike ve teşvik priminin yanı sıra doping konusuna da büyük önem verildiği görülüyor. Alman futbolunda bu suçları işleyenlerin yanı sıra sporcuları bu yönde teşvik eden antrenör, yönetici ve doktorlara da ciddi cezalar öngörülüyor.
Avrupa'nın önde gelen ülkelerinde konuyla ilgili durum şöyle:
Almanya'da yasa çalışmaları yeni başladı
Almanya'da sporda şike ve teşvik olaylarını cezalandıran bir yasa bulunmuyor.
Çeşitli
spor dallarında sadece şike olaylarını kontrol eden mekanizmalar mevcut. Buna rağmen birçok
futbol maçında şike yapıldığının ortaya çıkması sebebiyle, Almanya'da şu an Sporu Koruma Yasası (Sportschutzgesetz) taslağı üzerinde tartışılıyor. Taslağı, Hristiyan Sosyal Birlik Partili (CSU) Bavyera Eyaleti Adalet Bakanı Beate Merk, ülke çapında geçerli olmak üzere hazırladı.
Söz konusu yasa taslağı, doping, rüşvet ve maçlarda şike yapılmasını yasakladığı gibi, şüpheli görülen kişilerin telefonlarının dinlenebilmesini de öngörüyor.
Yasa taslağı, sadece sporcuların değil, sporcuları doping, rüşvet ve şike olaylarına teşvik eden doktor, teknik direktör, antrenör ve spor kulübü yöneticilerinin de cezalandırılmasını öngörüyor. Yasaya aykırı davrananlar hakkında 10 yıl (doping konusunda 15 yıla kadar) hapis cezası talep edilebilmesi öngörülüyor.
Almanya'da hakem Robert Hoyzer'in itiraflarıyla ortaya çıkan bahis skandalı çerçevesinde geçen yılın Nisan ayında dolandırıcılık suçundan Tuna A. 3 yıl 8 ay, Nurettin G. de 3 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.
İngiltere'de şike, Federasyon yönetmeliklerinde yok
Futbolun beşiği olarak kabul edilen İngiltere'de, bahis ve şikeyle ilgili suçların cezası, Bahis Yasası'nın (Gambling Act) “hile” başlıklı bölümünde düzenleniyor.
Yasaya göre, futbolda şike olaylarına karışanlar 2 yıla kadar hapis cezası ve 5 bin Sterlin para cezası alabiliyor. Ülkede, suçun boyutuna göre verilecek cezanın üst sınırı “futboldan men” olarak belirlenmiş.
Öte yandan İngiltere'de şike veya teşvik primine karışanlara uygulanacak yaptırımlar Federasyon yönetmeliklerinde belirtilmiyor. İngiltere'de herhangi bir şike olayı tespit edilirse, yargılama sonuçlarına göre Federasyon cezai yaptırımlar uygulayabiliyor.
Federasyon'un her yıl yayınladığı “kurallar” kitapçığında ayrıca şike teklifi alanların, bunu derhal Federasyon'a bildirmeleri gerektiği uyarısında bulunuluyor. Aksi takdirde şike teklifini reddetmelerinin dahi kendilerini suçsuz kılmayacağı bildiriliyor.
Bu arada Ada futbolu da zaman zaman şike olaylarına tanıklık etti.
1915 yılında yaşanan ve “Kötü Cuma (Bad Friday)” olarak adlandırılan şike olayı Manchester United-Liverpool maçından sonra patlak vermiş ve ev sahibi
takımdan 3, konuk ekipten 4 futbolcu, Federasyon'un soruşturması neticesinde “futboldan men” edilmişti.
1964 yılında İngiltere bahis skandalıyla çalkalanmış, olaya karışan Swindon Town futbolcusu daha sonra hikayesini People gazetesine satarken, skandal 1997 yılında çekilen “The Fix” filmine de konu olmuştu. Skandala karışan 4 futbolcuya hapis cezası verilmişti.
Son olarak 2008 yılında 2. Lig'de oynanan Accrington Stanley-Bury maçında şikeye karıştığı belirlenen 5 futbolcu, soruşturmanın ardından Futbol Federasyonu tarafından para ve uzun süreli “futboldan men” cezasına çarptırıldı.
İtalya'da olayın boyutuna göre ceza veriliyor
Son yıllarda futbolda bahis ve şike skandallarının eksik olmadığı İtalya'da, kulüp yöneticisinden, oyuncusuna ve hakemlere kadar tüm profesyonellerin bahis yapması ya da bahis kabul etmesi, FIFA, UEFA ve İtalya Futbol Federasyonu (FIGC) tarafından benimsenen kurallarla yasaklanmış durumda.
FIGC mevzuatında yer alan bu kurallara uymadıkları belirlenen kişilere 2 yıldan az olmamak koşuluyla futboldan men ve 25 bin Avro'dan az olmamak şartıyla para cezası öngörülüyor. Normlarda, bu tarz faaliyetleri bilip de federasyonun spor savcılığına
haber vermeyenler hakkında da en az 3 ay futboldan men ve 15 bin Avro para cezası bulunuyor.
Konunun uzmanları tarafından, kulüplerin bu tür faaliyetlere katıldığının tespiti durumunda, olayın boyutuna göre alınacak kararın şekillendiği, açık bir manipülasyonun olması durumunda verilecek cezanın küme düşürme de olabileceği ifade ediliyor.
Çizme futbolunda son olarak, bu sezon başında Serie A'ya yükselen Atalanta takımı ve kaptan Cristiano Doni ile Thomas Manfredini'nin başrollerinde olduğu yeni bir şike soruşturması başlamış, ilk aşama sonrasında İtalya Futbol Federasyonu Disiplin Kurulu, Atalanta'ya lige -6 puanla başlama cezası vermiş, kaptan Doni 3 yıl 6 ay futboldan men, Thomas Manfredini ise 3 yıl futboldan men cezası almıştı. Konuyla ilgili Cremona Cumhuriyet Savcılığı'nın yürüttüğü soruşturma halen devam ediyor.
İtalyan futbolunu sarsan bir diğer büyük gelişme ise Juventus'un Serie B'ye düşmesiyle sonuçlanan 2006 yılındaki Calciopoli skandalı olmuştu.
O dönem Juventus, takımda genel menajerlik görevini yürüten Luciano Moggi'nin hakem ayarlama faaliyetlerine girişmesi ve bunun tespit edilmesi sebebiyle son iki sezondaki şampiyonluğunu kaybetmekle kalmayıp, bir de alt lige düşürülmüştü. AC Milan, Lazio, Fiorentina gibi takımlar da küme düşmekten son anda kurtulmuş, ancak çeşitli puan silme cezalarıyla karşı karşıya kalmışlardı.
İspanya'da yasa 2010'da çıkarıldı
İspanya'da özellikle spor müsabakalarındaki yasal iddia oyunlarında şike yapıldığına yönelik haberlerin yer almasının ardından, 2010 yılında hükümetin girişimiyle Ceza Yasası'nda değişikliğe gidilerek, spor müsabakalarında şike ve teşvik suçu için, men edilme, para cezası ve hapis cezası getirildi.
Yasa, şike veya teşvik suçunu işlediği tespit edilen kişilere 6 ay ila 4 yıl arasında hapis, 1 ila 6 yıl arasında men edilme ve şike veya teşvikte kullanılan paranın 3 katı oranında para cezası verilmesini öngörüyor.
Büyük şike ve teşvik olaylarında kulüplere veya sportif anonim şirketlere de ceza verilmesinin önü, 2010'da yapılan yasal değişiklikle açıldı. Bu tür olaylarda kulüp veya sportif anonim şirketlere en fazla 5 yıl süreyle müsabakalardan men veya mali yardımların kesilmesi yönünde cezalar verilebiliyor.
Tartışılan “58. madde” nedir ?
Türkiye'de “şike ve teşvik primi”ne verilecek cezalar, TFF'nin Futbol Disiplin Talimatının 58. maddesinde açıkça belirtiliyor.
Talimatın 58. maddesi şöyle:
“Müsabakanın sonucunu hukuka veya spor ahlakına aykırı şekilde etkilemek veya buna teşebbüs etmek yasaktır. Bir futbolcuya veya kulübe teşvik pirimi verilmesi de bu kapsamdadır. Bu hükmü ihlal eden kişiler, bir yıldan üç yıla kadar müsabakalardan men veya hak mahrumiyeti cezasıyla, kulüpler ise küme düşürme cezasıyla cezalandırılır.
İhlalin ağırlığına göre küme düşürme cezasına ek olarak puan indirme cezası da verilebilir. İhlalde sorumluluğu bulunan kişi veya kulüplere ayrıca para cezası verilir. Anılan yasağın hakemler tarafından ihlali halinde sürekli hak mahrumiyeti cezası verilir.”