Oluşturulma Tarihi: Aralık 09, 2009 00:33
Tüm dikkatleri ve konsantrasyonunu Mr. Denizli CSKA maçına ayırmıştı. Diyarbakır maçı öncesinde önemli bazı oyuncularını dinlendireceğini söylemiş ve öyle de yapmıştı.
Peki ne oldu? Kara Kartal Avrupa arenasına bu gece tamamen veda etti. (Eğer ki UEFA Disiplin Komitesi CSKA'yı doping testinden dolayı cezalandırmazsa)
Denizli gibi düşünmek istedim maçtan önce... Kadroyu hemen hemen tahmin bile ettim. Ama şaşırtacak ya Denizli mutlaka kazanmak zorunda olduğu maça neredeyse tamamen defansif yönde çıktı. Akıl almaz. İbrahim Kaş, Sivok, İbrahim Toraman, Ferrari, Fink, Ernst, Üzülmez ve Ekrem... Nerede oynarlarsa oynasınlar, ofans yönlerinden daha çok bu kadro defans özelliği ağır basan futbolcular topluluğu..
Kaleciyi de bu gruba eklersek, sormazlar mı Denizli'ye. Golü nasıl bulacaksın. Tello ve Bobo'dan başka kim var ofansta...
|
Cemal Erbaş yazıyor |
Bu maça yanmıyorum... İnanın yenildiğimize bile neredeyse üzülmüyorum. 90+5'de ikinci golü ararken kalemizde gördük mağbuliyet sayısını. Normal, yenilgi... Ama üzüldüğüm Diyarbakır maçı. Maçtan sonra da demiştim. Olmaz Denizli sen şov yapıyorsun diye.
Maçın en iyi adamı Fink'i oyundan alıyorsun da, Tello'ya nasıl katlanıyorsun... 12. dakika da bir gol kaçırdı ki akıllara zarar. Atsa ne olacaktı. Manchester deplasmanda kazandı zaten...
Kaybettik üzüldük ama her kayıptan sonra alınacak dersler vardır hayatta. Bu maçtan alınacak tek ders var Denizli sadece ve sadace yerli misyonu ve vizyonu olan bir hoca. Avrupa arenası ona göre değil... Bugüne kadar da zaten olmadı da.
Keşke Diyarbakır maçına tam kadro çıksa idi Mustafa Denizli. En azından
Beşiktaş kazandığı takdirde ligde lider olacaktı...
(Taraftar her zamanki gibi muhteşemdi.)
En çok merak ettiğim Sn. Denizli acaba Manisa deplasmanına nasıl bir 11'le çıkacak.