Avan gözünü finale dikti

Dünyanın en iyi ikinci derecesini attıktan sonra sakatlığı nedeniyle Avrupa Atletizm Şampiyonası ve Londra Olimpiyatları'nda bekleneni veremeyen Avan, Rus Sergey Makarov'la çalışmaya başladıktan sonra eski formunu yeniden yakalamaya başladı. Akdeniz Oyunları'nda sakatlığına rağmen şampiyon unvanını korumayı bilen, Rusya'da düzenlenen Dünya Üniversite Oyunları'nda (Universiade) da bronz madalya kazanan milli sporcu, Moskova'da yaptığı son hazırlık kampındaki formunu değerlendirdi. Yılbaşından bu yana Rus Makarov ile Soçi ve Ankara'da gerçekleştirdikleri kampların ardından Moskova'da çalışmalara devam ettiklerini belirten Avan, "Tedavi ve antrenmanımı burada birarada yürütüyorum. Akdeniz Oyunları'ndan sonra Kazan'a gittim. Ardından Moskova'da kampa başladık. Bu süreç sonunda iyi bir duruma geldiğimi düşünüyorum" diye konuştu.

Dünya şampiyonasındaki ilk hedefinin finale kalmak olduğunu dile getiren Avan, "Bunu başardığım taktirde sonucun her şeye açık olduğunu düşünüyorum. Artık bazı kazanımları tamamladığımın, tecrübe kazandığımın farkındayım. Elbette Moskova'da madalya almayı çok istiyorum, rengi önemli değil" ifadelerini kullandı.

Sakatlığa rağmen madalyayla döndü

Fenerbahçe Kulübü'nün de formasını giyen milli ciritçi, Mersin'in evsahipliğinde düzenlenen Akdeniz Oyunları'ndaki başarısıyla ilgili, "Oradaki en büyük amacım, unvanımı korumak ve ülkemizde yapılan bu şampiyonada İstiklal Marşı'nı okutmaktı. Aslında sakatlığım da vardı ama kazanmasını bildim ve evsahipliği yaptığımız bir organizyondan yüzümün akıyla çıkmaktan ayrı bir gurur duydum" dedi. Dünya Üniversite Oyunları'nda attığı derece ve aldığı madalyadan ise ilk kez hoşnut olmadığını vurgulayan Avan, "Sakatlığım nedeniyle 25 günlük bir sürede sadece jog attım, antrenman eksikliğim oldu. Daha iyisini yapabileceğime inanmıştım ancak yine de güzel bir başarı, nasip bu kadarmış diye düşünüyorum" şeklinde konuştu.

"Sergey'le ağabey-kardeş gibiyiz"

Dünya şampiyonu ve olimpiyat üçüncüsü 40 yaşındaki antrenörü Makarov ile aralarında ağabey-kardeş ilişkisi bulunduğunu söyleyen 24 yaşındaki ciritçi, "Aramızda özel bir bağ var. Antrenmanların dışında da hep beraberiz. Sergey, Mersin'de ağrılarım nedeniyle 'yarışma' diye baskı yaptı. Sakatlığımın büyüyüp sezonu tehlikeye atmasından ve bizim için en büyük hedef olan dünya şampiyonası için endişeleniyordu. Devamlı 'İyi ısın, iyi ısın. Kontrol, kontrol. Biraz ağrın artarsa yarışı bırak, yetkililerle görüşür sorumluluğu alırım' diyordu. Ben yarışı kazanınca gözyaşlarını tutamamış. O kadar sıkı bir bağ var aramızda. Atmalar koordinatörümüz Tuncay İskender'e, Sergey gibi bir antrenörle anlaşmamız için sarf ettiği çaba için minnettarım" ifadelerini kullandı.

Dünya şampiyonasında madalya alırsa, bunun, antrenörü için ayrı bir anlamı olacağına dikkati çeken Avan, sözlerini şöyle tamamladı: "Sergey, 1980 Moskova Olimpiyatları'nda gümüş madalya kazanan babasını tribünde izledikten sonra eve gelip, annesine, 'Ben de babam gibi ciritçi olacağım. Babam cirit atarken bütün stat onu alkışlıyordu' demiş ve bunun üzerine babası, kendisine ağaç dalından bir cirit yapmış.

Şimdi aynı tribünde bir antrenör olarak yer alacak ve sporcusu madalya kazanırsa, bunun onun için anlamı gerçekten çok büyük olacak."