Güncelleme Tarihi:
Çizme’nin İmparatoru, HÜRRİYET'e konuştu:
Başarının ve zirvenin sonu yok. Bizim felsefemiz bu. Onun için ya yeni bir şeyler bulacaksınız, ya da yeni başarılar yaratacaksınız
Türkiye'de 4 yıl üstüste şampiyonluk, UEFA Kupası... Ardından İtalya ve Fiorentina ile kısa zamanda üst üste gelen başarılar... Nereye kadar hocam? Sizin için zirve neresi, son nokta neresi?
‘‘Zirvenin belirli bir yeri yok. Başarının sonu da yok. Durursak düşeriz. Bizim felsefemiz bu. Onun için araştırıcı üretici olmak zorundayız. Çünkü futbol biraz da acımasız, çabuk unutulan bir oyun. Bu yüzden, ya yeni bir şeyler bulacaksınız, ya da yeni başarılar yaratacaksınız. Onun için başarının ya da zirvenin tarif edilen bir yeri yok. Haaa bırakacağınız zaman var. Tamam burası zirve. Artık burada bırakacağım derseniz o başka. Ama o da manasız bir şey.’’
HIRS, ÇALIŞMAK
- Terim'i başarıya götüren en önemli özelliği nedir? Bir sıralama yapsanız...
‘‘Sizce nedir? Dışarıdan görünüşümüz nedir? Çalışmak... Çok klasik bir yanıt olur bu. Hırsım bu da tamam. Ama akıl, öz yani bir takım şeyleri aynı bünyede toplamak. Başarı artı, hergün kendini geliştirme ve uğraşı diyelim. Ama bunu dışarıdan biri daha rahat ifade eder. Benim söylemem zor. İnsanın kendini söylemesi çok zor. Başkalarının ifade etmesi daha kolay olur.
ÖZÜM AYNI
- İtalya siz de, siz İtalya'da neleri değiştirdiniz? Dilerseniz, İtalya'ya Fiorentina olarak telaffuz edebilirsiniz.
‘‘İtalya'nın özümü değiştirmesi mümkün değil. Bazı şeylere bakış açımı değiştirebilecek bir ülke. Çünkü dünya futbolunun önemli bir ülkesi. Teknik idari ve ekonomik farklılıklar bazı şeylere daha değişik bakmamı sağlıyor.
Fiorentina'da ise artık şunu yerleştirdik. Her yerde, her zaman oyun felsefesini değiştirmeden kazanmaya oynayan bir takım.
ÇOK ŞEY ÇOK
- Sizi neler şaşırtıyor İtalya'da?
‘‘Muhakkak beni şaşkına çeviren çok şey var. Bir defa ülke farklı, uygulama farklı, dil farklı... Herşey farklı. En azından 1 Ekim'de başlayacak İtalya Ligi'nin programını, yani 34 hafta boyunca hangi gün, hangi statta ve hangi saatte oynayacağımızı, 1 Ekim'den 10 gün önce bize yolladılar.’’
- Bu kadar kısa zamanda, üstelik Başkan Gori ile yaşadığınız o tatsız diyalogtan sonra bu başarıyı bekliyormuydunuz, planlarınızda varmıydı. Puan hesaplarınızın ne kadarı tuttu?
HESAPLAR
‘‘Ben başarıyı hep hesaplarım ama puan hesabı yapmam. Türkiye'de benim konumum belliydi. Bu konumu bırakıp gitmek, başarılı olup olmamaktan daha önemli bir olaydı. Bu cesaret örneği çok azdır. Yani kıdeminizi almışsınız. Tarihte olmayan bir başarı elde etmişsiniz. Buna rağmen gidiyorsunuz. Bu işin en önemli tarafı, bu kararı cesaretle verebilmekte. Bence bu çok önemli.
Tabii ki planlamıştım. Başarıyı planlamıştım ama puanı değil. Şurdan bir alırım, burdan iki alırım diye bir planlama değil bu. Başarı bir bütün benim için. Kazanmak, hep kazanmak.
BABA Terim
FİORENTİNA'da Fatih Terim-Başkan Gori zirvesinin yarın veya Cuma akşamı kampta yapılması bekleniyor. Genel menacer Giancarlo Antognioni ise bir TV'de ‘‘İmparator'un cazibesine dayanmak zor. Futbolcular ona baba gibi tapıyor’’ dedi. Kaptan Rui Costa da Corriere dello Sport'a ‘‘Terim varken başka takıma gitmem’’ demecini verdi.
La Nazione gazetesinin araştırmasına göre ise Çizme'de en çok teklif alan teknik direktör Terim. Milan, Inter, Parma, Lazio, R.Madrid F.Bahçe'nin açık çek ver diği belirtilen Terim için Barcelona yöneticilerin Milan maçı sonrası Floransa'ya gelmeye hazır oldukları dile getirildi.
Yılmaz: Türkiye'nin2 Fatih'i var
TRABZONSPOR'un eski başkanı Mehmet Ali Yılmaz, CNN-Türk'teki Futbol Zirvesi programında, Fiorentina ile anlaşmadan önce Fatih Terim'e kendisinin de teklif götürdüğünü açıkladı. CNN-Türk Spor Müdürü İhsan Topaloğlu'nun sorularını yanıtlayan Yılmaz, ‘‘Benim için Türkiye'nin iki Fatihi var. Biri zamanında İstanbul'u aldı, diğeri ise şimdi İtalya ve Avrupa'yı fethediyor’’ dedi. Yılmaz, Trabzonspor'un yeni yönetiminin yaptığı açıklamaları hayretle karşıladığını dile getirip, ‘‘Nelere ve kimlere güvenerek hareket ettiklerini biliyorum. Naklen yayın ihalesi bitsin kamuoyu durumu daha iyi anlayacak’’ ifadesini kullandı.
Benim İtalya'ya gelmem başarılı olup olmamamdan daha önemli. Tarihte olmayan bir başarı kazanmışsınız ve bunu bırakıp gidiyorsunuz
Ben başarıyı hep hesaplarım ama, puan hesabı yapmam. Şurdan bir puan alırım burdan 2 puan diye düşünmem. Başarı bir bütündür benim için
Aldım İtalyan futbol anayasasını... Tek tek, madde madde okuyor, karşılaştırıyor ve Türkçeleştiriyorum. Mukayese ediyorum.
BİR SORU
Fiorentina ile G.Saray, Şampiyonlar Ligi'nde eşleşse neler hissedersiniz?
BİR YANIT:
Benim için en zor maçlardan biri olurdu. İnanılmaz duygusal anlar yaşanırdı. Tribünlerde müthiş bir dostluk yaşanırdı. Küfürsüz, tepkisiz bir maç izlerdi herkes.
- Terim bu haftaya kadar düşüncesinin ne kadarını yansıtabildi Fiorentina'ya?
‘‘Evet belli bir performası yansıttım Fiorentina'ya. Ama çok az bir zaman oldu. Her şeyin çok çabuk değişmesi mümkün değil. Bazı şeyler için zamana ihtiyaç var. Ancak bazı şeylerin düşündüğümden de erken değiştiğini söyleyebilirim. Ben düşüncemin, performansımın yüzde yüzünü veriyorum. Ama benim performansımın yansıması birden bire olmaz. Birbirimizi tanımamız lazım, yöneticilerle, oyuncularla, seyircilerle.. Bu alışveriş zaman alır ki biz bunu oldukça erken sağlamaya başladık. Ama henüz yüzde yüzü oturmuş değil. Ama illa ki bir rakam diyorsanız, ancak yüzde 50, yüzde 60 oranında yansıdı.
UYKUSUZ GECELER
- Hiç uykusuz geçen bir geceniz oldu mu İtalya'da?
‘‘Olmaz mı. Hala da geçiyor. Özellikle geceleri biraz uyku sorunum var. Maç öncesi sabah saat 07.30'a kadar uyuyamadığımı biliyorum. Uyumak istememe rağmen uyuyamadım.
- Türkiye'deki 4 büyükler, İtalya Ligi'nde oynasa nasıl bir görüntü sergilerler?
‘‘Ben Türk Futbolu'nun belirli bir noktaya geldiğine inanıyorum. Onlar da gereken mücadeleyi en iyi şekilde yaparlar.
DUYGU DOLU MAÇ
- Ya Fiorentina, Türkiye Ligi'nde oynasaydı?
‘‘Fiorentina'da burada bu başarıyı elde ederdi.’’
- Hocam Fiorentina, seneye Şampiyonlar Ligi'nde, Galatasaray ile eşleşse neler hissedersiniz?
‘‘Benim için en zor maçlardan biri olur. Nostaljik bir maç olur. İnanılmaz duygusal anlar yaşanırdı. Herhalde, kim kimi yense, kim kime yenilse, kimse kimseye kızmazdı. Tribünlerde müthiş bir dostluk yaşanırdı. İlk defa küfürsüz, tepkisiz bir maç izlerdi herkes. İyi oynayan kazanırdı. Ama çok büyük bir duygusallık yaşanırdı. Duygulu bir maç olurdu.
MESLEKİ KARİYERİM
- İtalya'da yeni bir Terim imajı var. Özelikle saç stiliniz değişti...
‘‘Ben İtalya'ya gitmeden de böyleydim. Ama benim bir imaj değişikliğine ihtiyacım yok. Mesleki kariyerimdeki imaj değişikliği benim için yeterli.
- Hepimiz Akdenizliyiz ama kim daha ateşli, İtalyanlar mı? Türkler mi?
‘‘İki tarafta ateşli. Tipik Akdenizli özelliklerini iki tarafta yansıtıyor. O önde bu geride demek anlamsız.
- İtalyan yemekleri ile aranız nasıl.
‘‘Hep iyi. Zaten daha önceden de iyiydi. Hiç bir sorunum yok. Çok da seviyorum, severek de yiyorum.’’
SAMİMİ SEVGİ
- Floransa sokaklarında yürürken, taraftarlardan nasıl tepki alıyorsunuz.
‘‘Vallahi yolda artık çok rahat yürüyemiyoruz. Tepkileri gayet kibar, gayet saygılı, candan ve kibar. Hiç rahatsız etmeden bütün içtenlikleriyle, samimiyetleriyle, sizden ya bir imza alırlar, ya bir fotoğraf çektirirler, ya da çok güzel bir iltifatta bulunurlar. Ama her zaman saygılı ve samimi bir sevgiyle yaparlar bunu.
NASIL DÖNERSİNİZ?
- Fatih Terim bu büyük deneyimlerinden sonra Türkiye'ye nasıl döner?
a- Bir teknik adam olarak
b- Bir kulübün futbol şirketinin başındaki genel müdür olarak
c- Türk Futbolu'na uluslarası alanda daha büyük açılımları sağlayacakbir futbol adamı olarak
ASLAN GİBİ DÖNERİM
‘‘Hemen söyleyeyim. Aslan gibi döner.
Ancak zaman ne gösterir bilmiyorum. Dönmeye karar verdiğim an, kendi birikimlerimi, kendi ülkem adına seferber edeceğim zamandır. Bu işte herhangi bir apoletin fazla önemli olacağını sanmıyorum. Teknik adam mı, genel müdür mü vs vs. Aslında ben bunların hepsini bir bütün olarak düşünüyorum. Teknik, idari, ekonomik. Ama siz üçe ayırmışsınız.
Türkiye'de bir anlayış var. Teknik işe teknik adam bakmalı, idari işe yönetici bakmalı. Böyle bir şey yok. Yani üçünü bir arada yapamazmıyız? Yapmadık mı.
ÜSTÜNE YATMAM
Mantıklı olan, doğru olan üretimci olmaktır. Nerede? Yaptığınız herhangi bir işte. Ben kendi mesleğimle dolu olduğumu biliyorum. Ve her geçen günde bu doluluk artıyor. Zaten kariyerim ortada. Ama ben bunun üstüne yatan adam değilim.
Düşünün. Şu andaki durumumum tersi olsaydı yapılacak yorumları;
‘‘Eeee abi Türkiye kolay, İtalya gibi bi yerde mümkün mü?’’
Haaa bu yorumlar yapılsaydı ne olacaktı? Beni fazla yaralarmıydı?
YARALANMAM
Yooo. Yaralamazdı. Ben kendini bilen bir adamım. Kendini seven bir adamım. Kendine güvenen bir adamım. Ben kendimi bir imtihana götürmedim oraya. Ben isteğim olan, hedefim olan, arzum olan, görmem gereken, yaşamam gereken bir şeyi yaptım. Şimdi çok daha rahat bakıyorum etrafa da, dünya futboluna da... Mukayese imkanlarım var. Bu olgular benim en büyük girdilerim.
Mesala aldım İtalya'nın futbol anayasasını, Türkçeleştiriyorum. Bakıyorum. Tek tek madde madde çıkarıyorum. Uygulamaları bir kenara yazıyorum. Bizdekilerle mukayese ediyorum. Sadece 2 saat sabah, 2 saat aksam idmanıyla yetinmiyorum. Kasetimizi seyrediyoruz kulüpte, artı bunlarla da uğraşıyoruz.
ÇALIŞMA YÖNTEMİ
Kupa stütüsünü inceliyorum. 34 haftalık fikstür programının önceden verilmesinin güzelliğini görüyorum. Futbolcular Birliği'nin etkisi, Kulüpler Birliği'nin etkisi, insanların birbirine olan saygısı vs vs. Ve tabii bir kulüp yönetiminin çalışma yöntemi.
Ben zaten biliyorum bir kulübün nasıl çalışması gerektiğini ancak pratikte görüyorum şu anda. Daha öncede görmüşlüğüm var: Ama mukayese ettiğim, ya da yanyana koyduğum zaman çok büyük yenilikler ve girdiler var.
APOLET VERİLECEK
Yoksa, hadi ben burda rüştümü ispat ettim, derdim. Ama böyle bir şey yok. Onun için, Türkiye'ye nasıl dönersem döneyim, zaten bir apolet verilecek. O apoletin, teknikte olması, idarede olması ya da uluslaraası alanda olması benim vereceklerimi engellemez. Çünkü bu saydıklarınızın hepsi zaten benim sahama girer.
Bu yüzden nasıl döneceğim bilmiyorum. Döneceğimi de bilmiyorum. Dönmeyeceğimi de bilmiyorum. Yani karar vermiş değilim. Şartlarımız var. geleceğimiz var. Yarın ne olacağı belli değil futbolda. Ama şu bir gerçek ki, Allaha çok şükür, Allah bize bu günleri gösterdi, artık İtalya ve Avrupa'nın gündeminde olan bir Türk ismi var.
BAŞKAN İLE TOPLANTI
- Transfer söylentileri nasıl noktalanacak.
‘‘Perşembe günü başkanımızla bir toplantımız var. Ben Floransa'yı çok seviyorum. Fiorentina Kulübü'nü çok seviyorum. Bunu her yerde samimi bir şekilde söylüyorum. Başkan ile görüşeceğiz dedim. Evet Fiorentina'nın daha iyi olması daha iyi yerlere ulaşması için görüşeceğiz.