Güncelleme Tarihi:
Zaman gazeetsinden Temel Yirmibeşoğlu'nun haberi şöyle;
Suyun duru aktığı, oksijenin katıksız ciğerlere çekildiği, yeşilin gözleri dinlendirdiği Düzce'nin Akçakoca ilçesinin Beyhanlı köyündeyiz. Bir baba var 67, bir anne var 64 yaşında. Köy evinin önünde oturup oğullarının başarısı için her daim dua eden, iki gün görmüş insan... Hayat mücadelesinin izleri yüzlerindeki çizgilerde gizli. Vatana, millete hayırlı olması için öyle bir evlat yetiştirmişler ki, bu ahir ömürlerinin en büyük mükâfatı. Bahsettiğimiz bu kıymetli insanlar, Beşiktaş'ın genç çalıştırıcısı Ertuğrul Sağlam'ın annesi Fatma Hanım ve babası Yılmaz Bey. Evlatlarını yetiştirirken hiçbir fedakârlıktan kaçınmayan bu Anadolu kokulu simalar, artık göz bebekleri 'Ertuğrul'u dualarla, gözyaşlarıyla ve adam gibi adam yetiştirmenin gururuyla izliyor. Bugünün başarılı teknik direktörü, daha ilkokul yıllarından itibaren karakteri, zekâsı ve çalışkanlığı ile büyük adam olacağının sinyalini vermiş. Onlar da ellerinden geleni esirgemeyerek okuması için genç Ertuğrul'u teşvik etmiş, ileride bir doktor, bir mühendis ya da bir subay olarak görme arzusu ile yanıp tutuşmuşlar.
Derslerinde başarılı olduğu kadar futbol oynamakta da maharetlidir Ertuğrul Sağlam. Şimdilerin başarılı hocası, o günlerde bir eğlence olarak gördüğü futbol topunun hayatının merkezine oturacağını kestiremiyordu. Sağlam'ın kendi ifadesiyle; kader onu futbol topu ile birleştirmiş ve bir daha da ayırmamış. Hayatında iki defa futbolla ilgili kırılma noktasının bulunduğunu ifade eden genç çalıştırıcı, bunun ilkini ortaokulu bitirdiğinde, ikincisini de Yılmaz Yücetürk'ün kendisini Fenerbahçe altyapısına tercih etmediğinde yaşamış.
Askeri okula giremedi, metalürji mühendisliğini kazandı
Geçtiğimiz hafta sonunda teröre kurban verdiğimiz 12 şehidimiz, ülkeyi yasa boğarken ekranlara yansıyan acılar, Ertuğrul Sağlam'ı bir başka etkilemişti. Çünkü çocukluk hayallerinde asker olmak yatıyordu. Sağlam, 14 yaşında başarılı bir ortaokul öğrencisiyken askerî okul sınavlarına girer ve Maltepe Askeri Lisesi'ni kazanır. Anne ve babasının gözünde o artık bir subay adayıdır. Oğulları ile gurur duymaktadırlar... Futbol, akıllarının köşesinden bile geçmez. Kuleli Askeri Lisesi'ne mülakat için gider ve kabul edilir. Sıra sağlık kontrolüne gelir. Bütün branşlarda tek tek kontrolden geçer ve hepsinden olumlu rapor alır. O gün hastanede sadece Kulak-Burun-Boğaz (KBB) uzmanı yoktur. İki gün sonrasına gün verilir. Bu küçük sorun dışında artık kendisini bir askerî okul öğrencisi olarak görmektedir Sağlam. İki gün sonra anne ve babasıyla tekrar askerî hastaneye gelirler; fakat kaderde subaylık yoktur. Hiç beklemediği bir olay gerçekleşir. Sağlam, o günü şöyle anlatıyor: "Muayene olup olumlu cevap alacağımı düşünüyordum. Sonra da kayıt yaptıracaktık. Doktor kontrol etti. Hatırladığım kadarıyla ismi Mehmet'ti. Orta kulak iltihabı olduğum için bana olumlu rapor vermedi. İki gün önce denize girdiğimiz için orta kulak iltihabı olmuştum. Damla ile geçebilecek bir rahatsızlıktı; fakat doktor bunu dikkate bile almadı. O kadar ısrar ettik; ama bir faydası olmadı. Annem, babam ve ben gözyaşları içinde oradan ayrıldık. Eğer o gün olumlu rapor alsaydım bugün futbolcu ve antrenör değil, subay olacaktım."
Subaylık hayallerinin yıkılışını kabullenen Sağlam, liseden itibaren futbola ağırlık vermesine rağmen okulunu da ihmal etmez. Başarılı futbolcu olmanın yolunun iyi bir eğitimden geçtiğine kendisi de ailesi de inanır. Yıldız Üniversitesi Metalürji Mühendisliği bölümünü kazanır. Fenerbahçe'nin altyapısında da futbol oynamaya devam eder. O dönem altyapıda Sağlam'ın hocalığını Yılmaz Yücetürk yapmaktadır. Fizik olarak yaşıtlarından daha uzun boylu ve kuvvetli olduğu için dikkat çeker. Zaten 40'tan fazla da gol atmıştır. Tam bu dönemde hocası Yücetürk de, Fenerbahçe A takım teknik direktörü olur. Sağlam, kendisinin A takıma çıkacağını düşünürken, Yücetürk'ün tercihleri arasında yer almaz. Ailesiyle bunu hazmedemez ve İstanbul'dan ayrılmaya karar verirler.
Ertuğrul Sağlam, hayatının ikinci dönüm noktasındadır artık. Gaziantepspor'dan çok ciddi bir teklif alır. G.Antep önce 20 bin lira teklif eder; daha sonra 30 bin liraya el sıkışılır. Genç futbolcunun kazandığı ilk ciddi para da budur. G.Antep'te oynamak için Fenerbahçe altyapısından bonservisini almak zorundadır. Tesislere gider, sorgusuz sualsiz ve hiçbir bedel ödemeden bonservisini alır. 'Hâlâ bu nasıl oldu şaşıyorum.' diyen Sağlam, iki yıllık Gaziantep macerasından sonra Samsunspor'un yolunu tutar. Oradan da Beşiktaş'a transfer olur. Siyah-Beyazlı kulüple anlaşma safhasını da hiç unutmayan Sağlam, o günü şöyle anlatıyor: "Akaretler'deki kulüp binasına geldiğimde binlerce insan o yokuşta beni bekliyordu. Omuzlarda içeri alındım. Oradan imza atmadan çıkmanın zor olduğunu biliyordum. Hatta bir ara olay kopma noktasına geldi. Bir yönetici, dışarıdaki taraftarı göstererek bana, 'Buraya girdin; fakat imza atmadan çıkabileceğini düşünüyor musun?' dedi. Zaten benim gönlüm de Beşiktaş'tan yanaydı ve imzayı attım."
Toshack'ın sözleri, bizi onurlandırdı
Beşiktaş'ın, İnönü Stadı'nda Liverpool'u 2-1 mağlup ettiği karşılaşma, Siyah-Beyazlı takımın eski çalıştırıcısı John Benjamin Toshack açısından ayrı bir anlam taşıyordu. Dün bu karşılaşmayla ilgili düşüncelerini köşesinde Zaman okurlarıyla paylaşan Galli hoca, yıllarca formasını giydiği Liverpool'la, bir dönem teknik direktörlüğünü yaptığı Beşiktaş arasındaki mücadeleyi çok farklı duygularla izlediğini ifade ederken, eski talebeleri Ertuğrul Sağlam ile Mutlu Topçu'nun başarısıyla gurur duyduğunu vurguladı. Yazısında, Anfield Road'taki rövanş karşılaşmasında statta olacağını belirten Toshack, "Bu yolda yalnız yürümeyeceksiniz." diyerek Sağlam ve Topçu'ya moral verdi. Galli hocanın yazısıyla ilgili görüşlerini aldığımız Ertuğrul hoca da, futbolcuyken Toshack döneminde birçok başarıya imza attıklarını ifade ederek, "Hakkımızda böyle düşünmesi bize gurur verdi. Ondan çok şeyler öğrendik. Şimdi elde ettiğimiz başarılarda mutlaka onun da payı olmuştur. Teknik direktör olarak bize gösterdiği bazı şeyleri şimdi uyguluyoruz." dedi. Galli çalıştırıcının İngiltere'deki maçı izlemeye gelmesinin kendileri için büyük bir moral olacağını da söyleyen başarılı teknik adam, "Kendisi uzun yıllar Liverpool'da oynadı. Yanımızda olması sevindirici. Umarız Beşiktaş olarak Liverpool'dan istediğimiz sonuçla döneriz." açıklamasını yaptı.
Antrenör Mutlu Topçu da Toshack'ın kendilerinden övgüyle bahsetmesinin çok güzel bir duygu olduğunu belirterek; "Eski hocamızın bizi tebrik etmesi doğru yolda olduğumuzu gösteriyor. Başarılı olmak için elimizden geleni yapıyoruz. Hocamız, bizi çok duygulandırdı. Umarız ikinci maçta da onu gururlandırıcak bir sonuç alırız." diye konuştu. Ertuğrul Sağlam ve yardımcısı Mutlu Topçu, gazetemiz aracılığı ile eski hocaları Toshack'a teşekkürlerini iletti.