Arda Güler'in Jesus'a tepkisine alışmalıyız

Fenerbahçe, önceki gün Kadıköy’de karşılaştığı Trabzonspor’u 3-1 yenerek şampiyonluk yarışındaki iddiasını sürdürürken, 59. dakikada Jorge Jesus ile Arda Güler arasında yaşanan gerilim maçın en çok konuşulan olayı oldu. 18 yaşındaki futbolcu, rakibinden topu kurtaramadığı için kendisine bağıran Portekizli hocaya el kol hareketiyle karşılık verdi. Bugüne dek sessiz sakin tavırlarıyla bilinen, yediği sert tekmeler sonrasında dahi hiç tepki göstermeyen Arda Güler’in bu çıkışı maçı izleyenlerde adeta şok etkisi yarattı. Futbol gündeminde birinci sırayı alan bu olay için Hürriyet yazarlarına, “18 yaşında bir futbolcunun hocasına bu şekilde tepki göstermesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” diye sorup değerlendirme yapmalarını istedik. İşte cevapları:

UĞUR MELEKE: JESUS'UN O ÇILDIRIŞI ARDA'YA YAPTIĞI İLK UYARI DEĞİLDİ

Maçta Jesus’u dikkatli takip etme şansı olanlar yakalamışlardır. O çıldırışı, Arda’ya yaptığı ilk uyarı değildi. Ondan bir 5 dakika önce de neredeyse sahaya girerek bir uyarı yapmıştı. Onun ikincisi yaşanınca Arda’dan da reaksiyon geldi. Ben 44 yaşındayım, benim jenerasyonumdaki futbolcuların hocaya otomatik bir saygısı olurdu, bu tarz hareketler hoş karşılanmazdı. Ama yeni milenyumun koşulları farklı. ‘Z Kuşağı’nın kodları farklı, duygusu farklı. Futbolcuların yaşı yok, hepsi eşitler ve istesek de istemesek de buna alışmak zorundayız. George Orwell’in “bütün hayvanlar eşittir ama bazıları daha eşittir”ini yaşamak istemiyorsak, bu tepkilere de alışacağız. Saha içinde maç sıcaklığında yaşanan, bundan sonra da yüzlerce defa yaşanacak şeyler.

FIRAT AYDINUS: PROFESYONEL DESTEK VERİLİRSE FUTBOLCU BUNDAN KAZANÇLI ÇIKAR

Kendisinden beklenenler, yeteneğinin onu dünya futbolunda getireceği yer itibariyle yapılan yorumlar, Fenerbahçe’de oynaması, hatta 10 numarayı giymesi gibi birçok parametrenin bu yaştaki bir delikanlının üzerine bindirdiği yükü ve sorumluluğu bir düşünsenize... Yaşı kemale ermiş birçok insanın kaldıramayacağı yükün ve sorumluluğun üstesinden gelmesini beklediğimiz Arda’nın yaşadığı bu olay ‘hayırlısı oldu’ denilmesi gereken bir durum. Hani ‘bir musibet bin nasihattan iyidir’ derler ya, bu da öyle. Verilecek profesyonel destekle olay Arda’nın lehine çevrilebilir. Aile, sosyal ve futbol hayatı için bu yaşta ve konumdaki bir gence kesinlikle profesyonel destek verilmeli. Yaşanan bu olay sadece teknik direktör-futbolcu iletişimi paralelinde değerlendirilmeye alınırsa Arda adına olumlu gelişme görülmesi zor. Unutulmasın ki; her şeyden önce Arda henüz 18 yaşında bir genç.

MEHMET ARSLAN: JORGE JESUS O TEPKİNİN YÜZDE 1'İNİ TORPİLLİ OYUNCULARINA GÖSTERSİN

Fenerbahçe-Trabzonspor maçında Arda Güler ile aralarında neden dolayı bir tartışma çıktığını bilmiyorum. Ama sezon başından bu yana Jorge Jesus’un Arda’ya karşı olumsuz tavrını gayet iyi biliyorum. Joao Pedro, Joshua King, Lincoln Henrique gibi takıma zerre katkısı olmayan oyunculara verdiği şansı Arda Güler’den hep esirgedi. Şurası bir gerçek; Arda Güler, Jorge Jesus ile değil, Jesus’a rağmen gelişme gösterdi. Onun için Portekizli hocaya tavsiyem; bu genç oyuncu elinden geleni yapıyor, siz elinden bir şey gelmeyen, sizden torpilli oyuncularınıza fırça atın. Gelişme gösteren bir oyuncunuza gösterdiğiniz tepkinin yüzde birini, oyuna aldığınız ve ne yaptığını herkesin sorguladığı King’e gösterin.

Gözden KaçmasınFenerbahçe, PFDK’ya sevk edildiHaberi görüntüle

BANU YELKOVAN: DE BRUYNE, GUARDIOLA'YA 'KAPA ÇENENİ' DEDİ, KİMSE ŞIMARIKLIKLA SUÇLAMADI

Biz hiçbir olayı kültürel kodlarımız devreye girmeden, yarımız hücuma yarımız savunmaya geçmeden değerlendiremiyoruz maalesef. Çok benzer bir sahne Şampiyonlar Ligi yarı finalinde Pep Guardiola ile Kevin De Bruyne arasında yaşandığında, De Bruyne kendisine kenardan bağıran koçu Guardiola’ya el kol işaretleriyle “Kapa çeneni!” diye yanıt verdiğinde hiçkimse onu şımarıklıkla suçlanmıyor, öte yandan o da maç sonu hocasından yine herkesin göreceği şekilde özür diliyor, kucaklaşıyorlar ve olay kapanıyor. Sorun bir oyuncunun, maç atmosferinde hocasına verdiği tepkiden ziyade, sonrasında olan bitenleri bir türlü göremememiz ve yabancı takımlar ve oyuncular hakkında her zaman daha çok bilgi sahibi olmamızdır belki de?