Güncelleme Tarihi:
Evet, tarihin gördüğü en akılcı, en bilgili, en başarılı hocalarından biri Carlo Ancelotti...
İtalyan hocanın öyle bir mazisi, öyle bir CV'si var ki, eleştiri yapmadan önce düşünceye sevk ediyor insanı.
Öyle ki; en çok Şampiyonlar Ligi Kupası kazanan (4), en çok Devler Ligi maçı oynayan (200), en çok Devler Ligi galibiyeti alan (114) hoca Don Carlo.
DÜNYANIN SAYGISINI KAZANAN BİR HOCA
İspanya'dan İtalya'ya, İngiltere'den Almanya'ya kadar namı dilden dile dolaşan bir efsane kendileri.
Dünya futbolunun saygı duyduğu, futbol var olduğu sürece saygı duyacağı bir futbol insanı kendisi.
Evet, çoğu teknik adamın başarılarını hayal dahi edemeyeceği, dolu dolu bir futbol insanı...
BİRÇOK YILDIZA ELİ DEĞMİŞ BİR FUTBOL İNSANI
İşi sadece kupa kazanmak mı, hayır tabii ki de aynı zamanda dünya futboluna yeni yıldızlar kazandırmak gibi bir misyona da sahip.
Parma'dan Real Madrid'e kadar birçok futbolcunun dünya yıldızlığı rütbesine erişmesine katkıda bulunmuş bir hoca Carlo Ancelotti...
Parma'da 18 yaşındaki Gianluigi Buffon’a kaleyi emanet etmiş, 23 yaşındaki Fabio Cannavaro ve 24 yaşındaki Lilian Thuram'ı savunma bakanı yapmış, 21 yaşındaki Hernan Crespo'yu gol makinesine çevirmiş bir futbol insanı...
Sadece teknik direktörlük kariyerinin başındaki Parma'da mı el attı gençlere, tabii ki hayır!
Son kulübü Real Madrid'e bakarsak Vinicius Jr.'ın gelişimini tamamlamasında pay sahibi olmuş, Rodrygo'yu dünyaya tanıtmış, sükseli transferler yapmak yerine, elindeki kadrodan en verimli şekilde faydalanmış bir hoca.
İKONLARI ÇALIŞTIRMIŞ BİR İKON...
Görkemli kariyerinde Cristiano Ronaldo'dan Thierry Henry'ye, David Beckham'dan Zlatan Ibrahimovic'e, Paolo Maldini'den Cafu'ya, Pirlo'ya, Shevchenko'ya, Kaka'ya kadar saymakla bitmeyecek sayıda dünya yıldızıyla çalışmış bir futbol ikonu...
ARDA GÜLER'E ÇOK CİMRİ
Amma velakin konu Arda Güler olunca anlamlandıramadığımız bir katılığa bürünüyor Carlo Ancelotti.
Evet, kendisi tam bir mükemmelliyetçi, oyunu da oyuncusu da kusursuz olsun istiyor ancak her faniye nasip olmayacak bir yeteneğe sahip futbolcusuna neden bu kadar güvenmekte zorluk çekiyor anlamak mümkün değil.
SIRADANLAŞTIRIYOR...
Her fırsatta milli yıldıza övgüler yağdıran, antrenmanlarda dahi oyunu durdurup methiyeler düzen Carlo Ancelotti, iş forma vermeye geldiğinde Arda'yı sıradan bir oyuncu vasfına sokuyor.
OĞLU DA MUHALİF
Sanılmasın ki Arda Güler konusundaki hassasiyetimiz bu cümleleri kurmamıza neden oluyor, taraflı-tarafsız İspanyol futbolseverler de hatta kendi oğlu da eleştiriyor Carlo'yu bu konuda.
EN UYGUN MAÇTA ARDA GÜLER YOK
Hafta içinde Şampiyonlar Ligi'nde çeyrek final rövanşında Manchester City gibi bir canavara konuk olacak Real, en yakın rakibinin 8 puan önünde Liga Liga'da zirvede olan Real, Mallorca karşısında kısmen rotasyona giden Real ama bir kez daha süre alamayan Arda Güler...
Herkesin ilk 11'de başlayacağını düşündüğü ve umut ettiği Arda Güler, bırakın ilk 11'i, yedek başladığı maçta süre dahi alamadı.
TEK ÇIKAR YOLU...
Üstelik süre almasına en müsait olan maçta, üstelik yeteneklerini tam da sergileyebileceği bir maçta, üstelik motivasyonunu tam da yukarı çekebileceği bir maçta Arda'ya şans verilmemesinin tek mantıklı yanıtı sakat olması olabilir...
Sakatlık ya da oynamasına engel farklı bir durum olmadığı sürece Arda Güler'in bu maçta süre alamaması büyük bir ayıptır...
Büyük futbol insanı Carlo Ancelotti'ye serzenişimizdir!..