Güncelleme Tarihi:
Futbol Konseyi'nde Uğur Meleke, Güntekin Onay ve Mehmet Arslan, dört büyüklerin son durumunu değerlendirdi.
İşte haftanın 6 sorusu ve cevapları...
"BU GÖREVLERi LÜZUMUNDAN ÇOK HIZLI ALDILAR LiGiN KALAN 9 HAFTASI iÇiN ENDiŞELiYiM"
1) Süper Lig’de yaşanan büyük hakem devrimi sonrası derbiyi Atilla Karaoğlan, Alan ya-Fenerbahçe’yi de Volkan Bayarslan yönetti. Siz yeni hakem grubunun ligin kalan 9 haftasını hasarsız atlatabileceğine inanıyor musunuz? Sizce nasıldı bu haftaki performans?
UĞUR MELEKE: ALTAY VE KOL, ŞAŞKINDI
Bu hakemlerin de herhangi bir günahı yok aslına bakarsanız... Normalde kariyerleri çok daha farklı ve ortalama maçlarla ilerlemesi gerekirken bir anda kendilerini böyle bir kargaşanın içinde buldular. Ben bu hafta hemen hemen tüm maçları izledim. Mesela Adana Demir-Sivas maçında Çağdaş Altay’ın şaşkınlığı başroldeydi. Kayseri-Konya’yı yöneten Yasin Kol’da da gördüm o şaşkınlığı. Lüzumundan çok hızlı aldılar bu görevleri. Ben endişeliyim ligin kalan 9 haftasıyla ilgili.
GÜNTEKİN ONAY: SORUNLAR YAŞANABİLİR
Çok bariz hatalar görmedik. Tartışmalı pozisyonlar oldu ancak hakemler gördüğünü çalmaya çalıştı. Adana Demirspor-Sivasspor maçını ise ne yazık ki Çağdaş Altay değil de VAR hakemi Halil Umut Meler yönetti. Kalan kritik haftalarda nitelik ve nicelik olarak sorunların yaşanması kaçınılmaz gözüküyor
MEHMET ARSLAN: KiMSEYi MUTLU EDEMEZLER
Hiçbir hakem yönetimi Türkiye’de başkanları, taraftarları ve hatta sözde gazetecileri mutlu etmez. Çünkü herkes kusursuz bir yönetim ve hata yapılıyorsa da kendi lehine hata yapılmasını istiyor. Hakem camiasında yaşanan olumsuzlukları bir yana bırakarak söylüyorum bunları. Küme düşme mücadelesi de dahil, ben ligin bu hakemlerle sağlıklı bir biçimde bitirileceğini düşünüyorum. Tabii ki bu biraz da benim yaklaşımımla ilgili. Dedim ya her maçı hakem kararları üzerinden okumaya meraklı, özeleştiri yoksu nu kitleye bunu anlatmak zor.
"iSMAiL KARTAL’IN ZiRCiRLERi KIRMASI BiLE FENERBAHÇE’NiN iYi FUTBOL OYNAMASI iÇiN YETTi"
2) Fenerbahçe, Alanya deplasmanında ikinci yarının başında zorlanmasına rağmen son bölümdeki üstün oyunuyla 3 puan kazandı. Son 5 maçta 13 puan toplayan sarı lacivertli takımın çizgisini nasıl buluyorsunuz? İsmail Kartal sınıfı geçti mi?
UĞUR MELEKE: PEREiRA SiSTEMi UYMADI
Burada haftalarca Fenerbahçe’nin nitelikli bir kadrosunun olduğunu, bu futbolcularla daha iyi bir oyun oynanabileceğini ifade etmeye çalıştık. Nitekim bu oyuncularla Emre Belözoğlu daha iyi bir futbol oynatmıştı. Sonra Vitor Pereira geldi, bambaşka bir stratejisi vardı ve uymadı bu kadroya. İsmail Kartal’ın bir Jürgen Klopp ya da Pep Guardiola olmadığı ortada. Ama takımın zincirlerini çözmesi bile yetti iyi futbol için.
MEHMET ARSLAN: EN iYi KADRO
Bakın açık söylüyorum; Türkiye’nin en iyi kadrosuna sahip takım Fenerbahçe. Sorun teknik adam sorunu da değil. Öyle yansıtıldı ve Vitor Pereira gönderildi. Oysa sorun 38 maçlık bir süreci doğru yönetebilmekti. Fenerbahçe yönetimi bunu başaramadı. Takımı ve teknik adamı koruma adına alınan her kötü sonuca ve krize yeni krizler ekledi. Fenerbahçe’nin temel sıkıntısı performans ve teknik adam değil, yönetilememe sorunuydu. Umarım farklı bir anlayışla yeni sezona başlarlar. İlk adımı da Sayın Ali Koç’un daha kısa tuttuğu, kısa ve daha net mesajlar verdiği basın toplantıları olur.
GÜNTEKiN ONAY: iŞLERi YOLUNA KOYDU
İsmail Kartal 2 şeyi çok iyi yaptı. İlki, bir 11 oturttu ve arayışları sonlandırdı. İkincisi ise daha dinamik ve tempolu oyuncuları tercih ederek mücadele gücünü arttırdı. İsmail Hoca zorluklarla başlasa da şu an işleri yoluna koymuş görünüyor.
"GALATASARAY iÇiN ÇÖZÜM TORRENT’iN UYUM SORUNUNU AŞMASINA BAĞLIYDI"
3) Galatasaray, ilk 45’ini çok iyi oynadığı derbi maçta galip gelmeyi başardı. Çok eleştirilen Torrent’in Barcelona ve Beşiktaş dönemeçlerinden sağlam çıkmasını neye bağlıyorsunuz?
MEHMET ARSLAN: HATA YAPMASI NORMALDi
Geldiği günden bu yana hak kında olumlu tek bir söz bile edilmedi. Yepyeni bir ülkeye ve hiç tanımadığı bir takıma geldi. Hata yapması da normaldi, olumsuz sonuç alması da. Takımı tanımaya, ülkeye uyum sağlamaya çalıştıkça verimliliği de arttı. Çözüm Torrent’in o uyum sorununu aşmasına, takımı ve oyuncuları daha yakından tanımasına bağlıydı. Sadece iyi sonuç almaya başlamadı Galatasaray, bireysel olarak da oyuncular gelişme sağlamaya başladı. Kerem Aktürkoğlu daha da mükemmel, Boye, Nelsson, Muhammed gibi oyuncular da iyi oynamaya başladı. İleride taraftarların Torrent’e bir özür borcu olacak sanırım.
GÜNTEKiN ONAY: CiDDi VE SOMUT BiR GELiŞME VAR
Galatasaray'da yükselen 2 unsur öne çıkıyor. İlki özgüven, ikincisi ise fizik güç. Tüm bunlar seyirci desteğiyle de birleşince ilk 45 dakika ortaya güçlü bir oyun çıktı. Ayrıca Marcao-Nelsson ikilisi de hatasız oynuyor. Belki henüz Torrent’in kafasındaki oyun hâlâ yok ama ciddi ve somut bir gelişme var.
UĞUR MELEKE: TEBRiKLERi HAK ETTi
Ben Barcelona maçındaki pragmatik oyun başarısı sonrası Domenec Torrent’in kafasının karışabileceğini düşünüyordum doğrusu. Çünkü UEFA Avrupa Ligi grup süreci ve Barcelona maçında Galatasaray topa az sahip olarak, doğru durarak ve geçiş stratejisiyle iyi sonuçlar alınca, Beşiktaş derbisinin planı da öyle olabilir mi diye geçirmiştim aklımdan. Ama Torrent Beşiktaş karşısında son derece cesur davrandı, baskıyla başladı, ilk devreyi kesintisiz presle oynadı ve istediğini elde ederek gitti soyunma odasına. Tebriği hak ediyor.
"BOL GOLLÜ GALiBiYETLER ALIP, REKORU RAHAT KIRAR"
4) Trabzon’un artık şampiyonluk için yalnızca 4 galibiyete ihtiyacı var ancak 8 maç kazanırlarsa puan, 9 maç kazanırlarsa galibiyet rekorunu da kıra caklar. Sizce bu rekorları kırabilirler mi?
GÜNTEKiN ONAY: DAHA ÇOK GOL iZLEYECEĞiZ
Trabzonspor'un artık çok daha rahat olduğunu ve üzerinde hiç baskı olmadan hedefe ilerlediğini görüyoruz. Bundan sonra bu tip bol gollü galibiyetleri daha fazla göreceğiz. Bence rekoru da rahat bir şekilde kıracaklardır.
UĞUR MELEKE: KAHRAMANLARI ÇOK FAZLA
Birkaç hafta önce sorsaydınız bu rekorlar kırılmaz diyebilirdim ama şu anda Trabzonspor öyle bir rüzgar yakaladı ki, bir rehavet yaşamazlarsa kırabileceklerini de düşünüyorum artık. Sezonun oyuncusu ödülünü Uğurcan Çakır’a verseniz herkes alkışlar. Nwakaeme’ye verseniz kimse itiraz etmez. Edin Visca da hak etti diyebilirsiniz. Marek Hamsik de sakatlanana kadar hak etmişti. Cornelius ve Bakasetas da altın 11’e girerler. Bir takımda bu kadar kahraman varsa her maç birisi çıkabiliyor sahneye.
MEHMET ARSLAN: REKORU ZATEN KIRDI
Bu rekorlar eminim ki, ne Ahmet Ağaoğlu’nun ne de Abdullah Avcı’nın umurunda. Trabzonspor şampiyon olmak istiyor, rekor kırmak değil. Böyle bir rekor gelir mi? Bordo mavililerin son haftalardaki performansına bakarsanız bu mümkün. Ama unutmayın ki, ilerle yen haftalarda takımların sıralama ve küme düşmeme mücadelesi daha da artacak. Rakiplerin göstereceği direnç Trabzonspor’un önündeki en büyük engel olur. 8 maç kazanmalarını ben çok olası görmüyorum. Ama bu takım Trabzonspor taraftarının gönlünde zaten rekorları kırdı. Yıllar sonra ve rekor puan farkıyla gelen şampiyonluk.
"ÖNDER KARAVELi’NiN ÇOK ROMANTiK VE iYiMSER OLMASI HATAYA YOL AÇIYOR"
5) Önder Karaveli derbiye Sivas ve Başakşehir maçlarındaki verilere güvenerek çıktı ancak 38’de Kenan ve Güven’i değiştirdi. Karaveli’nin bu iki hamlesi sizce doğru muydu?
GÜNTEKiN ONAY: EN GÜÇLÜ KADROYLA ÇIKMADI
Önder Karaveli çok romantik ve iyimser yaklaşıyor. Zorluk derecesi bu kadar yüksek ve sert bir maçta sahaya sürdüğü 11 Beşiktaş’ın en güçlü kadrosu değildi. Yaptığı değişikliklerle hatasını düzeltmeye çalışsa da geç kaldı. Karşılaşmayı tamamlayan 11 başlangıçta sahaya çıkmış olsa sonuç ve oyun daha farklı olurdu.
UĞUR MELEKE: EZBERE HAMLE
Bence Önder Karaveli biraz ezbere yaptı o hamleleri. Evet, Kenan Karaman da çok kötüydü ki zaten bu bir haber değeri taşımıyor artık! Ancak Beşiktaş’ın ilk bölümdeki esas sorunu geriden çıkamamaktı. Çıkarken çok kolay top yitirmekti. Bu meseleyi Josef-Rıdvan Yılmaz’ı sokarak çözeceklerini zannediyordum ki ilk olarak Batshuayi-Larin’i tercih ettiler. Beşiktaş’ın ligde son 11 maçta 9 kez savunma göbeğini değiştirmesi de bir başka büyük hata.
MEHMET ARSLAN: TEMEL SORUN SAVUNMADAYDI
Bu sezon golcülerden verim alamıyor Beşiktaş. Ama bu maç özelinde farkı yaratan golcülerin becerisi değil, savunmacıların başarısıydı. Marcao Nelsson ikilisi hem savunmada, hem de savunmadan orta alana geçerken Beşiktaş savunmasından çok daha başarılıydı. Derbide farkı yaratan en önemli unsur buydu. İyi hücum ettiği çok karşılaşmada da savunma hatalarından puan kaybetti Beşiktaş. Skor 2-0’a gelince Önder Karaveli, Larin ve Batshuayi’nin golcülüğüne ve kişisel becerilerine güvendi. Ama temel sorun savunmaydı Beşiktaş’ta.
"ARDA GÜLER’DE BiR EMRE VE TUGAY IŞILTISI VAR"
6) Türk futbolunun yeni yıldızı Arda Güler, Alanya’da da parmak ısırttı. Son 15 dakikada oyuna girip 1 gol-1 asist yapan Arda’nın daha fazla oynaması gerektiğini savunanlara katılıyor musunuz?
UĞUR MELEKE: SAKLANMAMALI
Tugay Kerimoğlu 17 yaşında oynadı. Gayet de olgun oynuyordu. Emre Belözoğlu 17 yaşında formayı aldı. Bir daha da vermedi. Bazı futbolcular özeldir, kişilikleri, zekaları müsaittir erken sorumluluk almaya. Bu çocukta da bir Tugay, bir Emre ışıltısı var. İsmail Kartal onu saklamaktan bahsediyor ama pek saklanacak gibi değil bence bu çocuk! Xavi, Gavi’yi saklıyor mu? Onu saklamayıp oynadığı oyundan keyif almaya çalışmak daha doğru bence.
MEHMET ARSLAN: DAHA ÇOK iZLEMELiYiZ
Arda Güler’in gelişimi için daha fazla süre almalı mı sorusunun cevabını antrenörleri çok daha iyi biliyorlardır. Belki biraz daha güçlenmesi gerekiyor. Bunları bilemiyoruz. Ama bildiğim bir şey var, ben Arda Güler’i daha çok izlemek istiyorum. Onu sahada gördükçe, yeteneklerini izledikçe mutlu oluyorum. Arda süre aldıkça, bu oyuna inancımızı güçlendiriyor aslında. Kendimize olan güvenimizi artırıyor, “Yapabiliriz” duygumuzu güçlendiriyor. 17 yaşında bir genç her hafta, gözlerimizin önünde başarıyor bunları. Soruya dönelim, çok süre almalı mı bilmiyorum ama ben izlemek istiyorum Arda’yı. Daha da ileri gideyim mi? Mesut Özil mi, Arda Güler mi deseniz, şu anda düşünmeden Arda Güler derim.
GÜNTEKiN ONAY: FAZLA YÜK BiNDiRMEMELi
İsmail Kartal, Arda Güler’i optimum şekilde kullanıyor. Sırtına fazla yük bindirme den onu hem geliştiriyor hem de verim alıyor. Arda Güler süper bir yetenek ancak unutmayalım ki henüz 17 yaşında bir çocuk. Basamakları sağlam adımlarla yavaş yavaş çıkması en doğrusu.