Arabistan'dan önce son durağız

ALMANLARIN etkili yayın organlarından Kicker’in 2 sayfalık “Türk futbolu” araştırmasını iki gün önce, “Meğer kendimizi kandırmışız” başlığı ile taşımıştık. O araştırmada belli başlı öne çıkan konular şunlardı: “Süper Lig’in en iyi oyuncusu olarak 34 yaşındaki Alex gösteriliyor. 2002’de Dünya, 2008’de Avrupa üçüncüsü olan Türkiye, 2012’de yok. Kulüpler, adaletin kıskacında. Futboldaki krizin birçok yönü bulunuyor. Türkler, kulüpler düzeyinde Avrupa’da son 10 yılda sadece F.Bahçe ile çeyrek final görebildi...”

Kicker’ın analizini gösterdi

Türk futbolunun son yıllardaki içler acısı halini gözler önüne seren bu araştırma haber kulüp yöneticilerimizin de dikkatinden kaçmadı. G.Saray Kulübü Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, Kicker’ın Hürriyet’te çıkan analizini önceki gün Kulüpler Birliği toplantısında gündeme getirdi ve şu tespitlerde bulundu:

- Ne yazık ki Türk futbolu dibe vurmuştur. Kendi kendimizi kandırıyoruz. Türkiye, Körfez’deki Arap ülkelerinden önceki son durak konumunda.
Kulüpler Birliği Vakfı’nın Astoria’daki merkezinde yapılan toplantıda G.Saray Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, üyelerle yaptığı konuşmayı, Hürriyet’le paylaştı:

Kral çıplak, gören yok

“Türk futbolu dibe oturmuştur. Sportif, ekonomik, psikolojik ve hukuksal anlamda çökmüş durumdayız. Kral çıplaktır. Bunu kabul etmemiz lazım. Tabii ki bu yasanın değiştirilmesi için ortak bir çalışma yapmamız güzel. Ancak bu, kamuoyu tarafından sanki hapisteki arkadaşlarımızı kurtarma girişimi gibi algılandı.
 Bizim asıl görevimiz Türk futbolu ne durumda, ne olacak, nasıl olacak bunları çalışmak ve tartışmaktır. Bu tabloyu değiştirmek bizim görevimiz.

Performanslara bakın

Avrupa’daki futbolcu trafiğine bakalım. Türkiye, Körfez’deki Arap ülkelerinden önceki son durak haline geldi. Adeta emekli futbolcu cenneti olduk. Transfer edilen oyuncuların ortalama yaşı ile maliyetini yan yana koyalım, bir de performanslarını ekleyelim, fotoğraf net bir şekilde ortaya çıkacaktır. Kulübüm adına son 10 senede harcanan paralarla elde edilen başarıları yan yana koyduğum zaman felaketi zaten görüyorum.”

TFF, eş-dost sistemiyle yönetilen kurum

G.SARAY Başkan Yardımcısı Adnan Öztürk, Kulüpler Birliği toplantısında büyük yankı uyandıran konuşmasında, federasyonla ilgili eleştirilerini de Hürriyet’le paylaştı. Federasyondaki çarpık yapılanmaya dikkat çeken Öztürk, “Bugün hepimizin kabul etmesi gereken Türk futbolunun sportif, ekonomik, hukuksal ve sosyal anlamda çöktüğü gerçeğidir. Böylesine potansiyele sahip bir ülkenin futbolu bu haldeyse, bunun sorumlusu yönetenlerdir” dedi. Ve şöyle devam etti: “TFF’den çok büyük beklentimizin olması mümkün değil. TFF, ne yazık ki, eş-dost sistemi kullanılarak atamaların yapıldığı bir kurumdur. Orta ve uzun vadede bir futbol stratejileri olduğuna inanmıyorum.”

1.5 milyar Euro’luk ekonomi kime hizmet ediyor!

“Türkiye, dünyanın 17’nci büyük ekonomisi. Türk futbolu, şu sıralarda FIFA sıralamasında 28. sırada. Burada bir terslik var. 1.5 milyar Euro’luk futbol ekonomisinden söz ediyoruz. Bu paralar nereye gidiyor?”

KULÜPLER Birliği toplantısında, elindeki dosyayı çıkararak Avrupa’nın önde gelen ülkelerinden örnekler verip Türkiye ile karşılaştırma yapan Adnan Öztürk, düşüncelerini açıklayıp bir de eleştiride bulundu: “Parasal yönden hiçbir sıkıntımız yok. Türkiye, dünyanın 17’nci büyük ekonomisi.  Türk futbolu, şu sıralarda FIFA sıralamasında 28. sırada. Burada bir terslik var.

Kimse Türk futbol ekonomisinin küçük, tesislerin eksik, insan kaynağının kıt, devletin ilgisiz olduğunu söylemesin. 1.5 milyar Euro’luk bir ekonomiden bahsediyoruz. Çok büyük paralar el değiştiriyor ama bu değişim kime hizmet ediyor.”

Komisyon kuruluyor

ADNAN Öztürk’ün açıklamalarının ardından Kulüpler Birliği Vakfı, Türk futbolunun 3, 5, 10 yıllık gelişim planlarını organize edecek bir komisyon kurulmasına karar verdi. Sorumluluğuna Öztürk’ün getirileceği komisyonda kimlerin yer alacağı ise daha sonra belli olacak.

İddianameyi ceza değil fırsat olarak görmeliyiz

YARIN  öbür gün şike iddianamesi açıklanacak. Kimin suçlu olup olmadığına yargı karar verecek. Türk futbolunun hangi prensipler, hangi ilkelerle birileri tarafından yönetilmeye çalışıldığı ortaya çıkacak. Bu iddianameyi birilerini cezalandırma fırsatı değil, Türk futbolunun içine düştüğü durumu görüp gerçeklerden yola çıkma fırsatı olarak görmek gerekli.

11 milyon çocuğumuzdan 500 kabiliyet çıkmaz mı?

ÜLKEMİZDEKİ insan kalitesı ve yoğunluğunu tartışmak gereksiz. 11 milyon erkek çocuğumuz var. Bunlardan 500 kabiliyet çıkartamayacak mıyız? Eksik olan gerçekleri görmek, mert ve dürüst olmak. Bu misyonu üstlenmesi gereken Kulüpler Birliği Vakfı’dır. TFF’yi de onlar seçiyor.