A.A.
Oluşturulma Tarihi: Mayıs 16, 2012 11:26
2012 Londra Olimpiyatları'na 3 sporcusuyla birlikte Gerede Green Park Otel'de hazırlanan Atletizm Milli Takımı'nın antrenörü Ertan Hatipoğlu, hiç ummadığı bir sorunla karşılaştı.
Hatipoğlu, olimpiyat hazırlıklarını sürdürdükleri bölgeye, yol inşaatı yapan firma tarafından, otomobiliyle girmesine izin verilmemesi yüzünden büyük sıkıntı yaşadı.
Milli atletler Bahar Doğan, Ümmü Kiraz ve Pınar Saka ile birlikte, otelin 500 metre ilerisindeki, artık kullanılmayan eski Ankara yolunda antrenman yapmak isteyen Hatipoğlu, firma yetkilileri kapıdan araç girişine izin vermeyince şaşkına döndü. Yolda çalışma yapan firmanın, buranın kontrolünü Karayolları Genel Müdürlüğü'nden devraldığını öğrenen Hatipoğlu, firma yetkililerine olimpik sporcularla kampta bulunduklarını ve sporcularını arabayla takip etmek zorunda olduğunu anlattı.
Firma yetkilileri buna rağmen kapıdan araç girişine izin vermeyince, Ertan Hatipoğlu kampın ilk günlerinde, sporcularıyla birlikte kilometrelerce koşmak zorunda kaldı. Ancak sonraki günlerde oldukça yorulan ve bitkin düşen Hatipoğlu çareyi söz konusu kapıdan izinsiz geçmekte buldu. Ancak bu kez de, kapının kapatılmasıyla arazide mahsur kaldı.
Hatipoğlu, firmanın duyarsızlığından şikayetçi olarak, “Böyle bir milli davada, inşaat firmasının inadı yüzünden 10 gün kaybettik. Söz konusu milli dava olmasına rağmen, firmanın işleri sürekli yokuşa sürmesi inanılır gibi değil” dedi.
Bakanlık devreye girdi
Arazide mahsur kaldığını dile getiren Hatipoğlu, yaşananları şöyle anlattı:
“Firmadan 3 kişiyle görüştüm. Tam birine derdimi anlatıyorum, ertesi gün o değişiyor, yerine gelen yine izin vermiyor. Sporcularıma ne su ne malzeme taşıyabildim. Milli atletlerin arkasından daha ne kadar koşabilirim, bu mümkün mü? Son olarak firmanın genel müdürüyle konuştum. O bile, kendi firmasından bir yetkilinin yazılı başvurusunun gerekli olduğunu söyleyince şaşkına döndüm. Olimpiyatlara hazırlanan milli takımın söz konusu olduğunu söylememe rağmen, benden yazı istiyor. Son seferinde bekçiyi dinlemedim ve kapıdan geçtim. Fakat dönüşte kapıyı kapatıp, beni burada mahsur bıraktılar. Tam 3 saat bekledim. Gençlik ve
Spor Bakanlığı'nı aradım. Onların devreye girmesiyle kapı açıldı.”
Firmanın bu tutumuna bir türlü anlam veremediğini kaydeden Hatipoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sonradan öğrendim ki, bazı uyanıklar otoban parası vermemek için bu kapıdan giriş yapıyorlarmış. O yüzden araç geçişini yasaklamışlar. Fakat biraz insaf, bizim kim olduğumuz belli. 10 gündür derdimi anlatmaya çalışıyorum. Bu işgüzarlık değil de ne? Bizim gibi burada kamp yapan diğer arkadaşlarımızın aynı şeyleri yaşamamaları için buna derhal bir çözüm getirilmeli.”