Antrenör babadan tekvandocu oğluna oda
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Şubat 25, 2013 12:04
Spor Genel Müdürlüğü'nde (SGM) genel sekreter olarak görev yapan, aynı zamanda tekvando antrenörü olan Fahrettin Yıldız, tekvandocu oğlu Muhammed Emin Yıldız'ın antrenmanlarını aksatmaması için evinin bir odasını antrenman salonuna dönüştürdü.
Baba Fahrettin Yıldız, oğlunun okul, dershane ve antrenman üçgeninde zorluklar yaşadığını belirterek, “Antrenmanlarını, spor salonu uzak olduğu için
aksatıyordu. Evin bir odasını boşalttım ve burada çalışmaya başladık” dedi.
Muhammed'in antrenman yapmak istediğini, ancak geliş-gidişlerinde sıkıntı yaşadığını vurgulayarak, “Nereden bakarsanız iki saatlik zaman geçiyor. Ev alırken bile oğlumun nasıl antrenman yapacağını düşündüm. Buraya 4 ay önce taşındık” diye konuştu.
“Spor salonuna” dönüştürdükleri odanın zeminine tatami döşediklerini anlatan Fahrettin Yıldız, şöyle devam etti:
“Başlangıçta tatami olmadığı için bir hafta sonra oğlumun ayakları su topladı. Baktım odaya rahatlıkla tatami döşenebilir. Tatamiyi aldık, getirdik ve döşedik. Burası bundan sonra ailenin antrenman salonu oldu. Hatta eksiklerimiz var, onları tamamlayacağız. Koşu bandı, bisiklet, hatta terasa bir masa tenisi masası alacağız.”
Oğlunun antrenman sıkıntısını gidermek için böyle bir yola başvurdukların ifade eden baba Yıldız, “Zaman bizim için çok önemli. Çocuk saat 16.00'ya kadar okulda. Okuldan çıktıktan sonra saat 19.30'a kadar dershaneye gidiyor. Dershaneden sonra yemek yemesi ve dinlenmesi gerekiyor. Her akşam 21.00'de antrenmanlara başlıyoruz. 23.00'e kadar antrenmanları sürdürüyoruz. Evdeki antrenmanlarla zamandan kazanıyoruz” şeklinde konuştu.
Muhammed'in haftanın sadece bir günü dinlendiğini anlatan Fahrettin Yıldız, “Evdeki antrenman salonumuz 15 metrekare. Bu bize yetiyor. Hergün 2 saat çalışıyoruz. Programını ben yapıyorum ve çalıştırıyorum. Ben Ankara'da olmadığım zaman annesiyle çalışıyor. Anne ve babanın tekvandocu olması oğlum için büyük kazanç. Bizden bir şeyler alması lazım” diyerek sözlerini tamamladı.
Annesi de memnun
Muhammed'in annesi Avrupa şampiyonu eski tekvandocu Züleyha (Tan) Yıldız ise evdeki antrenman salonunda, oğluyla “kozlarını paylaştıklarını” söyledi.
Oğlunu çalıştırmaya yeni başladıklarını ifade eden Züleyha Yıldız, “İşten dolayı vakit bulamıyoruz. Antrenmanlarda maç yapıyoruz. Bizim antrenmanlarımızda taviz yok. O bana vururken biraz dikkat ediyordur ama ben acımıyorum. Antrenmanda anne merhameti ortadan kalkıyor” değerlendirmesini yaptı.
Seul'de, 1988 yılında yapılan olimpiyatlarda gösteri sporu olan tekvandoda mücadele eden anne Yıldız, “Oğlumdan dolayı biz de tekrar sporun içine girdik. Ben bazen antrenmanlarda oğlumla müsabaka yapıyorum. Antrenmanlarda maç yapıyoruz ve şampiyonalardaki sporcular gibi dövüşüyoruz. Taviz vermiyoruz” dedi.
Hedefi olimpiyatlar
Genç tekvandocu Muhammed Emin Yıldız ise babasının evde oluşturduğu antrenman salonunda çalışmaktan mutlu olduğunu belirterek, “Evdeki antrenman salonunda sadece bana yönelik antrenman oluyor. Burada kaytarma gibi durum olmuyor” diye konuştu.
Tekvandoya 3 sene önce başlayan ve kısa bir süre önce de Ümit Milli Takım'a seçilen Muhammed, “Lise son sınıftayım ve üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Salonda bir sürü partnerim oluyor. Salonda ayrıca müsabaka yapma şansım oluyor. Evdeki antrenman salonunda ise sadece bana yönelik antrenman oluyor. Burada kaytarma gibi durum olmuyor. Evdeki çalışma alanım daha faydalı. Çünkü sadece bana ait” şeklinde konuştu.Anne ve babasının antrenörlüğünü yaptığını hatırlatan başarılı tekvandocu Muhammed, şunları söyledi:
“Birisi yanlışı göremese, diğeri görerek beni uyarıyor. Yanlış bir hareket yaptığımda kızıyorlar. Kızdıklarında ceza olarak şınav veya mekik çektiriyorlar. Hedefim inşallah olimpiyat şampiyonluğu. 2016 Olimpiyatlarına yaşımın küçük olması nedeniyle katılmam düşük bir ihtimal ama 2020 Olimpiyatları'nda yaşım uygun olacak. Hedefim olimpiyat şampiyonluğu.”
Anne ve babasının tekvandocu olması nedeniyle, genlerinde bu spora yatkınlık olduğunu hissettiğini anlatan Muhammed, “Çünkü üç senelik çalışmayla hiç kimse bu noktaya gelemez. Türkiye Şampiyonası'na katıldım. Bu benim en yüksek düzeydeki ilk deneyimimdi. İyi olduğumu da orada gördüm. Türkiye Şampiyonası'nda üçüncü oldum. Ayrıca Balkan şampiyonluğunu kazandım” diyerek sözlerini tamamladı.
aksatıyordu. Evin bir odasını boşalttım ve burada çalışmaya başladık” dedi.
Muhammed'in antrenman yapmak istediğini, ancak geliş-gidişlerinde sıkıntı yaşadığını vurgulayarak, “Nereden bakarsanız iki saatlik zaman geçiyor. Ev alırken bile oğlumun nasıl antrenman yapacağını düşündüm. Buraya 4 ay önce taşındık” diye konuştu.
“Spor salonuna” dönüştürdükleri odanın zeminine tatami döşediklerini anlatan Fahrettin Yıldız, şöyle devam etti:
“Başlangıçta tatami olmadığı için bir hafta sonra oğlumun ayakları su topladı. Baktım odaya rahatlıkla tatami döşenebilir. Tatamiyi aldık, getirdik ve döşedik. Burası bundan sonra ailenin antrenman salonu oldu. Hatta eksiklerimiz var, onları tamamlayacağız. Koşu bandı, bisiklet, hatta terasa bir masa tenisi masası alacağız.”
Oğlunun antrenman sıkıntısını gidermek için böyle bir yola başvurdukların ifade eden baba Yıldız, “Zaman bizim için çok önemli. Çocuk saat 16.00'ya kadar okulda. Okuldan çıktıktan sonra saat 19.30'a kadar dershaneye gidiyor. Dershaneden sonra yemek yemesi ve dinlenmesi gerekiyor. Her akşam 21.00'de antrenmanlara başlıyoruz. 23.00'e kadar antrenmanları sürdürüyoruz. Evdeki antrenmanlarla zamandan kazanıyoruz” şeklinde konuştu.
Muhammed'in haftanın sadece bir günü dinlendiğini anlatan Fahrettin Yıldız, “Evdeki antrenman salonumuz 15 metrekare. Bu bize yetiyor. Hergün 2 saat çalışıyoruz. Programını ben yapıyorum ve çalıştırıyorum. Ben Ankara'da olmadığım zaman annesiyle çalışıyor. Anne ve babanın tekvandocu olması oğlum için büyük kazanç. Bizden bir şeyler alması lazım” diyerek sözlerini tamamladı.
Annesi de memnun
Muhammed'in annesi Avrupa şampiyonu eski tekvandocu Züleyha (Tan) Yıldız ise evdeki antrenman salonunda, oğluyla “kozlarını paylaştıklarını” söyledi.
Oğlunu çalıştırmaya yeni başladıklarını ifade eden Züleyha Yıldız, “İşten dolayı vakit bulamıyoruz. Antrenmanlarda maç yapıyoruz. Bizim antrenmanlarımızda taviz yok. O bana vururken biraz dikkat ediyordur ama ben acımıyorum. Antrenmanda anne merhameti ortadan kalkıyor” değerlendirmesini yaptı.
Seul'de, 1988 yılında yapılan olimpiyatlarda gösteri sporu olan tekvandoda mücadele eden anne Yıldız, “Oğlumdan dolayı biz de tekrar sporun içine girdik. Ben bazen antrenmanlarda oğlumla müsabaka yapıyorum. Antrenmanlarda maç yapıyoruz ve şampiyonalardaki sporcular gibi dövüşüyoruz. Taviz vermiyoruz” dedi.
Hedefi olimpiyatlar
Genç tekvandocu Muhammed Emin Yıldız ise babasının evde oluşturduğu antrenman salonunda çalışmaktan mutlu olduğunu belirterek, “Evdeki antrenman salonunda sadece bana yönelik antrenman oluyor. Burada kaytarma gibi durum olmuyor” diye konuştu.
Tekvandoya 3 sene önce başlayan ve kısa bir süre önce de Ümit Milli Takım'a seçilen Muhammed, “Lise son sınıftayım ve üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Salonda bir sürü partnerim oluyor. Salonda ayrıca müsabaka yapma şansım oluyor. Evdeki antrenman salonunda ise sadece bana yönelik antrenman oluyor. Burada kaytarma gibi durum olmuyor. Evdeki çalışma alanım daha faydalı. Çünkü sadece bana ait” şeklinde konuştu.Anne ve babasının antrenörlüğünü yaptığını hatırlatan başarılı tekvandocu Muhammed, şunları söyledi:
“Birisi yanlışı göremese, diğeri görerek beni uyarıyor. Yanlış bir hareket yaptığımda kızıyorlar. Kızdıklarında ceza olarak şınav veya mekik çektiriyorlar. Hedefim inşallah olimpiyat şampiyonluğu. 2016 Olimpiyatlarına yaşımın küçük olması nedeniyle katılmam düşük bir ihtimal ama 2020 Olimpiyatları'nda yaşım uygun olacak. Hedefim olimpiyat şampiyonluğu.”
Anne ve babasının tekvandocu olması nedeniyle, genlerinde bu spora yatkınlık olduğunu hissettiğini anlatan Muhammed, “Çünkü üç senelik çalışmayla hiç kimse bu noktaya gelemez. Türkiye Şampiyonası'na katıldım. Bu benim en yüksek düzeydeki ilk deneyimimdi. İyi olduğumu da orada gördüm. Türkiye Şampiyonası'nda üçüncü oldum. Ayrıca Balkan şampiyonluğunu kazandım” diyerek sözlerini tamamladı.