Antrenmanlarda bile numune alıyoruz
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Ocak 24, 2011 10:43
Türkiye Atletizm Federasyonu Genel Koordinatörü ve Milli Takımlar sorumlusu Muharrem Or, dopingle mücadele konusunda ciddi çalışmalar yaptıklarını belirterek, sadece müsabakalar sırasında değil, antrenmanlarda bile sporculardan numune almak için çalışmalara başladıklarını söyledi.
Or, kamp çalışmaları kapsamında geldiği Adana'da, yaptığı açıklamada, doping amacıyla kullanılan ilaçların vücudu kolayca terk etmediğini, bunun da sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade etti.
Dopingle mücadele konusunda ciddi çalışmalar yaptıklarını anlatan Or, federasyon olarak sürekli sporcuları doping kullanmamaları konusunda uyardıklarını ve bilinçlendirdiklerini kaydetti.
Or, dopingle mücadele konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, şunları kaydetti:
“Türkiye'de yapılan her şampiyonada numune alımımız var. Hacettepe Üniversitesi Anti Doping Merkezi Laboratuvarı Uluslararası Anti Doping Ajansı'na akredite olmuş bir kurum. Aldığımız numuneler Hacettepe Üniversitesi'ne gidiyor, oradan da sonuçları bize gelmeden Uluslararası Anti Doping Ajansı'na gönderiliyor. Bu konuda biz sadece numuneyi Hacettepe'ye gönderiyoruz. Her müsabakada numune alıyoruz. Örneğin Mersin'de yapılan Atletizmde Türkiye Kulüplerarası Kros Ligi Eleme Yarışları'nda 10 numune aldık. Bazı şampiyonalarda 20 numune aldığımız da oluyor.”
Numune alınacak sporcuların kura ile belirlendiğini anlatan Or, “Yani o kategoride sadece birinci gelen sporcudan değil, 8'inci gelenden bile alabiliyoruz. Bunu kura ile belirliyoruz” dedi.
Or, sporcularımızı koruma adına her yarışmada numune aldıklarını ve uyarıda bulunduklarını bildirerek, “Sadece müsabakalar sırasında değil, antrenmanlarda bile sporculardan numune almak için çalışmalara başladık. Yani Antrenman yapan gruba bile ekip göndererek numune alacağız” diye konuştu.
Şuana kadar bir kazaya uğramadıklarını anlatan Or, şöyle devam etti: “Sporcularımızı sürekli uyarıyoruz. Kullanan sporcu riski almış demektir. Geçen yıl Fransa'da yapılan Avrupa 10 bin metre kupasında Mehmet Çağlayan yakalandı ve 2 yıl müsabakalardan men cezası aldı, çok üzüldük, keşke olmasaydı. Çünkü çok başarılı bir sporcumuzdu. Yani bizim Dünya Şampiyonası'nda kürsü hedeflediğimiz çok ciddi hedefleri olan bir sporcuydu. Maratonda özellikle yarı maratonda Türkiye'deki son iki yıldır en iyi dereceye sahip olan bir sporcumuzdu. Dopingle hem lekeleniyor hem çok iyi atletlerimizi kaybediyoruz. Doping kullanımı sporcuya zararlarını yanında Türk atletizminin yara almasına da neden oluyor.”
Dopingle mücadele konusunda ciddi çalışmalar yaptıklarını anlatan Or, federasyon olarak sürekli sporcuları doping kullanmamaları konusunda uyardıklarını ve bilinçlendirdiklerini kaydetti.
Or, dopingle mücadele konusunda yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi vererek, şunları kaydetti:
“Türkiye'de yapılan her şampiyonada numune alımımız var. Hacettepe Üniversitesi Anti Doping Merkezi Laboratuvarı Uluslararası Anti Doping Ajansı'na akredite olmuş bir kurum. Aldığımız numuneler Hacettepe Üniversitesi'ne gidiyor, oradan da sonuçları bize gelmeden Uluslararası Anti Doping Ajansı'na gönderiliyor. Bu konuda biz sadece numuneyi Hacettepe'ye gönderiyoruz. Her müsabakada numune alıyoruz. Örneğin Mersin'de yapılan Atletizmde Türkiye Kulüplerarası Kros Ligi Eleme Yarışları'nda 10 numune aldık. Bazı şampiyonalarda 20 numune aldığımız da oluyor.”
Numune alınacak sporcuların kura ile belirlendiğini anlatan Or, “Yani o kategoride sadece birinci gelen sporcudan değil, 8'inci gelenden bile alabiliyoruz. Bunu kura ile belirliyoruz” dedi.
Or, sporcularımızı koruma adına her yarışmada numune aldıklarını ve uyarıda bulunduklarını bildirerek, “Sadece müsabakalar sırasında değil, antrenmanlarda bile sporculardan numune almak için çalışmalara başladık. Yani Antrenman yapan gruba bile ekip göndererek numune alacağız” diye konuştu.
Şuana kadar bir kazaya uğramadıklarını anlatan Or, şöyle devam etti: “Sporcularımızı sürekli uyarıyoruz. Kullanan sporcu riski almış demektir. Geçen yıl Fransa'da yapılan Avrupa 10 bin metre kupasında Mehmet Çağlayan yakalandı ve 2 yıl müsabakalardan men cezası aldı, çok üzüldük, keşke olmasaydı. Çünkü çok başarılı bir sporcumuzdu. Yani bizim Dünya Şampiyonası'nda kürsü hedeflediğimiz çok ciddi hedefleri olan bir sporcuydu. Maratonda özellikle yarı maratonda Türkiye'deki son iki yıldır en iyi dereceye sahip olan bir sporcumuzdu. Dopingle hem lekeleniyor hem çok iyi atletlerimizi kaybediyoruz. Doping kullanımı sporcuya zararlarını yanında Türk atletizminin yara almasına da neden oluyor.”