Ankara Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen "Futbolda Şiddet ve Önlenmesi" konulu sempozyuma katılan İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, amaçlarının statlarda tam güvenliği sağlamak olduğunu söyledi.Aksu, futbolun sahalarda adeta taraftar terörü ve şiddetin mekanı haline geldiğini belirterek, "Sporda şiddetin önlenmesini, sadece polisiye tedbirler şeklinde düşünmüyoruz. Gayretimiz, güvenlik güçlerimizi stadyumlardan dışarıya yani esas görev sahalarına çekmektir. Amacımız, taraftarların güvenliği tam olarak sağlanmış tribünlerde maçları izlemesini sağlamaktır" dedi.Emniyet Genel Müdürü Gökhan Aydıner, Ankaragücü Kulübü Başkanı Cemal Aydın, Gaziantep Spor Kulübü Başkanı Celal Doğan,
Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Nihat Özbağ, Gençlik ve Spor Genel Müdür Vekili Mehmet Atalay, Merkez Hakem Komitesi Başkanı Bülent Yavuz, spor yazarları, hakemler ve çok sayıda emniyet mensubu da katıldığı sempozyumda şiddetin önlenmesiyle ilgili olarak konuşan Aksu şunları söyledi: "Sportif faaliyetlerin, insanlar arasındaki kardeşlik ve beraberlik duygularının pekiştirilmesi ve ülkeler arasındaki dostluk ve iyi ilişkilerin geliştirilmesi açısından büyük önem taşıyor. Toplumların sosyo-kültürel özellikleri ile birbirlerini daha yakından tanımalarını temin eden, böylece uluslararası barışın tesisinde ve devamında etkili olan futbol, özellikle son yıllarda, maalesef saha içi ve saha dışı şiddet ve taşkınlığın tırmandığı spor dalı olarak anılmaya başlanmıştır'' dedi. "SPOR CAMİASINI BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR"Türkiye'nin de bu tür bir şiddetten olumsuz olarak etkilendiğini, futbolun sahalarda ''adeta taraftar terörü ve şiddetinin mekanı'' haline geldiğini söyleyen Aksu, "Bu sahalar, sevginin, hoşgörünün ve daha birçok güzelliğin mekanı olması gerekirken ne yazık ki bu gün şiddetin kol gezdiği, kendi takımından olanları bile affetmeyen taraftar terörünün hakim olduğu yerler konumuna gelmiştir. Arzu ediyoruz ki bu müsabakalar, takımlar arasında tatlı bir rekabetin gösteri mekanı, futbol adına güzelliklerin cereyan ettiği bir arena olsun. İstiyoruz ki ailemizle, çocuklarımızla, bir tiyatroya, bir sinemaya veya bir düğüne gider gibi futbol maçı izlemeye gidelim,
dünya kupası maçlarında gıpta ile baktığımız Kore'deki, Japonya'daki manzarayı kendi ülkemizde, kendi insanımız için de görelim. Åžiddetin ortadan kaldırılması için var gücümüzle ve samimiyetimizle çalışmamız gerekmektedir. Bu hususta, sivil toplum kuruluÅŸlarımıza, okullarımıza, medyamıza, taraftarı, sporcusu, teknik direktörü ve yöneticisi olmak üzere bütün spor camiasına çok büyük görev düşmektedir.'' diye konuÅŸtu.  "ÃœZERÄ°NDE TÄ°TÄ°ZLÄ°KLE DURUYORUZ"    İçiÅŸleri Bakanlığı olarak, son zamanlarda sportif karşılaÅŸmalar ve özellikle futbol maçları sırasında, zaman zaman ortaya çıkan ÅŸiddet ve taÅŸkınlıkların önlenmesine yönelik güvenlik kriterleri üzerinde titizlikle durduklarını kaydeden Aksu, futbolda ÅŸiddetin önlenmesi için, Avrupa SözleÅŸmesi ve UEFA kriterleri dikkate alınarak, Bakanlıkça bu konuda bir genelge yayımlandığını vurguladı.Genelge ile müsabaka öncesi il genelinde alınacak tedbirler, spor tesisinde ve çevresinde alınacak tedbirler, müsabaka esnasında alınacak tedbirler ve müsabaka sonrasında alınacak tedbirler olmak üzere, alınacak güvenlik önlemlerinin belli esaslara baÄŸlandığını söyleyen Aksu, genelgede dile getirilen bir hükümle, rakip takım seyircilerinin de müsabakaları izlemelerine imkan tanındığını ifade etti. "AMACIMIZ POLÄ°SÄ° STAT DIÅžINA ÇIKARMAK"Ev sahibi kulübün stadyumun oturma kapasitesinin en az yüzde 10'u kadar misafir seyirci için, güvenliÄŸi tam olarak saÄŸlanmış bir tribünde yer ayırma zorunluluÄŸu getirildiÄŸini belirten Aksu, "Ancak, bu bizim nihai hedefimiz deÄŸildir. Hedefimiz, karşılıklı anlayış ve hoÅŸgörü içerisinde, her iki takım taraftarının, güvenliÄŸi tam olarak saÄŸlanmış tribünlerde, herhangi bir sayı kısıtlaması olmaksızın, maçları izleyebilmelerini temin etmektir. Toplum destekli güvenlik hizmeti anlayışımız gereÄŸi, sporda ÅŸiddetin önlenmesini, sadece polisiye tedbirler ÅŸeklinde düşünmediÄŸimizi belirtmek istiyorum. Buradaki gayretimiz, bilakis, güvenlik güçlerimizi stadyumlardan dışarıya yani esas görev sahalarına çekmektir. Stadyum içi güvenliÄŸin temininde, futbol müsabakalarının müspet bir rekabet içinde yürütülmesinde, baÅŸta kulüp yöneticileri olmak üzere, taraftara, hakemlere ve sporculara görev ve sorumluluk yüklemeyi düşünüyoruz. Adalet Bakanlığı ile spordan sorumlu devlet bakanlığı ve İçiÅŸleri Bakanlığı'mızca, belirtilen hususlarda yasal düzenleme çalışmaları yapılmaktadır.'' dedi.YILMAZ: "ETKÄ°LÄ° TEDBÄ°RLER ALDIK"Ankara Emniyet Müdürü Ercüment Yılmaz da futbolda ÅŸiddetin polisiye tedbirlerle önlenemeyeceÄŸini, bunun için futbolun diÄŸer unsurlarının da iÅŸin içine çekilmesi gerektiÄŸini bildirdi. Yılmaz, futbolun modern dünyada bir endüstri haline geldiÄŸini, futbolda ÅŸiddette amigoların, polisiye tedbirlerin, medyanın faktörü olduÄŸuna dair iddiaların yer aldığını hatırlattı. Statlarda provokasyon ve olaylara karşı polisin etkili tedbirler aldığını, ancak bunun yöneticiler, federasyon ve diÄŸer unsurlar ile desteklenmemesi durumunda etkili olamadığını belirten Yılmaz, ÅŸiddetin önlenebilmesi için caydırıcı yasal tedbirler anılması gerektiÄŸini ifade etti. DOÄžAN: ÇİFTE STANDART OLMAMALI Gaziantepspor Kulübü BaÅŸkanı Celal DoÄŸan, futbol sahalarında ve tribünlerde yaÅŸanan olaylarla ilgili olarak ÅŸimdiden alınacak önlemlerin baÅŸka ülkelerde yaÅŸanan acıların, Türkiye'de olmamasını saÄŸlayacağını belirtti. DoÄŸan, ''Sadece geliÅŸmekte olan ülkelerde deÄŸil, geliÅŸmiÅŸ ülkelerde de ölümlerle sonuçlanan acı olayların ortaya çıktığı görülüyor. Futbol maçları temaÅŸa yerleri olmaktan çıkmaktadır. Aileler, statlardan kopmaktadır. Neler yapılmalı bunları tartışmalıyız. Yasal tedbirler eksiktir. Parlamentonun bu konuyla ilgili kesinlikle yasal düzenleme yapması gerekmektedir. Emniyet, yasaları, eksiksiz olarak uygulamalıdır. Tribünlerde sivil polisler, görev almalı, Türk futbolundaki yöneticiler de tahrikten kaçınmalıdır. Kulüp yöneticileri, hedef göstermemeli, bu tip beyanlara dikkat etmelidir. Türk futbolunu yönetenler, çifte standart yapmamalı, herkese eÅŸit mesafede olmalıdır. Türk hakeminin trendi iyiye gidiyor. Ancak hakemlerin etki altında kalarak, psikolojik olarak ezildiÄŸini görüyorum. Bu da eÅŸit düdük çalmalarını engelliyor. DeÄŸerlerin çok aşındığı bir ortamda birbirini sevmeyen, çekemeyen bir toplum olduk. Åžiddeti doÄŸuran da budur. Türkiye'nin iÅŸi zordur.'' dedi.BÃœLENT YAVUZ: TERÖRÃœ BÄ°Z YARATMIYORUZ    Merkez Hakem Komitesi BaÅŸkanı Bülent Yavuz, sempozyumda yaptığı konuÅŸmada, ''Bugüne kadar futboldaki terörün önlenmesiyle ilgili somut ve radikal hiçbir tedbir alınmadı'' dedi. Futbol terörünün ana temelinin hayali senaryolar olduÄŸunu vurgulayan Bülent Yavuz, ''Takımlar arası rekabet, kurumların birbirine kin ve nefreti, tamamen hayali senaryolar nedeniyle oluÅŸuyor. Özellikle de Türk hakemleriyle ilgili olarak. Bu senaryoları üretenler, Türk hakemini öcü gibi gösteriyor. Bunun Türk futboluna hiçbir yararı yoktur. Bu senaryolar sürdüğü sürece yüzlerce panel de yapsanız terör bitmez. Türkiye'de hakemler üzerinde by-pass yapan yönetici, teknik heyet ve futbolcular var. Esas terör budur. Türk hakem camiası saygın bir camiadır. Her grupta olduÄŸu gibi eksiklikler olabilir. Bizler, isyanın en son noktayız. Kimsenin bize hırsız demeye hakkı yok. Türk hakemine güvenmeyen, sevmeyen Türk futbolundan, hiçbirÅŸey beklemesin. Buz burada olduÄŸumuz sürece bu ülkeye yabancı hakem giremeyecek. Ama olay, oraya kadar gidiyor. Futbol terörünün içinde, futbolcusu, yöneticisi, spor medyası var ama biz yokuz. Hatalarımız oluyor ancak terörü biz yaratmıyoruz.'' diye konuÅŸtu. MEHMET ATALAY: SPOR BARIÅžTIR    Sempozyumda konuÅŸan Gençlik ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay da ''Spor, sevgi, dostluk, barıştır, centilmence yarıştır'' dedi. Türkiye'nin barışı kendi içinde gerçekleÅŸtirecek yapıya sahip olduÄŸunu ifade eden Atalay, ''Zafer kadar hezimeti de kabul eden insanların sayısı artırılmalı. Fair-play'i teÅŸvik eden açıklamalar ve uygulamalarla spor sahalarında barış saÄŸlanabilirdi'' dedi.CAVCAV: CEZALAR CAYDIRICI OLMALI  GençlerbirliÄŸi Kulübü BaÅŸkanı Ä°lhan Cavcav ise öğleden sonraki ikinci bölümüne katıldığı sempozyumda, Türk Ceza Kanunu'nda konuyla ilgili gerekli deÄŸiÅŸikliklerin yapılması ÅŸart olduÄŸunu belirterek, "Cezalar caydırıcı hale getirilmeli" dedi. Yasa maddelerinde yapılacak deÄŸiÅŸikliklerin güvenlik güçlerine de moral vereceÄŸini belirten Cavcav, ''Tribün terörüne yol açan belli kiÅŸiler, maç saatlerinde karakollarda tutulmalı. Devlet, görsel ve yazılı basın yoluyla eÄŸitim programları düzenlemeli. Bu konuda emniyet güçlerinin de özel bir eÄŸitime ihtiyacı olduÄŸunu düşünüyorum'' diye konuÅŸtu. Polisin, seyircinin içinde olması gerektiÄŸini, sorumluları da anında stat dışına çıkarma yoluna gitmesinin uygun olduÄŸunu belirten Cavcav, "Emniyet kuvvetleri de her statta baÅŸka uygulamalarla çifte standarda gidiyor. Tribün teröristlerinin kulüplerden destek aldığı bir gerçektir. Bu desteÄŸi verenleri ÅŸiddetle kınıyorum. GençlerbirliÄŸi Kulübü olarak küfür ve ÅŸiddete karşıyız. Buna devam edeceÄŸiz.'' dedi.CEMAL AYDIN: SEVGÄ° SEVGÄ° SEVGÄ°Â Â Â Â ''Futbolda terör ve ÅŸiddeti içime sindiremiyorum'' diyen Kulüpler BirliÄŸi ve Ankaragücü Kulübü BaÅŸkanı Cemal Aydın, 21. yüzyılda statlarda ölümü kabul etmenin mümkün olmadığını belirterek, ''Sevgi, sevgi, sevgi. Ä°nsan olarak birbirimizi çok sevmemiz lazım. Kulüpler, sporcular, teknik direktörler, emniyet teÅŸkilatı ve medya, hiçbiri tek başına suçlu deÄŸil. Hepimiz eÅŸit oranda suçluyuz'' diye konuÅŸtu.     DENÄ°Z ATALAY: SAMÄ°MÄ°YETSÄ°Z BÄ°R TOPLUMUZ   Â
BeÅŸiktaÅŸ Kulübü Yönetim Kurulu Ãœyesi Deniz Atalay ise ''Samimiyetsiz bir toplumuz. Sıkıntı da buradan kaynaklanıyor'' dedi. Pascal Nouma olayında BeÅŸiktaÅŸ'ın, toplumun etik deÄŸerlerine verdiÄŸi önemi kanıtladığını belirten Atalay, ''Ancak hemen ardından Futbol , bizi fazlasıyla kırdı. Adaletli bir karar deÄŸildi. Biz taraftarımıza bunu nasıl izah edeceÄŸimizi düşünüyoruz'' dedi.Â
button