Akdeniz havzasında 350 fok kaldı

Akdeniz'e kıyısı olan 21 ülkenin, Akdeniz'i koruma taahhüdünü içeren Barcelona Sözleşmesi'nin kabul edilişinin 30. yılı kutlamaları çerçevesinde Antalya'nın Kemer ilçesine bağlı Göynük beldesinde “Mavi Hafta ve Akdeniz Günü” etkinlikleri düzenlendi. Çevre ve Orman Bakanlığı desteğiyle gerçekleştirilen etkinliklere, 20 ülkeden 100'ün üzerinde bilim adamı ve temsilci katıldı. Akdeniz havzasının korunması için Birleşmiş Milletler Çevre Programı ile Akdeniz Aksiyon Planı çerçevesinde çalışan Tunus Koruma Alanı Bölgesel Eylem Merkezi, İspanya Temiz Üretim Bölgesel Eylem Merkezi ve Roma Bilgi ve İletişim Bölgesel Eylem Merkezi temsilcileri de çeşitli konularda konferanslar verdi.

HER YIL DEĞİŞİK BİR ÜLKEDE ETKİNLİK

Etkinliklerle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Roma Bilgi ve İletişim Bölgesel Eylem Merkezi Direktörü Sergio Illuminato, Mavi Hafta ve Akdeniz Günü etkinliklerin bundan böyle her yıl değişik bir ülkede düzenleneceğini söyledi.

İlk etkinliğin Türkiye'de gerçekleştirilmiş olmasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Illuminato, Mavi Hafta ve Akdeniz Günü adı verilen bu etkinliğin, Akdeniz'in korunması ve Akdeniz'de sürdürülebilir kalkınma konusunda önemli bir etkinlik olacağını kaydetti. Illuminato, şöyle devam etti:

“Akdeniz fokunun korunması için Akdeniz'e kıyısı olan bütün ülkelerin işbirliği gerekiyor. Akdeniz foku bir semboldür. Akdeniz foku kaybolduğu zaman, 'Akdeniz kayboluyor' anlamına gelir. Bu konuda bilincin artması çok gereklidir. Bugün bütün Akdeniz havzasında 350 Akdeniz foku kaldı. Bunlar da daha çok Türkiye-Yunanistan kıyı şeridi ile Kuzey Afrika kıyı çizgisinin küçük bölümünde varlıklarını sürdürüyorlar. Akdeniz foklarının korunmasının gerçekleştirilmesi için yılda 5 milyon avro gerekiyor. Akdeniz fokuna zarar veren en büyük tehlikelerin başında balıkçılık ve iklim değişikliği geliyor. Burada gerçekleştirdiğimiz toplantılarda bir komisyon kurulmasını ve Akdeniz fokunun korunması için gerekli fonu, kurulacak komisyonun kullanmasını tavsiye kararı olarak aldık.”

AKDENİZ CİDDİ BİR TEHLİKE ALTINDA

Mavi Hafta ve Akdeniz Günü etkinliklerinin Ulusal Koordinatörü Ferit Karakaya da bilim adamı ve araştırmacıların katıldığı toplantılarda, Akdeniz'in yaşadığı sorunların masaya yatırıldığını ve çözüm önerilerinin tartışıldığını bildirdi. Karakaya, şöyle konuştu:

“Akdeniz'in bir tehdit altında olduğu gerçek. Akdeniz kapalı bir deniz olduğu için, kirlendiği zaman temizlemesi çok uzun zaman alıyor. Akdeniz'i gerçek, sıkı önlemlerle korumak lazım. Dünya turizminin üçte birini Akdeniz bölgesi ağırlıyor. Dünyadaki petrol trafiğinin en yoğun işlediği yer Akdeniz'dir. Ülkelerin hepsinin bu tehditlerin farkına varıp, buna göre önlemler alması gerekiyor. 21 ülkenin 20'si bütün önlemleri alır, biri bu tedbirleri uygulamazsa, alınan tedbirlerin hiçbir önemi olmaz. Bence Akdeniz kıyısındaki hiçbir ülkenin, bu denizin kirlenmesine kayıtsız kalma lüksü yok. Akdeniz'e kıyısı olan ülkelerin tamamına bakıyorsunuz, yüzde 80'i arıtılmamış suyu denize bırakıyorlar. Bu çok ciddi bir rakamdır. Bunun acilen düzelmesi gerekir.”

TANITIM FİLMİ

Öte yandan Karakaya, Barcelona Sözleşmesi ile ilgili insanların bilgilendirilmesi maksadıyla kısa metrajlı bir film çekildiğini de söyledi. 20 dakikalık filmde, Barcelona Sözleşmesi'ne imza atan ülkelerden görüntülerin yer alacağını ifade eden Karakaya, bu filmde Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe'nin de kısa bir demecinin bulunduğunu bildirdi. Karakaya, bu filmin Akdeniz'e kıyısı olan tüm ülkelerin televizyonlarında gösterileceğini belirterek, hem Barcelona Sözleşmesi'nin amacı ve çalışmalarının insanlara anlatılacağını hem de ülkelerin tanıtımının yapılacağını sözlerine ekledi.