Güncelleme Tarihi:
4. YILDIZ YOLUNDA SPONSORSUZ FORMA
Fenerbahçe’nin 2014-15 sezonunda giyeceği formalar yarın tanıtılacak. Sarı lacivertliler üç adet yeni forma ile yeni sezona girerken sloganları da hazır: 4. YILDIZ YOLUNDA SPONSORSUZ FORMA…
Fenerbahçe Kulübü’nün ilk forması 1960’larda giyilen ve efsane çubuklu forma denilen formaya çok yakın bir formatta hazırlandı. Klasik çubukluyu özenle hazırlayan Fenerium’dan sorumlu yönetici Abdullah Kiğılı ve Fenerium Genel Müdürü Aydın Kirman, geçtiğimiz sezon kendilerine yapılan eleştirileri dikkate alarak Fenerbahçe’nin 1960’lardaki çizgisine geri döndüler…
Fenerbahçe’nin 2. Forması ise beyaz…
Beyaz formanın yaka kısmı Alman Milli Takımı’nın Dünya Kupası’nda giydiği kırmızı siyah formalar gibi düğmeli olacak…Forma düz beyaz ve üzerinde 5 adet lacivert çizgi olacak…
Formaları bugün çok sürpriz bir ismin giyeceği belirtiliyor. Ama bu konuda sır verilmiyor…
FENERBAHÇELİ YÖNETİCİLERDEN SÜRPRİZ İSVİÇRE SEFERİ
Dün UEFA’da TFF ve Trabzonspor ile ilgili soruşturma yapılırken iki sürpriz isim de davayı yakından takip etmek için İsviçre’deydi. Fenerbahçe’nin iki önemli yönetici Genel Sekreter Mahmut Uslu ve Deniz Tolga Aytöre dün sabah erken saatlerde İsviçre’ye gidip akşam 22.30’da geri döndüler. Yaklaşık 8 saat İsviçre’de kalan ikili hem UEFA’daki davayı yakın takibe aldılar hem de kendi avukatları ile toplantılar yapıp yol haritalarını belirlediler. İsviçreli ve Alman avukatları ile bir araya gelen ikilinin gündeminin 1. Maddesi UEFA’nın Türk futbolunu yakından ilgilendiren dünkü toplantısıydı.
Toplantı ile ilgili haberleri kısa sürede alan iki isim avukatlarla kısa bir değerlendirme yaptılar ve gelişmelerin kendi lehlerine olduğu sonucuna vardılar. İsterseniz bu iki ismin temasları sonucu ne sonuçlara vardığını konu ile ilgili görüştüğümüz Fenerbahçeli yönetim kurulu üyelerinin kendi ifadeleri ile madde madde yazalım…
“
- UEFA bu dosyayı disiplin müfettişlerine verdiğine göre ya TFF’ye ya Trabzonspor’a ceza verebilir.
- Fenerbahçe’nin hakkında 80 klasörlük bir dosya var. Trabzonspor’un soruşturması ise sadece Mecnun Otyakmaz’ın açıklamaları nedeniyle başlatıldı. Demek ki UEFA, Trabzonspor ile ilgili olarak çok ciddi bir yaklaşım içerisinde. Trabzonspor ile ilgili hem Mecnun Otyakmaz’ın hem de davaya konu olan tapelerin incelenmesi sonucunda bordo mavililerin ceza alma olasılıkları olabilir.
- UEFA disiplin kurulu toplantısının karar vereceği tarih olarak 16 Ağustos’u belirledi. Demek ki 20 Ağustos’taki kura çekimine kadar bir karar alacak. Bu tarih bu nedenle çok kritik ve olayın ciddiyetini gösteriyor.
- İsviçre Federal mahkemesi hemen karar alamayacak. UEFA ve CAS’ın savunması sonrası Fenerbahçe’ye yanıt hakkı vermesi gerekecek. Bu kararın çıkması çok uzun sürecek. Ancak en azından 8 Ağustos’a kadar bir ara karar alınabilir.
- UEFA disiplin kurulu 0 tolerans ilkesi gereği Fenerbahçe hakkında bir karar alındıysa Trabzonspor hakkında da almak zorunda kalabilir. Bu da Fenerbahçe yerine Trabzonspor’un 2010-11 sezonunda Şampiyonlar Ligi’ne gönderilmesinin sorgulanması anlamına gelecek. “
Topuk Yaylası’nda neşeli antrenman
Fenerbahçe, Topuk Yaylası Resort ve Sports tesislerindeki çalışmalara devam ediyor. Bu akşam yapılan antrenmanda Ersun Yanal eğlendirici tarz bir antrenman yapınca tüm futbolcuların yüzleri güldü. Özellikle Diego’nun kahkahaları antrenmanın ne kadar neşeli geçtiğinin göstergesiydi. Antrenman devam ederken Başkan Aziz Yıldırım, yanındaki yöneticiler Selim Sapan ve Selim Kosif ile birlikte Topuk Yaylasına geldi. Yıldırım’ın gelişi ile birlikte 3 gündür devam eden sisin bir anda dağılması ve havanın düzelmesi esprilere neden oldu.
İRAN TAKIMI İLE HAZIRLIK MAÇI
Fenerbahçe, Topuk Yaylası kampının son gününde bir İran takımı ile hazırlık maçı yapacak. 26 Temmuz’daki karşılaşma Düzce Stadı’nda oynanacak. Bu karşılaşmada hem Ersun Yanal takımını ilk kez görmüş olacak hem de Diego’yu ilk kez Fenerbahçe forması ile izleyeceğiz. Karşılaşmanın ilk önce Topuk Yaylası’nda yapılması kararlaştırılsa da daha sonra Düzce iline katkısı olması için bu şehrin stadına alındı.
EN ÇOK KİLOYU YANAL VERDİ
Fenerbahçeli futbolcular Topuk Yaylasına son derece hazır bir şekilde geldiler. Neredeyse tüm futbolcular sanki antrenmanlara hiç ara vermemiş gibiydi. Kilo alan futbolcu neredeyse yoktu. Ama kampın kilo verme konusundaki yıldızı Ersun Yanal oldu. Başarılı teknik adam tatilde neredeyse 7-8 kilo vermişti. Yanal’a kilo verme sırrını sorduğumuzda yanıt vermek istemedi ama “Çok iyi kilo verdim. Çok iyi oldum” yanıtını verdi.
DIEGO, HER AN CRISTIAN İLE BİRLİKTE
Fenerbahçe’nin yeni transferi Diego kampta vatandaşı Cristian ile birlikte dolaşıyor. Kamp tesislerine hayran kalan Diego, “Bu tesisleri kim yaptı? Muhteşem bir yer diyerek” Topuk Yaylası resort ve sports tesislerine olan beğenisini gösterdi. Cristian’ın sürekli olarak ilgilendiği Brezilyalı yıldız antrenmanlarda bile Cristian’ın yanından ayrılmıyor. Diego’nun güler yüzlü ve pozitif hali tüm takım arkadaşlarının sempatisini kazanmış durumda.
EGEMEN HALA SAKAT
Fenerbahçe’de geçtiğimiz sezonun sonlarını sakat geçiren Egemen Korkmaz bu sezon başındaki kampa da yetişemedi. Başarılı savunma oyuncusunun diz sakatlığının ciddiyetini korudğu belirtiliyor ve bir süre daha takımdan ayrı çalışması bekleniyor.
BERKAYCAN GÖZE BATIYOR
İlk 2 antrenmanı tamamlayan Fenerbahçe’de en çok göze batan isimlerden bir tanesi genç stoper Berkaycan. Müthiş fiziği ile ve saç modeliyle ilgi çeken Berkaycan geçtiğimiz sezon Ankaraspor forması ile çok başarılı bir dönem geçirmişti. Genç stoperin bu sezon zaman zaman Fenerbahçe kadrosunda şans bulabileceği belirtiliyor. Özellikle Egemen’in sakatlığı nedeniyle Berkaycan’ın takım kadrosuna girebileceği belirtiliyor.
AMAN ÇOCUKLAR SAKATLIK OLMASIN
Antrenman dozajını yavaş yavaş arttıracak olan Fenerbahçe’de teknik heyet futbolculara sakatlık uyarısını sık sık yineliyor. Bu sabah yapılan antrenmanda İsmail Kartal her oyuncunun kendi adale grubuna göre açma ve germe hareketleri yapmasını isterken sakatlık yaşanmaması için futbolcularını uyardı.
CAS’IN YANITINI BEKLİYORLAR
Fenerbahçe, Lozan’da İsviçre Federal mahkemesinin vereceği karar öncesi CAS’ın ve UEFA’nın yapacakları savunmaları bekliyorlar. CAS ve UEFA’nın savunmasını aldıktan sonra stratejilerini belirleyecek olan sarı lacivertliler Almanya ve İsviçre’de bulunan anlaşmalı oldukları avukatlık büroları ile bir araya gelecekler be izleyecekleri yolu belirleyecekler. UEFA geçtiğimiz günlerde savunmasını vermesine rağmen bu savunma Fenerbahçe’nin eline henüz ulaşmadı. CAS’ın savunması için de son gün 18 Temmuz. Bu tarihte verilecek olan savunmalar sonrası Alman avukatlık bürosu Martens ile birlikte değerlendirme yapacak olan sarı lacivertliler bir strateji belirleyecekler. İsviçre’ye Mahmut Uslu ve Deniz Tolga Aytöre’nin giderek görüşmeleri sürdürecekler. Başkan Aziz Yıldırım’ın ise gidip gitmeyeceği henüz net değil.
19.07’da FARUK ILGAZ İÇİN SAYGI DURUŞU
Fenerbahçeli futbolcular hayatını kaybeden efsane başkanları Faruk Ilgaz için bu akşam 19.07’da bir saygı duruşu yapacaklar. Saat 19.00’da başlayacak olan antrenmanın 7. Dakikasında Ersun Yanal antrenmanı durduracak ve Faruk Ilgaz için 1 dakikalık bir saygı duruşu yapılacak.
Ali Şen: Faruk Ilgaz’ı 50 yıldır tanıyorum. 1969 yılında bugün adını taşıdığı tesisleri kurduğunda belediye ile çok mücadele etmişti. İmkansızlıklar içinde Fenerbahçe’yi büyük yapan insanlardan biriydi. O dönemler o imkanlarla Fenerbahçe’yi büyük yapmak zordu. İşte bunu başarmış bir insandır. Allah rahmet eylesin.
Vefa Küçük: Kulübümüzde en uzun süre başkanlık yapanların başındaydı. 3 dönem başkanlık yaptı. Yönetim kurullarında da görev yaptı. Fenerbahçe’ye yaptığı hizmetler nedeniyle kulübümüzün sosyal tesislerine onun adı verildi. İnsan olarak da önemli biriydi. Tarifi olmayan derecede iyi bir insandı. Fenerabahçe’ye ilk geldiğimde Fenerbahçe’nin büyüklüğünü ve yöneticiliğinin önemini nasihat olarak söylemişti. Ben de yöneticiliğim döneminde bunu uygulamaya çalıştım. Çok büyük bir Fenerbahçeliydi…
VEFAT KÜÇÜK DİVAN KURULU BAŞKANI OLUYOR
Fenerbahçe’de Yüksel Günay’ın vefatıyla boşalan Divan Kurulu’nda geçtiğimiz aylarda yapılan toplantıda başkan seçimi yapılmamıştı. Bu hafta sonu yapılacak Divan Kurulu toplantısı için Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve yönetim kurulu üyeleri Vefa Küçük’e teklif yaptılar. Bu görevi onur duyarak kabul edeceğini belirten Vefa Küçük çok yüksek bir ihtimalle Cumartesi günü yapılacak Divan Kurulu’nda tek aday olarak katılacak ve Divan Kurulu’nun Yüksel Günay’dan sonraki Başkanı olacak…
Fenerbahçe’nin Topuk Yaylası kampı bugün başlıyor. Sarı lacivertliler yaklaşık 12 günlük kamp süresince önce hafif tempoyla sonra ise gittikçe ağırlaşan bir tempo ile çalışmalarına devam edecekler. Kampa en çok merak edilen konu ise takımdan ayrılacak yabancının hangisi olacağı.
CRISTIAN MI KADLEC Mİ?
Dün Başkan Aziz Yıldırım ve teknik direktör Ersun Yanal’ın yaptığı görüşmede takımdan ayrılacak yabancı futbolcunun hangisi olacağı görüşüldü. Yanal takımda Cristian’ı düşünmüyordu ancak bu görüşmeden sonra kampa Cristian’ın da katılması gerekliliği sonucu çıktı. Kamp ve hazırlık maçları sürecinde Fenerbahçe, Kadlec ve Cristian arasında bir karar verecekler. Gitme olasılığı en yüksek isim Cristian. Brezilyalıyı kadro dışı bırakıp düşük bedelle elden çıkartmak istemeyen sarı lacivertliler bu oyuncuyu kadroda tutmayı ve daha sonra elden çıkartmayı deneyecekler. Eğer bu süreçte Yanal’ın fikirleri de değişirse bunun için de artık bir zaman var.
RECEP NİYAZ GÖZDEN ÇIKARTILDI
Daha önce burada Fenerbahçe’nin kamp kadrosunda yer alan genç futbolcular arasında Recep Niyaz’ı yazmamıştık. Türk Messi’si olarak anılan Recep Niyaz, Bucaspor’da beklenen performansı sergileyemeyince gözden çıkartıldı ve Topuk Yaylası kampında davet edilmedi. Bu kampta genç oyuncular içinde gözler Semih Ergül’de olacak. Genç futbolcu eğer iyi bir performans sergileyip Ersun Yanal’ın gözüne girerse yeni bir yerli forvet arayışına girilmeyecek. Semih’in bu fırsatı değerlendirip değerlendiremeyeceğini kamp boyunca gözlemleyip size aktaracağız.
BEKİR’İN İLGİNÇ TATİLİ
Fenerbahçeli futbolculardan bazıları tatillerini yurt dışında bazıları ise yurt içinde geçirdi. Plajlardan ve tatil bölgelerinden bol bol fotoğraflarını gördük. Ama bir futbolcu var ki sırtında çantası diyar diyar dolaştı…Hem de İngilizce öğrenmek için. Bekir İrtegün’ün İngilizce öğrenmek için İngiltere’ye gideceğini yazmıştık. Tecrübeli oyuncu İngiltere’de bir ailenin yanına sanki bir üniversite öğrencisi gibi yerleşti ve 1.5 ay bu ülkede kaldı. Hafta sonları ise sırtına çantasını takım Paris ve Londra’ya yakın diğer şehirleri dolaşan Bekir ilginç bir tatil geçirdi. Hatta öğrenciliğe kendisini öylesine kaptırdı ki bir kaza sonucu kırılan cep telefonunun yerine yenisini almak yerine tıpkı parası olmayan bir öğrenci gibi tamire verdi. Bu sürede kendisine kimsenin ulaşamadığını ve yakınlarının merak ettiğini söylememize gerek yok. 2 gün sonra telefonunu geri aldığında dostları gerçeği öğrenince çok şaşırdılar. Bu arada Bekir kendisi ile Türkçe konuşulmasını da istemiyor. Kulübün çalışanlarından İngilizce bilenlerin Türkçe yazdığı mesajları ve telefonları kabul edilmiyor. Kendisi ile İngilizce konuşulmasını isteyen Bekir’in bu şekilde İngiltere’deki 1.5 aylık eğitiminin ardından İngilizcesini koruyacağına inandığını belirtelim. Bekir’in kendisini geliştirmek için bu kadar çaba göstermesi hem takım arkadaşlarının hem de kulüp çalışanlarının büyük takdirini kazandığını belirtelim.
Giriş
1- 30 Mayıs 2014 tarihinde UEFA’nın Disiplin ve Doğruluk Başkanı Sn. Emilio Garcia tarafından, UEFA Disiplin yönetmeliğinin 48 (g) maddesi uyarınca TFF aleyhine disiplin kovuşturmasının başlatıldığı tarafımıza bildirilmiştir. Tarafımıza yöneltilen yazılı ifade talebinde, Trabzonspor tarafından yazılı bir şikayette bulunduğu belirtilmiştir.
2- Trabzonspor tek sayfalık yazısında taleplerinin gerekçelerini belirtmemiştir ve bunun yerine, Prof. Dr Sebastien Besson tarafından düzenlenen “Tutanank” adı altında bir belge ve SN Juan de Dios Crespo Perez tarafından düzenlenen “Hukuki Mütaala” adı altında bir belgeyi yazısında ekli olarak sunmuştur.
Trabzonspor, talebinin gerekçelerini belirtmemesi nedeniyle “Tutanak” ya da “Hukuki Mütaala’ya” atıfta bulunmamıştır.
TFF, “Tutanak” ve “Hukuki Mütaalaya” bir yanıt verme veya sunma mecburiyetinde değildir.
Bununla birlikte TFF, bariz bir şekilde çarpıtılmış gerçekleri ve isnatsız yorumları içeren birkaç noktaya değinmeyi gerekli görmektedir ve bu noktalar dışında konu raporlar tarafımızca, en azından şimdilik daha ayrıntılı bir şekilde dikkate alınmayacak ve değerlendirilmeyecektir.
Öncelikle Trabzonspor tarafından sunulan “Tutanak” ile “Hukuki Mütaala’nın ön yargılı ve nesnellikten uzak olduğu açıktır. Her iki belge de ulusal düzenlemeleri ve yargı selahiyetlerini tamamen göz ardı etmekle kalmayıp aynı zamanda aşağıda açıklandığı üzere genel hukuk ilkelerini yok sayan hukuki savlar oluşturma çabası içindedirler ve bu belgede sunulan hususların doğruluğu sorgulanmalıdır. Bunların Trabzonspor tarafından dikte ettirildiği ve dedikodulara, komplo teorilerine ve öznel yargılara dayanılarak hazırlandıkları anlaşılmaktadır.
“Tutanağın” giriş kısmında açıkça belirtildiği ve “Hukuki mütaaladan” açıkça anlaşılabileceği üzere belgedeki değerlendirmeler ve açıklamalar SN. Besson ve SN. Crespo’ya Trabzonspor tarafından temin edilmiştir.
Bu belgeler suç tasnii taşımaktadır. Örneğin, tutanağın 20. Paragrafında TFF Başkanı SN Yıldırım Demirören’in şike olaylarına karıştığı gerekçesiyle Türk polisi tarafından soruşturmaya tabi tutulduğu yanlış bir beyandır. Doğrusu, Sn Demirören, asla soruşturmaya tabi tutulmamış veya sözü edilen soruşturmada veya şike ile ilgili başka herhangi bir soruşturmada yer alan bir suçla hayatı boyunca asla suçlanmamıştır.
TFF NE YANIT VERDİ?
Taraflı görüşlere ve söylentilere dayanan ve hiçbir somut gerçek ve delile dayanmayan “Hukuki mütaalanın” 2.1.2. maddesinde Türk siyasetçileri hakkında suç tasnii yoluyla TFF üzerinde siyas müdahalenin oluşturulmasına çalışılmıştır.
Rapor Türkiye’de siyasi müdahalenin nasıl gerçekleştiği hakkında gerekçe ve delilleri göstermekte ciddi bir şekilde noksan kalmıştır. Siyasi müdahale ile suçlanan siyasetçilerin Avrupa’da şike aleyhine özel bir kanun hazırlayan ve bunu kabul eden ilk siyasetçiler olduğuna, bu kanunun bahis yolsuzluklarla ilgili olmayan faaliyetler de dahil olmak üzere şikeye karşı ağır yaptırımları içerdiğine dikkat edilmelidir. Bu kanun TBMM tarafından Nisan 2011 yılında hazırlanmış ve yürürlüğe girmiştir.
Bir hukuk adamının siyasi müdahaleyi destekleyerek acil müdahalede bulunulmasını talep etmesi anlaşılır değildir. Raporun başında “hukuki mütaala” yazsa da, görünüşe göre bu rapır yasal ilkelerin ve değerlendirmelerin dışındadır.
3. Trabzonspor’un UEFA’ya 24 Ağustos 2012 ve 31 Ocak 2014 tarihlerinde iki ayrı dilekçe daha gönderdiği anlamaktayız. Bu dilekçeler ve/veya içerikleri TFF’ye temin edilmemiş olsa da, bu önceki dilekçelerinde işbu şikayette sunulan ile aynı veya çok benzer talepleri içerdiğini anlamaktayız. Trabzonspor’un bu önceki dilekçeleri 2 Temmuz 2012 tarihli ceza mahkemesi kararlarının ve 17 Ocak tarihli yüce divan (Yargıtay) kararlarının ardından gönderdiği açıktır. Spor yargı salahiyeti dahilindeki tüm yasal çarelerin tükenmiş olmasına rağmen Trabzonspor, yersiz taleplerini sürdürmekte ve mahkeme kararlarını spor makamlarına yeni kanıtmış gibi göstermeye çalışmaktadır.
Trabzonspor’un bu yaklaşımı ve Yargıtay’ın şüphelilerden bazıları için kararı iptal etmesi ve 13. Ağır ceza mahkemesinin temyizleri daha önce reddedilen şüpheliler için yeniden yargılama kararı alması da Trabzonspor’un kabul edilmez gerekçesini bugün için geçersiz kılmaktadır.
Şikayet reddedilmeli ve disiplin soruşturması kapatılmalıdır. Gerek Türkiye gerekse İswviçre kanunlarına, gerekse UEFA’nın kural ve yönetmeliklerine göre Trabzonspor’un taleplerinin kabul edilemez olduğu açıktır.
II Gerçekler
1- 26 Nisan 2012 tarihinde tanık ifadeleri alındıktan, şüphelilerle görüşüldükten ve tüm dava dosyası değerlendirildikten sonra TFF Etik komitesi nihai raporunu düzenlemiştir ve bu rapor esasen TFF Yönetim Kurulu için bir istişari mütalaadır.
2- 1 Mayıs 2012 tarihinde TFF Yönetim Kurulu dosyayı Profesyonel Disiplin Kurulu’na sevk etmeye karar vermiştir.
3- 3- 6 Mayıs 2012 tarihinde Disiplin Kurulu kararını vermiştir. Kararda, bazı şahıslar maç sonuçlarını etkilemeye teşebbüs niteliğindeki hareketlerinden dolayı cezalandırılmıştır.
4- 7 Mayıs 2012 tarihinde Disiplin Kurulu kararlarının hem asıl nüshası hem de İngilizce tercümeleri UEFA’ya sunulmuştur.
5- 4 Haziran 2012 tarihinde Tahkim Kurulu, TFF Disiplin Kurulu kararları aleyhine düzenlenen temyiz başvuruları ile ilgili kararını vermiştir. Bu şekilde TFF’nin bağımsız yargı organları disiplin kovuşturmasını tamamlamıştır. Disiplin Kurulunun ihlal iddiaları ile ilgili kararları kesin ve bağlayıcı hale gelmiştir.
6- Tahkim Kurulu kararlarının hem asıl nüshaları hem de İngilizce tercümeleri UEFA’ya sunulmuştur.
7- 02 Temmuz 2012 tarihinde, İstanbul 16. Ağır Ceza mahkemesi, Asliye makamı olarak karar almıştır. Mahkeme 68 şüpheliden 31 tanesinin suçlu olduğuna hükmetmiştir. Bu 31 şahıs arasında altısı için Mahkeme, kararın açıklanmasının ardından erteleme kararı almıştır. Bu durum, belirli bir süre içinde bir cürüm işlememeleri halinde cezalarının kendiliğinden kalkacağı ve belirtilen süre sonuna kadar kararların yürürlüğe sokulmayacağı anlamına gelmektedir.
8- 15 Ağustos 2012 tarihinde Trabzonspor, TFF’te bir dilekçe göndererek İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi kararı sonrasında, daha sonra iptal edilecek olan bu kararda belirtilen maçların sonuçları ile ilgili olarak TFF Müsabaka Yönetmeliğinin ilgili hükümlerinin uygulanmasını talep etmiştir.
9- 9- 1 Kasım 2012 tarihinde Trabzonspor’un dilekçesi TFF Yönetim kurulu tarafından reddedilmiştir. TFF, bu maçlar ile ilgili olarak TFF Disiplin Kurulu ile TFF Tahkim Kurulunun disiplin kararlarının şu gerekçeler ile kesin ve bağlayıcı olduğunu ifade etmiştir: Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasasının 59. Maddesi uyarınca spor idari makamlarının idari ve disiplin kararları sadece zorunlu müdafii temyize tabidir ve bu kararlar kesin ve bağlayıcıdır ve hiçbir yargı makamının önünde yeniden görülemezler.
10- 8 Kasım 2012 tarihinde Trabzonspor, TFF Yönetim Kurulu kararına karşın temyiz başvurusunda bulunmuş ve tahkim kurulu huzurunda TFF kararının iptal edilmesini talep etmiştir.
11- 22 Kasım 2012 tarihinde Tahkim Kurulu temyiz başvurusunu reddetmiş ve TFF Yönetim Kurulu kararını onamıştır. Tahkim Kurulu kararında, bir anayasa maddesi olarak, spor faaliyetlerinin idaresi ve disiplini ile ilgili anlaşmazlıkların zorunlu Tahkim Kurulu tarafından nihai ve hızlı bir şekilde karara bağlanması gerektiği, bu nedenle TFF Tahkim Kurulu kararlarının kesin, bağlayıcı ve Türkiye hukuk düzeninde bağımsız bir yargı makamı olarak en üst hükmü sağladığı belirtilmiştir.
12- 10 Haziran 2013 Tarihinde UEFA, Fenerbahçe hakkında bir disiplin konuşturması başlatmış ve katılmaya hak kazanacağı sonraki 2 UEFA kulüp müsabakasından reddedilmiştir. 28 Ağustos 2013 tarihinde CAS bu kararı onamıştır.
13- 30 Ekim 2013 tarihinde Trabzonspor TFF’ye bir dilekçe daha vererek UEFA ve CAS’ın kararlarının ardından bu maçlarda belirtilen maçların sonuçlarının iptal edilmesin,, Fenerbahçe’nin bu maçlarda aldığı puanların silinmesini ve 2010-11 Spor Toto Süper Lig şampiyonluğunun kendilerine verilmesini talep etmiştir.
14- 15 Kasım 2013 tarihinde TFF yönetim kurulu Trabzonspor’un bu dilekçesini bir önceki başvurudaki gerekçe ile reddetmiştir.
15- TFF yönetim kurulunun bu kararını Trabzonspor 12 Aralık 2013 tarihinde temyize götürmüş ve Tahkim Kurulu bir önceki kararını örnek göstererek bu başvuruyu reddetmiştir.
16- 17 Ocak 2014 tarihinde Yüce Divan(Yargıtay) İstanbul 16. Ağır Ceza mahkemesinin asliye kararı ardından kendisine yapılan temyiz başvuruları ile ilgili kararını almıştır. Yüce Divan, 16 Ağır ceza mahkemesinin 4 şahıs ile ilgili kararını onamış, diğerlerini (yani 20 şahıs için) kaldırmıştır.
17- 16. Ağır Ceza mahkemesinin lağvedilmesi nedeniyle yargı yetkisine sahip olan İstanbul 13. Ağır Ceza mahkemesi yeniden yargılama talepleri hakkında Cumhuriyet Savcısının mütaalasını istemiştir.
18- Yeniden yargılama dilekçelerini inceleyen Cumhuriyet savcısı, 6 Haziran 2014 tarihinde 16. Ağır ceza mahkemesi kararının kendisi için nihai olduğu şahıslardan bazıları ile ilgili yeniden yargılama talebinin kabul etmiştir.
19- 23 Haziran 2014 tarihinde İstanbul 13. Ağır ceza mahkemesi yeniden yargılama talebini sadece yeniden yargılama dilekçesi sunan şahıslar için değil, dilekçe sunmayan diğer sanıklar için de kabul etmiştir. Bu hüküm sonucunda şahıslar için yeni dava görülecek ve bu şahıslar hakkındaki önceki hükümler geçersiz ve hükümsüz hale gelecektir. Başka bir değişle, şike ve şike teşebbüsü için İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararlar bu şahıslar için hukuken geçersiz bir hale gelmiştir.
Türkiye Ligi’ne müdahale edilmesi talebi
UEFA çeşitli acenteleri ve ve medya yolu ile defalarca, futbol konuları ile ilgilenirken üye federasyonların özerkliğine saygı duyacağını belirtmiş ve yönetmeliklerin bu hiyerarşisinde yetki ikmaesi ilkesi, yol gösterici ilke olacaktır ve Uluslararası kurumlar sadece uluslararası veya bazı durumlarda dünya çapında işlemin gerekmesi halinde düzenlemede bulunacaktır.
Türkiye Ligi’ne UEFA Kontrol ve Disiplin Kurulu’nun doğrudan müdahalesinin talep edilmesi kesinlikle absürt bir taleptir. Bu talep ne Türkiye ne de İsviçre kanunlarına göre ne de UEFA’nın kural ve yönetmeliklerine göre geçerli bir bir yasal dayanağa sahip değildir ve ne UEFA ne de Kontrol ve Disiplin Kurulu doğrudan müdahale yetkisine sahip değildir.
UEFa tüzüğü uyarınca ve disiplin yönetmeliği bakımından UEFA disiplin Kurulu sadece ilgili maddelerde belirtilen yaptırımları uygulayabilir. Bir üye federasyona “bir müdahalede” bulunulmasını öngören bir yaptırım olmadığı için Trabzonspor’un talebi reddedilmelidir.
UEFA Disiplin Kurulu’nun bir üye federasyonun lig şampiyonasına müdahalede bulunmasının talep edilmesi yetki ikamesi ilkesi ile çelişmektedir. UEFA Disiplin Kurulu’nun olası bir müdahalesi hem yetki ikamesi ilkesinin çiğnenmesi anlamı taşıyacak hem de yukarıda belirtilen genel hukuk ilkeleri ile çelişecektir…
TRABZONSPOR’UN, 2010-11 SEZONUNDA GERÇEKLEŞEN ŞİKE FAALİYETLERİNDEN YÜKÜMLÜ ŞAHISLARA YAPTIRIM UYGULANMASI TALEBİ.
Trabzonspor şikayetinde aynı zamanda “Türkiye Futbol Ligi 2010-11 sezonunda gerçekleştirilen şike faaliyetlerinden yükümlü şahıslara ve kulüplere yaptırım uygulanması” talebinde bulunmuştur. Kulüplere ve şahıslara yönelik yaptırımlar ile ilgili olarak Fenerbahçe ve Beşiktaş AŞ’nin zaten UEFA Kontrol ve Disiplin Kurulu, UEFA Temyiz Kurulu, ve CAS kararlarına tabi tutulduğunu hatırlatmamız gerekmektedir. Medyada çıkan haberlere göre Fenerbahçe Davası İsviçre Federal Mahkemesi’nde beklemektedir ve Beşiktaş, CAS kararının iptalini talep etmemiştir.
Üstelik bu konu ile ilgili olarak Trabzonspor daha önce sunulmamış yeni ve esaslı gerçekler ve deliller sunmamıştır.
TRABZONSPOR’UN MADDİ VE MANEVİ ZARARLARININ TAZMİN EDİLMESİ VE TRABZONSPOR’UN 2010-11 SEZONUNUN ŞAMPİYONU OLARAK İLAN EDİLMESİ İSTEĞİ.
İddia edilen maddi ve manevi zararlar ile ilgili olarak, UEFA’nın Trabzonspor adına iddia edilen zararlar üzerinden hiçbir yargı yetkisinin bulunmadığını açıkça beyan etmek isteriz.
UEFA tüzüğüne dayalı Yönetmelikler “ kendi uygulama kapmasına giren disiplin suçlarının cezalandırılması ile ilgili temel ve resmi hükümleri içermektedir.”; Dolayısıyla UEFA tazminat talepleri hakkında hüküm veremez.
Bu bağlamda FC Kobenhavn Kulübü’nün bir tazminat talebinin ardından UEFA kontrol ve Disiplin Kurulu 13 Şubat 2014 tarihinde şu karara varmıştır.: “Türkiye Futbol Federasyonu tarafından yanıtın geç verilmesinden kaynaklandığı iddia zararlar, UEFA’nın kendisi hakkında yargı salahiyetine sahip olmadığı, taraftalar arasındaki anlaşmazlıklardır, zira bu bakımdan Kontrol ve Disiplin Kurulu’nun TFF’yi bu zararları ödemeye mahkum etmesini gerektirecek hiçbir kural ihlal edilmemiştir.”
Ayrıca UEFA mali raporuna göre, Trabzonspor UEFA Avrupa Ligleri 2011-12’ye katılarak 23.587.000 Euro UEFA Şampiyonlar Ligi’nden, 675 bin Euro UEFA Avrupa Ligi’nden kazanmıştır. Dolayısıyla söz konusu maddi ve manevi zarara ilişkin bir karara kanunen izin verilemez.
2- UEFA tüzüğü ve bu bakımdan disiplin yönetmelikleri gereği sadece ilgili maddelerde listelenen yaptırımları uygulayabilir.
UEFA Kontrol ve Disiplin Kurulunun sadece bir UEFA müsabakasında UEFA tarafından verilen bir unvanı geri alabileceği açıktır. Ancak, UEFA Disiplin Kurulu tarafından 2010-11 Türkiye Süper Ligi şampiyonu talebi kesinlikle hukuki dayanaktan yoksundur.
Bir üye federasyona kayıtlı bir kulübün şampiyon olarak ilan edilmesini öngören hiçbir yaptırım bulunmadığı için Trabzonspor’un talebi reddedilmelidir.
Bir üye federasyondaki bir takımın UEFA disiplin kurulu tarafından şampiyon ilan edilmesi yetki ikamesi ilkesini ihlal etmekle kalmayacak, aynı zamanda genel hukuk ilkeleri ile de çelişecektir.
SONUÇ:
Açıkça görüldüğü üzere öncelikle selahiyet eksikliği nedeniyle işbu dava reddedilmelidir. UEFA kontrol ve Disiplin Kurulu’ndan Trabzonspor’un şikayetini reddetmesini, dosyayı kapatmasını ve kovuşturmanın tüm yasal masrafının Trabzonspor’dan tahsil edilmesini talep ederiz.
TFF Genel Sekreteri Emre Alkın imzasıyla UEFA Disiplin komitesi Üyesi Emili Garcia'ya gönderilen ifade 11 sayfadan oluşuyor. İşte o belgeler;
BOGDANOVİÇ GELİYOR, BOGDANOVİÇ GİDİYOR.
Fenerbahçe’de Partizan’ın yıldızı Bogdan Bogdanoviç’in transferi artık bitti. Sarı lacivertliler Bojan Bogdanoviç ile ise çalışmak istemiyorlar. Bu nedenle Bojan’ın takımdan ayrılması için duacılar. Bojan Bogdanoviç’in NBA’e gitmesi durumunda açılacak olan bir yabancı kontenjanı ise belki bir oyun kurucu ile belki de bir 4 numara ile doldurulacak. Ancak kesin olan bir şey var. Obradoviç’in gelecek sezon planlarında Bojan Bogdanoviç yok. Ama sözleşmesi olduğu için kalmak isterse çok fazla yapacak bir şey yok.
VE ÖMER ONAN’A JÜBİLE TEKLİFİ
Fenerbahçe’de Ömer Onan’ın durumu ise artık belirlendi. Sarı lacivertliler Ömer Onan’a idari bir görev teklif edecek ve gelecek sezon kadroda düşünmediklerini belirtecekler. Ömer Onan’ın olduğu 2 numaraya, Can Altıntığ ve Serhat Çetin’i alan sarı lacivertliler tecrübeli kaptanlarını gelecek sezon kadroda düşünmüyorlar. Ömer eğer idari kadroda görev yapmak istemezse ve takımdan ayrılmak isterse kendisine teşekkür edilecek ve yollar ayrılacak.
SEMİH ERDEN’İN DURUMU…
Fenerbahçe’nin listesindeki bir diğer isim ise Semih Erden. Ama Semih’in belindeki sakatlık sarı lacivertlileri düşündürüyor. Geçtiğimiz sezon yaklaşık 4 ay forma giyemeyen Semih’in sağlık raporları sarı lacivertliler tarafından incelenecek ve son karar verilecek. Obradoviç, takımda tek yerli uzun olarak Oğuz Savaş kaldığı için bu transfere çok sıcak bakıyor. Ama yine de eğer bir sağlık problemi varsa bu transfere karşı. Şu anda Semih transferine yüzde 50 ihtimal veriliyor.
GENÇLER NE OLACAK?
Berkay Candan’ın geçtiğimiz sezon TED Kolejlilerde gösterdiği performans sarı lacivertlilerin diğer gençlerinin de kiralık gitmesine neden oluyor. Metecan Birsen gelecek sezon Olin Edirne’de oynayacak. Berk Uğurlu ise eğitimi nedeniyle İstanbul’da kalacak. Fenerbahçe Ülker kadrosunda yer alıp almayacağı belli değil. Ancak eğitim yaşamında çok başarılı olan Berk’in Fenerbahçe Ülker’in kadrosunda kalması olası. Bu arada İlkan Karaman da Olin Edirne’ye transfer oldu.
MİRSAD OLİN’İ ALIYOR
Kendi menajerlik şirketini kurduğu için Fenerbahçe Ülker’den ayrılan Mirsad Türkcan, Olin Edirne Kulübü’nü satın almak için girişimlerini sürdürüyor. Mirsad’ın planı bulduğu genç oyuncuları Olin Edirne’ye getirip yetiştirmek ve sonra bu oyuncuları satmak. Ama Olin Edirne’nin borçları nedeniyle bu durum henüz anlaşma ile noktalanmadı. Mirsad’ın bu projesi gerçekleşirse gelecek sezon Olin Edirne ligin ilginç takımlarından bir tanesi olacak.
Fenerbahçe’nin transferi için Roma ile anlaşmasının ardından Salih Uçan akşamüstü saatlerinde Roma'ya uçtu… Salih Uçan, yarın Roma Kulübü tarafından sağlık testlerinden geçirilecek. Eğer sağlık kontrollerinde herhangi bir sıkıntı olmazsa Salih Uçan, Roma tarafından resmi olarak borsaya bildirilecek ve gelecek sezon İtalya’nın sarı kırmızılılarının formasını giyecek. Böylece Salih Uçan, Türk spor tarihinin yurt dışına en pahalı ücretle transfer olan oyuncusu unvanını da ele geçirecek. 20 yaşındaki Salih, yaklaşık 1 yıldır Roma Kulübü tarafından takip ediliyordu. Genç futbolcu için Roma Kulübü devre arasında da 10 milyon Euro teklif etmiş ancak bu teklif Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım tarafından reddedilmişti.
Salih’in transferi için anlaşma hatırlanacağı gibi 10 gün önce sağlanmış ve transfer ilk olarak Hürriyet Gazetesi’nde yer almıştı. Yıldız futbolcu İtalya’da ilk yılında yabancı sayılacağı için Roma kadrosunda mı yer alacağı yoksa ilk yılını kiralık mı geçireceği henüz net değil. Bu konuda kararı Roma kulübü verecek. Salih sağlık kontrollerinde bir sorun olmazsa Roma ile sözleşme imzalayacak ve ardından Türkiye’ye dönecek.
Salih'in, Roma'ya indikten sonra Roma atkısı ile verdiği poz kulübün resmi sitesinden yayınladı.
İkinci önemli not ise sarı lacivertlilerin Stoch’un yıllık ücretini El Ain kulübüne ödetecek olması. Geçtiğimiz dönemlerde kiralık verilen oyuncuların yılık ücretlerinin büyük bölümünü genellikle Fenerbahçe Kulübü ödüyordu. Bu da kulübün uzun zaman sonra ilk kez gözden çıkartılan bir oyuncudan para kazanmasını sağladı.
KADRO NETLEŞMEYE BAŞLADI
Fenerbahçe’de yeni sezon kamp kadrosu ve hazırlıklar netleşmeye başladı. Sarı lacivertliler 14 Temmuz’da Samandıra Can Bartu Tesisleri'nde toplantıktan sonra 15 Temmuz’da Topuk Yaylası’na giderek kampına başlayacak. Sarı lacivertliler burada yaklaşık 10 gün çalıştıktan sonra 31 Temmuz’da İngiltere’de Sheffield United’ın 125. Kuruluş yıl dönümü nedeniyle bir maç yapacak. Bu karşılaşmanın ardından Rotterdam’da Sevilla ile yapılacak hazırlık maçının ardından Beşiktaş, Chelsea ve Fenerbahçe arasında 45 dakikadan oynanacak Soma yararına gerçekleşecek turnuvaya katılacak. Süper Kupa’daki Galatasaray maçına kadar hazırlıklarını İstanbul’da sürdürecek sarı lacivertliler daha sonra bir hazırlık karşılaşması daha yapacaklar.
4 GENÇ FUTBOLCU KAMPA DAVET EDİLDİ
Fenerbahçe’de Topuk Yaylası’nda gerçekleşecek olan kampta Hakan Cinemre, Beykan, Berkaycan ve Semih Ergül de yer alacak. 4 futbolcuyu kampta yakından takip edecek olan teknik patron Ersun Yanal bu oyuncular hakkındaki kararını verecek. Bu 4 oyuncudan en az iki tanesinin takımla birlikte tüm sezon devam edebileceği belirtiliyor. Ayrıca takımdan ayrılması düşünülen Serdar Kesimal de gelecek sezon rotasyon içinde yer alacak. Recep Niyaz’ın durumu ise henüz belirsiz. Ancak genç futbolcunun da kampta olması bekleniyor.
U21 LİGİ’NE GENÇ TRANSFERLER
Bu arada kaldırılan A2 ligi yerine gelecek sezon U21 ligi kurulacak. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın talimatı ile U21 ligi için çalışmalarını sürdürüyor. Bu lig için Anadolu’da gelecek vadeden genç oyuncuların transfer edilmesi bekleniyor. Genç oyuncuları direkt A takım yerine önce U21 liginde deneyecek olan sarı lacivertliler yeni Salih’ler bulmaya çalışacaklar. Bu arada A2 takım oyuncusu İbrahim Serdar Aydın da gelecek sezon Karabükspor forması giyecek…