Güncelleme Tarihi:
BAZI futbolcular 2010 Dünya Kupası’nda forma giyebilmek için köprüden önceki son çıkışa girdiler transfer döneminde. Ve bu futbolcuların birçoğu “Gidiş-dönüş” anlamına gelen kiralanma formülünde buldular çareyi.
Kulüp değiştiren oyuncuların hemen hemen hepsi Dünya Kupası hayaline karşılık en az bir bedel ödemek zorunda kaldılar. Önce en zararlı çıkan isimlerden başlarsak hiç kuşkusuz Luca Toni kafaya oynar. Van Gaal’ın şans vermediği İtalyan, Bayern Münih’ten Roma’ya kiralandı. İtalya Milli Takımı uçağındaki yeri için Afrika biletini almayı hedefliyor ve Lippi’nin gözlüklerini aşıp gözüne girmek için ödediği bedel; 600 bin Euro. Çünkü Luca, Roma’da 6 ay için 1.8 milyon Euro alacak ve bu rakam Bayern Münih’teki 6 aylık ücretinden 600 bin Euro daha az.
Yine de herkes Luca Toni kadar bonkör değil, çünkü onun kadar kazanmıyorlar. Ama kaybettikleri başka şeyler var. Mesela Theofanis Gekas. Leverkusen’de Kiessling ve Eren Derdiyok’un arkasında 3. tercih olan ve forma şansı bulamayan Yunan santrfor, Afrika hayalini yeşertmek için çok daha mütevazi bir takım olan Hertha’ya geçti. Leverkusen’de kalıp liderlik ve Şampiyonlar Ligi bileti için mücadele etmek yerine Hertha’nın ligde kalma savaşına ortak olacak.
Muradına erenler
Avrupa’dan Afrika’ya iç geçirerek bakan ve elini çabuk tutmaya çalışan başka isimler de var. Hamburg’a giden Ruud Van Nistelrooy, Arsenal’dan Everton’a kiralanan İsviçreli Senderos, Manchester City’ye geçen Patrick Vieria. Diğer iki isim ise benzerlik taşıyor; Freddy Adu ve Robinho. Yeni Pele diye lanse edilen ama hiçbir zaman bekleneni veremeyen Adu, ABD Teknik Direktörü Bob Bradley’in gönlünü çalmak için Yunanistan sapağına girip Aris’i tercih etti. Robinho da günlerce Santos’la anıldı ve sonunda iki taraf da muradına erdi. Vila Belmira Stadı’na gelen binlerce taraftarı, geçmiş yıllarda Robinho için “Onu seyrederken kendimi görüyorum” diyen Pele’yle el ele selamladı.
Bir de tersine gidenler var
HERKES akın akın transfer oluyormuş gibi görünüyor şu sıralar. Ve Dünya Kupası biletinin gerçekten çok ağır bir bedeli var bazıları için. Çünkü transferini erteleyen isimler de sabırsızlıkla turnuvanın bitmesini ve önüne gelen teklifleri görüp değerlendirmeyi bekliyor. Napoli’de forması garanti olan Hamsik birçok teklifi erteledi. Chelsea, Barcelona ve Liverpool gibi kulüplere evet deyip forma şansı bulamama ihtimali vardı Slovak yıldız için. Hamsik’in durumunu paylaşan diğer iki isim de Sergio Agüero ve Franck Ribery.
Kısacası, her futbolcunun hayali olan Milli Takım forması şimdi daha ulaşılmaz ve değerli. 2010 Dünya Kupası, 11 Haziran 2010’da Güney Afrika ve Meksika maçıyla başlıyor. O gün, bu bedellerin karşılığını alma sırası bu kez futbolculara gelecek ve esas transfer savaşı da turnuva bittikten sonra başlayacak. Şimdi herkes o ilk düdüğü bekliyor, elbette Afrika dahil.
G.Saray Türkiye destekçisi
TÜRKİYE’de de iki kulüp Dünya Kupası fırsatını iyi değerlendirdi; Galatasaray ve Ankaragücü. Meksikalı Dos Santos, Brezilyalı Jo ve Avustralyalı Lucas Neill gibi üç önemli ismi “İngiltere’den sevgilerle” diyerek Galatasaray’a ve Türk futboluna armağan eden Haldun Üstünel, ileride bu oyuncuların çok duasını alabilir. Ankaragücü ise Slovak Vittek, Sapara, Fransız Rothen ve Kamerunlu Geremi transferleriyle “Mazlumun yanında biz de varız” dedi ve en az bu dört oyuncu kadar kendisi de büyük güç kazandı.