Güncelleme Tarihi:
Hull City'yi Premier Lig'de görmeyi arzuladığını kaydeden Acun Ilıcalı, bu hedef doğrultusunda takıma önemli oyuncular katacaklarını belirtirken İngiliz basınına transferden, kulübü satın alma sürecine kadar birçok konuda açıklamalarda bulundu.
"ÇILGINCA BİR TEKLİF ALMIŞTIM AMA REDDETTİM"
Lewis Potter için çılgın bir teklif aldıklarını ancak kabul etmediklerini söyleyen Acun Ilıcalı, "Bir ülkeden ağırlıklı olarak transfer yapmak iyi bir model belki de. 500 milyon poundunuz varsa, o ülkenin 4-5 yıldızını alabilirsiniz. Biz henüz o seviyede değiliz. Finansal olarak iyiyiz ama harcayacağımız para sınırı var. Biz de doğru oyuncular için harcayacağız. Bence Championship'in en iyi oyuncularından bir tanesi. Orada Potter var ama geri kalanında keskin bir kalite eksikliği var. Orada birbirine uyan parçaları dünyanın her yerinden bulacağız. Türkiye'nin büyük kulüpleriyle iyi ilişkilerim var ama bence sadece bu yöne bakarsam dünyadaki diğer fırsatları kaçırabilirim. Bence başarı tüm kalbiyle oynayan oyuncular sayesinde gelir. Keane - Lewis Potter, tüm kalbiyle oynayan ve enerjisiyle oynuyor. Gelecek yıl için onunla konuşacağım. Aslında, ara transferde Potter için çılgınca bir teklif almıştım ama reddettim. Championship'te kalmamızın mimarlarından biridir. Gelecek sezon, benim hedefim onu yine tutmak. Tüm kariyerim boyunca, istemediği işi kimseye yaptırmadım. Benim için doğru yol 'Sözleşmen var, kalacaksın, yapacaksın' şeklinde olmadı." diye konuştu.
ŞOTA ARVELADZE'Yİ SEÇME NEDENİ...
Şota Arveladze'yi hücum futbolunu benimseyen bir teknik adam olduğu için takımın başına getirdiğini belirten Ilıcalı, "Ben hücum futbolu oynayan takımları severim. Bu yüzden Şota Arveladze'yi buraya getirdim. Onun da futbol felsefesinde hücum vardı. Onunla birlikte hücumcu bir takım kuracağız. 8 transfer yapacağız. Geniş bir kadro olacak. Son dönemde çok fazla transfer yapılmadığı için altyapı oyuncuları fazlaca şans bulmuşlar. Gelecek sezon da bunu yapacak mısınız derseniz bu kolay değil. Çünkü Premier Lig'e çıkmak istiyoruz. Bu yüzden iyi bilinen, kariyerli, tecrübeli oyuncuları transfer etmeliyiz." dedi.
ALİ KOÇ "DEĞECEK Mİ?" DEDİ
Bu yılki hedeflerinin Championship'te kalmak olduğunu kaydeden Acun Ilıcalı, kulübü satın alırken Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ile arasında geçen konuşmayı da aktarırken "Bu yıl hedefimiz Championship'te kalmak. Allah'a şükür ki bu hedefin 1-2 adım ötesindeyiz. Bu kulübü satın alırken küme düşme hattından yalnızca 4 puan uzaktaydık. Büyük bir tehlike vardı. Fenerbahçe Başkanı Ali Koç bana sordu. 'Kulüp küme düşerse bu kadar vereceğin paraya değecek mi? Değmeyecek. Peki takım yine küme düşerse ne yapacaksın? Bunu hiçbir zaman düşünmedim dedim.' Ben tüm hayatımda pozitiftim, başarım bu pozitiflikten geliyor. Ben hep yukarıya bakarım. Bence çocuklar her maç savaşarak, her şeylerini vererek kümede kalacaklar. Gelecek yıl bizim yılımız olacak. Bazı şeylerin sözünü veremeyiz. Transferleri yapacağız ama garanti yok. Paris Saint-Germain tüm dünyayı satın aldı ama Şampiyonlar Ligi'nde istediği başarıyı elde edemedi. Tüm düşüncemiz, ilk 6'ya girmek üzerine olacak" ifadelerini kullandı.
GOLCÜ TERCİHİ TECRÜBELİ VE İSTİKRARLI
Tecrübeli bir forvet alacaklarını ve toplamda 8-10 oyuncuya ihtiyaçları olduğunu söyleyen Ilıcalı, "Bir forvet alacağız. İstikrarsız bir forvet olmayacak. Genç olmayacak. 20-24 yaş arası biri olmayacak. 3-4 yıllık bir kariyere kesin olarak güvenemem. 28-30 yaş arası olacak. Gol yetenekleri çok iyi olacak. Sözleşmesi biten 8 oyuncuyu bırakmayacağız, bazılarını tutacağız belki de. Bu yaz 8-10 oyuncu alacağız. Bazıları başarıya aç, bazıları tecrübeli, bazıları genç olacak." sözleriyle transferde hedeflerini açıkladı.
"BEŞİKTAŞ'IN ÖNEMLİ OYUNCULARIYLA YAKIN İLİŞKİM VARDI"
Muhabirliği döneminde birçok futbolcuyla dostluk kurduğunu ve güvenlerini kazandığını anlatan Ilıcalı, "Ben medya sektöründen geliyorum. Muhabir olarak başladım. Popüler insanlarla bağlantılar kurmaya başladım. Her zaman güvenilir biriydim. Güvenilir olduğum zaman bana sırlar vermeye başladılar. Daha fazla güvenilir olunca daha fazla sır vermeye başladılar. Türkiye'nin sır bankası gibi biri oldum. Bazı örnekleri anlatsam 'Başka bir gezegenden mi geliyorsun?' dersiniz. Ben bir Fenerbahçe taraftarıyım ama Beşiktaş muhabiriydim ve Beşiktaş'ın önemli oyuncularıyla yakın ilişkim vardı. Oyunculardan biri Daniel Amokachi'ydi. Everton'dan gelmişti ve sadece benimle konuşuyordu. Başka hiç kimseye konuşmuyordu. Güçlü bir ilişkimiz vardı. Teknik direktör bile bazen beni arayıp 'Amokachi nerede?' diye sorardı." diye konuştu.
DERBİYE 2 SAAT KALA GETİRDİLER, FENERBAHÇE'YE GOL ATTI
Beşiktaş'ta oynadığı dönemde Nijeryalı futbolcu Amokachi ile ilginç bir anı yaşadığı kaydeden Ilıcalı, yaşananları şöyle anlattı:
"Bir gün Nijerya Milli Takımı'na gitti ve geri gelmedi. Teknik direktör beni aradı, 'Nerede?' dedi. O zamanlar cep telefonları yoktu, sabit hatlar vardı. Amokachi'nin numarası sadece bende vardı. Aradım, 'Perşembe günü geleceğim' dedi. Pazar günü ise Beşiktaş'ın Fenerbahçe ile derbi maçı vardı. Cuma günü tekrar aradım, 'Neredesin kardeşim?' dedim. 'Cumartesi geleceğim' dedi. Sonra dönüp teknik direktöre söyledim. Maç günü, pazar günü geldi. Saat 12 gibiydi. Bana dedi ki 'Ben İngiltere'deyim, uçağı kaçırdım', ben de 'Bugün derbi günü kardeşim' dedim. Düşünmeye başladım, Fenerbahçe taraftarıyım. Beşiktaş'a dersem ki Amokachi şu an bu havaalanında, özel jet gönderirler. Onlara söylemezsem Amokachi derbide oynayamaz. 1.5 saat düşündüm. 'Acun paranı Beşiktaş'tan kazanıyorsun. Bu senin için iyi olmaz. Muhabiri olduğun takıma zarar veremezsin. Uyar onları' dedim. Beşiktaş Asbaşkanı Aydın Ayaydın'ı aradım. Amokachi'nin numarası bu, özel jet gönderirseniz alırsınız dedim. Gönderdiler ve maça 2 saat kala getirdiler. İnanılmazdı. Polis arabasıyla havalimanından stadyuma yetişebildi. Derbinin 20. dakikasında Fenerbahçe'ye gol attı Amokachi. Tribündeydim. Halimi anlayacak da kimse yoktu."