Güncelleme Tarihi:
Beşiktaş Teknik Direktörü Abdullah Avcı, Ümraniye Nevzat Demir Tesisleri'nde siyah-beyazlıları takip eden basın mensuplarıyla sohbet toplantısı gerçekleştirdi. Avcı, birçok konuda samimi açıklamalarda bulundu.
Transfer döneminde kadroya katılan isimler hakkında kulüple düşüncelerinin örtüştüğünü ifade eden Abdullah Avcı, "Dünyada herkes sol ayaklı stoper arıyor. Villarreal de 20 yaşında bir oyuncu yetiştirdiği için Ruiz'in ayrılmasına izin verdi. Kulüple düşüncelerimiz de örtüştü, sonrasında kadromuza kattık. Elneny datacılar tarafından da takip edilen bir isimdi. Arsenal'in kondisyoneri, benim milli takımdaki kondisyonerimdi. Futbolcuların hepsinde isimleri ben verdim. Bazen öncelikler değişebiliyor. Ruiz izlediğimiz oyunculardan biriydi. İlk sırada Werder Bremen'in sol stoperi vardı; Niklas Moisander. Ona da kaptanlık verdiler ve takımda kaldı. Dediğim gibi bulmak kolay değil. Bu işe oyuncu üstünden bakılmamalı. Organizasyon ve takıma vereceği katkı açısından da değerlendirilmeli" diye konuştu.
"TAKIMDA MAAŞ VE YAŞ ORTALAMASI DÜŞTÜ"
Takımda maaş ve yaş ortalamasının düştüğüne dikkat çeken Avcı, "Oyunculara yüksek para verip, bu oyuncu her şeyi yapacak demek olmaz. Takımda bu sezon maaş ve yaş ortalaması düştü. Bazı oyuncularda birkaç mevkii de oynama özelliği var. Örneğin; Douglas. Bekte, kenarda ve sağ içte oynamış bir isim. Hatta daha önce altyapılarda, 10 numarada görev almış birisi. Caner bunlardan bir tanesi. Oyuncu birkaç mevkide oynuyorsa hoca bayılır. Mesela Caner Erkin. Sol önde başladı. Ben onu sol iç oynattım. Beşiktaş'ta sol bekte oynadı. Beşiktaş'ta uzun boylu santrfor konuşuldu. Bazılarının sakatlığı vardı, olmadı. Alıp Beşiktaş'ı zarara sokmak mı? Risk alabileceğin oyuncular var. Sakatlığı olan vardı. Bir tanesi geçen sezon oynamamış. Bir tanesini iki kez çapraz bağları kopmuştu. Şimdi maçları takip ediyorsunuz. Bize ne lazım? Topu içeri atacak birisi, Diaby öyle bir oyuncu. Daha önce bana karşı oynadı. İleri uçta da oynayabiliyor. Kenarda da adam eksiltme özelliği var. Yetenekli ve problem çözücü oyuncular lazım. Mali Milli Takımı'nın kaptanı" ifadelerini kullandı.
Siyah-beyazlı ekibin önemli oyuncularından Dorukhan Toköz ile ilgili de konuşan Avcı, "Dorukhan daha önce Atiba ile yan yana oynuyordu. Şimdi ben Dorukhan'ı 8 metre öne koydum. Başka bir oyun oynarken, bu sezon daha farklı oynuyor" dedi.
"GÜVEN ÖNEMLİ BİR POTANSİYEL"
Genç futbolcu Güven Yalçın'ın bir potansiyel olduğunu belirten Avcı, "Yarım sezondur burada. Beşiktaş'ta oynamak kolay değil. Güven'in kenarda oynama özelliği var. Geçen maçlarda iki pozisyona girdi. Gol yapsa oyunu daha da başka oynayacaktı. Burak daha başka bir oyuncu. Umut Nayir ise tam olarak Güven'in önüne koyacağımız bir oyuncu değil. Burak Yılmaz da takıma döndüğü zaman kaçıracak. Ceza sahası içerisinde çözüm üretmek sanattır. Golcülük kolay değil. Şimdi değnekleri attı. Yürüyüşlere başladı, iyi gidiyor. Önümüzdeki hafta sonuna doğru, süre alacak mı, sonradan mı girecek, maça mı başlayacak; karar vereceğiz" diye konuştu.
Takımdaki sakat oyuncuların durumu hakkında da bilgi veren Avcı, "Atiba, pazartesi gününden itibaren takımla çalışmalara başlayacak. Oğuzhan'ın da hafta ortasında çalışmalara başlamasını bekliyoruz" dedi.
"O DA GELSİN, BU DA GELSİN OLMUYOR, BÜTÇEYE DE BAKMAK GEREKİYOR"
Forvet transferi hakkında da değerlendirmelerde bulunan tecrübeli teknik adam, "Burak'ın sakatlığını kimse beklemezdi. Transfer konusunda bütçeye de bakmak gerekiyor. O da gelsin, bu da gelsin olmuyor. Daha sonra alınan oyuncuları göndermek için kulüpler daha fazla para harcıyor. Burak senelerdir haftada 3 maç oynuyor. Bazen vücut beni dinlendir, diyebiliyor. Filmleri çekildi, sonuçlar iyi gözüküyor" diye konuştu.
"UZUN ORTA YAPMAK, KARANLIĞA TOP ATMAK GİBİ"
Takımda değişen oyun felsefesi hakkında da bilgiler veren Avcı, "Hedefsiz ortalar, size doğru kolay geçişler sağlar. Uzun atılan topların ardından 60-70 metre geriye koşmak zorunda kalabilirsiniz. Uzun orta yapmak, karanlığa top atmak gibi. Bazen sadece 1 kişiye atıyorsunuz. Örneğin, Beşiktaş geçen sene Antalya maçında 56 orta yapmış. Ancak sahadan 3-2 mağlup ayrıldı" şeklinde konuştu.
"BEŞİKTAŞ'IN QUARESMA İLE HEM AŞKI HEM DE BİR ÇATIŞMASI VAR"
Abdullah Avcı, transfer döneminin son günlerinde takımdan ayrılan Ricardo Quaresma ile ilgili ise şunları söyledi:
"Beşiktaş ile Quaresma arasında hem aşk hem de bir çatışma var. Takımdan ayrılmasının benle ilgisi yok. İmza attığım gün haber çıktı; hoca, Necip, Lens ve Quaresma'yı takımda istemiyor diye. Kendilerini aradım ve böyle bir şey olmadığını söyledim. Quaresma'yı Göztepe maçımda teknik bir kararla oynatmadım."
"YETENEKLİ OYUNCUYA SAPKA ÇIKARTIRIZ"
Yetenekli oyunculara şapka çıkarttığını ancak futbolcunun sistemi dahil edilmesinden yana olduğunu belirten Avcı, "Yetenekli oyuncuya şapka çıkartırız. Ancak onu oyun sistemine dahil ederiz. Sisteme uymuyorsa dışarıda kalır. İsim olsun ama sisteme de girsin. Sistem, organizasyon, oyuncu iletişimi çok önemli. Geçtiğimiz sezon mesela, Bursaspor maçı öncesinde 6 - 6.5 saat toplantı yaptık. Ben hayatımda 10 saat uyumadım. Ertesi gün beni toplantı odasında uyandırdılar. İletişim her şeyin başı" ifadelerini kullandı.
"BAŞAKŞEHİR'DEN HERHANGİ BİR OYUNCUYA TALİP OLMADIM"
Abdullah Avcı, transfer döneminde Volkan Babacan, Edin Visca gibi isimlerle çıkan haberler için ise "Ben Başakşehir'den herhangi bir oyuncuya talip olmadım" dedi.
"LEMİNA ORTADA YOKTU"
Transfer döneminde adı Beşiktaş ile anılan ancak daha sonra Galatasaray'a transfer olan Lemina ile ilgili de konuşan Avcı, "Atiba; önemli, büyük bir oyuncu. 35-36 yaşında olmasına rağmen sistemin önemli bir oyuncusu. Ben orada Oğuzhan'ı kullanıyorum. Transfer döneminde 6 numara mı, 8 numara mı alacağız diye konuştu. O arada Lemina ismi geldi. O da 6-8 arası oynayan bir oyuncu. O anda ortada yoktu. Takımında değildi. Biz de o ara Elneny'i aldı. Elneny de geçen sezon Arsenal'de 30 maç oynamış bir oyuncu. O mevkinin oyuncusu" açıklamasında bulundu.
"LLORENTE İSMİ GÜNDEME GELDİ"
Llorente isminin de gündeme geldiğini belirten Avcı, yüksek rakamlar nedeniyle transferin gerçekleşmediğini belirtti.
"LENS İYİ NİYETLİ BİR OYUNCU"
Lens'in iyi niyetli bir oyuncu olduğunu belirten Avcı, "Lens iyi niyetli bir oyuncu. Şimdi orada seçeneklerimiz çoğaldı. Maksimum verim almaya çalışıyorum. Yeni transferlerde en fazla umut veren oyuncu Boyd'du. Şimdi bir özgüven kaybı yaşıyor. Gol veya asist yaparsa kendine gelecek. Lens geniş alanda ortaya çıkıyordu. Biz şimdi rakip sahada, daha dar alanda oynuyoruz. Belki bundan sonra öne geçtiğimiz maçlarda alırız. Çok kuvvetli, özellikleri olan bir futbolcu" şeklinde konuştu.
"TARAFTAR İNANILMAZ DESTEK VERİYOR"
Beşiktaş taraftarının tutkusuna dikkat çeken Abdullah Avcı, "Doğru mesajı vermek gerekiyor. En başında bizim yolumuz başa diye bir mottoyla yola çıkmıştı. Seyirci; tutkulu, duygulu. Kampta 700 kilometre yol gelip, 7 saat otelinde önünde bekleyenler vardı. Taraftarlar önemli. Burayı ayakta tutan onlar. Son 2 maçta da inanılmaz destek oldular. Performanstan mutlular. Daha önce de söylemiştik. Zaman değil, destek istiyoruz diye. Şu ana kadar aldım, inanılmaz destek veriyorlar. Hayatımda da çok şey değişti. İnanılmazlar. Bana olan saygı, beklentileri inanılmaz hissettiriyor. Bana inanmışlar, bu da benim üstümde güzel bir baskı oluşturuyor" ifadelerini kullandı.
Geçen sezon Başakşehir'in başındayken deplasmanda oynadıkları Avrupa Ligi maçında rotasyona gitmesi sorulan Avcı, şöyle yanıt verdi:
"Ligin 9'uncu haftasıydı. Yani şampiyonluk maçı değildi. O sene Avrupa'da Beşiktaş'tan sonra en çok puan kazanan takım Başakşehir'di. Maç öncesinde ölçümleri yaptık. Antrenman sürelerini bile onlara göre hazırlıyoruz. Visca hastaydı, havaalanında dönecekti. Hoffenheim ise Almanya'da 1'inci bölgede en fazla topa sahip olan takım. Benim de 4-4-2 oynamam lazım dedim, 1'inci bölgede baskı yapabilmek için. Battal ve Mevlüt ile oynadım. Şimdi Mevlüt'ü Fenerbahçe aldı. O maçta savunma aynıydı" dedi.
"AYRILAN HERKES DÖNMEK İSTEDİ"
Önceliği takım içinde paraların ödenmesine verdiklerini belirten Avcı şu ifadelerini kullandı:
"Gidenler de parasını geç de olsa alıyorlar. Geldiğimizde önce içeriyi mutlu edelim dedim. Bunu halletmeden bonservisle oyuncu alırsak, sıkıntı olabilirdi. Şimdi kimsenin alacağı yok. Buradan ayrılan herkes dönmek istedi. Gücü, parası, rengi, seyircisi değerli bir takım. Oyuncu da kıymetini biliyor."
"BÜYÜK AŞKLAR BÖYLE BAŞLIYOR"
Daha önce Başakşehir'in başındayken Beşiktaş taraftarının kendisine olan tepkisine de değinen Avcı, "Büyük aşklar böyle başlıyor. Bana hiç küfür etmediler. Bu bir şarkı, besteydi. Başakşehir'de topu oyunda tutma oranımız 60-65 dakikaydı. Şimdi o burada da olacak. O tepkiyi ilk duyduğumda şaşırmış, üzülmüştüm. Sonra baktım ki küfür yok, hakaret yok" dedi.
"HASİÇ YETENEKLİ BİR OYUNCU"
Takımdaki genç oyuncuların durumuna değinen Avcı, "Muhayer buraya transfer olarak geldi. Kartal var. Belki Göztepe maçında oyuna alabilirdim. Top kaybını az yapan bir oyuncu. Erdem var, Rıdvan düzgün bir oyuncu. Bu işi, oyunu biliyor. Ancak maç oynamaya ihtiyacı var. Kaleciler var. Hasiç yetenekli bir oyuncu. Klasik 10 numara özellikleri taşıyor. 8 numaraya evrilebilir. Bir şey hissettiriyor" diye konuştu.
"ORKAN'IN KARAR VERMEYLE İLGİLİ SIKINTILAR VAR"
Abdullah Avcı, Orkan Çınar ile ilgili ise şöyle konuştu:
"Orkan'ı Almanya'dan tanıyorum. Yetenekli. Ancak karar vermeyle ilgili sıkıntıları var. Antrenörlerle çalışıyor. Antrenmanlarda attığı golleri görseniz..."
"OĞUZHAN GEÇEN HAFTA TAM İSTEDİĞİM GİBİ OYNADI"
Son 2 sezondur düşüşte olan ancak bu sezon tekrardan yükselişe geçmeye başlayan Oğuzhan Özyakup ile ilgili de konuşan Avcı, "Buraya geldiğinde Oğuzhan milli takımdaydı. Aradım konuştum. Antrenmanlara başlamadan önce görüşmelerimizi gerçekleştirdik. Potansiyeli yüksek. Beşiktaş'a transferinde ben de vardım. A Milli Takım'a alıp, oynattım. Sürecin başka olacağını anlattım. Oyun aklı yüksek. Geçen hafta istediğim gibi oynadı. Topa değmeden yaptığı işler benim için değerliydi. Oğuzhan yabancı birisi olsa kaç paraya alabilirdiniz ?" dedi.
"İNŞALLAH ŞENOL HOCA GİBİ OLURUM"
Şenol Güneş'in Beşiktaş'ın başına geçene kadar şampiyon olmadığının hatırlatılması üzerine ise Avcı, "İnşallah ben de Şenol Hoca gibi olurum" yorumunu yaptı.
"TAKIM HEM İYİ OYNAYACAK HEM DE SONUÇ ALACAK"
Avcı sözlerini şöyle bitirdi:
"Takım hem iyi oynayacak hem sonuç alacak. Sadece kupa için değil, kupa alsan da almasan da konuşuluyor. Senin burada ne bıraktığın önemli. Kupa alırsak tabii ki daha iyi olacak"