Aaaaaaa! Dice-Kayek Türkiye'de defile yapıyor

Yoksa siz orayı görmediniz mi?Borusan Oto Ä°stinye'den söz ediyorum.Ben de zaten külüstür arabasını deÄŸiÅŸtirmek için uzun süredir paralarını ütüleyerek yastık altında saklayan Nalan'ın sayesinde gördüm. GerçekleÅŸtirdi hayalini inanılmaz ÅŸeker bir otomobili var ÅŸimdi... Vay be, burası da neresi oldum. Türkiye'de mi yani? O kadar güzel yani! Resmen ortadan bıçakla kesilmiÅŸ yarım portakal dikmiÅŸler oraya. Ama camdan. Çok çok etkileyici. Bir ÅŸeffaflık, ÅŸeffaflık. Öyle bir yerde çalışmak isterdim, öyle bir yerde sürekli şık dolanmak isterdim. Ayıptır söylemesi kadınsı bir yer. Ve bingo! Kadın hükümranlığı sürüyormuÅŸ orada. Gazeteciyim ya, sordum, soruÅŸturdum. Borusan Otomotiv Ä°cra Komitesi BaÅŸkanı bir kadın, adı Müşerref Ä°lpars. Sonra, o ÅŸahane binanın Genel Müdürü de bir kadın, adı AyÅŸe Öktem. Otomotiv sektöründe bu kadar üst düzey iki kadının olması hoÅŸuma gitti. Yonca Ebüzziya da Borusan Otomotiv'in Marka Elçisi. Bu titri önce anlayamadım ama sonra durumu çaktım: Sanatsal aktiviteler yapılacak orada, sergiler, defileler, konserler vesaireler... Bu muhteÅŸem binanın açılışı Pazartesi günü... MuhteÅŸem bir defileyle baÅŸlıyor... Ardından da Sertap Erener, dudak uçuklatacak dijital bir konser patlatıyor...AyÅŸe-Ece Ege, yani Dice Kayek Türkiye'de ilk kez bir defile gerçekleÅŸtiriyor. Yanda okuyacağınız röportajın münasebeti budur yani. Münasebetin sanayi ayağı BMW'nin 7 serisinin sunumu. BMW markasıyla Dice Kayek markası ele ele karşımızda. Biz de isterdik Nalan'la bu acayip BMW'lerden birine sahip olmayı. Ama yastık altında biriktirip ütülediÄŸimiz paralar ancak bir Mini Cooper'a yetti...Artık Paris'te gelecek arayan 2 yetenekli Türk modacısı deÄŸilsiniz. Daha fazlası oldunuz...- Valla öyle oldu. Resmen Dice Kayek için saçımızı süpürge ettik! Ama epey de yol katettik. Markamızı, Afrika'dan Avustralya'ya, Japonya'dan Amerika'ya kadar neredeyse duymayan kalmadı. 3 hafta önce Kore'deydik mesela. Defile yaptık orada. Ece'ye biri tuvalette ‘‘Siz Dice Kayek'siniz deÄŸil mi?’’ demiÅŸ. Acayip sevindik. UzakdoÄŸu'da bir tuvalette rastladığınız biri markanızı biliyorsa, yırtmışsınız demektir!Dünyanın kabul ettiÄŸi bir marka mısınız, yoksa daha çok Avrupa'yla sınırlı bir marka mı?- Ukalalık etmek istemem ama birincisi. Dünya markasıyız yani. Ama nerede olursak olalım, Türk'lükle bir baÄŸlantımızı kuruyorlar. Yani özümüzü kaybetmeden dünya markası olmayı becerdik, hatta markamızı bunun üzerine inÅŸa ettik...Yeni line'ınız Dice'nin, Dice Kayek'ten farkı ne?- Daha funky, daha genç. Hippilik ve şıklık bir arada. Japon ve Koreli kızlar çok sevdi. Uzak DoÄŸu maceramız anlı ÅŸanlı geçti...Dice Kayek'in pabucu dama mı atıldı yani?- Deli misin? O çok ağırlığı olan şık ve elegan bir marka...Ve tabii siz iki kardeÅŸ eskisinden daha fazla para kazanıyorsunuz...- Hmm o konuda yorum yok. ‘‘Daha fazla da harcıyorsunuz deÄŸil mi?’’ diye sorsana! Cevap ‘‘Evet’’. Hálá Paris'teki aynı evde mi oturuyorsunuz?- Oradan anlayabilirsin, çok da kazanamadık. Evet, senin geldiÄŸin ev...Hálá evlenmediniz mi?- Hayır.O zaman siz artık evde kaldınız!- Sokakta kaldık demek daha doÄŸru! Çalışmaktan eve giremiyoruz ki, evde kalalım...Anneniz üzülmüyor mu, ‘‘Vah benim kızlarıma...’’ demiyor mu?- Yok, umudu kesti. Artık vıdı vıdılanmıyor. ‘‘Böyle hayatlar da varmış’’ diyor. Elin Paris'in de mi öleceksiniz?- Aman yok! Ä°stemiyorum Fransa'da ölmek. Cenazeyi filan getirmek zor olur. Ece'ye diyorum zaten, ‘‘Başıma bir ÅŸey gelirse, sakın beni buralarda bırakayım deme’’...Hangi sıklıkta kavga ediyorsunuz?- Biz mi? O oooooo, çok sık! Birlikte çalışıyorsun, birlikte yaşıyorsun... BaÅŸka türlüsü mümkün mü AllahaÅŸkına?YURTDIÅžINDAKÄ° MODACI TÃœRKLERRıfat Özbek, Hüseyin ÇaÄŸlayan, Atıl KutoÄŸlu ve siz ikiniz. Nasıl bir kıyaslama yaparsınız?- Valla, çok ayrı herkesin tarzı. Hüseyin, kavramsal moda yapıyor. Çok enteresan bir felsefesi var. Ve o felsefesi içinde hem defilesini hem de line'ını gerçekleÅŸtiriyor. On üzerinden kaç verirsiniz ÇaÄŸlayan'a?- Bana düşmez ama yaratıcılığı için 10 üzerinden 10. Hüseyin, baÅŸka. O modacı filan deÄŸil, felsefeci aslında. Modaya felsefe sokuyor. Bir yenilik. Rıfat, ÅŸimdi fiilen yapmıyor ama yaptığı zamanlar o da muazzam bir yenilikti. Türk motiflerinden esinlenen ilk odur. Modaya etnik bir ÅŸeyler kattı. Atıl da öyle. Ve Atıl'ın çok güzel bir özelliÄŸi daha var, o da inanılmaz iyi bir PR yeteneÄŸinin olması...Ä°MAJ OLARAK ULAÅžILMAZIZ PARA OLARAK DEĞİLÄ°ki gün sonraki Türkiye'deki ilk defileniz. Niye diÄŸer defile tekliflerini reddettiniz de, söz konusu BMW olunca ‘‘Tamam!’’ dediniz?- Çünkü kendi markamıza uygun gördük...Ä°yi de ne tür paralellikler kurdunuz?- BMW de Dice Kayek gibi şık ve elegan. Ve tabii BMW'nin 7 serisini çok beÄŸendik.Ford olsa ‘‘Hayır’’ mı derdiniz yani.- Kabalık etmek istemem ama hayır diyeceÄŸimiz markalar vardı. Türkiye'de bir ÅŸey yapmak istiyorduk. Herkes ‘‘Kendi memleketinizde niçin bir defile yapmıyorsunuz?’’ diyordu, hatta bize kızıyordu. Peki çok mu para verdiler?- Yooo. Alakası yok. Ä°sterdik tabii, o ayrı...Hiç BMW'niz oldu mu?- Hayır ama bu 7 serisini görünce keÅŸke dedik. Design'ı yeter ve müthiÅŸ detayları var...Bu detaylara uygun kıyafetler mi tasarladınız?- Evet. Ama süpriz. Söylersem keyfi kaçar. Defileyi izlemeye gelenler, görecekler. Ve tabii esas olarak son defilemiz Pera'yı izleyecekler.BMW'nin bu yeni serisi çok ulaşılmaz bir otomobil. Dice Kayek de öyle mi?- Hayıııır! Ä°maj olarak evet, para olarak deÄŸil. Artık iÅŸimiz o kadar zor ki. Moda da bir kriz içinde, üstelik dünyanın her yerinde. Ancak imajı yüksek ama fiyatı eriÅŸilebilir ÅŸeyler yapabilirsen ayakta kalabilirsin...Bu konuÅŸtuklarımızı okuyup ‘‘Gideyim de, Dice Kayek koleksiyonuna bir bakayım’’ diyenler nerede görebilecek ürünlerinizi?- Maalesef Türkiye'de bulamayacaklar. Yapmak istiyoruz, talep de var, ÅŸu anda limitli satılıyor. Ä°nÅŸallah önümüzdeki günlerde...Modada neler demodeDünyada modada neler oluyor?- HerÅŸey oluyor. Hüseyin ÇaÄŸlayan gibi designer'ların yaptığı ‘‘kavramsal moda’’ var. Sonra ‘‘grunge’’ var. ‘‘Grunge’’ ve ‘‘glamour’’un karışımı olan ‘‘glunge’’ var. Bizim gibi ‘‘elegan moda’’ yapanlar var. Kadınlar, kendilerine en uygun olanı buluyorlar. Ya da bir kaç tane modacının ürünlerini birleÅŸtirip giyiyorlar. Yok yani baÅŸtan aÅŸağıya tek modacıdan giyinmek. Artık o demode.Peki baÅŸka ne demode?- Yazın ÅŸu ÅŸu renkler, kışın ÅŸu ÅŸu kumaÅŸlar kullanılacak diye ahkam kesmek. Çünkü öyle bir ÅŸey de kalmadı. Zaten, x markasının bir gömleÄŸini giyiyorsun, altına bit pazarından bir pantolon mesela, üzerine de tamamen aykırı, anneannenin bir ÅŸeyini atıyorsun. Herkes de ‘‘Aaaa! Ne hoÅŸ olmuÅŸsun!’’ diyor.Â