Futbol ekonomisinin değerini yükseltmek için kolları sıvayan Hasan Doğan 5 ay içerisinde sponsorluk gelirlerini 36 milyon YTL’ye çıkardı. Doğan, Euro 2008’de büyük bir başarı yakalan Milli Takımı’n sponsorluk gelirlerini 45 milyon YTL’ye çıkarmayı hedefliyordu.
DÜN gece kalp krizi geçirerek 52 yaşında vefat eden Hasan Doğan Türk futboluna da kısa sürede damga vurdu. 5 ay gibi kısa bir sürede Türkiye Futbol Federasyonu’nda köklü değişikliklere imza atan Hasan Doğan’ın en büyük başarısı sponsorluk gelirlerini artırmaktı. Önümüzdeki sezonun sponsorluk gelirlerini 3’e katlamayı planlayan Hasan Doğan’ın bu hedefine sadece 9 milyon YTL kalmıştı. 2007-2008 sezonu boyunca toplam 15 milyon YTL’lik sponsorluk gelirine ulaşan Futbol Federasyonu, gelecek dönem için tam 45 milyon YTL’lik gelir hedefi koymuştu. 5 ay gibi kısa bir sürede ise bu gelirleri 36 milyon YTL’ye çıkarmayı başardı.
15 milyon YTL’ydi
Hasan Doğan başkanlığındaki yeni Türkiye Futbol Federasyonu’nun kısa dönemdeki en büyük hamlesi ise sponsorlukta yaşandı. Hasan Doğan yönetimi sponsorluk gelirlerini artırmaya yönelik şunları yaptı: "15 milyon YTL’lik geliri kısa sürede 36 milyon YTL’ye çıkardı. Özellikle Euro 2008 öncesinde yeni firmalarla yapılan anlaşmalar bu gelirleri artırmaya başladı. Ana sponsorlar ve resmi sponsorlar derken Milli Takımı’n sponsorları biranda 18’e çıktı. Bu rakam ile Türkiye Futbol Federasyonu’nun gelir kalemleri içinde sponsorlukların payını ikinci sıraya çıkardı. Toplam gelirde sponsorluk gelirlerinin payı yüzde 26’ya ulaştı."
Yıl sonu hedefini geçtiHasan Doğan geçtiğimiz mart ayında verdiği röportajda da gelirlere vurgu yaparak şunları söyledi: "Bugün için 107 milyon YTL’lik bir gelir var. Bu geliri bizim çok kısa sürede 150 milyon YTL’ye çıkartmamız gerekiyor. Onun hazırlıklarını yapıyoruz. Burada işlere tek tek baktığımız zaman, sponsorluk gelirleri 2 yıl önce 17.5 milyon dolar olarak bıraktık, şu anda 15 milyon dolar olarak geri alıyoruz. Bir aylık çalışma içinde 8.2 milyon dolar ilave getirdik buna. Şu anda 21.2 milyon dolara ulaşacak. Yıl sonu itibarı ile 30 milyon dolar hedefliyoruz."
Ekonomisi de gelişmeli
Hasan Doğan Türk futbol ekonomisinin gelişimi üzerine yaptığı çalışmalarla da dikkat çekiyordu. Doğan mart ayındaki röportajında ise şu görüşü dile getiriyordu: "Türkiye son yıllarda inanılmaz bir atılım yaptı. Milli gelirde önemli bir yükselme var, bankaların değerleri, şirketlerin değerleri yükseldi. Ama aynı yükselişi futbol ekonomisinde göremiyoruz. Halbuki hemen bunun buraya da yansıması gerekirdi."
’Vestel futbola geri dönsün’ diyorduHASAN Doğan, Hürriyet Gazetesi’nde göreve geldikten kısa süre sonra yayınlanan röportajında, "Vestel, sizden önceki Federasyon döneminde Manisaspor’dan çıktı. Vestel’in geri dönmesi için bir girişiminiz olacak mı?" şeklindeki soruya şu yanıtı vermişti: "Vestel’in futbolda sponsorluğa geri dönmesini çok istiyorum. Çünkü, psikolojik bir etkisi var. Vestel, kirlilikten dolayı kaçtı. Henüz Vestel ile görüşmedik. Alt düzeyde haberleştik. Dönsün futbola. Ama Manisa’ya dönsün, ama Futbol Federasyonu’na dönsün."
Yabancı futbolculara ödenen paraya acıyordu SÜPER Lig kulüplerinde yaklaşık 100 yabancı futbolcunun bulunduğunu anlatan Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Hasan Doğan, göreve geldikten hemen sonra Hürriyet Gazetesi’nin ekonomi sayfalarında yer alan röportajında, "Bu futbolculara ödenen bonservis ücreti yaklaşık 75 milyon dolar. Bu para Türk futbol ekonomisinden çıkıyor, yabancı ülkeye gidiyor. Bu bizim yayın gelirimizin yarısı. Ekonomik durumumuz iyi değil. Brezilya milyarlarca dolarlık futbolcu ihraç ediyor. Dünyada 300 bin kulüp, 800 bin hakem, 25 milyon lisanslı futbolcu var. Futbolcu fabrikası olmamız lazım."
Futbolun değerini düşürene NBA modeli ceza gelecektiHASAN Doğan, Hürriyet ile yaptığı röportajda sık sık futbolun bir ekonomik değer olduğuunu vurguluyor ve bu ekonomik değere zarar verenlerin de buna göre cezalandırılması gerektiği üzerinde duruyordu. "Halka açılmalar ile birlikte futbolda pek de alışılmadık bir süreç başladı. Fedarasyon ve klüp yönetici açısından dikkat edilmesi gereken şeyler var. Böyle bir sürece de hazırlık yapıyormusunuz?" şeklindeki soruya o günlerde şu yanıtı vermişti: "Fedarasyon, klüpler veya oyuncular gösterdikleri reflekslerle futbolun değerini düşürüyorlarsa, kendi ayaklarına kurşun sıkıyolar anlamına gelir. Türkiye’de bunun çok fazla olumsuz örneği vardır. Şike söylentisi, federasyonun içerisindeki kötü bir olay futbolun değerini direkt olarak düşürecek bir şey. Bir NBA örneği var, hiç kimse sporun değerini düşürecek açıklama yapamıyor. Yaparsa da bununla ilgili çok ciddi parasal ceza alıyorlar. Ben de Türkiye’de futbolun değerini düşürenlere benzer bir ceza sistemi planlıyorum. X kulübünün yöneticisi yaptığı bir açıklama ile futbol endüstrisine zarar mı verdi. Disiplin cezası vs yerine ona 150 bin YTL para cezası keseceksiniz. Bakın bakalım o zaman, bir daha konuşurken daha dikkatli oluyor mu olmuyor mu."
’Sigarayı bırakıp spor yapacağım’ diyordu 23 Mart 2008 Pazar sabahı Yeşilköy Polat Renaissance Otel’de Türkiye Futbol Federasyonu’nun yeni Başkanı Hasan Doğan ile buluşacaktık. Doğan, göreve geldikten sonra basındaki ilk röportajını Hürriyet Gazetesi’nin ekonomi sayfaları için vermeyi kabul etmişti. İlk tanıştığınızda bile ’kanınızın ısınacağı’ biriydi.
Hasan Doğan ile yaklaşık 3 saat süren bir röportaj yapmıştım. Bu röportaj bana, Hürriyet Gazetesi’nin 60’ıncı yaş kutlamalarında
’Yılın En İyi Röportajı’ ödülünü kazandıracaktı. Hasan Doğan, uzun uzun Türkiye’de futbolun külüplerden başlayarak bir endüstri haline gelebilmesi için nasıl bir yol haritasına sahip olduğunu anlattı.
Star’ı satacağımDoğan, aynı zamanda Star Gazetesi’nin ve Kanal 24’ün de ortaklarındandı. Yani aynı zamanda bir medya patronuydu. Star Gazetesi’ndeki ortağı Ethem Sancak’ın da o günlerde sağlık durumu çok iyi değildi. Doğan, röportaja başlamadan önce sohbet ederken,
"Ethem de by-pass geçirdi. Artık gazete ile ilgilenemiyor. Ben de Futbol Federasyonu sonrasında vakit ayıramıyorum. Kızım Kanal 24 ile ilgileniyor ve o işten çok heyecan duyuyor. Ama ben en kısa zamanda Star’daki hisselerimi satmayı düşünüyorum. Ethem de satacak" demişti.
Yeni İnönü StadıUzun röportaj süresince, alışılmışın aksine kendinden önceki yönetimle ilgili eleştrilerde bulunmadı. Karşımda, bulunduğu görevde ne yapacağını uzun uzadıya planlamış, futbolun ekonomik değeri yükseldikçe sportif başarı getirecek bir endüstri olması gerektiğine odaklanmış biri vardı. Yapmak istediklerinin heyecanı, kurduğu cümlelere ve ses tonuna yansıyordu.
Beşiktaş taraftarıydı. Heyecanla ve uzun uzun BJK için İnönü Stadı’nın yenilenmesi için hazırlanan projeyi anlattı. Bu projenin hayata geçmesi için hiçbir engel kalmadığını ve en kısa sürede futbol taraftarlarının yeni ve modern bir stadyuma daha kavuşacaklarını söyledi.
Sigarayı bırakacağım Kafasındakilerini kısa, net ve anlaşılır cümlelerle aktaran Doğan görüşmemiz boyunca yarım pakete yakın sigara tüketti. Artık sigarayı da bırakacağını söylüyordu. Eski bir boksördü ve son dönemde artık
spor yapamıyor olmaktan şikayetçiydi. Türk futbolu için kendini bekleyen yorucu çalışma temposu döneminde kendisi için planını da,
"Sigarayı bırakıp, düzenli spor yapmaya başlayacağım" cümlesi ile anlatmıştı.
Vizyonunuz sağ olsunTürk sporu ve kendisi için yapmak istediklerine vakti yetmedi. Ancak, Türk futbolu için ekonomik anlamda neler yapılabileceği konusundaki vizyonunu Hürriyet aracılığı ile tüm Türkiye ile paylaştı. Bunları tamamlayamasa da, kendisinden sonra gelecek olanlara tamamlanabilecek bir vizyon bıraktı. Euro 2008 boyunca her maçtan sonra kendisini SMS ile tebrik ettim. Ve hepsine,
’Sağol kardeşim’ yanıtı ile geri döndü. Siz olamadınız ama,
’vizyonunuz sağ olsun’ Hasan Bey... Türkiye Futbol Federasyonu Başkanlığı şapkasını taktığınız kısa sürede bile çok şey yaptınız, arkanızdakilere de tamamlamaları gereken çok şey bıraktınız. Mekanınız cennet olsun. /
Mustafa KUTLAYTürk iş dünyası da yasta Önemli projelere imza atıyordu
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: "Hasan Doğan Türk Futbol Federasyonu Başkanlığı döneminde çok büyük işler yaptı. Gerçekten önemli projelere imza attı. Bu projelerden biri futbol okuluydu. Hasan Doğan aynı zamanda yıllarca TOBB Genel Kurul Delegeliği görevini başarılı bir şekilde yaptı. Önemli bir işadamıydı."
Akıl adamıydı sürpriz yapmazdı
Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı (TİM) Oğuz Satıcı: "Gerçekten doğru dürüst iş yapabilecek vatansever örnek bir insandı. Örnek bir baba, arkadaş, dost ve ağabeydi. Akıl adamıydı. Şansa inanırdı ama sürpriz yapmazdı. Hayatında yaptığı ilk sürpriz diyebiliriz. Sevenleri için büyük bir kayıp oldu. Amacı Futbolun kendi ayakları üzerinde durmasını sağlayabilmekti."
Kısa sürede önemli işler yaptı
Kiğılı Giyim Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı: "Çok genç yaşta kaybettik. Daha 52 yaşındaydı. Aynı sektörde uzun yıllar beraberce çalıştık. Türkiye onu spor dünyasından tanıyor. Ancak işadamı yönü de çok önemliydi. Şok ölümü herkesi çok üzdü. Kısa sürede önemli işler yaptı. Daha da güzel şeyler yapacağına inanıyorduk. Nazar değdi. Önemli bir ismi kaybettik."
Uzlaşmacı bir kimliği vardı
Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) Başkanı Rızanur Meral: "Hasan Doğan dürüstlüğü ve çalışkanlığı ile öne çıkıyordu. Tam anlamıyla proje adamıydı. Uzlaşmacı kimliği ile başarılara odaklanıyordu. Başarıların tesadüfi olmadığını, proje ve çalışmalarla olduğunu düşünürdü. İyi yetişmiş birisiydi. Ülkenin yetiştirdiği bir değerdi."