Ä°smail ER / FotoÄŸraflar: Emre OKTAY
Oluşturulma Tarihi: Aralık 31, 2015 11:05
Gençlerbirliği Teknik Direktörlüğü görevinde sadece 6 gün kalabilen ve kulüp başkanı İlhan Cavcav tarafından görevine son verilen Yılmaz Vural, TSYD Levent Tesisleri'nde basın toplantısı düzenleyerek ayrılık sürecini anlattı. Sisteme dair eleştirilerde bulunarak, "Bana neden bu kadar çok takım değiştirdiğimi soruyorlar, bu ahlaksızlar grubu ile nasıl uzun süre çalışılır" diyen Vural, kendisine sahip çıkmayan meslektaşlarına da, "Hepiniz sürünün" dedi. Vural, Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim'e de seslenip, "Allah aşkına bir daha bu Ahmet Çalık'ı milli takıma alma. Ahlaksıza bak!.." dedi.
Yılmaz Vural'ın gündem yaratacak açıklamaları şöyle:
"Sayın İlhan Cavcav çarşamba akşamı beni aradı. Çok yorgun bir sesle, "Yılmaz'cığım çok sıkıntılıyız sana ihtiyacımız var. Eskişehir maçı bizim için çok önemli, ekibini de topla hemen işe başla" dedi. Çarşamba günü kulüpte yöneticilerle buluştuk. Yöneticilerle anlaşamadık, ertesi gün İlhan Cavcav'la görüşüp anlaştık.  Dört günlük antrenman döneminde günde 2,5-3 saat uykuyla çalışarak takımı toparlamaya çalıştık.
EskiÅŸehir maçından sonra oyuncularımı tebrik ettim. Çünkü kaybetmemize raÄŸmen tüm istatistiklerde rakipten çok çok üstün oynamıştık. Soyunma odasında tüm oyuncularımı tek tek öptüm ve iyi tatiller diledim. Â
"Ä°LHAN ABÄ° ISRARLA BENDEN RAPOR Ä°STEDÄ°"
İlhan abi maçta önce benden ısrarla rapor vermemi istedi. '3 günlük hocayım, benim verdiğim rapordan ne olur' dedim ama 'Yok, zor durumdayız rapor ver' diye ısrar etti. Ben de 'Şu maçı oynayalım fikrimi size sunarım' dedim.
Â
Bu takımda verim alamayacağımız 13 tane oyuncu var. Başkan da 'Bu oyuncuların çoğu genç, bunları Hacettepe'ye verelim' dedi. Yabancı oyunculardan da yollarımızı ayırabildiğimizi ayıralım dedim.
"TAM 18 OYUNCU SENÄ° Ä°STEMÄ°YOR" DEDÄ°Â
İstanbul'da dişçi koltuğunda iken telefon geldi. İlhan Cavcav, 'Yılmaz, canım arkadaşım kardeşim, seninle ilgili bir karar aldık. Buraya gelmene gerek yok. İşine son verdik' dedi. 'Neden' diye sorunca, 'Tam 18 oyuncu seni istemiyor' dedi. 'Ben daha kulübe yeni geldim çoğunun adını bile söylemiyorum.  Oyuncular hangi nedenle istemiyor. İlhan abi senin tarzın değişti eskiden sen hocalırı gönderirdin şimdi oyuncular hoca gönderiyor' dedim.
Â
 İlhan Cavcav, 'zaten çok zor durumdayız. Bir de sen 13 oyuncu istemişsin. 20-25 milyon eder' dedi. Ben de 'bu oyunculardan istifade edemeyiz. Ben senden oyuncu istemiyorum. Bu takımı ligde tutarım' dedim. O da 'ben bir karar aldım. Vazgeçemem. Yardımcı hocaların ilk maaşını vereceğim. Sana da birkaç kuruş veririz' deyince cinnet geçirdim. 'Sen ne diyorsun. Çingene miyiz. Olmaz' dedim.
Yılmaz Vural'ın suçladığı Ahmet Çalık, bu sezon 16 lig maçında forma giydi.
"FATÄ°H HOCA ALLAH AÅžKINA BÄ°R DAHA BU ADAMI MÄ°LLÄ° TAKIMA ALMA"
Kaptan Ahmet Çalık'ı aradım. 'Küme düşebilecek takımız. Çok ofansif oynatıyorsunuz' dedi. Sen daha 21 yaşındasın, antrenörlüğü senden mi öğreneceğim?' dedim.
Ahmet Çalık antrenmanda üşüdüklerini söylüyor Oyuncular çalışırken durmuş üşümüşler! Çok fazla toplantı yapıyormuşuz ve takımı ofansif oynatıyormuşuz. Bu kerataların hepsini deşifre etmek lazım. İki üniversite bitirmiş, 751 maç yönetmiş antrenöre antrenman tekniği öğretiyorlar. Ahmet Çalık efendi de milli takımda oynuyor. Fatih Terim'den rica ediyorum. Allah aşkına bir daha bu adamı milli takıma alma. Ahlaksıza bak! Böyle saçma bir tip olabilir mi. Herkes kendine çeki düzen versin.
Â
"TÜRK ANTRENÖRLERİ, SÜRÜNÜN!.."
En üzüldüğüm konu ise Türkiye
Futbol Antrenörleri Derneği Başkanı'nın (İsmail Dilber), kovulmamın ardından, 'İlhan Cavcav'ın demokratik kararı' demesi oldu. Yahu tamam, biz İstanbul grubu olarak sana oy vermedik ama yıllardır senin üyenim yahu. Antrenörler Derneği Başkanı sen ne yaptın ya? Bu adama bir yemekle oy veriyorlar, Türk antrenörleri, sürünün ya.
 "SİYASETÇİLERİN ÇOĞU KULÜPLERE ATAMA YAPMA DERDİNDE"
3-4 tane oyuncu sizi istemediği zaman İlhan Cavcav gibi bir yönetici bile antrenörü göndermek zorunda kalıyor. Siyasetçilerin çoğu kulüplere atama yapma derdinde. 'Bu bizim çocuk, gelsin antrenörlük yapsın' diyor, yöneticiler ses edemiyor. Ne oldu antrenörlük mesleği? Çocuk oyuncağı mı bu meslek? Sonra izliyorsunuz İngiltere'yi İspanya'yı, dönüyorsunuz bizim lige Mardin Bandosu gibi... Futbolcuya dayalı, çarpık, bozuk sistemlerde hiçbir şeyin doğru gitmesi mümkün değil.
Â
Bu zamana kadar 25 takım deÄŸiÅŸtirdim, bazısında 2-3 defa çalıştım. Bana diyorlar ki, "Neden bu kadar çok takım deÄŸiÅŸtiriyorsun?" Bu ahlaksızlar grubu ile nasıl uzun süre çalışılır!Â
"SIRF TOP OYNAMIŞ DİYE ANTRENÖR MÜ OLUR!"
Ben antrenör olarak diyorum ki; 'Buraya layık değilsem yukarı taşıyamayacaksam beni.' Antrenörlerin hepsi bizim kardeşimiz, arkadaşımız. Bizim söylediklerimiz kişilerle ilgili değil. Biz prensiplerle ilgileniyoruz. Eğitimsiz nasıl antrenör olabilir? Futbol oynadın diye ömür boyu bunun nemasını ye! Futbol oynadın diye antrenörlük yap. Antrenörlük bir meslek. Eğitici olmak farklı bir şeydir. Sırf top oynamış diye antrenör olur mu ya!
Â
"BOSMAN KANUNU GİBİ BİR KURAL ÇIKSIN"
Rica ederim bu komediye bir son verelim. Kulüpler de TFF'nin alacağı karara boyun eğsinler. Bosman kanunu gibi bir kural çıksın. Onun bunun aracılığı da ortadan kalksın. Antrenörlük bu kadar kolay bir meslek değil. Kulüpler sezon içinde en fazla 2 antrenörle çalışmalı. Bir yasa çıkarmamız lazım. Oyuncu da bilsin ki ikinci antrenör de gitmeyeceğine göre işine bakmak zorunda kalsın. Herkes de kendi mecra içerisinde işini yapmaya gayret eder. Kim bu sistemden memnun bilmiyorum ama kimsenin de sesi çıkmıyor."