Güncelleme Tarihi:
Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Galatasaray İkinci Başkanı Metin Öztürk ve Galatasaray Sportif AŞ Başkanvekili Erden Timur, gündemle ilgili açıklamalarda bulundu.
Dursun Özbek'in sözleri şöyle;
"Dünkü maçta yaşananlar ve son dönemdeki gelişmeler üzerine bu toplantıyı yapmak zorunda kaldık. Göreve geldiğimizden beri sahada kalmak ve orada kazanmak istediğimizi söylüyoruz. Türk futbolunu büyütmek, ülkemizi en iyi şekilde temsil etmek istiyoruz. Planlı bir şekilde saha dışına çekmeye çalışıyorlar."
"ZORBAY KÜÇÜK'ÜN GALATASARAY SORUNLARI BİTMİYOR"
"Sivas'ta bir maç oynandı, hakem Zorbay Küçük... TFF'nin önemli hakemlerinden biri. Süper Lig için çok önemli bir maç. Süper Lig'de devam eden rekabet çerçevesinde nasıl olur da Zorbay Küçük bu maça atanır? Zorbay Küçük'ün yönettiği maçlarda değerli rakibimiz Fenerbahçe'nin puan ortalaması 2.36, Galatasaray'ın 1.75. Daha önceki şikayetlerimizde de yer aldı kendisi. Antalya maçında Muslera'nın ayağına bariz şekilde basıldı ve pozisyonu görmedi. Kırmızı kartı pas geçti. Zorbay Küçük'ün sicilindeki Galatasaray sorunları bununla da bitmiyor. Geçen sene kaptanımız Kerem'e kullandığı ifadeler de nezaket dışıydı."
"TFF BECEREMİYORSA GEREĞİNİ YAPACAK"
"VAR hakemi Alper Ulusoy... Türk futbol tarihindeki ilk ve tek 6 saniye kuralını Galatasaray'a uygulayan hakem. Ben, Sayın Zorbay Küçük ve Alper Ulusoy'a soruyorum; siz Galatasaray'dan ne istiyorsunuz? Bu seviyede standartsızlıklara neden göz yumuyorsunuz? Bu standartsızlıklar, bize çalınan ya da çalınmayan pozisyonlarda rakibimize tam tersi olarak işleniyor. Tamamen birbirine aykırı düşen bu uygulamayı kimse bize hakem hatası diye anlatmasın. Hakem hatasıdır diyip geçiştirmeyi bize kimse dayatamaz. Bunu çözecek mercii de MHK ve TFF. Herkes şunu iyi bilmeli ki yetki sahibi kişiler ya bu işi layıkıyla yönetecek ya da beceremiyorsa gereğini yapacak."
ALİ KOÇ'A: SENİ KİM ŞAMPİYON YAPMAYACAK?
"Geçen senelerde MHK ve hakemleri yönetmeye çalışıyorlardı. Şimdi sosyal medyayı ve kamuoyunda oluşan algıyı yönetmeye çalışıyorlar. En kötü görüntüleri, açıları arayıp bulup, kendilerine mağduriyet yaratmaya çalışmak ve rakiplere saldırmak. Holigan yorumcularla insanların kafasını karıştırmaya çalışıyorlar. Her şey planlı ve her şey düşünülmüş. Düşünmedikleri şeyler de oluyor. Göreve geldiğimiz ilk sene şampiyon olacağımızı beklemiyorlardı. Bir önceki sene 13. olan takımın şampiyon olabileceğini hesaba katmadılar. Dünya spor tarihinde ilk defa bir kulüp başkanı, 'Ben başkanken bizi şampiyon yapmayacaklar' dedi. Üstelik bu kişi 5 senedir başkan. Ya arkadaş, kim seni şampiyon yapmayacak? Samimiysen açıkla. Böyle bir açıklama olmaz. Galatasaray'da böyle bir başkan o koltukta bir saniye bile duramaz. Biz, Galatasaray'ız. Biz de başkanları gibi hakem tokatlamayı, fotoğraflarını çekmeyi, onları rahatsız etmeyi mi konuşalım? Bu camia tarihi boyunca hep kendine yakışanı yaptı. Biz başkalarına benzemeyiz, o seviyeye de düşmeyiz. Doğru yolda olanın kimseden korkusu olmaz. Galatasaray demek, adalet ve doğru için sonuna kadar mücadele etmektir."
GALATASARAY TARAFTARINA ÇAĞRI
"Camiama ve taraftarlarıma seslenmek istiyorum. Hepimizin gördüğü gibi futbolun ya da sporun tüm değerleri ayaklar altında. Galatasaray'ı yıpratmak, girdiği yarışmalarda zor duruma düşürmek için muazzam bir çalışma var. Bunların hiçbirisi bizi etkilemez. Ne zaman etkilemez? Biz, tarihte ve geçtiğimiz 100 yıl içinde hep şunu gösterdik; tek yumruk haline geldiğimizde kimsenin bizimle mücadele etme imkanı yok." Dursun Özbek: "Belki şu anda en çok ihtiyacımız olan şeylerden bir tanesi, birlik ve beraberliğimizin korunması. Bu o kadar önemli ki... İşte görüyorsunuz, olaylar gözümüzün önünde cereyan ediyor. Her sene böyle yakıştırmalarla karşı karşıyayız. Bu birlik ve beraberliğimizin zerre kadar bu algılardan etkilenmemesi lazım. Çünkü bizim hedeflerimiz var. Bu hedefler, Galatasaray'ı sevmeyenleri son derece rahatsız ediyor. Birlik ve beraberliğimiz ilk faktör."
"1 KURUŞ BORCUMUZ YOK"
"Çok iyi bir yoldayız. Bildiğiniz gibi göreve geldiğimiz günden beri arkadaşlarımla oluşturduğum projelerimiz devam ediyor. Yakında müjdeli haberlerimiz olacak. Son günlerdeki algılara bağlı olarak, mevcut sporcularımıza bırakın maaşları, primleri bile ödenmiştir. 1 kuruş borcumuz yoktur. Yapılan algı çalışmalarıyla Galatasaray'da finansal bir problem varmış gibi etkilemeye çalışıyorlar. Galatasaray Başkanı olarak görevim, böyle bir sorun varsa çözmektir. Bizim olduğumuz yerde kimse Galatasaray'a bunları yakıştıramaz ve konuşamaz. Algı yaratmanın peşinde koşanlar; önümüzdeki mayıs ayında seçimimiz var, buradan da belli algılar peşinde koşuluyor. Bizim bugün itibarıyla gündemimizde seçim yok, şampiyon olmak var. Galatasaray'ın finansal yapısını düzeltmek ve bankalar konsorsiyumuna olan borcunu ödemek gündemimizde var. Seçim elbette olacak. Galatasaray'da başkanlık yarışı, genel kurulun işidir."
"BİZİ BİRBİRİMİZE DÜŞÜRMEYE ÇALIŞIYORLAR"
"Galatasaray'a hizmet eden kardeşlerim bu yarışın içinde elbette ki olur. Genel kurul, bu yarışın içindeki kişilerden en iyisini seçer. Geçen sene daha zor koşullarda şampiyon olduk. Herkesin birlikte olmasıyla şampiyon olduk. Kenetlenerek şampiyon olacağız. Birlikte olmamız, kenetlenmemiz, şampiyonluk yolundaki en büyük gücümüz olacak. Her gün bizden bir parça koparmaya çalışıyorlar. Bunun bir tek gayesi var, bizi içeriden vurmak. Bizi birbirimize düşürmeye çalışıyorlar. Başka çaresi kalmadı çünkü. Er meydanında Galatasaray her zaman başarılı. Bizim fıtratımızda olmayan şeylerde biz yokuz."
"ALİ KOÇ MAĞDURİYET YARATMAYA ÇALIŞIYOR"
"Konuşmamda da belirttim, Ali Koç bir mağduriyet yaratmaya çalışıyor. Böyle bir şeyin kulüp başkanına yakıştığını düşünmüyorum. Ali Bey'in 6. senesi. 6 senedir Mehmet Büyükekşi başkan değildi. Ali Koç'un ifadesindeki eksiklik şu; bir şey ifade etmeye çalışıyor, neyi ifade etmeye çalışıyor o meçhul? Kim seni şampiyon yapmayacak? Siz başkanken Sayın Ali Koç, 4-5 tane federasyon değişmiş. Ali Koç'un biraz daha net olması gerekiyor. Mağduriyet yaratmaktan başka gayesi yok. Bunu sık sık yapıyorlar."
SORU - CEVAP BÖLÜMÜ
Soru: Erden Bey, bir süredir kamera karşısına çıkmıyorsunuz? Bir kırgınlık, bir sıkıntı mı var içeride?
Dursun Özbek: "Böyle bir soru olur mu ya? İçeride bir savaş olduğunu mu düşünüyorsunuz? Camiaya yaptım birlik beraberlik mesajını. Nasıl böyle bir şey anlıyorsunuz hayret bir şey ya?"
Soru: Değerli kardeşlerim mayıs ayında bu yarışa girer dediniz, aday olmayacağınızı çıkarabilir miyiz?
Dursun Özbek: "Değerli kardeşlerim lafı, sadece yönetim kuruluna ait değildir. Seçim yarışına sadece yönetim kurulu girer diye bir şey de yok. Galatasaray'da seçim yarışına girmek, süresi dolmuş, tüzüğümüze göre hak etmiş değerli Galatasaraylıların gireceği bir yarıştır."
Soru: "Kenetlenme, birlik beraberlik vurgusu yaptınız. Takım içinde koruyabildiğinizi düşünüyor musunuz? Icardi üzerinden sormak istiyorum. Sakatlığı her ne kadar devam ediyor olsa da şampiyonluk yarışının bu kadar kızıştığı dönemde takımın yanında olmasını tercih eder miydiniz?"
Erden Timur: "Icardi'nin dinlendirilmesi önceden de gündemdeydi. Ağrı ile ilgili bir problemi var. Dinlendirilmediği sürece böyle devam edecekti. O da tabii oyununa yansıyordu. Antrenmanlara bile iğneyle çıkmak zorundaydı. Yüzündeki kırık meselesi olunca örtüştü ikisi. Süper Kupa'da maskeyle oynayacaktı. O maçı da oynamak istedi. Ayağına kök hücre benzeri bir uygulama yapıldı. Ağrısını belli bir miktarda azaltacak bir durum. İğne yapılınca belli bir süre antrenman da yapamıyor. Gitmeden hocamızla da görüştü, bize de yazdı. Eşimin kontrolleri için yanında olabilir miyim? dedi. Oraya gitmesi, eşinin de yanında olması açısından önemliydi. Zaman zaman belli özverileri göstermeye çalışan oyuncularda hassas bir durum olduğu zaman hocaların da onların yanında olması yanlış değil. Icardi'nin riske girip, maskeyle oynama arzusu onun isteğiydi."
Dursun Özbek: "Beşiktaş maçında adamın ayağını kırdılar. Onu da söyleyin. Hakem göremedi. Fenerbahçe maçında da gözünü kör etmeye çalıştılar. Onu da göremedi."
Dursun Özbek: "Ben sağ kroşe dedim de uymadı o. El ense çekiyorlardı adama. Hakemleri konuştuğumuzda bunlar peş peşe geliyor. Türk futbolunda gerilim yüksekken, bunları söylemek zorunda kalıyorsunuz."
Erden Timur: "Takım içinde gayet doğru karakterler var. Daha iyi olmalıyız, özeleştiri yapmalıyız. Camia kenetlenirse takıma da yansıyor. Esas olay camianın kenetlenmesi. Yaşanan hataların organize olduğu çok net."
Soru: Sivas'ın şikeden hapis yatmış hocası, 'Delikanlı hakem istiyoruz' dedi. Daha önce böyle bir açıklama yapıldığını gördünüz mü? Bu tip organizasyonlara karşı ne yapacaksınız? Ali Koç, 'Şampiyon yapmayacaklar' diyor ama paraları harcayıp transfer yapıyor boşuna. Siz de mi nasılsa Fenerbahçe şampiyon olmayacak diye sakinsiniz? Galatasaray'la aynı ortamda oldukları için basın toplantısına çıkmadılar. Centilmenlik centilmenlerle olunur. Galatasaray'ın haklarını gerektiği gibi savunduğunuza üçünüz de inanıyor musunuz?"
Dursun Özbek: "Sivasspor hocasının ne söylediği kendisini bağlar. Benim muhatabım değil. Konuşma hürriyeti var. Benim muhatabım olan bir kişi olmadığı için ben cevap vermem gerektiğini düşünmüyorum."
Erden Timur'un ifadeleri ise şöyle;
"Konuşsan suç, konuşmasan suç gibi bir şey oluyor. Geçen sene hakemle ilgili 3 defa konuştum. Bundan 2 ay önce zaten ekrana çıkıp neler yapılması gerektiğine ilişkin birçok öneri sunduk. Ondan sonra yaşananlar da malum. Ne kadar önemli tavsiyelerde bulunduğumuz ortada. Algı oluşturulmaya çalışıldı ama geçen sene de 4 ayda 1 kez konuşmuşum. Tek gayemiz kenetlenmek."
"ORTAMI GERMEMEYE ÇALIŞIYORUZ"
"Galatasaraylı olmamızın sebebi zaten kenetlenmek. Tanımadan sarıldığımızsın demiştik seçim sürecinde. Galatasaray, çok büyük zorlukları kenetlenerek aştı. Ortamı germemeye çalışıyoruz. Başkanım da tüm kelimelerini seçerek kullanmaya çalışıyor. Burada çok sert açıklamalar da yapabilir. Kendimizi taraftarımıza sevdirmek konusunu gayet iyi yapabiliriz. Şu an zaten ortam gergin, insanları daha fazla germek istemiyoruz. Galatasaray'ı savunmak başka. Ya bunu doğru düzgün yönetin, yönetemiyorsanız da gereğini yapın dedi başkanımız. 17-18 yaşında bir sürü genç, kulüplerini çok seviyorlar. Ancak biz yanlış bir şey dersek, birbirlerine bir şeyler yapabilecek seviyedeler. Bir sürü şeyi yutuyoruz. Biz kenetlendikçe her şeyi birlikte çözeceğiz."