Şahsi bir düğün meselesi

Güncelleme Tarihi:

Şahsi bir düğün meselesi
Oluşturulma Tarihi: Haziran 29, 2003 00:00

DEMEK Umur da evlendi! Devenin nalı! Cemre ve Mehmet Ali Birand'ın oğlunu kastediyorum. Yahu, daha dün Kuzey Denizi üzerindeki NATO manevrasına katıldığımızda Cemre Abla'nın karnı burnunda değil miydi?Sonra, birazcık ele avuca gelmeye başladığında, Sevgili Guguş, kızımla tıpıtıpına yaşıt olan ve zaten de onunla aynı sınıfa giden Umur'u okula getirdiğinde, keratayı avluda sıkıştırıp yanağından öpücük almıyor muydum?Benim Elif'i de 'hadi hadi, sözlün geldi' diye kızdırmıyor muydum? Tüm bunlar gözümün önünden sinema şeridi gibi akıyor ve de 'sözlüsü'ne (!) ihanet eden Umur'un başka bir hanımkızla dünya evine girdiğini öğreniyorum. Tekrar, devenin nalı!*AMA işin daha berbatı, Ertuğrul Özkök'ten Cengiz Çandar'a, bazı 'kalem şahsiyetleri' Umur'un düğünü hakkında pek bir duygulu satırlar döşendiler.Size n'oluyor kardeşim!Diyelim ki, yazısının arkasında gizli ve sinik bir intikam dürtüsünün yattığından emin olduğum Özkök'ün 'hissiyatını' (!) bir derece kadar kabullendim.Eh, Tansu Hanımefendi’yle, Ertuğrul Beyefendi gencecik Gülümsüm'ü tez yaşta damada verip üstelik bir de torun edindiler ya, başkalarının da aynı şeyi yapmasını istiyorlar ki, parmakla gösterilmekten kurtulmuş olsunlar.Zaten aslına bakarsanız, üç aşağı - beş yukarı aynı kuşağı oluşturan bizler içinde 'sözleşmeyi' ilk bozmuş olanlar Özkök çifti değildir! Fatma ve Şahin Alpay canım Elvan'ı damada kaptırarak ve Özkök'lerden bile önce torun edinerek ilk cürmü işlediler ki, onları asla affetmedim ve affetmeyeceğim.*PEKİ, Umur evlenirken Cengiz'in 'gözlerinin dolmasına' ne mana vermeli? Tabii aklında hinlik var. Belli ki Tuba'yla meseleyi hafiften konuşmuşlar ve Amerika'daki harikulade kızımızı da başgöz edebilir miyiz 'heyecanı' içine girmişler.Yahu, durun bakalım! Aceleniz ne? Defne'cik tohuma kaçmış falan değil. Ve korkarım ki, bu iş bu tempoda giderse işte sıra belki önce Hasan Cemal'in Elif'ine, Okay Gönensin'in Can'ına, Ufuk Güldemir'in Su'suna falan gelecek.Peki, sonra da bendenizinkilere mi?Allah yazdıysa bozsun ve ağzınızdan yel alsın!Ben damat ve gelin; düğün ve dernek; nikah ve şeker 'is-te-mi-yo-rum'!Hele hele torun, vallahi sevgili okuyucularım eğer böyle bir felaket haberi bu satırların yazarına ulaşırsa, sekte-i kalpten derhal öbür tarafa gideceğimden, bilesiniz ki, artık eşsiz harikalıktaki makalelerimden mahrum kalacaksınız.Düşünebiliyor musunuz, benim bu gencecik yaşımda, tüysüz bir oğlan veya yeni yetme bir taze bana 'kayınpeder' demek densizliğinde bulunacak.Daha korkuncu, 'Baba bak, ne tatlı torunun var' diye elime, içinde kafası kel bir maymunun yattığı kundak tutuşturulacak.Çek piştovu, şarjörü kendi beynine boşalt!*NEYSE, dediğim gibi Umur Birand'la yaşıt olan kerimem hanımefendi birkaç sene öncesine kadar böylesine zırvalıklar saçmalıyordu ama, akademi bitip sinema dünyasına atılınca ayakları yere bastı. Hanidir beraber yaşadığı ve benim de gerçekten çok sevdiğim delikanlıyla artık evlilik projeleri falan yapmıyor.On dokuz yaşındaki en büyük oğlum Sinan ise üniversite derdinde ve gözü ya Amerika'daki MIT'ye, ya da İngiltere'deki LSE'ye kapağı atıp, MBA uzmanlaşmasını oralarda gerçekleştirmekten başka bir şey görmüyor.On beş yaşındaki ortancam ise tam babasına çekmiş. Okulda haytalık, rock’ta gitarcılık, her konserde başka bir kıza buse, büyük konuşmayayım ama, bu konuda Cem'den korku duymuyorum. O işini bilecek ve hayatını doyarak yaşayacak. Yedi yaşındaki İskender için ise sadece 'no comment' demekle yetiniyorum.Her halükarda, kızımınki hariç diğerlerinin anneleriyle, çocuklarımın geleceğini tartışmak için dahi diyaloğum olmadığından, ben öyle Cemre Abla'yla Mehmet Ali Abi; Tansu'yla Ertuğrul; Tuba'yla Cengiz gibi 'ortak kararlar' falan alamam.Sadecene, Elif'i, Sinan'ı, Cem'i, İskender'i, 'bana bakın, nikah, düğün, torun morun diyerek, size daha yeni kardeşler getirmeye de muktedir babanızın bu gencecik yaşta mezara girmesine çanak tutmayın' diye uyarabilirim.Birand çifti Umur'u uyarmadıysa bana ne, kendi dertlerine yansınlar. Ve, benim gibi egoist bir ebeveyne sahip olmamak şansına malik sevgili Umur'a sonsuz mutluluklar.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!