NBA'de torpilim var

Güncelleme Tarihi:

NBAde torpilim var
Oluşturulma Tarihi: Kasım 15, 1998 00:00

Haberin Devamı

Hakeem bana basketbol adına bildiği her şeyi öğretiyor. Yıllarca bir Müslüman basketbolcu ile birlikte oynamak için dua etmiş. Şimdi bunun gerçekleştiğini söylüyor. Her sabah onun yaptırdığı camide namaz kılıyoruz. Takım arkadaşlarım büyük bir kıskançlıkla, ‘‘Sen artık Hakeem'den torpillisin. NBA'da sırtın yere gelmez’’ diye takılıyorlar.

Mirsad Türkcan, dünyanın en önemli basketbol ligi olarak kabul edilen NBA'de forma giyme hakkını elde eden ilk Türk sporcu. 21 yaşındaki bu başarılı genç, büyük bir özlemle 18. sırada seçildiği Houston Rockets formasını sırtına geçirip sahaya çıkacağı günü bekliyor. NBA'de süren lokavt onun için kelimenin tam anlamıyla bir kabus olmuş. ‘‘Bir an önce sorunlar çözülse de lig başlasa’’ diyor. Çok kısa bir süre içinde NBA'in en başarılı basketbolcuları arasına ismini yazdıracağını ifade eden Mirsad, bu amacına ulaşmak için de durmadan çalışıyor.

Basketbol aşkıyla yanıp tutuşan ve bir çocuğun heyecanıyla sabırsızlanan Mirsad ile Amerika günlerini konuştuk. Orada neler yaptığını, durumunun ne olduğunu öğrenmek istedik.

‘‘Çok mutluyum. Çok iddialıyım ve çok hırslıyım’’ diye söze giren Mirsad bakın neler anlattı:

TAKIM YEMEĞİ Mİ?

‘‘Amerika ve NBA, Avrupa'dan çok farklı. Orada bizim bildiğimiz anlamda bir takım organizasyonu yok. Biz burada takım olmak için birlikte yemek yer, kamp yaparız. Oyuncuların tümü çoğunlukla beraber olur. Oysa NBA'de durum çok farklı. Herkes kendinden sorumlu. Takım yemeği, kamp falan yok. Antrenör oyuncuyu idmana geldiğinde veya maçta görüyor. Senden istenileni yaparsan sorun yok. Ama iyi durumda değilsen, kendine bakmamışsan formayı zor bulursun. Zaten oynamak için herkes sırada.’’

Lokavt nedeniyle NBA'in başlamasının geciktiğini ama bunun kendisini daha da hırslandırdığını belirten Mirsad, idmanlarını hiç aksatmadan sürdürüyor. İlk yılına iyi bir başlangıç yapmak amacında olan Mirsad Türkcan, bunun için kendisine bir de özel antrenör tutmuş. ‘‘Ünlü atlet Carl Lewis'in kondisyon hocasıyla her gün fizik gücümü arttıran antrenmanlar yapıyorum. Lokavt nedeniyle takım idmanları yapılmıyor. Ancak biz oyuncular hemen her gün biraraya gelerek özel maçlar düzenliyoruz. Çok seyirci çeken bu antrenman maçlarında son derece başarılıyım. Şu ana dek oynadığım maçlarda 14 sayı 6.8 ribaunt ortalaması elde ettim. Bu da NBA için gerçekten iyi bir rakam. Beni bu maçlarda izleyen hocam Rudy Tomjanoviç performansımdan çok memnun’’ diye konuşan Mirsad'dan Amerikada'daki yaşantısını ve günlerini nasıl geçirdiğini anlatmasını istedik.

VE RÜYA ADAM

‘‘Houston'un en iyi yerinde üç katlı şahane bir evim var’’ diye söze giren Mirsad, boş zamanlarında evinin önündeki özel yüzme havuzuna girdiğini söylüyor ve ekliyor ‘‘İdmanlar zamanımın büyük bölümünü alıyor. NBA'de başarılı olmayı kafama koyduğum için herkes iki çalışıyorsa, ben beş çalışıyorum. Zaman zaman çok yoruluyorum ama bunun ödülünü alacağım’’

İşte bu noktada biraz duruyor Mirsad ve dudaklarının arasından ‘‘Hakeem Olajuwan’’ ismi çıkıyor. Sonra da devam ediyor ‘‘Houston'daki en büyük destekçim. Takım arkadaşım, rüya adam Hakeem. Bana her konuda destek. Onun bu desteği olmasaydı, ilk günleri zor atlatırdım. İkimizin de Müslüman olması aramızdaki bağı güçlendirdi. Hakeem, yıllarca bir Müslüman sporcuyla birlikte oynamak için dua etmiş. Ben gelince de dualarının kabul olduğunu söyledi. Houston'a gitmeden önce namaz kılmayı bilmezdim. Bana namaz kılmayı öğretti. Şimdi her sabah beni alıyor. Önce çok yakınımdaki evinin bahçesine inşa ettirdiği camide namazımızı kılıyoruz. Sonra da idmana gidiyoruz. Bana basketbolda bildiği herşeyi gösteriyor. NBA'in inceliklerini anlatıyor ve hep moral veriyor. Oynadığımız hazırlık maçlarında da hep beni kolluyor. Sayı atmam için hemen her pozisyonda topu bana veriyor. Bunun resmi maçlar başlayınca da devam edeceğini söylüyor. Böyle bir destek bulduğum için gerçekten çok şanslıyım. Diğer takım arkadaşlarım da bu ilkişiyi görünce bana ‘‘Sen Hakeem'den torpillisin, sırtın yere gelmez’’ diyorlar. Haklılar, Hakeem gibi bir oyuncu ile yan yana oynamak ve ondan yardım almak pek çok kişiye nasip olacak bir olay değil.’’

GECE KUŞU BARKLEY

Maç,idman ve namaz saatlerinin dışında kalan sürenin büyük bir çoğunluğunu da Olajuwan ile geçirdiğini söyleyen Mirsad, Houston'un ‘‘Sir’’ lakaplı yıldızı Charles Barkley ile de iyi bir dostluk kurmuş. ‘‘O da çok iyi bir basketbolcu. Tek kusuru gece hayatına fazla düşkün. Bu yüzden onunla pek dışarıda dolaşmıyorum’’ diyen Mirsad'ın bir diğer mutluluğu da Houston'da yaşayan Türklerin kendisine gösterdiği ilgi. ‘‘Beni hiç yalnız bırakmıyorlar. Hep destek oluyorlar. Ben de Türkiye'nin tanıtımını en iyi şekilde yapmak ve onları sevindirmek için durmadan çalışıyorum. Türklüğü herkese göstermek için sokakta göğsümde ay yıldızlı bayrağımız olan t-shirt ile dolaşıyorum’’ diyor.

Zaman zaman, Türkiye'yi ve arkadaşlarını çok özlediğini de itiraf eden Mirsad, ‘‘Ancak, Türkiye için başarmak zorundayım. Hiç kimseye Mirsad buraya geldi başaramadı dedirtmem. Ülkemi o kadar çok seviyorum ki, idmanlarımı bırakıp, milli takım maçlarında oynamaya geldim. Maçlar biter bitmez hemen Amerikaya dönüp, kaldığım yerden devam edeceğim. milli maçlarda sergileyeceğim performans da benim için çok önemli’’ diye konuşuyor.

Muhteşem bir evde oturan, son derece lüks bir araba kullanan Mirsad, Milli Takım için Türkiye'ye gelirken antrenörü kendisini çağırıp, ondan döneceğine dair söz almış. ‘‘Bu da bana ne kadar güvendiklerinin kanıtı’’ diyen Mirsad'a, NBA'de oynamak uğruna ayrıldığı kız arkadaşını soruyoruz. ‘‘Artık gerilerde kaldı. Şu anda sadece basketbol var. Amerika'da çok mutlu ve umutluyum. NBA'de forma giyen ilk Türk olarak da kendimi herkese kabul ettireceğim. Daha oynamadan insanlar Houston sokaklarında önümü çevirip imza alıyorlar. Bu büyük ilgi beni kamçılıyor. Ayrıca Türkiye'yi temsil ediyor olmam çalışma şevkimi arttırıyor. Şu anda tek sorunum, eski kulübüm Efes ile aramda olan bonservis bedeli. Ancak, bu sorunun da karşılıklı anlayış ile çözüleceğinden hiç kuşkum yok. Ben sadece NBA'de oynamayı ve orada parlak bir kariyer yapmayı düşünüyorum. Bu güne kadar hedeflediğim her şeyi başardım. Bunu da başaracağım’’ cevabını veren Mirsad'a başarılar dilerken, onun kafasına koyduğunu yapacağına bir kez daha yürekten inanıyorum.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!