Renkli bantlar kafa karıştırıyor
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Eylül 07, 2012 11:24
Son zamanlarda popülerleşen “kinesiotaping” bantları bilim adamlarını ikiye böldü.
Son dönemlerde sporcuların vücutlarında sıkça görülen mavi, pembe, ten ve siyah renklerdeki bantların, sporcunun performansını artırıp artırmadığı tartışılıyor.
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Spor Hekimliği Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Defne Kaya, AA muhabirine 2012 Londra Olimpiyatları'nda neredeyse her sporcunun bu bantlardan kullanmasının dikkati çektiğini belirterek, “Aklıma ilk gelen soru 'bu kadar çok sakat sporcu mu var?' oldu. Bu tür popüler uygulamaların biraz zamana ihtiyacı var. Zaman bunların işe yarayıp yaramadığını gösterecek” dedi.
“Koruyucu ya da düzeltici bir etkisi yok”
Bantlamanın, eklem ya da kas yaralandığında destekleme veya koruma amaçlı yapıldığını kaydeden Kaya, “ Eğer desteklemek ve korumak istiyorsak eklemin hareket etmemesi gerekiyor ve bunun için daha sert bir bandajlama tekniği gerekir. Kinesiotaping bunun için yeterli olmaz. Kinesiotaping konusunda şu an gelinen nokta bantların sadece bir algı oluşturduğu yönünde, koruyucu ya da düzeltici bir etkisi yok” diye konuştu.
Amerikalı ve Avrupalı bilim adamlarının bu konuda farklı görüşleri savunduğunu ifade eden Kaya, şöyle devam etti: “ABD'li bir grup bu bantların kas kuvvet ve fonksiyonunu kesinlikle artırmadığını savunurken, Avrupalı diğer bir grup ise işe yaradığını söylüyor. Ben kinesiotaping omurga bölgesi problemlerinde çok etkili buluyorum. Lokal bir cilt altı ödem varsa etkili oluyor. Bir doku sertleşmişse onun boyunu uzatıyor, ancak destek ve performans artışı sağlamıyor. Yaralanma sonrası bölgeye kan hücreleri hücum eder ve o bölgedeki hacmi artırır. Bu da ağrı yapar. Bu bantlar cildi yukarı doğru çekerek cilt altını rahatlatıyor.”
“Sporcu fazla alıştırılmamalı”
Sporcuların bu tür uygulamalara fazla alıştırılmaması gerektiğini savunan Kaya, şöyle konuştu: “Örneğin bileklik kullanan bir sporcu bilekliği çıkardığında bocalayabiliyor. Kinesiotaping bantları sadece bir güven hissi veriyor. İlk uygulandığında sporcu orada bir el, bir destek varmış gibi güvende hissediyor. Ayrıca bandın hareketle bozulduğunu gösteren çalışmalar var. Kinesiotaping performansı artırdığını düşünmüyorum, sadece sporcuda bir güven duygusu oluşturuyor. Zaten henüz bantların kas üzerindeki etkilerine dair yayın yok.”
“FIFA ile FIBA renkli olanlarını yasakladı”
Defne Kaya, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) ile Uluslararası Basketbol Federasyonları Birliği'nin (FIBA) bantların mavi ve pembe olan renklerini yasakladığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Rakibin dikkatini dağıttığı gerekçesiyle yasakladılar. Sadece ten ve siyah renkleri serbest. Ben de renkli olanların maçlarda, müsabaka sırasında kullanılmaması taraftarıyım.”
Prof. Dr. Gül Baltacı
HÜ Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünden Prof. Dr. Gül Baltacı ise kinesiotaping uygulamalarının ilk kez Kenzo Kase tarafından Japonya'da 1980 sonlarında voleybol oyuncularında uygulanmaya başlanığını söyledi.
“Olimpiyatlarda ve uluslararası spor müsabakalarında kinesio bantlama uygulamaları avantajları nedeniyle diğer bantlama ve bandajlama tekniklerinden daha önceliklidir” diyen Baltacı, şöyle devam etti: “Etkilenmiş dokuyu rehabilite ettiği gibi yaralanmaların önlenmesinde yardımcı olur. Deri, dolaşım, bağdoku, kas ve eklemler için 5 fizyolojik etkiye sahip ideal, kolay uygulanabilen ve komplikasyonu olmayan en güvenilir bir tedavi yaklaşımı olarak kullanılabilir.”
Gül Baltacı, sporcuda kullanılınca ağrının hemen geçtiğini belirterek, kinesio bantlamanın yüzde 85 oranında sporcu olmayanlarda da ağrıyı azaltma, dolaşıma artırma özelliklerinden yaralanmak için kullanıldığını dile getirdi.
Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Spor Hekimliği Ana Bilim Dalı Öğretim Görevlisi Defne Kaya, AA muhabirine 2012 Londra Olimpiyatları'nda neredeyse her sporcunun bu bantlardan kullanmasının dikkati çektiğini belirterek, “Aklıma ilk gelen soru 'bu kadar çok sakat sporcu mu var?' oldu. Bu tür popüler uygulamaların biraz zamana ihtiyacı var. Zaman bunların işe yarayıp yaramadığını gösterecek” dedi.
“Koruyucu ya da düzeltici bir etkisi yok”
Bantlamanın, eklem ya da kas yaralandığında destekleme veya koruma amaçlı yapıldığını kaydeden Kaya, “ Eğer desteklemek ve korumak istiyorsak eklemin hareket etmemesi gerekiyor ve bunun için daha sert bir bandajlama tekniği gerekir. Kinesiotaping bunun için yeterli olmaz. Kinesiotaping konusunda şu an gelinen nokta bantların sadece bir algı oluşturduğu yönünde, koruyucu ya da düzeltici bir etkisi yok” diye konuştu.
Amerikalı ve Avrupalı bilim adamlarının bu konuda farklı görüşleri savunduğunu ifade eden Kaya, şöyle devam etti: “ABD'li bir grup bu bantların kas kuvvet ve fonksiyonunu kesinlikle artırmadığını savunurken, Avrupalı diğer bir grup ise işe yaradığını söylüyor. Ben kinesiotaping omurga bölgesi problemlerinde çok etkili buluyorum. Lokal bir cilt altı ödem varsa etkili oluyor. Bir doku sertleşmişse onun boyunu uzatıyor, ancak destek ve performans artışı sağlamıyor. Yaralanma sonrası bölgeye kan hücreleri hücum eder ve o bölgedeki hacmi artırır. Bu da ağrı yapar. Bu bantlar cildi yukarı doğru çekerek cilt altını rahatlatıyor.”
“Sporcu fazla alıştırılmamalı”
Sporcuların bu tür uygulamalara fazla alıştırılmaması gerektiğini savunan Kaya, şöyle konuştu: “Örneğin bileklik kullanan bir sporcu bilekliği çıkardığında bocalayabiliyor. Kinesiotaping bantları sadece bir güven hissi veriyor. İlk uygulandığında sporcu orada bir el, bir destek varmış gibi güvende hissediyor. Ayrıca bandın hareketle bozulduğunu gösteren çalışmalar var. Kinesiotaping performansı artırdığını düşünmüyorum, sadece sporcuda bir güven duygusu oluşturuyor. Zaten henüz bantların kas üzerindeki etkilerine dair yayın yok.”
“FIFA ile FIBA renkli olanlarını yasakladı”
Defne Kaya, Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (FIFA) ile Uluslararası Basketbol Federasyonları Birliği'nin (FIBA) bantların mavi ve pembe olan renklerini yasakladığını belirterek, sözlerini şöyle tamamladı: “Rakibin dikkatini dağıttığı gerekçesiyle yasakladılar. Sadece ten ve siyah renkleri serbest. Ben de renkli olanların maçlarda, müsabaka sırasında kullanılmaması taraftarıyım.”
Prof. Dr. Gül Baltacı
HÜ Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon bölümünden Prof. Dr. Gül Baltacı ise kinesiotaping uygulamalarının ilk kez Kenzo Kase tarafından Japonya'da 1980 sonlarında voleybol oyuncularında uygulanmaya başlanığını söyledi.
“Olimpiyatlarda ve uluslararası spor müsabakalarında kinesio bantlama uygulamaları avantajları nedeniyle diğer bantlama ve bandajlama tekniklerinden daha önceliklidir” diyen Baltacı, şöyle devam etti: “Etkilenmiş dokuyu rehabilite ettiği gibi yaralanmaların önlenmesinde yardımcı olur. Deri, dolaşım, bağdoku, kas ve eklemler için 5 fizyolojik etkiye sahip ideal, kolay uygulanabilen ve komplikasyonu olmayan en güvenilir bir tedavi yaklaşımı olarak kullanılabilir.”
Gül Baltacı, sporcuda kullanılınca ağrının hemen geçtiğini belirterek, kinesio bantlamanın yüzde 85 oranında sporcu olmayanlarda da ağrıyı azaltma, dolaşıma artırma özelliklerinden yaralanmak için kullanıldığını dile getirdi.