Güncelleme Tarihi:
Önemli fay hatları üzerinde bulunan Türkiye'de zaman zaman gündem olan deprem gerçeği, İzmir'de yıkıma neden olan ve 114 kişinin hayatını kaybettiği, 1035 kişinin ise yaralandığı depremle bir kere daha dikkati çekti. Depremle birlikte 3 tarafı denizlerle çevrili olan Türkiye'de uzmanlar, tsunami de olabileceğini dile getirince kıyı kesimlerde yaşayanlar, olası bir tsunamide nasıl korunacağının hesabını yapmaya başladı.
‘ANTALYA’NIN DOĞUSU BATISINA GÖRE DAHA ŞANSLI’
Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nihat Dipova, Antalya'nın yakınlarında bulunan Akdeniz açıklarındaki fayın, kente çok büyük etkisinin olmayacağına dikkat çekti. Depremle ilgili çok sayıda araştırma yaptığını anlatan Prof. Dr. Dipova, Antalya'nın doğusundaki ilçelerin batısına göre daha şanslı olduğunu söyledi. Kayalık zemin üzerinde bulunan kentin, merkezinin ayrı; yumuşak ve sert zeminlerin ise kendileri için de özel olarak ele alınması gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Nihat Dipova, tsunami gerçeğine dair de çarpıcı bilgiler paylaştı.
TSUNAMİNİN HIZI UÇAK HIZINI BULABİLİYOR
Tsunami için deniz tabanındaki hareketliliğin su seviyesinde dalgalar oluşturduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Nihat Dipova, “Bu su hareketi uçak hızında olabiliyor. Dalganın yüksekliği de önemli. Kıyıdaki yerleşim alanlarını su ile kaplayabiliyor" dedi.
2012 yılında tsunami olacağı söylentisinde dahi insanların yayla yollarına tırmandığını hatırlatan Prof. Dr. Dipova, "Tsunami denilince akla Sumatra'daki gelmesin. Oradaki tsunami 1200 kilometrelik fayın kayması sonucu oldu. Türkiye'de böyle uzun faylar yok. Denizlerimizdeki faylar parçalı" dedi.
DA VİNCİ, GÜNLÜĞÜNDE ANTALYA'DAKİ TSUNAMİYİ YAZMIŞ
Eski kayıtları incelediklerinde tsunamiyi tarif eden denizin çekilmesi ve sonra dalga halinde geri gelmesi şeklinde ifadelerin yer aldığı belgeleri gördüğünü de belirten Prof. Dr. Dipova, en fazla su seviyesinin 4-5 metre yükseldiğini gördüklerini ifade etti.
Tarihte ünlü kişilerin günlüklerinde ve bazı ticari faaliyetlerin olduğu kayıt defterlerinde önemli olaylara ilişkin notların yer aldığını kaydeden Prof. Dr. Dipova, "Antalya özelinde düşünürsek. Yaşanmış ve kayda alınmamış olabilir. Leonardo da Vinci, Osmanlı'ya karşı Memlükler döneminde savunma yapıları yaptırılması için buraya getirilmiş. Günlüğünde, Antalya'da büyük bir deprem olduğu ve denizin çekilerek dipteki yarığın görüldüğü, bu işlemin 3 saat kadar sürdüğü yazıyor. Buradan bir tsunami anlaşılabilir. Kıbrıs'ta da bir not kaydedilmiş. Antalya'da korkunç bir depremin olduğu bir ticari belgede kaydedilmiş. Suyun çekildiği anlatılmış. Patara'da deniz fenerinin yine bir tsunami sonucu yıkıldığı uzmanlar tarafından öne sürülüyor" dedi.