Güncelleme Tarihi:
Taz Hoesli, henüz 21 yaşındayken ölümün eşiğinden döneceğini aklının ucundan bile geçirmemişti. Ancak birkaç gün içinde tüm hayatı altüst oldu.
Takvimler 2022 yılının Ekim ayını gösteriyordu. Profesyonel bir dansçı olan Taz, menajerinden aldığı haberle havalara uçmuş vaziyetteydi: West End'de bir gösteri için katıldığı seçmelerden olumlu yanıt almıştı.
Aslında birkaç haftadır kendisini kötü hissediyordu ancak 48 saat içinde önce hastaneye kaldırılacağını ardından da yoğun bakımda tedavi altına alınacağını hiç düşünmemişti.
'GRİPTİR' DEDİ, CİDDİYE ALMADI
Taz hep sağlıklı bir insan olmuştu. altta yatan sağlık sorunları da yoktu. O nedenle bir terleyip bir üşümesini ve iştahsızlığını "Soğuk algınlığıdır, griptir" deyip geçiştirmişti.
Menajeri West End'de seçmeye çağırıldığını ilk haber verdiğinde, "Berbat bir zamanlama ama tabii ki gideceğim" diye düşünmüştü. Zira gösteri sanatlarının kuralı buydu; hasta olsalar bile çalışırlardı.
Taz'in katıldığı ilk seçme sekiz saat sürdü. İki dans ve bir şarkı söyleme turunu başarıyla atlattı Taz. Ancak gece saatlerinde terleyip üşümeleri yoğunlaştı. Dahası sol omzu ve sağ kalçası çok ağrıyor, yürürken sendelemesine yol açıyordu.
Taz sabaha karşı 4 sularında korkunç bir acıyla uyandı. Uyuyamıyor, acıdan çığlıklar atıyordu. Anne ve babası Ulusal Sağlık Hizmetleri'nin yardım hattını aramış ve "Covid olabilir ama muhtemelen bir kası incinmiştir" yanıtını almıştı. Yardım hattındaki görevliler Taz'a güçlü ağrı kesiciler ve antienflamatuar bir ilaç reçete edip birkaç gün içinde toparlanacağını söylemişti.
İKİNCİ SEÇMEYE DE GİTTİ
Gerçekten de ilaçlar Taz'in ağrılarını kesti. O kadar ki birkaç gün sonra ikinci seçmeye gidebilecek kadar iyi hissediyordu kendini. Binbir güçlükle Oxford'dan Londra'ya gitmeyi başaran genç kadın, gözlerini açtığında yoğun bakıma götürülüyordu.
Ailesi, Taz'in bilincinin neredeyse kapalı olduğunu, düzgün cümleler kuramadığını ve hızlı soluk alıp verdiğini görünce yeniden yardım hattını aramıştı.
Taz, "Telefonun ucundaki görevlinin adını bilmiyorum ama hayatımı kesinlikle ona borçluyum. Çünkü babama, 'Sizi korkutmak istemiyorum ama anlattıklarınıza bakılırsa kızınızda sepsis oluşmuş. Size bir ambulans göndereceğim. Geldikleri zaman onlara bunun sepsis olabileceğini söylemenizi istiyorum' demiş" ifadelerini kullandı.
ENFEKSİYON BÜTÜN VÜCUDUNA YAYILMIŞTI
Yoğun bakımda Taz, solunum cihazına bağlandı ve geniş spektrumlu antibiyotik tedavisine alındı. Birkaç gün sonra kan örnekleri test edildiğinde, genç kadının tüm vücuduna yayılmış bir Strep A enfeksiyonu olduğu görüldü. Enfeksiyon septik artrite yol açmıştı; omzundaki ve kalçasındaki ağrıların sebebi buydu. Dahası enfeksiyon solunum yetmezliğine de neden olmuş, Taz'in vücudundaki oksijen düzeyleri adeta dibe vurmuştu.
Bir hafta boyunca yoğun bakımda kalan Taz, ardından normal odaya alındı. 10 gün içinde taburcu oldu.
Büyük bir minnettarlık duyduğunu ifade eden Taz, "O sonbahar birçok çocuk Strep A enfeksiyonlarının yol açtığı sepsis nedeniyle hayatlarını kaybetti. Dolayısıyla hayatta olduğum için kendimi çok minnettar ve şanslı hissediyorum" dedi.
TUVALETE GİDERKEN BİLE NEFES NEFESE KALIYORDU
Ancak Taz'in iyileşme süreci çok daha uzun sürdü. Çünkü sepsisin birçok yan etkisi vardı. Örneğin 21 yaşında bir kişi olarak asla tahayyül edemeyeceği bir yorgunluk yaşıyordu. Yataktan kalkıp tuvalete gitmek bile soluk soluğa kalmasına neden oluyordu. Yaşadığı bir diğer etkinin de saç dökülmesi olduğunu belirten Taz, "Kafamın bir yerinde saçsız bir bölge oluştu. Bu durum öz güvenime zarar veriyordu" ifadelerini kullandı.
Oldukça pozitif bir insan olmasına rağmen bu süreçte çok yıprandığını ifade eden Taz, "Bence iyileşme sürecinin ne kadar zor olduğu konusunda yeterince konuşulmuyor" dedi.
Bu bağlamda sepsisle ilgili farkındalık yaratma çalışmalarına katıldığını ifade eden Taz, "Sepsis hastalarının hastaneden çıkarken daha bilgili olmasını sağlamaya çalışıyoruz. Benim örneğimde doktorların tavrı, 'Biz işimizi yaptık, hayattasın, seni eve gönderiyoruz' şeklindeydi. Birleşik Krallık Sepsis Vakfı'nın varlığını keşfetmesem hiçbir şey bilmiyor olacaktım" diye konuştu.
HALEN ESKİ HALİNE DÖNMÜŞ DEĞİL
Enfeksiyonun eklemlerinde hasara yol açtığını, bu nedenle geçtiğimiz yılı sürekli rehabilitasyonla geçirdiğini de sözlerine ekleyen Taz, "Şu an çok daha iyiyim. Yeniden derslere başladım ama henüz seçmelere girmeye hazır değilim. Umuyorum önümüzdeki yılın başlarında o noktaya geleceğim ve sahneye çıkma rüyama geri döneceğim" dedi.
Bunlar yaşanmadan önce ailesinin sepsis diye bir kavramdan haberdar olmadığını ancak insanların sağlık görevlilerine "Belirtilerimin sebebi sepsis olabilir mi?" diye sormasının şart olduğunu vurgulayan Taz, sözlerini şöyle noktaladı:
"Bunu sormakla hiçbir şey kaybetmezsiniz. Ama bu soruyu sormadığınız takdirde sapasağlamken 24 saat içinde hayatınızı kaybedebilirsiniz. Dolayısıyla bu herkesin daha fazla bilgi sahibi olması gereken bir şey."
Telegraph'ın "Sepsis almost killed me in just 48 hours and one phone call saved my life" başlıklı haberinden derlenmiştir.