11 yaşında bilim tarihine geçen bir keşfe imza attı! 'Bunu yapabilen çok fazla genç olduğunu sanmıyorum'

Güncelleme Tarihi:

11 yaşında bilim tarihine geçen bir keşfe imza attı Bunu yapabilen çok fazla genç olduğunu sanmıyorum
Oluşturulma Tarihi: Nisan 18, 2024 12:07

Baba-kız doğa yürüyüşü sırasında keşfettikleri kemiklerin önemli olabileceğini düşünmüşlerdi ama bu kadarını muhtemelen onlar bile beklemiyordu. Peki Ruby Reynolds'ın henüz 11 yaşındayken imza attığı keşfin arka planı ve önemi ne? İşte cevabı...

Haberin Devamı

İngiltere'nin Braunton şehrinde yaşayan Justin ve Ruby Reynolds'ın en büyük zevki, baba-kız doğa yürüyüşleri yapıp fosil aramak. Reynolds'lar Mayıs 2020'de yine böyle bir yürüyüşe çıkarken, bilim tarihine geçecek bir keşif yapacaklarından habersizdi.

Somerset'te Blue Anchor plajında dolaşırlarken, o sırada 11 yaşında olan Ruby, bir çene kemiği parçası buldu. Aramaya devam eden baba-kız, aynı kemiğin diğer parçalarını da gün yüzüne çıkarmayı başardı.

Buldukları fosilin önemli olabileceğini düşünen Reynolds'lar, Manchester Üniversitesi'nden paleontolog Dr. Dean Lomax'le irtibata geçti.

Aynı zamanda Bristol Üniversitesi'nde araştırmalar yürüten Lomax, son yıllarda birçok yeni türü isimlendirmiş bir ihtiyozor uzmanı. Kelime anlamı "balık kertenkelesi" olan ihtiyozorlar, Mezozoik dönemde yaşamış deniz sürüngenlerinin genel adı. Köpek balıklarına veya yunuslara benzeyen bu hayvanlara ait pek çok fosil bulunuyor.

Haberin Devamı

Bilinen ilk ihtiyozor fosilleri 1811 ve 1812 yıllarında paleontolog Mary Anning ve ağabeyi Joseph tarafından keşfedilmişti. O tarihlerde henüz dinozor kelimesi bile kullanılmıyordu. O günden bu yana dünyanın dört bir yanında 100'den fazla ihtiyozor türüne ait fosiller bulundu.

 2016'DA DA BENZER KEMİKLER BULUNMUŞTU

Reynolds'ların keşfettiği fosilin ilginç olduğunu düşünen Lomax, fosil koleksiyoncusu Paul de la Salle'la iletişime geçti. De la Salle, Mayıs 2016'da yine İngiltere kıyılarında dev bir ihtiyozora ait başka bir çene kemiği keşfetmişti.

Lomax ve de la Salle, buldukları bu kemiği birlikte incelemiş ve Nisan 2018'de yayımladıkları bir makalede, bu fosillerin, o güne kadar bilinmeyen bir ihtiyozor türüne ait olabileceğini öne sürmüştü.

Ancak araştırmacıların kesin bir şey söyleyebilmek için daha fazla veriye ihtiyacı vardı ve Reynolds'ların bulduğu fosil, karşılaştırma yapmak için çok uygundu.

De la Salle, CNN'e yaptığı açıklamada, "2016'da yaptığım keşfin bu dev yaratıklara olan ilgiyi bu kadar artırmış olması beni çok mutlu ediyor. İlk çene kemiğini bulduğumda özel bir şey olduğunu biliyordum. Bulgularımızı teyit edebilecek ikinci kemiği bulmak inanılmaz. Çok mutluyum" diye konuştu.

"NEREDEYSE KALBİM DURACAKTI"

Lomax ve de la Salle, başka kemik parçaları aramak için Reynolds'larla birlikte Blue Anchor'ın yolunu tuttu. Buldukları diğer parçaların, tıpkı bir yapbozun parçaları gibi ellerindeki kemiklere uyum sağlaması uzmanların beklentilerini daha da artırdı.

Haberin Devamı

Justin Reynolds yaptığı açıklamada, "Ruby'le ilk iki parçayı bulduğumuzda çok heyecanlanmıştık çünkü bunun önemli ve sıra dışı bir şey olabileceğini fark etmiştik. Çenenin arka kısmını bulduğumuzda neredeyse kalbim duracaktı. Çünkü bu kısım Paul'ün daha önce yaptığı keşfin belirleyici unsurlarından biri" ifadelerini kullandı.

Ruby Reynolds ise "Bu dev ihtiyozorun bir parçasını keşfetmiş olmak harikaydı. Böyle bir bilimsel keşifte rol oynamış olmaktan ötürü çok gururluyum" dedi.

Reynolds'ların ve de la Salle'ın keşfi yakında Bristol Müzesi ve Sanat Galerisi'nde sergilenecek.

 ADINI SEVERN NEHRİ'NDEN ALIYOR

Araştırmacılar buldukları tüm parçaları Ekim 2022'de bir araya getirdi. Kemiklerin ait olduğu ihtiyozor türüne, Latince "Severn'in dev balık kertenkelesi" anlamına gelen Ichthyotitan severnensis adı verildi.

Haberin Devamı

Lomax açıklamasında, "Bulduklarımıza inanamadım. 2018 yılında ekibim Paul'ün bulduğu dev çene kemiğini incelemiş ve tanımlamıştı. Yeni bulunan kemik eskiye kıyasla daha eksiksiz, daha iyi korunmuş; özel bir şekle ve yapıya sahip bu dev kemiklerden bir değil iki tane olduğunu gösteriyor. Çok ama çok heyecanlıyım" dedi.

Lomax, son yıllarda fosil koleksiyoncularıyla birlikte çalışmaktan büyük keyif aldığını çünkü paleontolojinin herkesin önemli katkı yapabileceği bir bilimsel alan olduğunu da vurguladı ve ekledi:

"Ruby Reynolds sadece önemli bir kemik bulmakla kalmadı aynı zamanda tarih öncesinde yaşamış dev bir sürüngenin isimlendirilmesine yardımcı oldu. Bunu yapabilen çok fazla 15 yaşında genç olduğunu sanmıyorum. Belki gençken Mary Anning yapmıştır. Ruby gelecekte paleontoloji alanında çalışır mı ya da bilim insanı olur mu bilemem ama önemli olan onun, Justin ve Paul'ün bu alana ve antik dünyaya dair bildiklerimize önemli katkılar yapmış olması."

Haberin Devamı

11 yaşında bilim tarihine geçen bir keşfe imza attı Bunu yapabilen çok fazla genç olduğunu sanmıyorum
Londra'da sergilenen bir ihtiyozor fosili

İKİ OTOBÜS BOYUNDA

Bulunan kemikler, "surangular" olarak adlandırılıyor. Alt çenenin üstünde, dişlerin hemen arkasında yer alan bu uzun ve kıvrık kemiğin boyu 2 metreyi aşıyor.

Araştırmacılar buradan hareketle yeni keşfedilen ihtiyozorun boyunun 25 metreden fazla (aşağı yukarı iki otobüs boyunda) olduğu sonucuna varıyor.

Halihazırda denizlerde yaşayan en büyük canlının, boyu 33,5 metreye ulaşabilen mavi balina olduğu düşünülüyor. Bu bağlamda bundan 202 milyon yıl önce yaşamış olan Ichthyotitan severnensis'in mavi balinanın en yakın rakibi olduğunu söylemek mümkün.

Haberin Devamı

Bonn Üniversitesi'nde evrimsel paleobiyoloji alanında çalışmalarını sürdüren Marcello Perillo, bu dikkat çekici keşfin, tarih öncesinde yaşamış dev hayvanın okyanus ekosistemlerindeki rolüne ışık tutabileceğini belirtti.

202 MİLYON YIL ÖNCE YAŞAMIŞ

Keşifle ilgili Perillo'nun da yazarları arasında bulunduğu makale, dün bilim dergisi PLOS One'da yayımlandı.

Buna göre, araştırmacılar buldukları kemikleri Trias Devri'nin sonlarına tarihledi. "Rhaetian" olarak da bilinen bu dönemde denizler ihtiyozorların karalar ise dinozorların hakimiyetindeydi.

Lomax, yeni keşfedilen çene kemiğinin, daha öncekine kıyasla çok daha iyi durumda olduğunu, bu sayede söz konusu türün akrabalarından ayırt edilebildiğini belirtti.

Geçmişte Kanada'da ve Çin'de farklı türlere ait dev ihtiyozor fosilleri bulunmuştu. Çene kemikleri, severensis'in bu ihtiyozorlardan aşağı yukarı 13 milyon yıl sonra yaşadığına işaret ediyor.

Eldeki kanıtlar, bilinen en eski ihtiyozorun yaklaşık 250 milyon yıl önce yaşadığı yönünde. Zaman içinde bu türlerin bazılarının cüsse kazandığı ve 202 milyon yıl önce severensis gibi dev ihtiyozorların okyanusların en büyük sürüngenleri haline geldiği düşünülüyor.

Ancak bilim insanları bu dev hayvanların, 200 milyon yıl kadar önce okyanus sularındaki aşırı asitlenme nedeniyle öldüğüne, geriye kalanların ataları kadar büyüyemediğine ve nesillerinin 94 milyon yıl önce tamamen tükendiğine inanıyor.

FOSİL HENÜZ BÜYÜME ÇAĞINDAYMIŞ

Araştırmacılar severensis'in tam boyutlarını teyit etmek için daha fazla kanıta ihtiyaç olduğunu, gelecekte tam bir kafatası ya da iskelet bulunabileceğine dair umutlu olduklarını da dile getirdi.

Perillo'nun bulunan kemiklerin üzerindeki incelemeleri, ihtiyozorun öldüğü sırada henüz büyüme çağında olduğuna işaret etti. Bu da yetişkin bir severensis'in mavi balinadan daha büyük olabileceği anlamına geliyor.

Deniz sürüngenlerinin tarihini açığa çıkarmanın antik çağlardaki okyanus ekosistemlerini anlamak için önemli olduğunu çünkü bu hayvanların besin zincirinin bir parçasını oluşturduğunu da belirten Perillo, "Onlar sayesinde şu anki durumu hazırlayan koşulları anlayabiliriz. Çevresel koşullardaki değişikliklerin ekolojik toplulukları nasıl biçimlendirdiğini anlayıp gelecekteki ekolojik gelişmeleri tahmin edebiliriz" dedi.

CNN International'ın "Fossil discovery by 11-year-old is the largest known marine reptile, study says" başlıklı haberinden derlenmiştir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!