Paylaş
Sultan Abdülaziz’in, Sultan II. Mahmut zamanında yapılmış ama yanarak yokolmuş ahşap sarayın yerine, dönemin ünlü mimarları ‘Balyan Kardeşler’e yaptırttığı bu yazlık saray, aynı zamanda devlet konukevi olarak kullanılmış. Fransız İmparatoriçesi Eugénie’den, Alman İmparatoru II. Wilhelm’e, birçok devlet büyüğünü ağırlamış. Sultan II. Abdülhamid, tahttan indirildikten sonra, ömrünün son altı yılını bu sarayda hapis geçirmiş.
Her köşesi buram buram tarih kokan Beylerbeyi Sarayı daha bahçesinden itibaren insanı bambaşka bir dünyaya taşıyor. Şehrin gürültüsü, koşuşturması göklere uzanan manolya, kestane ve çam ağaçlarının arasında bir anda yok oluyor. Bahçeyi erozyondan korumak için daha saray inşa edilirken dikilmiş ve bugün boyları 10 metreyi bulan bambulardan oluşan küçük ormancık insanı ansızın Uzakdoğu’ya götürüyor. Bahçedeki banklardan birine uzanmak, gözlerini kapatıp hafif rüzgarda hışırdayan yaprakların müziğiyle uyumamak işten değil.
Sarayı ancak rehber eşliğinde gezmek mümkün. Neredeyse her yarım saatte bir İngilizce ya da Türkçe tur var. İçeride görüntü almak yasak olduğu için, gözlerin gördüklerini hafızaya ince ince nakşetmek gerekiyor. Batı ve doğunun tam bir karması olan sarayda, azamet ve zarafet çok ince bir dengeyle buluşmuş. Beylerbeyi’nin yazlık bir saray olduğu, en çok Havuzlu Salon’da belli oluyor: Kocaman bir salon ve ortada muazzam bir havuz. Bugün su dolu değil ama dolu olduğunda yarattığı o dingin serinliği insan bir bakışta tahmin edebiliyor. Ve tabii bir de sarayın en dikkat çekici unsuru Sultan Abdülaziz’in at üstündeki heykeli. Padişahın siparişi üzerine, 1872’de İngiliz heykeltıraş Charles Fuller tarafından yapılan heykel, Abdülaziz halkın tepkisinden çekindiği için, herhangi bir meydana değil bu saraya yerleştirilmiş ve tarihe ilk ve tek Osmanlı Padişahı heykeli olarak geçmiş.
Beylerbeyi Sarayı, pazartesi ve perşembe hariç her gün 9:00-16:30 arası açık. Bence kış yüzünü göstermeyen, sonbaharın ılık günleri devam ederken, şehir içinde bir kaçamak yapın, şehrin ortasındaki bu tarihi vahayı ziyaret edin...
Paylaş