Paylaş
Bir yere uçtunuz. Havalimanına, terminal binalarına şöyle bir alıcı gözle bakın. Büyüklükleri, tasarımları çok farklı olabilir. Ama birçok ortak özelliği fark edeceksiniz. Büyük terminal tasarımlarında uluslararası mimarlık şirketleri yolcu psikolojisinden yola çıkarak çalışma yapıyor. Amaç hem operasyonunun hızlı yürümesi hem de ticari alanların daha fazla ciro yapması. Çünkü terminaller gelirlerinin neredeyse yarısını mağazalardan elde ediyor. Küçük dokunuşlar bir anda gelirlerin hızla artmasına neden olabiliyor. Bu nedenle terminal işletmecileri detaylara önem veriyor. Aksayan yönler hızla tadil ediliyor.
Mesaj veren tabelalar
Terminal içi yönlendirme tabelalarında ağırlıklı olarak sarı üzerine siyah veya beyaz üzerine beyaz renkler kullanılır. Terminalin renk cümbüşü içinde bu tabelalar hemen dikkat çeker. Tabelalarda kolay okunmayı sağlayacak fontlar kullanılır. Helvetica, Fritiger ve Clearview en çok tercih edilenler arasındadır. Tabelalar bir yetişken tarafından 13-14 metreden rahatlıkla okunur olmalıdır. Birçok havalimanında 9-10 yaşlarındaki bir çocuğun tek başına güvenlik, pasaport ve uçağın kalkacağı kapıyı bulabilecek kadar basit bir yönlendirme olmasına dikkat edilir.
Gün ışığı etkili
Yeni terminallerde, gün ışığına büyük önem veriliyor. Yapılan araştırmalar, terminal cephesinden giren güneş ışıklarının yolcuların kendini daha rahat hissetmesine neden olduğunu ortaya koyuyor. Hatta bazı terminal işletmecileri, duty free mağazalarını cam kenarına inşa ediyor. Yapılan araştırmalar, yolcuların bu tür mağazalarda daha fazla harcama yaptığını ortaya koyuyor.
Geliş katında pasaport kontrol noktalarında ise yüksek tavanlar, gün ışığı yolcunun rahatlamasını sağlıyor. Bu alanlarda stres çok yüksek.
Her yol mağazalara...
Terminal işletmelerinin en büyük gelir kaynağı mağazalar. Özellikle de gümrüksüz satış yapan mağazalar. Yolcuların köprülere gidişlerinde izledikleri yol üzerine mağazaların hangi yerlerde konulacağı detaylı araştırmalarla belirleniyor.
Bu yol üzerinde bazen ışık oyunları yapılıyor. Tavan ışıkları, dış camlardan gelen ışıklarla ‘sanal’ bir yol oluşturuyor. Dikkat etmezseniz bir anda kendinizi vitrinlerin önünde bulabiliyorsunuz. Veya gidiş yolu işletmeci tarafından öyle bir ayarlanıyordu, mağazaların ortasından giderek uçağa bineceğiniz kapıya ulaşıyorsunuz.
Halı kaplı zemin
Bazı terminallerde zeminlerin bir bölümünün taş, bir bölümünün de halı olduğunu görürsünüz. Yeni nesil tekstil teknolojisi ile halının temizliği eskisi kadar zor değil. Halı kullanımında amaç, yolcunun kendini evde gibi rahat hissetmesini sağlamak. Bu durum uçuş stresini azaltıyor hem de yolcunun daha fazla harcama yapmasına olanak sağlıyor. Halı kaplı alanda yolcular yüzde 7 daha fazla alışveriş yapıyor. Duty Free’de ise bu oran yüzde 10’a çıkıyor.
Sanat eseri önemli
Diğer bir yeni konsept ise terminalin orta noktasına konulan heykeller veya büyük sanat eserleri. Terminalin ticari yapısını değiştiren bu tür sanat eserleri aynı zamanda yolcuların daha kolay yön bulmalarını da sağlıyor.
Güvenlik ve pasaport terminalin ortasında
Ülkelerin farklı sivil havacılık güvenlik uygulamaları var. Örneğin Türkiye’de havalimanı girişinde ve pasaport sonrasında ikili güvenlik bulunuyor. Bazı ülkelerde ise kapıda güvenlik yok. Ama pasaport öncesinde güvenlik kontrolünden geçiyorsunuz.
Güvenlik veya pasaport genellikle terminal binalarının orta bölümlerinde yer alıyor. Amaç yolcuların hızla buraya ulaşmasını sağlamak. Bazen yolcular içeri geçmeden camdan uçakların kuyruklarını görebiliyor. Kuyruklar, yolcuların psikolojik olarak daha hızlı olmalarını, işlemlerini çabuk tamamlamalarını sağlıyor.
Bekledikçe harcama artıyor
Rötar kimsenin hoşuna gitmez. Ama yolcu bekledikçe yaptığı harcamalar da artıyor. Örneğin ABD’de yapılan araştırmada her bir saate yolcu başına harcama 7 dolar yükseliyor. Yolcular geç kaldıklarında veya fazla zamanları yoksa harcamalarını minimum düzeyde tutuyor.
Otomatik ‘check-in’
Birçok terminalde kullanılan otomatik check-in makineleri, işlemleri yüzde 25 daha hızlı yapıyor. Zaman kaybetmek istemeyen yolcu hemen bu noktalara gidiyor.
Yerel ürünler her zaman satar
Eskiden duty free denildiğinde dünyanın her yerinde hemen hemen aynı parfümler, çikolatalar olurdu. Artık havalimanlarında yerel ürünlerin oranı hızlı yükseliyor. Yolcular yerel ama belirli bir standartta ürünleri havalimanlarında alıyor.
Paylaş