Paylaş
Bingöl’e giderseniz şehri tam anlamıyla görmek için araba kiralayın derim. Her ne kadar çok büyük bir şehir olmasa da görmeniz gereken yerler hem merkeze hem de birbirlerine biraz uzak. Bingöl’de güne otelinizde kahvaltı ederek başlayabileceğiniz gibi Kuruca Köyü’ndeki bal kaymak evlerinden birinde de başlayabilirsiniz. Kuruca Köyü’nde yoğurt kaymağı ve Bingöl’ün meşhur balıyla sıcak lavaş dürüm yiyebileceğiniz gibi bal kaymağı tabakta porsiyon olarak da alabilirisiniz. Ya da benim gibi yoğurt kaymağı değil de süt kaymağı sevenlerdenseniz kaymağı pas geçip kavurmalı yumurta ile güne bomba gibi başlayabilirsiniz. Bu güzel kahvaltının ardından dağları, tepeleri aşarak ’Çır Şelalesi’ne gidin derim. Küçük bir tavsiye, yol kenarları biraz uçurum eğer öyle bir korkunuz varsa gitmeden önce bir daha düşünün. Diğer seçeneğiniz Solhan ilçesi yakınlarındaki ‘Yüzen Adalara’ giderek Bingöl’ün tertemiz havasını içinize çekip bir yorgunluk kahvesi içmek olmalı. Suyun üzerindeki küçük adacıklar rüzgarlı havalarda hareket ediyormuş, eğer şanslı iseniz bu ana denk gelebilirsiniz. En güzel fotoğrafı çekmek için ise meşe palamutlarının gölgesindeki merdivenlerden tepeye çıkmalı ve ‘Yüzen Adalar’ı bir de kuş bakışı izlemelisiniz.
Oksijeni bol tertemiz havası ile bence Bingöl insanı normalden daha çabuk acıktırıyor. Ya da belki de hava masumdur da Türkiye’nin en lezzetli etlerinin olduğu şehirde bulunduğunu bilmek insanda sürekli açlık hissi yaratıyordur kim bilir.
Bingöl Mutfağı çeşitliliği ile beni oldukça şaşırttı desem yeridir. Yemekler tabi ki et ağırlıklı. En meşhur yemeği ise kavurma. Şehirde dolaşırken çokça kavurmacı ile karışılacaksınız. Birçoğunun adının ‘Soğuk Çeşme Kavurmacısı’ olması insanda bir zincirle karşı karşıya olduğu hissiyatı uyandırsa da aslında her biri farklı bir restoran. Aynı ismi kullanmalarının ise bir nedeni var. Soğuk Çeşme Bingöl’ün bir köyü ve en lezzetli kavurmanın burada yapıldığı söyleniyor. Hatta Bingöllülerin bir sözü var ‘Soğuk Çeşme’nin Kavurması, ‘Elmalı’nın Tavası’. Bana kalırsa ikisi de leziz ama domatesle pişirilen tava biraz daha damak çatlatan türden bana göre. Yolunuz Bingöl’e düşerse mutlaka tava yemelisiniz derim. Lezzetini uzun süre kendi suyuyla kısık ateşte pişirilmesinden alan pamuk gibi bir tava için restorana gündüz saatlerinde sipariş vermeniz gerekiyor ki etiniz akşama hazır olsun.
Kavurma, çökelek ve soğanla hazırlanıp külde pişirilen börek ‘löl’ün tadı anlatılmaz yaşanır türden. Tel tel ayrılıp ağızda dağılan löl böreğini tatmadan dönmeyin. Pirince ayran ilave edilerek katı bir şekilde pişirilip üzerine bol tereyağı dökülerek servis edilen ‘mastuva’, mayasız ekmek hamurunun yufka gibi açılıp rulo şeklinde sarılması ile yapılan üzeri sarımsaklı yoğurtlu ve tereyağlı ‘sörin’ (Ya da Karadeniz’de bilinen adı ile siron) Bingöl’de tadabileceğiniz yöresel yemeklerden bence en karşı konulmazları.
Bu muhteşem yemeklere tatlı bir son yakışır derseniz de istikametiniz Bingöl’ün en canlı, en popüler yerlerinden olan ‘Bağdat Caddesi’ üzerinde yer alan ‘Şahin Künefe’ olmalı. Burada künefeden, baklavaya, fıstıklı sarmadan kadayıfa birçok seçenek var. Ben oyumu yöresel bir tatlı olan ‘Hoşverdi’den yana kullandım. İncecik açılmış baklava yufkaları sütle ıslatılıp aralarına bol fıstık serperek üst üste diziliyor ve kakao ile de son dokunuş yapılıyor. Yapılışı itibarı ile güllacı anımsatsa da tat olarak oldukça farklı. Tatlı yemek için önerebileceğim bir diğer yer ise ‘Sıdkı Usta. Tazecik şerbetli tatlılar arasında seçim yapmak neredeyse imkânsız.
Zamanınız kalırsa bir gününüzü de suyunun şifalı olduğu söylenen ‘Kös Kaplıcalarında geçirebilirsiniz. Ben tercihimi sonbaharda gelmekten yana kullandığım için gidememiş olsam da siz kış mevsimini tercih ederseniz ‘Yolçatı Kayak Merkezi’ne giderek kar keyfi de yapabilirsiniz.
Buralara kadar gelmişken benim gibi daha fazla yer görmek lazım diye düşünenlerdenseniz de bir buçuk saat uzaklıktaki Elazığ’a gidebilir, Harput’ta geçmişin izlerine dokunabilir, en lezzetlisinden bir dibek kahvesi içebilirsiniz.
İnsana yaşadığını hissettiren mis gibi havası, farklı doğal güzellikleri, olağanüstü misafirperver halkı ile Bingöl her daim sizi kucaklamayı bekliyor. Keşke bu güzelliklere hepimiz daha fazla dokunabilsek… Kim bilir belki o zaman daha da canlı daha da bilinir olur Bingöl.
Paylaş