Paylaş
Burgazada'ya Osmanlı’nın fethinden önce Yunanca kale-burç anlamına gelen Pyrgos denirmiş. Sadece 2 km olan ada için ne araca, ne faytona ihtiyaç var. Bisikletle adanın çevresini kolayca keşfetmek mümkün.Sakinliği, dinginliğiyle diğer adalardan sıyrılan Burgazada'nın incir ve dut kokulu sokaklarında defalarca dolaşmak kendinize yapacağınız en güzel şey.
Burgazada'da konaklama
Burgazada'da öyle başınızı döndürüyor ki, dönüş vapuruna ayaklarınız gitmiyor. Bu kez hazır vaktimiz de varken kendimizi küçük bir tatilin içinde, Burgazada'nın yeşili ve mavisinde bulalım dedik. Vapur iskelesine yaklaşık olarak 10 dakika gibi kısa bir mesafede, adanın burnunda, püfür püfür rüzgara karşı duran Pyrgos Otel'de konaklamaya karar verdik. Tüm odaları denize bakıyor otel, yaz kış hizmet veriyor. Eskiden sanatoryum (Verem Hastanesi) olan otel, daha sonra Ressam İbrahim Çallı'nın da bir süre yaşadığı bir konağa çevrilmiş. Lezzetli mezeleri, geniş ve ferah oturma alanlarıyla restoranı da en az otel kadar iddialı. Konaklama yapmayanlar da öğlen ve akşam yemekleriyle restoranın ve manzaranın tadını çıkarabiliyor. Ermeni pilakisi, girit mezesi, kaya koruğu, karides güveci mutlaka söylemeniz gerekenler arasında.
Burgazada'da bunları yapmadan dönme
1- Memleketin en güzel öykü yazarlarından olan Sait Faik Abasıyanık'ın yaşadığı evi ziyaret etmeden olur mu? Darüşşafaka Cemiyetine bağlı bu müze tam bir Burgazada konağı ve 'iyi müze nasıl olur?' sorusunu çok iyi örnekliyor. Sait Faik Abasıyanık hakkında pek çok şey öğrenirken , kendisine mektuplar yazmanız mümkün. Resmi tatiller dışında her gün 10.30-18.00 arası ücretsiz olarak ziyaret edilebiliyor.
2- Vapurdan iskeleye yanaşırken gördüğünüz kubbe Aya Yani Kilisesi'ne ait.
Adanın en önemli tarihi yapısı olan kilisenin ilk hali 800’lerin ilk yarısında inşa edilmiş.İstanbul’un fethi sırasında hasar gören kilise 1896 yılında tekrar inşa edilmiş. Kilisenin altında bir zindan yer alıyor. Her yıl 29 Ağustos’ta Rumlar, Aya Yani Yortusu’nu kutlamak için bu kilisede toplanıyorlar.
3- Burgazada'ya geldiğimde en sevdiğim şeylerden biri de yolu zahmetli de olsa Bayraktepe'te çıkmak. Adanın tek tepesi olan Bayraktepe, daha öncelerde bir gözetleme kulesi olarak kullanılıyormuş. İsa Tepesi olarak da bilinen bu tepeye çıkarken, yeşil ve maviye doyacağınız manzaralar bekliyor sizi. Hristos Manastırı da burada bulunuyor.
4- ''Emin misiniz? Burası Burgazada olamaz” diyeceğiniz bir koy Madam Martha Koyu. Bir balerin olan Madam Martha'nın çoğu vaktini geçirdiği bu koya, öldükten sonra onun adı verilmiş. Kamp yapanların da en sevdiği Madam Marthe koyuna iskeleden sağa dönünce 2 km boyunca yürüyünce ulaşabiliyorsunuz. Temiz tutmaya gayret edelim.
5-Burgazada’nın en güzel köşkleri genellikle Gönüllü ve Mehtap sokaklarında konumlanmış.Sokakları arşınlarken Gönüllü Sokak’tan başlayıp,Mehtap Sokak’tan devam edebilirsiniz. Burada güzel konaklar var. Kediler için iskeleden biraz mama almayı unutmayın.
6-Ergün Pastanesi'de Milföylü pasata, Sinem Dondurma'da keyfinize göre top top dondurma yemeyi de unutmazsınız diye düşünüyorum.
7- Boş sandalye bulursanız hoş bir gölgede keyifli sohbetler için Four Letter World Coffee'de soluklanabilirsiniz. Cold brew ve limonatasına bayılma olasılığınız yüksek.
8- Hafta sonu canlı müziği ile keyfini ikiye çıkaran Lindos da adanın eğlenceli duraklarından.
9- Burgazada'ya gelmişken el emeği çantalar, takılar ve çok naif seramikler almak isterseniz de durağınız 4 Letter World'ün alt sokağındaki 3 Things dükkanı olsun.
10- Henüz ben ziyaret edemedim ama Haziran ayında kapılarını açan İparho'da psikoloji, felsefe, sanat, nefes, yoga, meditasyon, hareket ve farkındalık atölyeleri gibi farklı etkinlikler düzenleniyor. Meraklısı olanlar mutlaka uğrasın!
Paylaş