Paylaş
Yediburunlar'a ulaşmaya çalışırken biraz zorlanmıyor değilsiniz. Dalaman Havaalanı'ndan Yediburunlar'a 50 km'lik bir yol sizi bekliyor. Araç kiralayacaksanız Suv tipi arazi aracı kiralamanızı tavsiye ederim. Bazı plajlara araç ile inmek isterseniz işinize yarayacaktır. Araç kiralamadıysanız Havaş sonrasında dolmuş ve Yediburunlar'a yakın mesafede köyde yaşayanlardan birileri mutlaka sizi oraya götürecektir. Mis gibi çam ağacı kokuları her bi tarafınıza dolarken, giderek yükseliyor ve sağınızda mükemmel manzaralar ile Yediburunlar'a minik bir başlangıç yapıyorsunuz.
Yediburunlar Köyü'ne gelmeden her bi taraftan dağ keçileri selamlıyor sizi. Ardından konaklamak için köye 10 dakika mesafedeki Yediburunlar Light House 'a geliyoruz. Burası “Doğa ile birlikte doğal yaşam” konseptinde hizmet veren tamamen inzivaya çekilip, yenilenip bambaşka duygularla ayrılacağınız bir doğa oteli. Burada denizden 600 metre yüksekliktesiniz.Yediburunbaşı tepesinin orta noktasından kuzey cephesiyle Ege’nin eşşiz koylarını, güney cephesiyle de binlerce yıldır ekilen buğday tarlalarını ve Akdeniz’in sonsuzluğunu kucaklayabiliyorsunuz. Yerel ürünler ile doğaya saygılı yemekler, güneşi çok güzel selamlayabileceğiniz deniz manzaralı yoga salonu ile bölge tabiatına çok uygun bir konaklama alanı.
Böyle güzel bir manzarada insanın canı yamaçtan aşağı süzülüp deniz ile kavuşmak istiyor. Ancak trekking tecrübeniz yoksa çok önerilmiyor. Araçla 20 dakikalik mesafe sonrasında Likya yolu üzerindeki bir yürüyüş parkurundan inmek ise nispeten daha kolay. Parkurun bir kısmı Kabak koyuna doğru ayrılırken diğer kısmı ise neredeyse size özel bembeyaz bir koya açılıyor. Tam 450 metrelik yamaçtan 2.5 km patika yoldan keçiler ve çekirgelerle birlikte iniyorsunuz. Her yorulup kafanızı kaldırıdığınızda daha da güzelleşen koyun manzarası sizi yürümeye de teşvik ediyor. Nihayetinde Kalabantia koyuna ulaşınca tüm yorgunluğunuz da gidiveriyor. Tüm günü 2 kişilik bu güzel koyda sadece kuş sesleri ile geçirmek yaşadığınızı çok yoğun hissettiriyor. Bu plajda herhangi bir tesis ya vs. bulunmuyor. Her şeyi yanınıza aldığınıza emin olun ve sudan çıkmak istemeyeceğiniz bu koyun tadını çıkarın.
Yediburunlar Köyü'nün civarı trekking yapmak için çok uygun. Yüksek konumu nedeniyle bunaltmayan havası ile Likya yolunun bir kısmını dahi bitirebilirsiniz.Civardaki Dodurga köyündeki Lykia yerleşimi Sidyma, Sancaklık Limanı'ndaki Kalabantia antik yerleşimi, Gâvurağılı'ndaki on bir burçlu Pydnai Kalesi, Minare Köyü’ndeki Pınara Antik Kenti, Kumluova'daki Letoon Antik Kenti, Kınık'taki Xantos Antik Kenti ve Gelemiş'teki Patara Antik Kenti seçenekleriniz arasında. Yürüyüşleriniz boyunca etrafınızda belki de daha önce hiç bir insanın inmeye esaret edemediği mink minik onlarca koy var. Kekik kokuları eşliğinde yürünen yollar boyunca fotoğraf makinemin deklanşöründen elimi çekemem beni yol boyu çok düşündüren bir başka detay oldu. İnsanın bu görüntüleri kucaklayıp, eve götüresi geliyor. Yapamayınca da fotoğraf makinemize sarılıyoruz. Yediburunlar Köyü'nde mola verip, köyün sakinleri ile muhabbet etmeyi ve eğer vaktiniz varsa köyün bakkalında soluklanıp, soğuk bir şeyler içmeyi de unutmayın.
El dokuması halı ve kilimleriyle de ünlü Yediburunlar Köyü'nün ucundaki burunda bir deniz feneri de bulunuyor. Bir başka el değmememiş plaj rotası için yine tüm ihtiyaçlarımızı yanımıza alıp yola koyuluyoruz. Aracınız yoksa Yediburunlar Köyü'nden Mehmet Amca'yı bulun ve sizi adını kimsenin bilmediği bir koya yaklaşık bir saate süren toprak bir yoldan ulaştırsın. Bu güzel koya inerken her köşeden kalbinizi sonsuzluk hissi ile dolduran bir manzara ile karşılaşacaksınız. Yemyeşil suyu ile sizden başka kimsenin olmadığı bir başka koy daha...Koya indiğinizde ruhunuzu doğanın güzelliği ile doyurun.Dilerseniz burada kamp bile yapabilirsiniz. Öyle ya en güzel gün batımları, doğumları ile kamp yaparak kavuşabilirsiniz. Burası öyle güzel ki, burada unutulmayı bile isteyebilirsiniz.
Eğer mayıs ayındaysanız sezonda kalabalıktan tadını çıkarmadığınız Ölüdeniz de size çok uzak değil. Yaklaşık bir buçuk saat uzaklıktaki Ölüdeniz Milli Parkı daha önce görmediğimiz sakinlik ve güzellikteydi. Deniz suyu ısınmış, yeni yeni tatile gelenler güneşle kucaklaşmıştı. Adrenalin sevdalıları yamaç paraşütü ile Ölüdeniz'i kuş uçuşu görmenin tadını çıkartıyordu. Fethiye her zaman çok güzel ama Mayıs'ta bir başka güzelmiş. Yine görüşmek üzere...
Paylaş