Paylaş
Kuala Lumpur şehir merkezinde yükselen gökdelenler adeta zenginliğin ve gücün sembolü. Bu gökdelenlerden en popüleri Petronas İkiz Kuleleri. Nasıl ki Paris deyince akla Eiffel Kulesi geliyor ve Paris’e gidenler, kıyısından köşesinden Eiffel gözüken fotoğraf çektirmeden dönmüyorsa; Kuala Lumpur’a gidince de bu gökdelenlerden en ünlüsü Petronas İkiz Kuleleri’nin kıyısından da olsa gözüktüğü fotoğraf çektirmeden şehirden dönmek mümkün değil. 88 katlı bu ikiz kule adeta şehrin simgesi olmuş durumda. 1998 yılındaki yapımından, Taipei 101 binasının inşaatına, 2004 yılına kadar dünyanın en yüksek ikiz gökdeleni olan Petronas İkiz Kuleleri, Petronas petrol holdinginin de yönetim merkezi. Cesar Pelli’nin, İslam mimarisini temel alarak dizayn ettiği 452 metre yükseklikteki bu ikiz kuleler, tüm Kuala Lumpur’u yukarıdan görme imkânı tanıyor.
Kulelerin üst katlarına tırmanmak için uzun bir bilet kuyruğunu bekleyeceğinizi hemen söyleyelim. Yerden 170 metre yükseklikte, 41.kat ve 42.kat arasında, uzunluğu 58 metre olan köprüyle iki kule arasında geçiş mümkün. Çoğunluğu iş merkezlerinden oluşan İkiz Kulelerde alışveriş merkezinden, senfoni orkestrasına, sanat galerilerine kadar birçok alan var. Petronas Sanat Galerisi, Kuala Lumpur Toplantı Merkezi, Petronas Bilim Merkezi, öne çıkan bölümlerden.
Tarihi merkezin Kuzeyi ve doğusunu oluşturan, Petronas’ı da içine alan bu finans ve alışveriş merkezi ‘Altın Üçgen’ olarak da adlandırılıyor. Bu bölgede Petronas’ın hemen yanında keyifle dinleneceğiniz bir park var. Doğaya insan eli değdiğinde her zaman kötü sonuçlar çıkmıyor ortaya. KLCC Park, bunun bir örneği. Zira bu park, yapay havuzlar ve özgün doğasıyla, doğa ve insan işbirliğinin güzel bir birleşimini sergiliyor.
Kuala Lumpurlular yüksekliği seviyor. Nitekim şehir merkezinde görülmesi gereken yerler listesinin başında bir başka insan eliyle yapılmış yüksek yapı var: Menera KL… Bu kule, 471 metre yüksekliğinde bir televizyon kulesi. Sadece şehri 360 derecelik bir görüş açısı ve kuş bakışıyla izleme imkânı vermiyor aynı zamanda 6D film izleme imkânı sağlayan küçük bir eğlence merkezini, F1 Simulatörünü ve mini hayvanat bahçesini de içinde barındırıyor.
Pavillion Kuala Lumpur’da alışveriş yapıp yorulduktan sonra yemek molasını yine burada verebilecek olsanız da size Jalan Alor’u öneriyorum. Jalan Alor, Bukit Bitang metro istasyonuna yaklaşık 10 dakikalık bir yürüme mesafesinde. Sokak boyunca her yer, masaları dışarıya taşan restoranlarla dolu. Başta Malay, Tayland ve Çin yemekleri olmak üzere, Asya mutfağından sayısız yemek tadabileceğiniz bir açık hava restoranı ve ülkenin yerel mutfağını keşfedeceğiniz bir yer bu cadde. En azından bir öğün bile olsa kendinize plastik masa ve sandalyelerden oluşan bu açık hava restoranında yer bulmalı, bir yandan yemeğin tadını çıkartmalı bir taraftan da şehrin bu hareketli kıpır kıpır caddesini, oturduğunuz yerden seyretmelisiniz.
İçinde meşhur Petaling Caddesini barındıran Çin Mahallesi, yine şehir merkezinde çok sayıda turist çeken bölgelerden. Petaling Caddesi, sayısız çeşitlilikte ürünü bulacağınız bir alışveriş alanı. Kavanozlarda ilaç satan Çinli eczacılardan, aslını birebir taklit eden ayakkabı, kemer, saat, gözlük satıcılarına kadar çok sayıda dükkân bulabilirsiniz bu caddede. Yine Petaling’de yer alan çeşit çeşit tropikal meyve satan dükkânlar sizi tropikal meyveye doyuracak. Ben Petaling’deki bu manavlarda başta mangonun bütün çeşitleri olmak üzere pamelo, papaya ve pitaya yedim.
Şehir merkezinde bulunan Ulusal Cami (Masjid Negara), geleneksel ve modern İslami mimarinin fevkalade bir birleşimi. Mekke Büyük Camii ilham alınarak tasarlanan bu cami, 1965’te inşa edilmiş. 18 kemerli yıldız biçimli kubbesi, Malezya’nın 13 eyaletini ve İslam’ın beş şartını temsil ediyor. 1907 yılında Hubbock tarafından tasarlanan; Gombank ve Klank Nehirlerini birleşiminde bulunan bir başka cami olan Masjid Jamek, Hint-Moğol mimarisi esas alınarak tasarlanmış. Giriş ücretsiz olsa da kapıdaki görevlilerin size Müslüman olup olmadığınızı sorduklarını ve Müslüman olmayan ziyaretçilerin, ibadete yakın saatlerde içeriye alınmadığını söyleyelim. Müslümanlardan başka çok sayıda Budist ve Hindu’nun yaşadığı Kuala Lumpur, Budist ve Hindu tapınakları açısından da oldukça zengin… Çok sayıdaki Hindu tapınağı arasında Sri Maha Mariamman Temple en bilineni. Hindu tapınaklarının kendine özgü rengârenk heykelleriyle süslü ön cephesi, bu tapınakta da kendini gösteriyor.
Bu çok kültürlü kozmopolit başkentten ayrılırken mutlaka bir parçanız burada kalacak. Ve Malay, İslam, Çin ve Hint kültürünün bir arada, huzur içinde yaşadığına sokakları gezerken, gökdelenlerin arasında yürürken ya da lüks alışveriş merkezlerinde alışverişinizi yaparken tanık olacaksınız.
Paylaş