Balkanların duygusal durağı: Mostar
Balkanların en duygusal durağı, Bosna Hersek'in gözyaşlarıyla dolu şehri Mostar, tarihi gezi yapmak isteyenler için en doğru adreslerden biri. Mostar Köprüsü altında akan Neretva Nehri'nin yeşilliği içinde büyülenmek, şehrin kurşun izi dolu binalarını gördükçe de savaşın acımasızlığını anlamak bu seyahati farklı kılıyor. Hadi insana çok farklı duygular hissettiren bu vizesiz seyahat noktasına gidelim. İşte size Mostar gezi rehberi…
İstanbul’dan Saraybosna’ya iki saatlik bir uçak yolculuğu yaptıktan sonra araba kiralayarak Mostar’a ulaşabileceğiniz gibi bizim yaptığımızı yaparak Dubrovnik, Kotor gibi yakın şehirlere gitmişken seyahatinize bu durağı da ekleyerek iki-üç saat araba yolculuğuyla da Mostar’a ulaşabilirsiniz. Bosna, Balkanlarda yer aldığından ucuz bir ülke. 
Üstelik vizesiz. Para birimleri ise Mark… Balkanlarda yer aldığından hava koşulları açısından en keyifli seyahat zamanlarının ilkbahar sonları veya yaz mevsimleri olacağını düşünüyorum. Ama sonbahar için de romantik bir adres olabilir. Her mevsim farklı güzel… İki-üç saat ayırarak gezebileceğiniz bu şehirde bizim konaklama fırsatımız olmadı.
Ama acaba kalsak mı diye düşünerek bir inceleme yaptığımda gecelik 20-25 Euro'ya birçok otel olduğunu görmüştüm. Bu sebeple Mostar’da konaklamayı düşünenler uygun bütçeli bir seyahat için fazlaca seçenek bulabilirler.
Mostar'a girdiğiniz gibi Boşnakça'da Mostar Köprüsü anlamına gelen Stari Most tabelalarını takip edin. Zaten kısıtlı bir zaman dilimi içinde Mostar'da olacaksanız tüm vaktiniz bu bölgede geçecek. Köprü, nehrin iki yakasında yaşayan Hırvat ve Müslüman halkların hayatlarını birbirine bağlıyor. Bugün Hırvatlar nehrin batısında, Müslümanlar ise doğusunda yaşıyor. 
Savaş sırasında şehirden ayrılan Sırplarsa büyük ölçüde artık Mostar'da değil. 1566 yılında inşa edilen Mostar Köprüsü, Mimar Sinan'ın öğrencisi Mimar Hayrettin tarafından yapılmış. Tabi burada bahsettiğimiz köprünün aslı. Şu an gördüğümüz köprü ise savaş zamanında köprünün aslı yıkıldıktan sonradan yapılmış.
Mostar, Yugoslavya'nın dağılma sürecinde savaşın tüm acımasızlığını yaşamış. 1992'de Sırplar, 1993'te Hırvatlar tarafından köprü yıkılmış. Daha sonra UNESCO ve Dünya Bankası aracılığıyla tekrar yapılmış ve koruma mirasına alınmış.
Mostar'da binalar savaş mermileriyle delik deşik edilmiş ve insanlar hala o binalarda yaşıyor. Halkın ikamet ettiği evlerin dış cephelerini gördüğümüzde gerçekten tüylerimiz ürperdi.
Eskiden damatların kendini kanıtlamak için atladığı 24 metrelik köprüden biz oradayken yüzücüler atlıyordu. Sporcular hocaları eşliğinde antrenman yaparken tüm turistler tezahürat ederek onları destekledi. Yüzücülerin köprüden atlamasını izlemek çok eğlenceliydi. Umarım siz de seyahatiniz sırasında buna denk gelirsiniz.
Bulutsuzluk Özlemi'nin "Yaşamaya Mecbursun" şarkısında "Mostar Köprüsü çökmüş, Neretva ne kadar üzgün kim bilir" sözlerini dinleyerek köprüde seyre dalmak süper bir deneyimdi. Dünya barışı hepimizin olsun!
Mostar'da nerede ne yenir?
Mostar'da köprünün altında uzun uzun sohbet edip, köprünün kaygan taşları üzerinden düşmeye ramak kala geçerek iki yakayı da gezdikten sonra acıktığımızı hissederek Tina-İrma isimli restorana oturduk. Tina Irma'da şiş kebap ve cevapci söyledik. Yemekler hem çok lezzetliydi hem de bu mekanda içtiğimiz Mostar'ın yerel birasını çok beğendim. Biz yemekten kalkarken tüm etler bitmiş, bizden sonraki müşterilere sadece tavuk kalmıştı. 
Düşünün ki ne kadar beğenilen bir mekan. Hesap da iki kişi toplam 13 Euro geldi. Hediyelik eşya anlamında da Mostar’da gördüğüm fiyatlar gezdiğimiz çoğu şehre göre epey uygundu diyebilirim. Mostar’da gezerken fazlaca Türk turist gördük. Eski topraklarınızla ilgili bir bağ kurmak istiyorsanız bir hafta sonu Mostar’ın yolunu tutun ve Neretva'nın yeşiline doymadan gelmeyin.
Fotoğraflar: Öykü Yalçın
