Likya Yolu'nun en güzel manzaralı 4 parkuru

 Likya Yolu için en uygun mevsim hangisi?

Likya Yolu, Akdeniz’in ılıman iklimi nedeniyle tüm mevsimlerde yürünebilir bir yol. Ancak en uygun mevsim ilkbahar ya da sonbahar ayları. Sıcak ve nemden dolayı yaz aylarında yürümekten kaçınmanızı öneririm.




Korsan Koyu- Gelidonya Feneri- Adrasan- Çıralı

Burası Akdeniz’in sonsuz maviliğine tanıklık edeceğiniz Likya Yolu’nun en güzel manzaralı parkurlarından biri, benim de favori parkurum. Güzele ulaşmak kolay değil elbet, bu rota aynı zamanda Likya Yolu’nun en zorlu parkurlarından biri. Antalya’nın Kumluca ilçesine bağlı Karaöz Köyü’nden başlayan rota Gelidonya Feneri, Adrasan, Olimpos ile devam edip Çıralı’da son buluyor.




Toplam uzunluğu 33 km. Karaöz- Gelidonya Feneri arası 7 km, Gelidonya Feneri-Adrasan arası 12 km ve Adrasan-Çıralı arası ise 14 km. Bu parkurda sadece kıyıyı takip etmiyorsunuz, zaman zaman sarp yamaçlara çıkıp sonrasında kumsallara ya da limanlara iniyorsunuz.




Birçok sahil kasabasının içinden geçtiğiniz için hem kamp alanları hem de pansiyon, otel, restoran ve plaj imkanları bulabilirsiniz. Bu rotanın sizi en çok büyüleyecek yeri Gelidonya Feneri. Gelidonya Feneri, Türkiye’nin en güzel manzaralı yerlerinden... Kızıl çam ormanlarının arasındaki toprak yoldan çıkıyorsunuz Gelidonya Feneri’ne. Yol üzerinde Korsan Koyu güzelliği ile mutlaka dikkatinizi çekecek.

Burada yüzme molası vermenizi öneririm. Sonrasında 4 kilometrelik zorlu bir yol sizi bekliyor. Gelidonya Feneri’nden sonraki Adrasan etabı iniş-çıkışları olan orta-zor derecece bir parkur. Olimpos rotasında kaya dolu bir patikada ilerliyorsunuz ve keskin dönüşler yapıyorsunuz. Sonrasında inişler başlıyor. Yolun sonunda Olimpos’un muhteşem sahiline kavuşuyorsunuz. Olimpos-Çıralı arası ise sahilden yürüyerek tamamlanıyor.




Kaş- Limanağzı- Ufakdere

Likya Yolu’nun nefes kesen manzaralı bir başka etabı Kaş merkezden başlayıp Ufakdere ile sonlanan bölüm. Kaş merkezden yürüyerek ya da aracınızla Büyükçakıl Plajı'na gelip bu parkura başlayabilirsiniz. Büyükçakıl’dan Limanağzı’na kadar olan bölüm 3 kilometre ve her yaştan insanın yürüyebileceği zorlukta olan bir yol. Patika yolda ilerlerken karşınıza Likya dönemine ait mezarlar ve sarnıç çıkıyor.



Yolun Limanağzı’na iniş bölümünün bir kısmı kayalıklara bağlanmış halat yardımıyla yapılıyor. Yol boyunca karşınıza Kaş’ın en güzel manzaraları çıkacak ve fotoğraf çekmek için sık sık duracaksınız. Limanazğı’ndaki plajlarda mola verip berrak denizinin keyfini çıkarın. Limanağzı sonrasında Çoban Plajı'na giden yol denize paralel ilerliyor. Yaklaşık 1,5 saatlik bir yürüyüş sonrası plaja ulaşıyorsunuz. Plaj küçük ve sakin. Çoban Plajı'ndan Ufakdere’ye sizi çalılarla kaplı dikenli patika bir yol bekliyor. Yol ortalama 1 saat sürüyor. Bu rotada hem denize doyacak hem de tarihe tanıklık edeceksiniz.




Aperlai- Üçağız- Kaleköy

Aperlai, Kaş ile Kekova arasında yer alan MÖ 400’lerde kurulmuş bir antik kent. Aperlai Antik Kenti’nden başlayıp Kaleköy’e kadar devam eden bu parkur 16 km. Vereceğiniz molalar hariç yaklaşık 5,5 saat sürüyor. Tarihle doğanın iç içe geçtiği bir rota. Bu yol genelde Kaş-Ufakdere rotasından sonra devam etmek isteyenlerin bir sonraki durağı. Rıhtımı sular altında kalan Aperlai Antik Kenti’nin kalıntıları denize doğru inen tepenin eteklerinde yer alıyor. Lahitlerin bir kısmı günümüze kadar gelebilmiş. Yol boyunca ilerledikçe çok sayıda lahit göreceksiniz.



Aperlai’den Kaleköy’e devam eden parkurun 8. kilometresinde Üçağız’a doğru yol alacaksınız. Üçağız bir diğer adıyla Kekova’da mola verip tekne turuna katılabilirsiniz. Bu turda batık şehri keşfedeceksiniz. Kekova’dan, bana göre Türkiye’nin en güzel köyü olan Kaleköy’e 3 kilometrelik bir yolu yürüyerek ulaşacaksınız. Kaleköy’e bu yürüyüş yolu haricinde ulaşım genelde teknelerle sağlanıyor, araç girişi yok. Kaleköy’e yaklaştıkça kral mezarları çıkacak karşınıza. Vardığınızda Akdeniz’in en güzel manzaralardan birine tanıklık edeceksiniz.

 Ovacık- Faralya- Kabak Koyu

Ovacık, Likya Yolu’nun resmi başlangıç noktası olarak kabul edilir. Hatta burada sembolik bir kapı da göreceksiniz. Burası bir gün içerisinde harika manzaralar eşliğinde yürüyeceğiniz bir parkur. Ovacık-Kozağaç arası 10 km, Kozağaç-Faralya arası 5 km, Faralya-Kabak arası 9 km olmak üzere toplam 24 kilometrelik bir yol sizi bekliyor. Ovacık ve Faralya arasında dik tırmanışlar yapacağınız, Faralya- Kabak Koyu arasında da yine ara ara dik inişler yapacağınız orta zorlukta bir parkur.




Arkanızda bıraktığınız Ölüdeniz’i de farklı açılardan göreceksiniz. Parkurda geçeceğiniz Kozağaç ve Kirme Köylerinde yeme-içme molası verebileceğiniz çeşitli yerler var. Yol boyunca çadırınızı kuracağınız alanlar da mevcut. Faralya’ya daha çok zaman ayırmanızı öneririm. Manzara müthiş. Babadağ eteklerinden Faralya’ya doğru yükseldiğiniz zaman Kelebekler Vadisi’nin tablo gibi manzarasına saatlerce seyre dalabilirsiniz. Faralya bölgesinde çok çeşitli konaklama seçenekleri de mevcut. Bu parkurun son durağı olan Kabak Koyu, coğrafi konumu, el değmemiş doğası ve turkuaz rengi deniziyle eşsiz bir güzelliğe sahip. Kabak Koyu’nda çok sayıda kamp alanı var.  İster çadırınızla isterseniz de bungalovlarda konaklayabilirsiniz.