Paylaş
Fransa’nın Bordeaux kentine İstanbul’dan direk uçuş var. Yaklaşık 3,5 saatlik bir uçak yolculuğundan sonra şaraplar ve şatolar diyarı Bordeaux’ya ayak basıyorsunuz. Bordeaux’da şarap turunun çok çeşidi var. Yarım gün isterseniz öğlen 13.30’da başlayıp akşam 18.30’a kadar sürüyor, bilet 38 Euro (150 TL). “Ben daha kapsamlı tur isterim” diyenler için tam gün de var, o zaman fiyatlar 60 Euro’dan (250 TL) başlıyor.
Tur yapılacak bölge için iki seçenek sunuluyor. Medoc ya da St. Emilion. İki bölgede de yaygın olarak kırmızı şarap üretiliyor. Bunun nedeni, nehirlere göre konumları. Medoc Garonne Nehri’nin batısında, St. Emilion Dordogne Nehri’nin doğusunda. Beyaz şarap üzümleri iki nehir arasında kalan dar bölgede yetişiyor, Medoc ve St. Emilion bu ara bölgede kalmadığı için üretim daha çok kırmızı şaraptan yana.
St. Emilion gezisinde daha çok arazi yürüyüşü vardı ve hava yağmurlu olduğu için zor olacaktı. Medoc’da ise ulaşımın otobüslerle sağlandığı, en fazla şatonun girişinden kapısına kadar 200 metre mesafe yürünen bir gezi sunuluyordu. Mevsim şartları dolayısıyla Medoc’u seçip, St. Emilion’u başka bir Bordeaux seferine bıraktım. Siz de tercihinizi yaparken mevsim şartlarını mutlaka göz önünde bulundurun ve mutlaka rahat ayakkabılar giyin.
Medoc turu yaklaşık beş saat süren bir tur. İki şatoya ziyaret, şarap üretimi anlatımı ve tadımını kapsıyor. İlk durak Şato Maucaillou. Şatonun zor okunan adı Fransızca ‘Mauvais Cailloux’nin kısaltması, ‘Kötü Taşlar’ demekmiş. Tam olarak bölgenin toprak yapısıyla ilgili bilgi veriyor, yörenin bol çakıllı yapısına atıfta bulunuyor. Medoc bölgesinin zemini volkanik tüfle kaplı, üstü de beyaz toprakla. Bu özelliğe sahip topraklarda merlot ve cabernet sauvignon türü üzümler var genelde. Bu da yolumuzu kırmızı şaraba çıkarıyor elbette.
Şarap turunun ikinci bölümünde La Tour Carnet Şatosu’na gidiyoruz. Bu şatonun diğerinden farkı, aynı zamanda yatılı turlar ya da özel davetler için de kullanılıyor olması. Bir geceliğine de olsa “şatonun uyuyan güzeli ben olayım” diyenler için kiralamak mümkün, ama tabii sadece bir odasını.
Şatonun en etkileyici özelliklerinden biri tül perdelerinin ardından görünen uçsuz bucaksız yeşil bahçesi. Üzüm bağları, kuğuları… Burada 19. yüzyıl Fransa’sına götürebilecek her şey mevcut.
Paylaş