Paylaş
Öncelikle Kars’ın hava durumundan bahsederek yazıya başlamak istiyorum. Kış aylarında gündüzleri eksi 10, akşamları da eksi 20 olduğunda hava iyi diyorsunuz. Anlayacağınız öyle böyle soğuk değil! Ancak bunca insan bu soğuğa rağmen bu şehre boşa gidiyor olamaz değil mi? Kars’ın kış aylarında tercih edilmesinin başında her yerin karlarla kaplı olması geliyor. Bu durum müthiş bir görsel şölen sunuyor. Meşhur Çıldır ocak ayında buz gölüne dönüştüğünde atların çektiği kızaklara binmek oldukça keyifli ve son olarak Kars’ın meşhur yiyeceği olan kaz eti bu dönemde tüketiliyor.
Kars’ı biraz daha tanıyalım
Türkiye’nin ikinci yüksek ve geniş platosu olan Kars’ta 7 ay kış, 5 ay yaz mevsimi yaşanıyor. Tam olarak iki zıt mevsimin bir arada yaşandığı şehirde yaz aylarında sıcaklık 40-50 derece arasında değişiyor. Ancak eminim Kars’a yazın gitmek de ayrı güzel olur çünkü 3 bin 300 çeşit çiçeği, yemyeşil bitki örtüsünü ve rengârenk gökkuşağının yerlere kadar indiğini yaz aylarında görebilirsiniz.
Gezilecek yerler
Kentin özgün mimarisini yakından tanımak oldukça heyecan verici! Osmanlı-Rus döneminden kalma eski yapılar, Kars tabyaları, Eski Vali Konağı, Harakani Cami, Ermeni Kilisesi, Fethiye Cami, Taş Köprü, Kars Kalesi, Namık Kemal’in bir dönem yaşadığı ev gezilebilecek turistik mekânlar…
Kars Cephesi Harp Tarih Müzesi’nin ise mutlaka gezilmesini öneririm. Gerçekten yurt dışında çoğu zaman bayıla bayıla gezilen müzelerden farklı olmayan bir teknolojiyle yapılmış. Üstelik ben gittiğimde ücretsizdi.
Gelelim en eğlenceli kısma… Donmuş Çıldır Gölü üzerinde yürümek, atların çektiği kızaklarla gezmek ve donmuş gölün içinden balıkçıların balık tutmasını izlemek harika… Küçük bir uyarı! Göle çok geç saatlerde gitmeyin çünkü akşam saatlerinde suyun buz altındaki hareketi sebebiyle uğultular geldiği söyleniyor. Hatta halk arasındaki bir rivayete göre bu ses göl canavarından geliyormuş…
Son olarak yaklaşık bir gün ayırabileceğiniz Ani Harabeleri’ni de unutmadan geçmeyelim. Kars’ın merkezine biraz uzak olduğu ve gezmesi yaklaşık iki saat aldığı için bir gününüzü buraya ayırmanızı tavsiye ederim. Ani Arkeolojik alanı ve çevresini gezerken Ermenistan sınırında muhteşem Arpaçay manzarasının sizi büyüleyeceğine emin olabilirsiniz. Konaklamak için adı üzerinde eskiden saray olan Katerina Sarayı ve Cheltikov Sarayı güzel tercihler. Eskiden saray olan bu otellerde konaklamıyorsanız bile gidip ihtişamını görmenizi tavsiye ederim.
Kars’ta tadılması gereken yiyecekler
Kars’ın yöresel yemekleri oldukça lezzetli… Öncelikle Çıldır Gölü’nden çıkan sazan balığını çok beğendiğimi söyleyebilirim. Bu balık Türkiye’de başka hiçbir yerden çıkmıyor. Denemek için Çıldır Gölü’nün üzerindeki Çıldır Kuzey Yıldız’ı restoranına gidebilirsiniz. Yazının başında bahsettiğim gibi kaz eti de oldukça meşhur. Çoğu restoranın evelik, hingel ve kaz etinden oluşan menüleri sayesinde tıka basa doyabilirsiniz. Bir kahve ya da sahlep molası vermek için ise Yemen Kahvesi’ni tavsiye ederim.
Son olarak Kars deyince tabi ki akla peynir geliyor. Kars’ta yapılan 32 tür peynir var. Kaşkaval, gravyer, malakan peyniri… Boğaztepe’deki Zavot Eko Peynir müzesinde Kars’ın girişimci kadınlarının peynir yapımı hikâyelerini dinleyebilir ve peynir tadımı yapabilirsiniz.
Paylaş