Paylaş
İzlandalılar’a sorarsanız her zaman. Bana sorarsanız kuzey ışıklarını görebileceğiniz, havanın da henüz çok soğumadığı, turist kalabalığının azalmaya başladığı Eylül’ün ikinci yarısı İzlanda’ya gitmek için en iyi zaman. İzlanda’nın yüksek sezonu kabul edilen yaz aylarında gittiğinizde Eylül’de göremeyeceğiniz Puffin kuşlarını görebilir, balina gözlem turlarına katılabilirsiniz. Yine de kuzey ışıkları mı puffinler mi, bence kuzey ışıkları!
Ülke bu kadar güzel olunca görülecek yer sayısı da oldukça fazla. Biz tüm ülkeyi dolaşan Ring Road rotasını yaptık, çoğunlukla gidenler başkent Reykjavik’e yakın olan Golden Circle rotasını yapmakla yetiniyor. Bana sorarsanız İzlanda’ya en az bir hafta ayırıp ülkenin altını üstüne getirmenizi öneririm, 3-4 gün yeter diyenlere aldırmayın! İzlanda’da seyahat etmenin en pratik yolu araç kiralamak, 4x4 araç kiralarsanız istediğiniz her yere rahatça ulaşabilirsiniz, binek araçların tali/bozuk tüm yollara girmesi yasak.
İzlanda’ya gitmişken mutlaka görmeniz gereken yerlere bakalım mı?
1 - Blue Lagoon
İzlanda’da volkanik hareketlilik hala devam ediyor, ülkenin altı kaynıyor desek yeridir. Bu nedenle ülkenin pek çok yerinde kaplıcalar, termal havuzlar var. Bu kaplıcaların en ünlüsü ise Blue Lagoon. Hem başkent Reykjavik’e hem de havaalanına yakın olması nedeniyle turistlerin en çok tercih ettiği yer burası. Ancak aynı zamanda havuza girmek isterseniz ülkedeki en pahalı kaplıca da burası. Önceden rezervasyon yaptırarak havuza girebildiğiniz ve girdiğiniz saate ve içeriğe göre 60 ile 115 dolar arası para ödediğiniz bu kaplıca yerine çok daha uygun fiyatlı hatta ücretsiz kaplıcaları tercih edebilirsiniz.
2 - Seljalands ve Gljufrabiu Şelaleleri
İzlanda tam anlamıyla bir şelale cenneti. En yüksek debilisinden en geniş ağızlısına kadar yol boyunca sürekli farklı şelaleler gördük. İlk göz ağrımız ise Seljalands şelalesi idi, oraya ulaştığımızda başlayan yağmura aldırmadan 500 metre daha yürüyüp Gljufraubiu şelalelesini de gördük ki ikinci şelale çok daha ilginç bir şelale.
3 - Skogafoss
İzlanda’nın meşhur şelalelerinden biri, kolay ulaşılabilir olması da cabası. 60 metreden düşen şelale 23 metre genişliği ile çok ihtişamlı. Ayrıca şelaleden düşen suyun serpintileri her daim kenarında gökkuşağı olmasını sağlıyor, harika!
4 - Solheim Buzulu
İzlanda buzun, buzulların ülkesi. Solheim Buzulu da yine Reykjavik’e yakınlığı nedeniyle buzul yürüyüşleri için tercih edilen buzullardan biri.
5 - Solheimasandur | Meşhur Uçak Enkazı
Zorunlu iniş yapmak zorunda kalmış bir uçaktan geriye enkazı kalmış, ama İzlanda bu enkazı turistik bir nokta haline getirmeyi başarmış. Kazadan neyseki can kaybı olmamış.
6- Reynisfjara
Ah o siyah kumsallar, ah o bazalt kayaları. İzlanda’da bütün kumsalların kumu simsiyah olsa da Reynisfjara en ünlüsü.
7 - Fjadrargljufur Kanyonu
İzlanda’da çok sayıda kanyon olsa da Fjadrargljufur en güzellerinden biri. Yürüyüş yolları ile trekking imkanı da sunan kanyon lav tarlaları arasındaki görüntüsü ile tam bir Elf bölgesi.
8 - Svartifoss Şelalesi
Bazalt kayalardan dökülen şelalenin de güzelliği bir başka oluyor. İzlanda’daki pek çok şelale arasından bazalt kayaları ile fark yaratıyor.
9 - Glacier Lagoon – Jökulsárlón
Bir büyük buzul daha! Buzulun önünde oluşan lagün gölü deniz ile birleşmiş, buzuldan kopan devasa buz parçaları gölü süslemiş. Maviden beyaza buzun her tonunu görebileceğiniz buzul gölünde tekne ve kano gezileri de düzenleniyor.
10 - Diamond Beach – Elmas Plajı
Jökulsarlon’dan gelen buzullar önce denize dökülüyor, sonra da dalgalar o buz parçalarını kıyıya taşıyor. Siyah kumsal üzerindeki kocaman buz parçaları elmaslar gibi parlıyor. Yine masalsı, gerçek üstü bir görüntü.
11- Hverir Kaplıcaları - Myvatn
Myvatn bölgesi İzlanda’nın en sıcak bölgesi. Alttan sürekli fokurdayan kaplıcalar, çamur havuzları, lav tarlaları ile yine bu dünyadan olmayan bir yerde hissettiriyor. Blue Lagoon’un en güçlü rakibi kaplıcalar sa burada, üstelik yarı fiyatından bile ucuza.
12 - Dettifoss ve Sellfoss Şelaleleri
Avrupa’daki en güçlü şelale imiş Dettifoss, Sellfoss da onun 700 metre önünde komşusu. Başkente mesafesi uzak olunca çok tercih edilmese de İzlanda’nın en güzellerinden ikisi.
13 - Asbrgy Kanyonu
Detttifoss ve Sellfoss şelalelerindan akan sular Asbrgy Kanyonunu oluşturmuş. At nalı şeklindeki yapısı ile yürüyüş severlerin tercih ettiği yerlerin başında.
14 - Godafoss
İzlanda’nın Hristiyanlığı kabul edişinin sembolü olarak kabul edilen bu şelale tarihi olarak kıymetli, şelale olarak bir Dettifoss değil.
15 - Hvitserkur Dinazor Kayası
Dalgaların denizin içindeki bir kayayı yontması ile dinazor şeklinde almış bu kaya çok popüler. Gözlerim dinazor ararken bunu bulmuş olmak da mutlu etti. Gerçi şiddetli rüzgardan yakınına çok gidemedik ama olsun.
16 - Hraun ve Barna Şelaleleri
İzlanda şelale cenneti demiştik. Hraun ve Barna Şelaleleri de ikiz şelaleler. İki kardeşin vefat etmesi ile sonuçlanan hazin bir hikayesi de olan şelalaler sonbaharda görmek için muhteşem.
17 - Kirkjüfell Şelalesi ve Kirkjüfell Tepesi
Kirkjüfell, Game of Thrones hayranlarının aşina olduğu yerlerden biri. Zaten İzlanda’da pek çok noktada dizinin çekimleri yapılmış. Tepe şekliyle dikkat çekerken aynı adı taşıyan şelale ile birlikte fotoğraflamak makbul.
18 - Thingvellir Ulusal Parkı ve Silfra
Thingvellir Ulusal Parkı, Kuzey Amerika kıta ana karası ile Avrupa kıta ana karasının kırılarak ayrıldığı Silfra yarığının olduğu yer. Bu parkın bir özelliği de dünyadaki ilk parlamentonun M.S. 930 yılında Vikingler tarafından burada toplanmış olması. Bu özellikleri ile Unesco Dünya Kültür Mirası listesinde yer alıyor.
19 - Gayzer – Geysir
Thingvellir Ulusal Parkı’nda görülecek en popüler noktalardan biri olan gayzer kelimesinin isim babası Geysir. Toprak altındaki sıcak suyun belli sürelerle yukarıya fışkırmasını görmek için binlerce insan buraya geliyor.
20 - Gullfoss
Golden Circle’in en popüler noktalarından biri de katman katman kırılarak oluşmuş olan Gullfoss. 20.yüzyıl başlarında Gulfoss’un olduğu yere bir hidroelektrik santrali yapılmak isteniyor. O bölgede ailesi ile birlikte yaşayan ve babasının çiftliğinde çalışan Sigríður Tómasdóttir adlı kadın, önce resmi yollarla santral inşaata engel olmaya çalışıyor ancak avukatlar başarıya ulaşamayınca, kendisini öldürmekle tehdit ederek santral inşaatına engel oluyor. İzlanda’daki ilk doğa aktivistlerinden biri sayılıyor. Sonrasında da bu bölgeye gelen yabancılara rehberlik yaparak bölgenin tanınmasına katkı sağlıyor.
Dünyanın henüz olgunlaşmamış hali olan İzlanda, tarih öncesi bir zaman diliminde geziyormuş hissiyle kesinlikle seyahat planına alınması gereken yerlerin başında geliyor. Pahalıymış, uzakmış demeyin, bir İzlanda seyahati planı yapın!
Yolda kalın!
Paylaş