Hürriyet Seyahat | FotoÄŸraflar: Alamy, DepoPhotos, Anadolu Ajansı, DHA
Türkiye'de varlığı pek fazla bilinmeyen 20 saklı adres... Yeni yerler keÅŸfetmek isteyenlere özel
Her hafta kalabalık şehir hayatından, yoğun iş temposundan kaçmak için sessizliğin ve sakinliğin olduğu yerlere gitmek istiyoruz. Hele bir de sabah sekiz akşam altı mesai düzenindeysek, hafta sonlarını iple çekiyoruz. Sizin için ister hafta sonu ister üç-dört gün tatil yapabileceğiniz güzel bir liste hazırladık. Yalnız bu yerler sahip oldukları güzelliklere rağmen pek bilinmiyorlar. Hepsinde Instagram'da bolca beğeni alacak fotoğraflar çekeceğiniz garanti...
Türkiye, yeni yerler keşfetmek isteyenler için tam anlamıyla cennet… Herkes tarafından bilinen turistik rotalar her yıl yüzbinlerce kişiyi ağırlarken, ülkede henüz geniş kitleler tarafından pek bilinmeyen yerler de mevcut.
GÖKPINAR GÖLÜ
Sivas kent merkezine 147, Gürün ilçe merkezine 10 kilometre mesafedeki Gökpınar Gölü, su altındaki birbirinden güzel flora ve faunasıyla adeta doğal akvaryumu andırıyor. Dipten kaynaklarla beslenen ve derinliği 15 metreyi bulan turkuaz rengi göl, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekiyor.
Su altı sporlarıyla uğraşanların tercih ettiği gölde, son yıllarda sık sık irtifa dalışları gerçekleştiriliyor. Çevre illerden hafta sonu günübirlik tatile gelen ziyaretçiler, gölün çevresinde yürüyüş yaparak mesire alanlarında vakit geçiriyor. Göl çevresindeki restoran, otel, cami, basketbol, voleybol ve çim futbol sahası ile piknik alanları, yerli ve yabancı turistlere konaklama ve sosyal aktivite imkanı sunuyor.
BORABAY GÖLÜ
Amasya iline 63 kilometre uzaklıktaki Borabay beldesinde yer alan göl Akdağ eteklerindeki 1891 metrelik Çivili Tepe’den doğan Çatağın Deresi’nin toprak kayması sonucu bir setle tıkanmasıyla oluşmuş bir heyelan gölü. Kıyısındaki yüksek ağaçların gölgesi suya vurduğunda oluşan olağanüstü güzellikteki manzaradan olsa gerek, göl yöre halkı tarafından aynalı göl olarak da anılıyor.
Borabay Gölü’nün çevresinde Orman Genel Müdürlüğü’ne ait bungalovlarda ve belediyenin kiraladığı kütük evlerde konaklama olanağı da mevcut.
ILICA ÅžELALESÄ°
Kastamonu Pınarbaşı’nda Ilıca Köyü sınırlarında yer alıyor. 15 metre yükseklikten dökülen şelalenin, döküldüğü yerde oluşan doğal havuz ve çevresi çeşitli bitki örtüsü ile kaplanmış egzotik bir görünüme sahip... Özellikle salgın sonrası renk güzel fotoğraflar çekmek için buraya mutlaka gitmelisiniz.
ALTINKÖY AÇIKHAVA MÜZESİ
Ankara'nın 100 yıl öncesinin köy hayatını Ankaralılara yaşatan Altınköy Açıkhava Müzesi, ziyaretçilerine unutamayacakları bir deneyim yaşatıyor. 1930'larda, 40'larda, 50'lerde Anadolu'nun bir köyünde ne varsa, Altındağ Belediyesi tarafından oluşturulan bu köyde de hepsi var. Karapürçek Beşikkaya'da bulunan Altındağ Belediyesi Altınköy Açıkhava Müzesi ‘Altınköy’ ismiyle biliniyor.
Camisi, okulu, bakkalı, köy evleri, yel ve su değirmeni, asma köprüsü, köy kahvesi ile masalsı bir atmosfere sahip. Yaşayan bir açık hava müzesi olan köyün özellikleri bunlarla da sınırlı değil. Bu köyde koyunlar, kuzular, inekler, atlar, eşekler, köpekler, kediler, kuşlar, geyikler, ceylanlar, arılar, horozlar, tavuklar da var.
Buğday tarlası, sebze, meyve tarlaları, meyve ağaçları, ahırlar, kümesler, at arabası gibi önemli detayların da unutulmadığı Altınköy’de harika manzaralı yürüyüş yolları ve dinlenme alanları köy kahvehaneleri ziyaretçilerine huzurlu bir ortam sağlıyor. 500 dönüm arazi üzerine kurulu Altınköy, şehrin göbeğinde ama adeta şehirden uzakta bir köy. Eski tarım aletleri, ev ve işte kullanılan pek çok alet ve eşya, Altınköy Açık Hava Müzesi'nde meraklıların ilgisine sunuluyor.
BÄ°LGELÄ°K VADÄ°SÄ°
Bölgedeki halkın 'Tazı Kanyonu' olarak adlandırdığı ve Köprüçay Nehri'nin yüksekliği 200 metreyi bulan kayalıklar arasından geçtiği doğa harikası kanyon, tatilci ve turistlerin son dönemdeki en gözde merkezi haline geldi. 14 kilometrelik Köprülü Kanyon Milli Parkı içinde, her yıl binlerce tatilci ve turistlerin rafting başta olmak üzere trekking, tırmanış gibi birçok doğal aktivite için ziyaret ettiği bölgenin üst kısımlarında belirlenen kanyonun muhteşem manzarası, doğa yürüyüş gruplarını kendine çekiyor.
KAPIKIRI
Bodrum’a 40 dakika uzaklıkta bulunan Bafa Gölü’nün kenarına yerleşmiş küçük bir köy Kapıkırı... Eğer tarih ve arkeoloji ilginizi çekiyorsa Kapıkırı’nda Helenistik ve Bizans dönemine ait tarihi kalıntılar ilginizi çekebilir. Bafa Gölü üzerinde tarihi kalıntıların bulunduğu adalar ve 20 bin kadar kuş çeşidinin yer aldığı sular bulunuyor. Gölde küçük sandallarla gezinti yapabilirsiniz. Ayrıca kuş fotoğrafçılığıyla ilgilenenler harika fotoğraflar yakalayabilir
BÜĞRÜM KÖPRÜ
Roma İmparatorluğu döneminden kalma bu köprü Antalya'da yer almaktadır. Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerini görmüş olan bu köprü hala tüm bakirliği ve doğallığıyla ayakla durmaktadır. Bu köprüye Köprülü Kanyon Milli Parkı içinden ulaşılabilir.
AKGÖL
Akgöl, Sinop’un Ayancık ilçesinin güneyinde, Çangal Dağı’nın ortasındaki yeşil orman örtüsü içerisinde masmavi parıldayan bir göl. Yaklaşık 1200 metre yükseklikte yer alan Akgöl, Yemişli Deresi’nin ağzının kapatılmasıyla oluşan bir set gölü. Sık köknar ağaçlarının kimi zaman yeşile büründürdüğü görüntüsüyle Akgöl, harika bir piknik ve kamp alanı aynı zamanda. Ayancık Orman İşletmesi’ne ait bir tesisin de bulunduğu gölde kırmızı benekli alabalık üretiliyor. Yoğun bir orman denizinin kuşattığı alan, bitki ve hayvan topluluğu açısından da oldukça zengin.
GÖLYANI YAYLASI
Giresun’un Yağlıdere ilçe merkezine 51 kilometre uzaklıktaki Gölyanı Yaylası otantik evleri, ladin ağaçlarından oluşan orman örtüsü ve küçük gölüyle büyüleyici bir tabiat alanı. Son yıllarda sıkı bir yapılaşma yasağının getirildiği Gölyanı, doğal zenginliklerinin gelecek nesillere ulaşabilmesini sağlamak amacıyla koruma alanı ilan edildi.
CLANDRAS KÖPRÜSÜ
Uşak iline bağlı Karahallı ilçesinde yer alan Frigyalılar döneminde yapılan Tarihi Clandras Köprüsü, Banaz Çayı üzerine yaklaşık 2500 yıl önce yapılmış. Köprünün iki tarafı dağ kayalığına dayandırılmış ve uzunluğu 24 metre derinliği 17 metre genişliği ise 1,75 metre. Köprü resmi kaynaklarda Cılandıras ismiyle de anılmakta... Köprünün yanında bulunan Elektrik Santralinden boşaltılan su beton kanal yardımı ile köprünün yanından aşağı dökülmekte ve bir şelale görüntüsü vermekte...
HÄ°ZAN
Bitlis'in Hizan ilçesinin taş evlerden oluşan köyleri, ziyaretçilerine eşsiz görüntüler sergiliyor. Çoğu, derin vadiler arasındaki yamaçlara kurulu çok katlı tarihi taş evlerden oluşan köyler, fotoğraf sanatçıları ve gezginler tarafından büyük ilgi görüyor. Türkiye'nin değişik illerinden gelen çok sayıda fotoğraf sanatçısı, Bitlis’te adeta saklı bir cenneti bünyesinde barındıran Hizan ilçesinin fotoğraflarını çekiyor.
Sararan doğanın oluşturduğu renk cümbüşüyle bütünleşen ilçedeki taş evler, tarihi dokuyu ve doğal güzellikleriyle birleşince ortaya çok güzel kareler çıkıyor. Hizan 1936 yılında İlçe yapılarak Bitlis'e bağlanmış. İlçe Bitlis'in ve Van Gölü’nün güneyinde sarp bir bölgede yer alıyor. Topraklarının yüzde 90’ı dağlık olup, küçük dereler dışında önemli akarsuyu bulunmuyor. Tipik karasal iklim hakim olan ilçede yaz mevsiminde ortalama en yüksek ısı 25, kış mevsiminde ortalama en düşük ısı eksi 15 derece civarında... Özellikle fotoğraf tutkunları için burası tam bir cennet...
AÄ°ZANOÄ° ANTÄ°K KENTÄ°
Aizanoi Antik Kenti Kütahya Çavdarhisar İlçe merkezinde, Kütahya’ya 50 km uzaklıkta yer alıyor. Penkalas (Kocaçay) Irmağının yukarı kesiminde tanrıça Meter Steunene’nin kutsal mağarası civarında yaşayan Frigyalıların öncülü olarak antik kaynaklarda geçen Azan adlı mitoloji kahramanının su perisi Erato ile efsanevi kral Arkas'ın birleşmesinden Aizanoi şehrinin ortaya çıktığı sanılmakta...
BLAUNDUS ANTÄ°K KENTÄ°
Büyük İskender tarafından kurulan ve mimari görünümü nedeniyle İngiltere’deki ünlü Stonehenge taşlarına benzetilen Blaundus Antik Kenti, günümüzde birinci derece sit alanı ilan edilen etkileyici ve görkemli bir alan.
IŞIKLI GÖL
Denizli'de Çivril ovası üzerinde yer alan bir tatlısu Işıklı Gölü. Büyük Menderes Nehri'ni beseleyen kaynakların üzerinde, Akdağ'ın güneyindeki Çivril Ovası'nda bulunan Işıklı Gölü, 1968 yılına kadar doğal bir göl olarak varlığını sürdürüyordu. Ancak bu tarihten itibaren baraj gölüne dönüştürülen Işıklı Gölü, günümüzde Çivril Ovası'nın sulanması amacıyla kullanılıyor. Derinliği yaklaşık olarak 7 metre civarında olan Işıklı Gölü, bir tatlı su gölü olma özelliği taşıyor. Özellikle görsel güzelliğiyle doğaseverlerin uğrak noktası olmaya aday… Su kuşları için önemli bir yaşam, yumurtlama, kuluçka ve göç ortamı oluşturan göl, kerevit vebasının 1984 sonbaharında Türkiye'de görüldüğü ilk yer olarak da biliniyor.
BALTALI GÖLÜ
Ege Bölgesi’nde deniz denince akla ilk gelen şehirler arasında olmasa da barındırdığı zenginliklerle Batı Anadolu’nun en güzel seyahat rotalarından biri. Uşak, doğal güzellikleri ve tarihi yapıları ile ön plana çıkan bir şehir. Dolayısıyla, doğa turizmi ve kültür turizmi ile ilgilenenlerin uğrak noktalarından biri. Bölgenin en güzel ve saklı yerlerinden biri ise Baltalı Gölü… Uşak Banaz ilçe sınırları içerisinde yer alıyor. Göl etrafında piknik ve kamp yapılabilir. Göl suyunda sazan balığı tutulabilir. Baltalı Gölü yapay bir gölet olmasına karşın, doğal görünümü etrafını saran yemyeşil ormanlarıyla Abant ya da Yedigöller'den aşağı kalır yanı yok.
Bölgenin en önemli özelliÄŸiyse 200 metre eninde ve 600 metre uzunluÄŸunda olan bir kanal aracılığıyla sık çam ormanının içine giren denizi. Buraya gelirseniz Golden Key Bördübet otelde konaklayabilirsiniz.Â
TAÅžKALE
Taşkale Karaman'a bağlı bir kasaba… Önceleri Kızıllar olarak da anılmaktaydı. Bölge yerleşimi çok eskilere dayanmakla beraber, turistik İncesu Mağarası ve Taştan Oyma Tahıl Ambarları da bu kasabada bulunuyor. Ayrıca buradaki en özel yerlerden biri de Manazan Mağaraları…
Bu mağaralar İç Anadolu’da önemli kültürel zenginliklerinden. Fakat obrukların, Mevlana’nın ve Çatalhöyük’ün gölgesinde kalmış, adını duyuramamış. Mağaralar insan - doğa ilişkisinin Anadolu’daki örneklerinden sadece biri. İnsanoğlunun zor durumda kaldığında nasıl bir azimle, güçle dağları delip, barınak yapabildiğinin en güzel örneği…
BÄ°RGÄ°
İzmir Ödemiş'e 9 kilometre uzaklıkta ve Bozdağlar'ın yamaçlarında yemyeşil bir coğrafyanın içine gizlenmiş Birgi, asırlık ağaçlarının ve ahşap pencereli evleriyle Ege'nin şirin köylerinden... Ayrıca tam da şimdi gidilecek en keyifli hafta sonu rotası. Birgi köyü, Aydınoğulları Beyliği’nden Mehmet Bey tarafından yaptırılan Ulu Cami ile meşhur. Osmanlı’nın izlerini sürmek isteyenler için burası çok ideal.  Caminin karşısındaki köy meydanından köy halkının yapmış olduğu el işleri, meyvesi, sebzesi ve meşhur Ödemiş patatesinin tadına da mutlaka bakmalısınız. 1971 yılından kalma ahşap Türk evlerinin en güzel örneklerinden Çakırağa Konağı ve İmam-i Birgivi Medresesi gezilmesi gereken yerlerden.
KÃœMBET
Kümbet, Giresun ilinin Dereli ilçesine bağlı bir yayla köyü... Halkının çoğunluğunu Türkmen Çepniler oluşturuyor. Giresun'un en önemli yaylası... İl ve ilçelerde oturan halkın yazlık evlerinin de bulunduğu çok güzel bir yayladır. Son yıllarda yapılan otel ve diğer konaklama tesisleriyle yaylaya olan ilgi daha da artmıştır. Buraya geldiğinizde konaklama için Birun Kümbet Dağ Evi'ni tercih edebilirsiniz. Şehir karmaşasından uzakta doğayla iç içe güzel vakit geçireceğiniz garanti.
SİVAS'IN DOĞAL ÇİN SEDDİ
Sivas'ın İmranlı ilçesine bağlı Boğazören köyü sınırlarında yer alan ve görüntüsüyle Çin Seddi'ni andıran kayalıkların bulunduğu bölgede, kaymakamlığın planladığı '10 Fikir Proje' etkinlikleri kapsamında doğa yürüyüşü düzenlendi. Bölgedeki doğal oluşumun, tanıtımının yapılarak, turizme kazandırılması hedefleniyor.
İmranlı ilçesine 16 kilometre uzaklıkta bulunan Boğazören köyü yakınlarındaki kayalıklar, görenlerin ilgisini çekiyor. Yer yer yüksekliği 50- 60 metreye kadar çıkan kayalıklar, bölgeyi ikiye ayıran görüntü veriyor. Çin Seddi'ni anımsatan oluşum, kilometreler boyunca kıvrımlar şeklinde devam ediyor. İlk kez Demirören Haber Ajansı'nın (DHA) gündeme getirdiği 'doğal Çin Seddi', ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Koronavirüs sonrası normalleşme sürecine girilmesinin ardından İmranlı Kaymakamlığı'nın başlattığı proje ile kayalıkların bulunduğu bölgede doğa yürüyüşü düzenlendi. Yürüyüşe Kaymakam Hasan Meşeli, Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Niyami Dağlar, İlçe Milli Eğitim Müdürü Şafak Turan, kurum müdürleri ve bölge halkı katıldı. Yürüyüş öncesi İmranlı Kaymakamı Hasan Meşeli, keneden bulaşan Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığına karşı katılımcıları uyardı. Meşeli, aynı zamanda katılımcılara koruyucu sprey sıktı.
'Bu güzelliği dünyaya tanıtmak istiyoruz'Kaymakam Hasan Meşeli, "Güzel bir günde kalabalık arkadaş grubuyla buradan İmranlı'ya 15 kilometrelik güzergahta yürüyüş gerçekleştireceğiz. Amacımız 'İmranlı'nın Çin Seddi' dediğimiz ve doğa harikası olan alçı taşlarının yüzyıllar boyunca yağmurlar rüzgarlar sonucunda oluşan kayalıkların tanıtımını yapmaktı. Çünkü çok orijinal. Bu güzellikleri biz tüm Türkiye ve Dünya'ya tanıtmak istiyoruz. O yüzden hem yürüyelim hem spor yapalım. Koronavirüs nedeniyle uzun zamandır hareketsiziz. Hem spor yapalım hem de bir araya gelelim istedik. Ayrıca buranın da tanıtımını yapmak için yola çıktık. Biz yürüyüşümüzü koronavirüs tedbirlerine göre gerçekleştiriyoruz" diye konuştu.
Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Niyami Dağlar ise "Boğazören köyünün Çin Seddi'ni andıran güzel görünümüyle doğa ile baş başa güzel bir yürüyüş yapmayı planladık. Projeyi gerçekleştiren arkadaşlara ve emeği geçenlere teşekkür ediyorum. Yaklaşık 50 kişilik ekibimizle 15 kilometre bir yürüyüş yapacağız. Sağlık için bir spor yaptık diyebiliriz" dedi.