Edirne Kırkpınar tarihi yağlı güreşleri böyle gelmiş ama böyle gider mi?

Düşünün, altı buçuk asırdır süregelen bir müsabaka. Nitekim ‘Guinness Dünya Rekorları Kitabı’na göre en uzun festival imiş. Ben iki sene katıldım ve iki ayrı kanala çekimler yaptım. Biraz anladım ve anlattım. Bu katılımlarım nedeni ile sıkı arkadaşlıklar ve dostluklar kurdum bu geniş yürekli, mert, dev adamlarla. Bunların başında ise Ahmet Taşçı Pehlivan geliyor… Ben de Karamürsel’e giderek onun konuğu oldum.

Haberin Devamı

Ahmet Taşçı, doğma büyüme Karamürselli. Efsanevi güreşçi iki altın kemerin devamlı sahibi. Altın kemerin devamlı sahibi olabilmek için üst üste 3 yıl başpehlivan olmak gerekiyor. Taşçı 6 kez üst üste başpehlivan olmuş. Son derece alçakgönüllü, mert bir adam. Adam gibi adam derler ya, Ahmet Taşçı da güreşçi gibi güreşçi. Çok sıkı bir usta-çırak ilişkisi eşliğinde, saygı ve sevgiyi, sert disiplin ve acımasız bir antrenmanla yoğurursan, ortaya bu şampiyonlar çıkıyor. 655 senedir böyle gelmiş ama Ahmet Taşçı’nın böyle gideceğine dair kuşkuları var. Asrın bulunmazı ‘zaman’ yozlaşmanın nedenlerinden. Eski usul, ‘rakibin göbeği gökyüzünü görene kadar’ süren güreşleri puanlama ve zaman ile sınırlandırmışlar. Hatta zaman kaybolmasın diye artık peşrev bile çektirmiyorlarmış güreşçilere. Kazanan tarafın, takla atıp el kol hareketleri ile aşırı sevinç göstermesini, havalara zıplamasını Ahmet Taşçı çok ayıp olarak ifade ediyor. Geleneğe göre, galip isen, rakibini yerden kaldırman, sırtını sıvazlaman ve helalini aldıktan sonra usulca hakemin yanına yürümen, hatta kaldırması için elini bile vermemen, önüne bakman gerekiyormuş.  

 

Haberin Devamı

Edirne Kırkpınar tarihi yağlı güreşleri böyle gelmiş ama böyle gider mi

 

 

BİRBİRİNE KENETLENMİŞ ÜÇ NESİL

Atladım sabah erken arabaya, ver elini Karamürsel. İğrenç İstanbul trafiğini daha tam atlatmadan varıyorsunuz. Topu topu 90 kilometre yol. Ahmet Taşçı güler yüzü ile karşıladı bizleri. Elense çekip tokalaştık. Tatlı bir zeytinliğe geldik, ortasında prefabrike bir yapı. Zeytinlik bir yamaçta. Antrenman için engeller, ipler, iri traktör lastikleri var. Ahmet Taşçı, yanımıza gelen beyaz saçlı ama dinamik bir adamın elini öpüp alnına götürüyor, biraz şaşırmış yüzüme dönerek, “İşte antrenman hocam Engin Çınar” diyor. Yanımıza genç irisi bir dev daha yaklaşıyor ama o da bu sefer Ahmet Taşçı’nın ellerine sarılıyor, öpüp alnına koyuyor. Ahmet, “İşte böyle Ayhan kardeş, 650 sene böyle gelmiş bu iş” diyor. Birbirine saygı ile kenetlenmiş üç nesil karşımda. Taşçı’nın yeni talebesi Mert henüz 17 yaşında ama kondisyon dersleri Engin Hoca’dan. İlk birkaç ısınma turu beraber yürüyoruz, sonra ben onlarla iki tur koşup bırakıyorum. Postallarım pek koşuya uygun değil. Nefis bir ılık kış havası, ıslak çim kokusunu öksüz şehirli ciğerlerime çekiyorum.  Genç güreşçi ile hocanın kapışmasını ilgi ile izliyorum, günlük antrenmanın son bölümü bu. Genç güreşçi çok atak ama bir yerde Ahmet çocuğun kafasına adeta sıvazlar gibi dokundu ve çocuk bir anda kendini yerde buldu. Birkaç saniye sürdü. Çok kısa, net ve kolay bir yenilgi oldu, hiç anlamadık. “Nasıl yaptın da koca çocuğu devirdin” dedim. “Üzerime gelince, ilk önce bilerek altına girdim, tüm vücudunu ve dengesini bana yasladı, yağlı vücudumla bir saniyede altını boşalttım ve kafasına konar konmaz yerde buldu kendini” dedi. 

 

Haberin Devamı

Edirne Kırkpınar tarihi yağlı güreşleri böyle gelmiş ama böyle gider mi

 

 

YAĞLI GÜREŞ SUNUCUSU KEŞFETMİŞİM MEĞER

Bir süre sonra Ahmet Taşçı’nın talebelerinden benim de tanıdığım Tosun Pehlivan geldi ve az kalsın elimi öpüyordu. “Hocam sizden bir meslek öğrendim” dedi. Hay Allah ben nasıl bir güreşçiye meslek öğretirim, derken anlatmaya başladı. NTV için üç gün Edirne’ye Kırkpınar belgeseli yapmaya gittiğim zaman, Tosun Pehlivan’dan rica etmiş, “Güreş kısmında yanımda ol, ben sana sorayım, sen de bana ve izleyicilere güreşin tekniğini anlat” demiştim. Türkçesi çok düzgün, az ve öz ve anlaşılan bir lisanda hitap ediyor. Çok güzel bir program yaptık iki gün beraber. O günden sonra diğer TV kanalları da başına üşüşmüşler ve mükemmel bir yağlı güreş sunucusu olmuş.Tosun Pehlivan artık güreşmiyor ama hoca olmuş. İki talebesinin antrenman ve güreşini görmeye Altınova Güreş Salonu’na gittik. Murat Kaya ve Semih Turgut’u Kırkpınar’a hazırlıyor. Haftanın 6 günü çift idman (sabah-akşam) yapıyorlarmış. Başaltı için güreşecekler. Bu arada, sıralama şöyle gidiyor: Minik 1, minik 2, minik 3, teşvik, tozkoparan, deste küçük boy, deste orta boy, deste büyük boy, küçük orta küçük boy, küçük orta büyük boy, büyük orta, başaltı ve başpehlivan. Bakar mısınız gidilecek yola...

 

Haberin Devamı

Edirne Kırkpınar tarihi yağlı güreşleri böyle gelmiş ama böyle gider mi

 

BİR DE ÇÖP OLMASA...

Yağlı güreşler dünyanın en eski sporu. Köklerinin Sümerlere dayandığı biliniyor. Kırkpınar’da 1362 yılından beri yapılıyor. Aslında Kırkpınar şimdiki Yunanistan sınırları içerisinde kalmış ama sınırlar çizildikten sonra Edirne’ye alınmış bu güreşler. Birkaç savaş zamanı yaşanan kesinti dışında süregelmiş ta günümüze kadar.  Kırkpınar’da benim en büyük problemim pislik oluyor maalesef. İnsanımızın yere çöp atma huyundan ve bu görüntünün onları rahatsız etmemesinden ben çok rahatsızım. Edirne’ye sırf bu yüzden gitmek istemiyorum. Edirne Belediyesi’nin ve belki üniversite gençliğinin bir an evvel önleyici tedbirleri, belki de ağır bir ceza sistemi ile ele alması gerekirBol bol ve her gün sık aralıklar ile boşaltılan çöp sepetlerinin yerleştirilmesi gerekir. 

Yazarın Tüm Yazıları