Dünyada tebessüme en değer veren ülke: Tayland
Gülümsemek ve uyumlu olmak Tayland halkı için çok önemli. Duyguların kontrolünü kaybetmek, burada bencil bir davranış anlamına geliyor; bu yüzden herkesin yüzünde size her zaman kendinizi iyi hissettiren “usta bir gülümseme” var. Bugüne kadar gördüğüm en güzel çiçek çelenkleri Tayland’daydı. Renk ve rayihalarına göre ayırıp, öyle kompozisyonlar yaratmışlar ki hayran kaldım. İşte dünyanın en rahat seyahat edilen ülkesi Tayland’dan izlenimlerim...
Bangkok, geceleri serinlemediği için dünyanın en sıcak şehirlerinden biri; havalimanına indiğimizde sıcak ve nemli havayı hemen hissetmeye başladık. Yine de ilk işimiz kendimizi tüm kaosun içine bırakıp, Bangkok’un en turistik caddesi Khaosan Road’da bir otel bakmak oldu. Sokağında kurulan yemek pazarı, sabah ikiye kadar açıkmış. Ben ilk gün gece 11 gibi acıktığım için dışarı çıkıp pazarı gezdim. İstediğiniz her şeyi bulabilirsiniz burada; benim için en pratik olan bir tezgahtan istediğim sebzeleri ve eti seçerek, onları wok tavada çabucak hazırlatmak oldu. Daha sonra kenara koydukları bankların üzerinde yemeğimi yiyerek etrafı seyrettim.Ertesi gün ülkenin en önemli ve kutsal iki yapısı olan eski kraliyet sarayı ile içindeki tapınağı ziyaret ettik.
Büyük Saray “Grand Palace”
18 yy’de inşa edilmiş ve 150 yıl boyunca Tayland krallarına hizmet etmiş Büyük Saray’ın içinde çeşitli binalar ve tapınaklar var. Daha karşıdan buraya yaklaşırken sarayın ışıltısına hayran kaldım; içeri girdiğimde binaların üzerindeki ince işçiliğin aslında en ufak santimetrelere kadar işlenmiş olduğunu gördüm.
Her yer altın varak ve küçük cam mozaiklerle kaplı, parlıyor, etrafına enerji ve ihtişam saçıyor. Rehberimiz Taylandlıların ruhani yönlerinin ve mitolojik hikayelere olan inançlarının çok güçlü olduğunu söyledi. O yüzden burayı korumaları için binaların çevresine ve girişlere çoğu yaklaşık beş metre yüksekliğinde süslü ve korkunç bakışlı gardiyan heykellerden dikmişler.
Zümrüt Buda Tapınağı “Wat Phra Kaew”
Burası Tayland’ın en kutsal Budist tapınağı. İçerideki Buda heykeli ismini aldığı zümrütün aksine yekpare bir yeşim taşından yontulmuş ve 66 cm yüksekliğindeymiş. Tapınağın ortasında yüksek bir mihrabın üzerinde meditasyon yapar şekilde oturan heykelin üzerinde som altından bir taç ve giysi var. Üzerindekiler mevsimlere göre senede üç defa törenlerle değiştiriliyormuş.Yaz olduğunda başındaki tacı değişir, vücudu mücevherlerle donatılırmış, kışın omuzlarına mevsime uygun olarak altın bir şal örtülürmüş, yağmur mevsiminde ise üzerine altın bir kıyafet giydirilirmiş.
Wat Traimit: Dünyanın en büyük som altın Buda heykeli
Tapınağın içinde dünyanın en büyük som altın, oturan Buda heykeli var. Beş metre yüksekliğinde ve beş buçuk ton ağırlığındaki bu heykeli tarih boyunca nasıl muhafaza etmişler diye düşünürken rehberimiz hikayesini anlatmaya başladı. 13-14.yy’ye ait bu heykeli zamanında istilacı kuvvetler çalmasın diye alçıyla kaplayıp saklamışlar.1955 yılında yeni yerine taşınırken kaza eseri yere düşünce, alçının arkasındaki altın ortaya çıkmış. Bugün bu alçı parçalarını tapınakta hala sergiliyorlar.
Protein deposu: Kızarmış böcekler
Akşam sokak tezgahlarından birinde ilk defa büyük tepsilerin içindeki kızarmış böcekleri gördüm. Meğer Taylandlılar böcek yemeği çok seviyormuş. Bu alışkanlık onlara ülkenin en fakir bölgesi kuzey doğudan gelmiş. Mahsul almakta zorlanan çiftçiler pirinç tarlalarında topladıkları çekirgeleri kızartarak başlamış bu alışkanlığa.Tezgahta en çok çekirgeler, solucanlar, ipek böcekleri, kurtlar, hamam böcekleri ve kraliçe karıncalar vardı; menü sezona göre değişiyormuş.Seçtiğiniz böcekleri bir naylon poşetin içine doldurup, tartıyorlar; üzerine de bir çeşit soya sosu ve beyaz biber serpiyorlar. Hayatımda nadir deneyimleyebileceğim bir şey olduğundan, gözümü karartıp ben de içlerinde en sevimli görünen bambu solucanlarının tadına baktım. Tadı kötü değildi aslında, hafif cevizimsi diyebilirim.
San Jao Tii: Ruhlara özel evler
Sokakları gezerken evlerin, otellerin ve restoranların yanlarında sanki oyuncakmış ya da kuşlar için yapılmış gibi duran minyatür evler dikkatimi çekti. “San Jao Tii” denilen bu evler “ruhlara” aitmiş.Bazı kötü ruhlar onları rahatsız etmesin, işleri rast gitsin diye her sabah bu küçük evlere içinde çiçek çelenkleri, meyveler ve yiyecekler olan ikramlar bırakıyorlar.
Ko Pha Nan Adası
Bangkok’tan sonra dinlenmek için Tayland’ın Ko Pha Nan adasına gittik. Ağustos ayında muson mevsimi olmasına rağmen mükemmel bir ada tatili yaptık. Muson yağmurları insanı hiç rahatsız etmiyor. Aksine hava birden patladığında hızlıca bungalovunuza çekilin ve verandasından dışarıdaki bu ılık yağmurun yağışını seyredin; bu bile başlı başına büyük bir keyif.Yağmur sırasında onlarca çekirge sürüsünün metrelerce havaya sıçrayarak etrafa kaçışmalarını izledim.Sabah sahilden gelen değişik bir çıtırtı sesine uyandığımda, yerli halkın ellerinde iki çakıl taşını birbirine sürterek yürüdüğünü ve bu sırada yeri gözlediklerini fark ettim. Meğer o taşlardan çıkan seslerle kumların altındaki küçük yengeçleri çağırıyor, yukarı çıktıklarında da yemek için onları topluyorlarmış.
Chiang Rai
Dağlarda dört günlük trekking yapmak için Tayland’ın en kuzey noktasındaki Chiang Rai’a geldik. Tayland’ın Myanmar ve Laos’la birleştiği bu noktaya “Altın Üçgen” deniyor. Yakın zamana kadar dünyadaki afyon üretiminin %80’i buradan yapılıyormuş.Dağlardaki ormanları gezerken buranın ne kadar ıssız bir yer olduğunu ve bu ticaretin burada nasıl kolay yapılabileceğini anlıyorsunuz.
Yolculuğumuz sırasında pirinç tarlalarından geçtik, dik dağ yamaçlarında yürüdük, çeşitli dağ kabilelerini ziyaret ettik, filler üzerinde ve bambu sallarla nehirlerde yol aldık; yollar özellikle muson mevsiminden ötürü zorluydu.
Yolun bir bölümünde fillerin üzerinde seyahat ettik. Rehberlerimiz bir ara filleri serinletmek için bir nehrin içinde onları yıkamaya başladığında bize de onlara fazla yaklaşmamak kaydıyla aynı nehirde yüzebileceğimizi söylediler. Filler çok büyük hayvanlar ve yıkanırken suyu alabora ettikleri için yakınlarında olmak tehlikeli olabiliyor; ancak bu yolculukta mesafemi koruyarak onlarla aynı nehirde yüzmenin tadını çıkarttım.
Fotoğraflar: Alamy
30 ülkelik selfie macerası
Skyscanner’ın aşağıdaki arama motorunu kullanarak istediğiniz yere en ucuz uçak biletini bulabilirsiniz. Hemen uçak bileti arayın!
