Savaş çözmedi size Anayasa verelim

Davutoğlu Bey kardeşim, sen git Boşnaklara baskı yap, senin onlara sözün geçer.”

Haberin Devamı

Herkes birine baskı yapacak. Biri gidecek, Hırvatlara baskı yapacak. Diğeri Sırplara. Türkiye’nin payına Boşnaklar düşüyor. Boşnaklar Müslüman, biz Müslüman, onun için, Boşnaklar bize.

Görev bölümünü AB yapıyor.


Gırgıra alırsanız, çok matrak. Ciddiye alırsanız, isyanları oynarsınız. Mantık terazisine vurursanız, nereye koyacağınızı bilemezsiniz. Ama, tarih bilginizi gözden geçirince, hiç yabancılık çekmezsiniz.


Tam dış baskı. Dış baskıyla, istedikleri gibi bir devlet yaratmak.

AB ÖNERİSİ


Konu bizden hafif uzak gibi, oysa biz olayın tam ortasındayız, üstelik ucu bize de dokunuyor.


AB Bosna-Hersek için yeni bir anayasa öneriyor. Anayasayı AB yapacak.


Yani, Bosna-Hersek’in nasıl yönetileceğine AB karar verecek. Tam iç işlerine müdahale.

Haberin Devamı


Devletin şekli ne olacak, temel hak ve özgürlükler nasıl işleyecek, devletin görevleri ile bireylerin hakları arasında nasıl bir denge kurulacak, kısaca ülke nasıl yönetilecek, Bosna-Hersek için bunu AB belirleyecek.


Bu pervasız girişim için AB aşağıdan almadığı gibi, hatta efelik taslıyor:


“Ey Bosnalılar, AB’ye başvuru yapmanız için, önce bizim getireceğimiz anayasaya
“evet” diyeceksiniz”.


Yoksa, AB bir kuştur, Bosna için çıkılmaz bir yokuştur.

BRÜKSEL VAZİYETİ


Bosna-Hersek’te yaşayan Boşnak, Hırvat ve Sırplara AB’nin yapacağı anayasayı kabul ettirmek için, AB onların yakınlarını devreye sokmak istiyor.


Geçenlerde Brüksel’de Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’na Boşnakları ikna etmek görevi veriliyor.


Davutoğlu önce itiraz ediyor, sonra “bakarız” diyor, ortada bırakıyor. Ankara


Boşnakları ikna için AB’nin maşası mı olacak, yoksa “anayasayı ülkeler kendi yapar” diyerek, böyle bir baskıya karşı mı çıkacak, şu anda bilinmiyor.

Bosna-Hersek eski Yugoslavya’nın parçası. Bir Yugoslavya’dan yedi ayrı devlet çıkıyor, savaşlar birbirini izliyor. Katliam, etnik temizlik, kan ve gözyaşı.


Yetmiyor, şimdi sıra yeni bir anayasada. Sen yapamazsın, ben sana bir anayasa vereceğim, faslından.


İnsanı zorla AB karşıtı yapmaya çalışıyorlar, yine de olmayacağım.

 

Haberin Devamı

Ucu bize dokunuyor

 

YAKINDAN tanıdığımız AB komiseri Oli Rehn geçen yıl Kürt sorununa gönderme yapıyor:


“Türkiye’nin sosyal bir sözleşmeye ihtiyacı vardır”.


Yeni anayasa diyemiyor, sözleşme demekle yetiniyor.


Geçen yıl söylenen bu söz, geçenlerde kılık değiştiriyor. Bir ajans haberine göre:


“AB, Türkiye’nin yeni bir anayasaya ihtiyacı olduğunu, açıkladı”.


Olay şimdi netlik kazanıyor. Sözleşme, anayasaya dönüşüyor. Nasıl bir anayasa acaba? Özerk bölgeli bir devlet mi, sınırları yeniden çizilecek bir devlet mi, çok uluslu federatif bir devlet mi, nasıl?


Bu arada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün çok önemli bir sözü var. Üzerinde pek durulmuyor, ama hayati bir söz. Kürt sorununu kastederek:

Haberin Devamı

“Biz çözmezsek, başkaları çözer”.


Bosna-Hersek örneğini, söylenen sözleri, haberleri alt alta yazınca, bizi nelerin beklediği ortaya çıkıyor.


Sadece dışarının baskısından duyabileceğimiz kaygı nedeniyle değil, zorunlu ve kaçınılmaz olduğu için, Kürt açılımının sürmesi gerek.

AB fırsat kolluyor, ama çözümü hayat dayatıyor. 

Yazarın Tüm Yazıları