Sarı Melekler finalde…

Fenerbahçe Universal, Gamavo’nun takımı Dinamo Kazan’ı devirdi.(3-1)
Adını finale yazdırdı.
Heyecan ve mücadele sözü vermiştik.
Tutmaz olaydık.
Kızlarımızın yüzü bembeyaz, heyecanları doruktaydı.
Mutlak kazanmak istemenin yarattığı baskıydı bu.
Heyecanımızı yenmemiz zaman aldı.
Gerilim filmini andıran maç mutlu sonla bitti.
Maçı izlemişinizdir.
Ya da okursunuz.
Ben size bugün maçı anlatmayacağım.
Zaten anlatamam da.
Benim de ellerim titriyor.
Bu takımın kuruluş hikâyesini anlatacağım
Aslında bu öykü yalnız ca Fenerbahçe voleybol takımının değil, Beşiktaş’ın, Galatasaray’ında öyküsü.
100 yıllık koca çınarların ortak öyküsü.
Bir anlamda Cumhuriyet kadınlarının öyküsü.

                           *

Aslında;
İlk kadın mühendis,
İlk kadın voleybolcu,
İlk “Sarı Melek”,  o zaman ki adı ile “Uçan Parmaklar”,
Mustafa Kemal’in manevi evlatlarından,
Sabiha Rıfat Gürayman’ın yaşam öyküsü de denebilir buna.

Ne dediğimin pek fazla anlaşılmadığının farkındayım.
Anlatayım.
Bu takım dün kurulmadı.
Çok emeği var ama Aziz Yıldırım’da kurmadı bu takımı.

Kuruluşu 1927’lere dayanır.
Maç yapacak başka kadın takımı olmadığı için kapanır.
Ancak içlerinde bir kız çocuğu vardır ki, erkek arkadaşları ile Yüksek Mühendis Mektebinde oynamaya devam eder.
O kadar başarılıdır ki, onu Fenerbahçe erkek voleybol takımına alırlar.
Fenerbahçe voleybol takımı, 1929 yılı İstanbul şampiyonluğunu beş erkek, bir kadın oyuncu ile kazanır.
Beşiktaş ikinci, Galatasaray üçüncü olur.
                   �
                          *
Bu kızın adı, Sabiha Rıfat Gürayman’dır.
Manastırlı bir subayın, çok genç yaşta yetim kalan kızı.
Fenerbahçe taraftarları O’na�“uçan parmaklar” ismini takar.
 
Özetle ilk “Sarı Melek” dir; “O”.
Aynı zaman da Atatürk’ün izniyle Yüksek Mühendis Mektebine (İTÜ) alınan, ilk kadın mühendis.
Mezun olduktan sonra Ankara’ya atanır.
Uzmanlık alanı köprü yapımıdır.
Ankara Beypazarı yolundaki köprü, o dönem için zorlu bir projedir.
Sabiha Rıfat üstesinden gelir.
Köprü, bugün, “Kız Köprüsü” adı ile anılır.
Hani, “Uçan parmaklardan, sarı meleklere” uzanan bir köprü…
Hani, “Sabiha Rıfatlardan, Edalara, Nazlara” uzanan bir köprü..
İşte tam bu takımının hikâyesi.

Bu köprünün öyküsü burada yazmakla bitmez.
Fenerbahçe kulübünün hazırladığı “Öncü kadınlar” belgeselini izlemeniz tavsiye olunur. Sabiha Rıfat’ın resmi, yapımında bulunduğu Anıtkabir Hürriyet kulesinde asılıdır.

Özetle bu takımların öyküsü, Cumhuriyetin kuruluş yıllarına kadar gider.
O nedenle kolay kurulmamıştırlar.
Kolay yıkılmazlar.
Daha önce söylemiştik, ancak yinelemek de yarar var
Önündeki sponsor değişir, ama arkasındaki yüz yıllık arma baki kalır.
               �
                                      *

Pazar günü saat 17.00 da gene TRT Sporun karşısındayız.
Finaldeki rakibimiz, Villa Cortese’yi 3-1 yenen Cannes.
Eczacıbaşı’nı yenen,  Vakıfbank’ı altın sette eleyen Fransız takımı Cannes.
Ülke olarak çözülmesi gereken bir hesabımız var.
Haydi, “Uçan parmakların” torunları,
Haydi, “Sarı melekler”,
Haydi, Cumhuriyetin kızları,
Hesabı bitirin ve kupayı İstanbul’a getirin.