Salonları dolduran adam
Güncelleme Tarihi:
Mehmet ARSLAN
Oluşturulma Tarihi: Aralık 28, 2004 02:00
300-500 kişiye oynanan basketbol maçlarını görenler, Aydın Örs'e, "Abdi İpekçi'de oynamayalım" dediler. Ama Örs, "Biz o tribünleri dolduracağız" dedi ve sözünü tuttu. Abdi İpekçi Spor Salonu'nu görenler gözlerine inanamıyorlardı. Fenerbahçe-Ülkerspor maçı -Birkaç tatsız olay dışında- tam bir şölene dönüşmüş, tribünler tıklım tıklım dolmuştu.
Basketbol son birkaç yıldan bu yana seyirciye aç, seyirciye hasretti.
Koskoca Türkiye Basketbol Ligi'nde maçlar 300- 500 seyirciye oynanıyordu.
Ama pazar günü sanki her şey tersine dönüvermişti.
Peki ama nasıl gerçekleşmişti bu mucize..
Elbette bu tablonun bir değil, bir kaç kahramanı vardı.
İşte kahramanlar
F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Asbaşkan Mahmut Uslu, sarı lacivertli takımın sponsoru Aras Kargo, Şube Sorumlusu Semih Özyurt ve müthiş bir uyumla çalışan, Ertuğrul Erdoğan, Fikret Doğan, Metin Ağırbaşoğlu ve İlker Begütay'dan oluşan teknik heyet ile Nedim Karakaş, Remzi Dilli, Cenk Renda'nın oluşturduğu idari heyet.
Ama bu isimlerden biri kelimenin tam anlamıyla bir sıfatı hakediyordu.
F.Bahçe'nin Koçu Aydın Örs.
Ya dolduramazsak?
Örs, Basketbol Milli Takımımızı Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda ikincilik kürsüsüne taşımış, ardından da Fenerbahçe Basketbol Takımı ile sözleşme imzalamıştı. Örs, imzayı attıktan hemen sonra sarı lacivertli takımın maçlarını Abdi İpekçi Spor Salonu'nda oynama kararı vermişti. Örs'ün bu kararı şaşkınlıkla karşılanmış, tepkiler gecikmemişti.
- İpekçi, 12 bin kişilik bir salon. Orayı dolduramayız.. Biz daha küçük bir salonda, daha az seyirciye oynayalım ki, tribünler dolu görünsün.
Aslında tepkiler haksız sayılmazdı. Basketbolda son birkaç yıldan bu yana maçlar 300- 500 kişiye oynanıyordu. Rakiplerine oranla son derece mütevazı bir bütçeyle oluşturulan sarı lacivertli takımın o tribünleri doldurması, "Mucize" diye tanımlanıyordu.
Ama Aydın Örs kararını değiştirmedi;
- Biz disiplinli, bir takım olacağız. Bizi seyreden herkes maçlarımızdan keyif alacak. Fenerbahçe'nin maçlarını izlemek için tribünleri dolduracak.
Lig başladığında herkesin beklediği görüntü yine tribünlerdeydi. Fenerbahçe 2 bin kişiye oynuyordu.
Ama Örs inancını kaybetmemişti, "Sabredin" diyordu. "Az kaldı tribünlerin dolmasına."
9 bin seyirci geldi
Ve zaman "Potaların beyefendi koçu’’nu haklı çıkardı.
"Mucize", Efes Pilsen maçıyla gerçeğe dönüştü. Bu karşılaşmada başlayan "Potaya akın", Ülkerspor maçıyla tavana vurdu ve Fenerbahçe, basketbolun uzun yıllar beklediği hasreti sona erdirdi. Ülker maçını tam 9 bin sporsever izledi.
Şimdi hafta sonunda Fenerbahçe - Galatasaray maçı var. Tribünler bir kez daha canlanacak. Basketbol, "O mucize adam"ın sayesinde bir kez daha eski, o görkemli günlerine geri dönecek.
F.Bahçe 1, rakipleri 6 milyon $ harcadı
POTALARA yeni bir renk ve heyecan getiren Fenerbahçe Basketbol Takımı 1 milyon 200 bin dolara kuruldu. Sarı lacivertli takımın şampiyonluk mücadelesi verdiği Efes Pilsen transfere 3.8 milyon, Ülkerspor ise 7.5 milyon dolar harcadı.
Koskoca Türkiye Basketbol Ligi'nde maçlar 300- 500 seyirciye oynanıyordu.
Ama pazar günü sanki her şey tersine dönüvermişti.
Peki ama nasıl gerçekleşmişti bu mucize..
Elbette bu tablonun bir değil, bir kaç kahramanı vardı.
İşte kahramanlar
F.Bahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım, Asbaşkan Mahmut Uslu, sarı lacivertli takımın sponsoru Aras Kargo, Şube Sorumlusu Semih Özyurt ve müthiş bir uyumla çalışan, Ertuğrul Erdoğan, Fikret Doğan, Metin Ağırbaşoğlu ve İlker Begütay'dan oluşan teknik heyet ile Nedim Karakaş, Remzi Dilli, Cenk Renda'nın oluşturduğu idari heyet.
Ama bu isimlerden biri kelimenin tam anlamıyla bir sıfatı hakediyordu.
F.Bahçe'nin Koçu Aydın Örs.
Ya dolduramazsak?
Örs, Basketbol Milli Takımımızı Avrupa Basketbol Şampiyonası'nda ikincilik kürsüsüne taşımış, ardından da Fenerbahçe Basketbol Takımı ile sözleşme imzalamıştı. Örs, imzayı attıktan hemen sonra sarı lacivertli takımın maçlarını Abdi İpekçi Spor Salonu'nda oynama kararı vermişti. Örs'ün bu kararı şaşkınlıkla karşılanmış, tepkiler gecikmemişti.
- İpekçi, 12 bin kişilik bir salon. Orayı dolduramayız.. Biz daha küçük bir salonda, daha az seyirciye oynayalım ki, tribünler dolu görünsün.
Aslında tepkiler haksız sayılmazdı. Basketbolda son birkaç yıldan bu yana maçlar 300- 500 kişiye oynanıyordu. Rakiplerine oranla son derece mütevazı bir bütçeyle oluşturulan sarı lacivertli takımın o tribünleri doldurması, "Mucize" diye tanımlanıyordu.
Ama Aydın Örs kararını değiştirmedi;
- Biz disiplinli, bir takım olacağız. Bizi seyreden herkes maçlarımızdan keyif alacak. Fenerbahçe'nin maçlarını izlemek için tribünleri dolduracak.
Lig başladığında herkesin beklediği görüntü yine tribünlerdeydi. Fenerbahçe 2 bin kişiye oynuyordu.
Ama Örs inancını kaybetmemişti, "Sabredin" diyordu. "Az kaldı tribünlerin dolmasına."
9 bin seyirci geldi
Ve zaman "Potaların beyefendi koçu’’nu haklı çıkardı.
"Mucize", Efes Pilsen maçıyla gerçeğe dönüştü. Bu karşılaşmada başlayan "Potaya akın", Ülkerspor maçıyla tavana vurdu ve Fenerbahçe, basketbolun uzun yıllar beklediği hasreti sona erdirdi. Ülker maçını tam 9 bin sporsever izledi.
Şimdi hafta sonunda Fenerbahçe - Galatasaray maçı var. Tribünler bir kez daha canlanacak. Basketbol, "O mucize adam"ın sayesinde bir kez daha eski, o görkemli günlerine geri dönecek.
F.Bahçe 1, rakipleri 6 milyon $ harcadı
POTALARA yeni bir renk ve heyecan getiren Fenerbahçe Basketbol Takımı 1 milyon 200 bin dolara kuruldu. Sarı lacivertli takımın şampiyonluk mücadelesi verdiği Efes Pilsen transfere 3.8 milyon, Ülkerspor ise 7.5 milyon dolar harcadı.