Raporun püf noktaları

AVRUPA Birliği, bir yıl sonra tam bugünlerde Türkiye ile tam üyelik görüşmelerine başlayıp başlamama konusunda kararını verecek.

İşte çarşamba günü açıklanacak olan ve Türkiye'nin Avrupa ile uyum sürecini 2003'te ne ölçüde gerçekleştirdiğini gösteren ilerleme raporu, bu karara açılan yolun önemli basamaklarından biri.

Taslağı basına sızan ancak yorum kısmında bazı değişikliklerin yapılması beklenen rapor, kötü değil ancak Türkiye'ye yansıyan olumlu havanın abartılı olduğunu düşünüyorum.

Çok temel noktalarda eksikliklerin sürdüğünü söylüyor Brüksel.

Örneğin, Hükümetin Avrupa normlarına uyumda ‘‘En üst düzeyde yani hükümette siyasi iradenin var olduğu’’ vurgulanıyor, ancak uygulama alanında, yani bürokrat, yerel yönetimler ve hakimler seviyesinde reformların engellendiğini kayda geçiyor.

Esas fikir, uygulamadaki eksiklikler. Askerin siyasetteki rolü ve dini azınlıkların sorunlarının aşılamaması konularında da ciddi eksiklikler olduğu vurgulanıyor.

133 sayfalık raporda dikkatimi çeken noktalar şunlar:

İşkence yasaklanmasına rağmen Manisa davası gibi önemli bazı davalarda suçlular, bir türlü gerekli cezalara çarptırılamıyor. Anadilde eğitim ve yayın hakları hala hayata geçirilemiyor, bunun için gerekli düzenlemeler yapılmadı.

Adalet mekanizmasının, yargı süreci çok ağır, davalar çok uzun sürüyor. Fikir ve ifade özgürlüğü ile ilgili yasalar daha etkin biçimde hayata geçirilmedi.

Örgütlenme özgürlüğündeki sınırlamalar sürüyor. İnsan hakları konularını kapsayan 500 davanın bulunduğuna dikkat çekiliyor.

Müslüman olmayan azınlıkların din özgürlüğü ve mülkiyet hakları konularındaki sıkıntılar sürüyor. Ruhban okuluna izin verilmiyor, Müslüman olmayan azınlık din adamı yetiştiremiyor.

* * *

BU rapordaki bir diğer önemli nokta da siyasetin sivilleşmesi. Askerin siyasetteki rolünün sadece Milli Güvenlik Kurulu'nda yapılacak değişiklikler ile sorun olmaktan çıkartılamayacağı bir kez daha anlaşılıyor.

MGK'nın yapısı kadar, hatta ondan daha fazla başka taraflara da bakılmış rapor yazılırken. Örneğin, askerlerin toplumsal yaşam, iç ve dış politika ile ilgili açıklamalar yapmaları raporda, ‘‘askerin siyasetteki rolünün devam ettiğine’’ örnek olarak gösterilmiş.

RTÜK ve YÖK gibi iki önemli sivil kurumda asker temsilcinin bulunması da diğer olumsuz örnekler arasında.

Bir başka önemli adım da Milli Savunma Bütçesi'nin Meclis onayı ve denetimine açılması. Diğer Avrupa ülkelerindeki gibi.

2004 İlerleme Raporu'nun tam üyelik müzakerelerine vize vermesi için, Brüksel'in çıkarttığı yapılacaklar listesinde işte bunlar var.

* * *

BANA göre raporun önemli kısmı dış politikaya ilişkin değerlendirme. Türk-Yunan ilişkilerinde ilerleme sağlandığı ve Kıbrıs konusunda Türk hükümetinin çözümü desteklediğinin raporda yer alması önemli.

Çünkü Avrupa ile Türkiye arasındaki siyasi diyalogun sürmesinin koşullarından biri de Ege sorunlarında ilerleme sağlanması. Ve Kıbrıs meselesi. Kıbrıs'ın tam üyeliği öncesinde tarafların çözü konusundaki tavırları değerlendirilecek.

Bu karardan bir yıl önceki raporda Türkiye'nin ‘‘Kıbrıs'ta acil çözümü desteklediği’’nin kayda geçmesi, -tabii son an değişikliği olmazsa- iyi ve gerekli bir referans bizim için.

Raporu derinlemesine tartışmak için yine de çarşambayı bekleyelim.
Yazarın Tüm Yazıları