Güncelleme Tarihi:
Hz. Yunus (as), hakkında hem İbrani hem de İslami kaynaklarda farklı rivayetler bulunuyor. Fakat her iki kaynakta da Hz. Yunus’un Ninova kavmine tebliğ için gönderildiği yer alıyor. Hz. Yunus, ömrü boyunca Ninovalıları hak yoluna döndürmek için mücadele etmiştir.
Hz. Yunus Kimdir?
Yahudilerin kutsal kitabı Ahd-i Atik’e göre Hz. Yunus, Gatheferli Amittay’ın oğludur. Zebulun kabilesine mensup olup, Filistin’in İsrâil Krallığı’na ait olan Celîle bölgesinde doğmuştur. MÖ. 793-753 yılları arasında İsrail kralı II. Yeroboam döneminde yaşamıştır.
Kur’an-ı Kerim’de Hz. Yunus’tan (as), Nisa suresinde “kendisine vahiy indirilenlerden”, En’am suresinde “doğru yola sevk edilenlerden. Alemlere üstün kılınanlardan”, Kalem suresinde de “Salihlerden” olduğundan bahsediliyor.
Bazı İslami kaynaklara göre Hz. Yunus, Hz. Yakub’un oğlu Bünyamin’in kabilesindedir. Hz. Süleyman’dan sonra kendi kavmine peygamber olarak gönderilmiştir. Hz. Yunus, kendi kavmine beddua eden peygamber olarak bilinir.
Hz. Yunus (A.S) Hayatı (kıssası)
Hz. Ali’den nakledilen bir rivayete göre Hz. Yunus, 30 yaşında peygamberlik vahyini almıştır. 33 yıl peygamberlik yapmıştır. 83 yaşında ibadet halindeyken Ninova’da yaşamını yitirmiştir.
Hz. Yunus’un peygamber olarak gönderildiği Ninova, putperest bir kavimdi. Uzun yıllar boyunca sadece iki kişi kendisine inanmıştı. Tebliğinde başarısız olan Hz. Yunus, Allah’a yakararak canını almasını istemiştir. Yüce Allah da bu dileği kabul etmemiş, “halkına 40 güne kadar hak yoluna dönmediklerinde büyük bir azabın onları saracağını” söylemesini emretmiştir.
Hz. Yunus da bu tebliği yapmış, fakat yine kimse kendisine inanmamıştır. 37. günde Hz. Yunus, halkının yanından ayrılarak, onları bir başlarına bırakmıştır. Azabın alameti olarak insanların yüzleri sararıp, takatten düşmeye başlayınca imana gelip, tövbe etmeye başladılar. Allah da Ninovalıların tövbesini kabul edip, azabı üzerlerinden kaldırdı.
Halkının üzerinden azabın kaldırıldığını ve tövbelerinin kabul edildiğini öğrenen Hz. Yunus, yalancı duruma düştüğü için şehri terk eder. Limandan bir gemiye binerek şehri terk eder. Fakat yarı yolda büyük bir fırtına koparak, gemiyi batırma durumuna gelir. Mürettebat ve yolcular kendi tanrılarına dua ederler. Sonunda birinin kurban olarak denize atılmasına karar verirler. Bunun için de aralarında çöp çekerler.
Denize atılacak kurban olarak Hz. Yunus, belirlenir ve onu denize atarlar. Hz. Yunus’u büyükçe bir balık yutar. Allah’ın emriyle balık, onu yemez ve üç gün midesinde canlı yaşamasına izin verir. Balığın karnındayken Hz. Yunus sürekli olarak Enbiya Suresinin “Senden başka hiçbir ilâh yoktur. Seni bütün noksanlıklardan tenzih ederim. Gerçekten ben haksızlık edenlerden oldum” 87. ayetini okur.
Hz. Yunus, balığın karnından Muharrem ayının (aşure) onuncu gününde Allah’ın inayetiyle kurtulur. Balık onu Dicle kenarında bir sahile kusar. Güçsüz ve yardıma muhtaç olan Hz. Yunus’a hem gölge hem de besin sağlaması için Allah (CC), kikayon bitkisini yaratır. İyileşen Hz. Yunus, peygamberlik görevini devam ettirmek için halkının yanına dönmüştür.
Hz. Yunus Mesleği
Hz. Yunus, Allah’ın emir ve yasaklarını tebliğ ederken aynı zamanda dünyevi işlerle de uğraşırdı. Geçimini sağlamak için balıkçılık yapardı. Balıkçıların piri olarak kabul edilir. Balık avlayarak ve satarak geçimini sağlardı.
Hz. Yunus Mucizeleri Ve İlgili Ayetler
Hz. Yunus, balığın karnında hayatta kalarak mucizesini göstermiştir. Ninova halkına da peygamber olduğunu ve söylediklerinin hak kelamı olduğunu ispat için mucizeler göstermiştir. Bu mucizelerden bazılar şunlardır;
- Dua ederek bulutlardan ateş çıkarıp, ağaçları yakmıştır.
- Dua ederek, dağdan su çıkarmıştır.
- Dağdan bir keler (çöl kertenkelesi) inerek dile gelmiş ve (Yunus hak peygamberdir. Sizi Cennet’e ve Rabbinizin mağfiretine davet ediyor” demiştir.