Güncelleme Tarihi:
Hac kelime anlamı olarak kasıt, yöneliş, yürüyüş anlamlarına gelmektedir. Hac ibadeti saygınlık ve kutsiyet atfedilen mekanlar üzerinden Allah'a yürünmesi olarak bir anlam kazanmıştır. Kur'an'da hac ibadeti ile ilgili geçen haram aylar, belde-i haram gibi ifadeler kutsiyet barındıran ifadeler olarak bilinmektedir.
Haccın Farzları, Vacipleri ve Sünnetleri Nelerdir?
Hac ibadetlerini yerine getirirken Müslümanlar İslam'a gönül vermiş olmanın mutluluğunu ve huzurunu içten bir şekilde yaşamaktadır. Bunun yanında yeryüzündeki tüm Müslümanlığın kardeş olduğuna da yakından şahit olmuş olurlar. Dünyanın farklı yerlerinden hac ibadetlerini yerine getirmek için gelen Müslümanlar dünyayı, dünyevi farklılıkları, bencillikleri, ihtirasları temsil eden kıyafetlerini çıkarıp insanları eşitleyen ve birleştiren, Müslümanlığın bir üyesi olmanın bilincine ermelerini sağlayan ihram elbiselerini giymektedirler.
İhram kıyafeti, kişilerin kendilerini geçici olan kaygı ve bağımlılıklarından kurtulmalarını sembolize eden bir kıyafettir. Müslümanların ihram içerisinde iken barış ve bütünlüğü bozucu, bencilliğe sebep olan, haz ve menfaatleri hatırlatan her türlü hareket ve davranışlar yasaklanmaktadır.
Arafat vakfesi, insanların dünyaya ayak basışı ile kıyamet zamanı Allah'ın huzurunda bekleyeceklerini hatırlatmaktadır. Hac, insan ruhunun Allah'a yükselişini temsil eden bir ibadettir. Kabe bir hedef değildir. Sonsuzluğa ve manevi atmosfere geçişin bir başlangıcı olarak düşünülmelidir.
Tavaf, insanların Kabe çevresinde dönmesi ile gerçekleşmektedir. Bu nedenle tavaf kainat ve yaratılışın teslimiyeti ve ilahi kadere boyun eğilmesi gerektiğinin bir sembolü sayılmaktadır. Sa'y koşmak anlamına gelmektedir. Bir canlılık ve arayış olarak sembolize edilmektedir.
Hac ibadetinin yerine getirilebilmesi için kişinin Müslüman olması ve ergenlik çağına gelmiş olması gerekmektedir. Bunun yanında Hac ibadetini gerçekleştirmek için bedeni ve mali imkanlarında yeterli olması gerekmektedir.
Hac ibadeti yalnızca Kabe ve civarında belirli günlerde gerçekleştirilen bir ibadettir. Bu nedenle bedeni ve mali imkanların elverişliliğine bağlanmıştır.
Hac ibadetinin yerine getirilebilmesinin farz olması için gerekli olan şartlar haccın edası olarak isimlendirilmektedir. Bu şartlar şu şekildedir;
Sağlıklı Olmak: Sağlıklı olmayan kimseler hac ibadetinden mükellef değildirler. Bu nedenle bu kişilerin yerlerine hac ibadetini yapması için mükellef göndermelerine de gerek yoktur.
Yol Güvenliği: Hanefi ile Hanbeli mezheplerine göre yol güvenliği bulunması haccın edasının şartları arasında yer almaktadır.
Arızi Bir Engelin Bulunmaması: Kişilerin tutuklu olması ya da yurt dışına çıkışının yasak olması gibi haller hac mevsimine denk gelirse o zaman eda yükümlülükleri gerçekleşmemektedir.
Kadınlara Özel İki Şart: Bu şart haccın edası ile doğrudan ilgili değildir. Ancak kadınlar ile ilgili olarak iki şart bulunmaktadır. Bunlardan ilki; kadınların tek başlarına uzun yolculuklara çıkma yasağı sebebi ile yanlarında eşlerinin veya mahremlerinin bulunması gerekmektedir. İkinci şart ise; boşanma iddeti ile vefat iddeti bekleyen kadınların beklemeleri gereken süreleri tamamlamış olmaları gerekmektedir.
Haccın geçerli sayılması için üç tane şart bulunmaktadır. Bunlar;
İhrama Girmek: Hanefi mezhebine göre ihramın iki tane rüknü bulunmaktadır. Bunlar niyet ve telbiyedir. Bunlardan herhangi birini yerine getirmeyen kimse ihrama girmiş sayılmamaktadır.
Özel Mekan: Haccın farzlarının özel mekanlarda yerine getirilmesi gerekmektedir. Yani Vakfe Arafat içerisinde, tavaf ise Kabe içinde yapılmalıdır. Bu şartların yerine getirilmemesi halinde hac ibadeti geçerli sayılmamaktadır.
Özel Vakit: Haccın farzları olan ihrama girme, Arafat Vakfesi ve ziyaret tavafının özel vakitler içerisinde yapılması gerekmektedir. Bu haccın geçerlilik şartları arasında yer almaktadır.
Kaynak: Diyanet